Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Geceleyin mışıl mışıl uyurken aniden gelen , ürperme, titreme soluksuz kalma hislerini yaşayanlar bu durumu çok iyi bilir. Bazen bu gördüğünüz rüyadaki korkunç sahnelerle de ilgilidir. Tam bu sırada kalp atışları hızlanır, terlemiş hissedilir. Tıpkı bir Hollywood filmindeki gibi, önce o ana inanılmaz. Mışıl mışıl uyuduğumuz gece bizim düşmanımız olmuştur bile. Sanki gecenin karanlık elleri, siz göz kırptığında iki el ateş edecektir. Fakat bu tam bir panik atak sayılmaz.Uyku panik atağı olabilmesi içinse rüya görmediğimiz bir evrede oluşması gerekmektedir.non-REM dönemlerinde olması gerekir.
Bİr film şeridi gözlerinizin önünden geçerken kalbimizde hızlanmalar oluşabilir.Ciddi bir korku ve kötücül hislerle uyanık bilinç bir serçe gibi kıvranır.
Leğenden fırlamış hortum gibi etrafa sağa sola dönen bakışımız, kontrolün bizden çekilmesi. İşte bu tüm korkuların ardında ciddi bir anxiete problemine işaret etmektedir.Vücudumuzun dışa dönük yani kalbe uzak bölgelerinde gagalanır gibi, karıncalanmalarda cabasıdır.
Bu noktada bedene büyük büyük büyüteçlere odaklanmış bulabiliriz kendimizi, ne oluyur bana? Başıma neler gelecek? Ölüyor muyum? Derin bir hasatalığım mı var? Daha önce hiç yaşamadığım bir şey mi gelecek başıma?
Boğuluyormuş hissi, öleceğim duygusu, kaybediyorum senaryoları eşliğinde korkunç bir filmi çeken o hırçın yönetmen: Anxiete.
Öncelikli olarak bunu en başa yazalım: Bir çok doktora gitmeye başlarsınız, hepsinden temiz kağıdı çıkar. Yolunuz bir psikoterapiste düşer.
Bu yaşadaığınız olay anxiete ailesine ait panik bozukluluğunun uykudaki modelidir.
Nefes alışverişiniz, beden duyumlarınız, kalp ritminizi dinlemekten mana vermekten alıkoyamıyor olabilirsiniz.
Büyük bir rahtasızlığım var hissi yakanıza yapışabiir.
Ölüm çalılıkları arasında kaybolan bir çocuk gibi hissedebilirsiniz.
) Göğsünüzden gelen sancılar kalp hastalığından farklıdır
)Ağrılar genellikle keskindir egzersiz yapmak veya efor harcamakla ilgili değildir.
Panik atak bozukluğu toplumda %3-4 civarındadır. Yani 1000 kişilik bir düğün salonun 30-40 kişisi panik atak bozukluğunu yaşamış veya yaşamaya adaydır. Ancak bu düğün salonunun 300 civarı kişsi ise hayatında bir defa panik benzeri bir atak geçirmiş olduğu tahmin edilmektedir. Bu 30 kişinin 20’i kadın 10’i erkektir. Bu panik atakalrı trk bir defa yaşayanlarda olabilir. Bu rahatsızlık hayatı olumsuz etkilemektedir. Ileri aşamalarda insanın hayatını olduka işgal etmektedir. Özgüvensizli, sosyal problemelr, bedensel yakınmalar, çaresizlik vb bir çok konuya ev sahipliği yapar.
Bu konularda muhakak bir uzman tavsiyesi alınız. Ve bu konuda yetkinliği olmayan herkesle sohbeti kesiniz !
