Uyuyan Guzel Cocuk Hikayesi
Uyuyan Guzel hikayesi
Uyuyan Guzel resmi
imagesuyuyanguzelmasali5add08cf2ee07
Bundan yıllar once uzak ulkelerin birinde bir kralla guzeller guzeli bir kralice yaşıyorduKocaman gorkemli bir şatoda oturan kral ve kraliceyi ulkenin halkı cok seviyordu Ozellikle guzel olduğu kadar iyi kalpli olan kraliceye herkes hayrandı Bu iyi yurekli kralicenin hayattaki en buyuk dileği bir cocuk sahibi olmaktı Sonunda bu dileği gercekleşti ve guzel bir ilkbahar sabahı harika bir kız cocuğu dunyaya getirdi Genc kralla Kralicenin mutluluğuna diyecek yoktu Kucuk prensesle doğumunu kutlamak icin o gune kadar gorulmemiş bir şenlik duzenlendi Bu şenliğe o ulkedeki butun insanlar ve periler davet edilmişti
Şenlikler şatonun buyuk salonlarında kutlanıyordu Her taraf o gunun şerefine suslenmişti Butun davetlerin dikkati, yatağında uslu uslu yatan
minik prensesin uzerindeydi Melek yuzlu iyilik perileri beşiğin cevresinde toplanmıştı Her biri sırayla bebeğe iyi dileklerde bulundular
Kimi ona guzellik, kimi akıl, kimi de comertlik armağan etti Fakat buyuk bir talihsizlik olmuş ve yaşlı bir periyi şenliğe davet etmeyi unutmuşlardı Butun konuklar neşe icinde eğlenirken yaşlı peri birden ortaya cıkıverdi Şenliğe davet edilmediği icin cok kızmıştı Ofkeyle
kucuk prensesin beşiğine yaklaşarak “Onaltı yaşına geldiğinde parmağına bir iğ batacak ve oleceksin dedi Oradaki herkes şaşkınlıktan donakalmıştı İşte tam bu sırada henuz dilekte bulunmayan perilerin en genci ileri atıldı Uzulmeyin, dedi yavrunuz olmeyecek Kucuk prenses yuz yıl surecek derin bir uykuya dalacak ve bir prens gelip onu optuğunde bu uzun uykudan uyanacak
Kral ve Kralice genc periye teşekkur ettiAma kral yinede bu kehanetin gercekleşmesinden buyuk kaygı duyuyordu Hemen butun muhafızlarına, ulkedeki iğlerin kaldırılmasını emretti Bu emre uymayanların cezası olum olacaktı Boylece aradan uzun yıllar gecti
Mutlu bir hayat suren prenses hergun biraz daha buyuyup guzelleşiyordu
Onaltı yaşına geldiğinde bir gun şatoyu gezmeye karar verdi Şato okadar buyuktu ki, bilmediği pek cok yeri vardı O zamana kadar gormediği kucuk bir odada yaşlı bir kadına rastladı Kadın elindeki iğ ile iplik eğiriyordu Bu iğ nasıl olduysa muhafızların gozunden kacmıştı Cok meraklanan prenses tanımadığı bu garip alete dokunmak istedi ve iği eline alır almaz eline battı Kotu kehanet sonunda gercekleşmişti
Hemen uykuya dalan guzel prenses ipek ortuler icinde altından yapılmış bir yatağa yatırıldı Prensesle birlikte butun şato yuz yıl surecek derin bir uykuya daldı Kral Kralice muhafızlar, hizmetkarlar ve saray calgıcıları da uyumuştu Sadece onlarda değil… Sahibiyle birlikte avludaki kopek, ahırdaki koşulmuş at, hatta dallardaki kuşlar bile uyudu
Her tarafa derin bir sessizlik cokmuş onları uyandırmamak icin ruzgar bile susmuştu Ağacların yaprakları da kımıldamaz olmuştu Bu arada uyuyan şatonun cevresinde sık bir orman goğe doğru yukselip onu butun gozlerden gizledi Bu arada aradan tam yuz yıl gecmişti
Yine ilkbahar gelmiş butun doğa uyanmıştı gunlerden bir gun genc ve cesur bir prensin ormana yolu duştu Uyuyan guzel efsanesini duymuş ve onu bulmaya karar vermişti Gunlerce aradıktan sonra, onune gecemediği bir duygu onu bu ormana cekmişti Sonunda şatoyu buldu ve prensesin uyuduğu odaya girdi Daha onu gorur gormez yureğini tarifsiz bir sevgi kapladı
Prenses’e daha o anda aşık olmuştu Genc kıza doğru eğildi ve onu hafifce optu Guzel bir prenses sihirli bir değnekle dokunulmuş gibi hemen gozlerini actı Onunla birlikte şatodakilerde gozlerini actı Kotu kalpli perinin buyusu artık bozulmuştu İki genc kısa sure sonra gorkemli bir duğunle evlendiler ve uzun yıllar birlikte mutlu bir hayat surduler
Uyuyan Guzel hikayesi
Uyuyan Guzel resmi
imagesuyuyanguzelmasali5add08cf2ee07
Bundan yıllar once uzak ulkelerin birinde bir kralla guzeller guzeli bir kralice yaşıyorduKocaman gorkemli bir şatoda oturan kral ve kraliceyi ulkenin halkı cok seviyordu Ozellikle guzel olduğu kadar iyi kalpli olan kraliceye herkes hayrandı Bu iyi yurekli kralicenin hayattaki en buyuk dileği bir cocuk sahibi olmaktı Sonunda bu dileği gercekleşti ve guzel bir ilkbahar sabahı harika bir kız cocuğu dunyaya getirdi Genc kralla Kralicenin mutluluğuna diyecek yoktu Kucuk prensesle doğumunu kutlamak icin o gune kadar gorulmemiş bir şenlik duzenlendi Bu şenliğe o ulkedeki butun insanlar ve periler davet edilmişti
Şenlikler şatonun buyuk salonlarında kutlanıyordu Her taraf o gunun şerefine suslenmişti Butun davetlerin dikkati, yatağında uslu uslu yatan
minik prensesin uzerindeydi Melek yuzlu iyilik perileri beşiğin cevresinde toplanmıştı Her biri sırayla bebeğe iyi dileklerde bulundular
Kimi ona guzellik, kimi akıl, kimi de comertlik armağan etti Fakat buyuk bir talihsizlik olmuş ve yaşlı bir periyi şenliğe davet etmeyi unutmuşlardı Butun konuklar neşe icinde eğlenirken yaşlı peri birden ortaya cıkıverdi Şenliğe davet edilmediği icin cok kızmıştı Ofkeyle
kucuk prensesin beşiğine yaklaşarak “Onaltı yaşına geldiğinde parmağına bir iğ batacak ve oleceksin dedi Oradaki herkes şaşkınlıktan donakalmıştı İşte tam bu sırada henuz dilekte bulunmayan perilerin en genci ileri atıldı Uzulmeyin, dedi yavrunuz olmeyecek Kucuk prenses yuz yıl surecek derin bir uykuya dalacak ve bir prens gelip onu optuğunde bu uzun uykudan uyanacak
Kral ve Kralice genc periye teşekkur ettiAma kral yinede bu kehanetin gercekleşmesinden buyuk kaygı duyuyordu Hemen butun muhafızlarına, ulkedeki iğlerin kaldırılmasını emretti Bu emre uymayanların cezası olum olacaktı Boylece aradan uzun yıllar gecti
Mutlu bir hayat suren prenses hergun biraz daha buyuyup guzelleşiyordu
Onaltı yaşına geldiğinde bir gun şatoyu gezmeye karar verdi Şato okadar buyuktu ki, bilmediği pek cok yeri vardı O zamana kadar gormediği kucuk bir odada yaşlı bir kadına rastladı Kadın elindeki iğ ile iplik eğiriyordu Bu iğ nasıl olduysa muhafızların gozunden kacmıştı Cok meraklanan prenses tanımadığı bu garip alete dokunmak istedi ve iği eline alır almaz eline battı Kotu kehanet sonunda gercekleşmişti
Hemen uykuya dalan guzel prenses ipek ortuler icinde altından yapılmış bir yatağa yatırıldı Prensesle birlikte butun şato yuz yıl surecek derin bir uykuya daldı Kral Kralice muhafızlar, hizmetkarlar ve saray calgıcıları da uyumuştu Sadece onlarda değil… Sahibiyle birlikte avludaki kopek, ahırdaki koşulmuş at, hatta dallardaki kuşlar bile uyudu
Her tarafa derin bir sessizlik cokmuş onları uyandırmamak icin ruzgar bile susmuştu Ağacların yaprakları da kımıldamaz olmuştu Bu arada uyuyan şatonun cevresinde sık bir orman goğe doğru yukselip onu butun gozlerden gizledi Bu arada aradan tam yuz yıl gecmişti
Yine ilkbahar gelmiş butun doğa uyanmıştı gunlerden bir gun genc ve cesur bir prensin ormana yolu duştu Uyuyan guzel efsanesini duymuş ve onu bulmaya karar vermişti Gunlerce aradıktan sonra, onune gecemediği bir duygu onu bu ormana cekmişti Sonunda şatoyu buldu ve prensesin uyuduğu odaya girdi Daha onu gorur gormez yureğini tarifsiz bir sevgi kapladı
Prenses’e daha o anda aşık olmuştu Genc kıza doğru eğildi ve onu hafifce optu Guzel bir prenses sihirli bir değnekle dokunulmuş gibi hemen gozlerini actı Onunla birlikte şatodakilerde gozlerini actı Kotu kalpli perinin buyusu artık bozulmuştu İki genc kısa sure sonra gorkemli bir duğunle evlendiler ve uzun yıllar birlikte mutlu bir hayat surduler