
Ekranların sevilen yüzü ve kahkahasıyla fenomen hale gelen Sunucu Saba Tümer ekranlara dönmeye hazırlanıyor. Tümer bu yeni sezonda Flash TV ile anlaştı.
HABERE AİT VİDEO İÇİN TIKLAYIN İZLE
Uzun zamandır ekranlarda yer almayan güzel sunucu Saba Tümer yepyeni bir programla yeniden hazırlanıyor. Ekranlarda olmadığı dönemde sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarla gündemden düşmeyen Saba Tümer, şimdi de işiyle adından söz ettirmeye başladı.

FLASH TV İLE ANLAŞTI
Yeniden açılmak için gün sayan Flash TV, bomba transferlerine bir yenisi ekledi. Ekranların başarılı sunucusu Saba Tümer de Flash TV ile anlaştı. Saba Tümer, Flash TV'de haber bülteni öncesi sohbet programı yapacak.
90 BİN TL'YE KAHKAHASINI SATTI
Kahkahasıyla yıllara damga vuran Saba Tümer, geçtiğimiz aylarda kahkahasını dijital sertifika yöntemi olan NFT yoluyla 90 bin TL'ye satmıştı.

SABA TÜMER NEDEN ANNE OLMAK İSTEMEDİĞİNİ ANLATTI!
Saba Tümer, 'Exxen'de yayınlanan 'Katarsis' programında Gökhan Çınar'ın konuğu oldu. 50 yaşındaki sunucu; çocuk sahibi olmak istememe sebebini, annesinin kaybından sonra hızlı büyümek zorunda kaldığı dönemi, hayatında yaşadığı en ilginç olayı ve mesleki kariyerini anlattı.
Tümer çocuk sahibi olmak istememe sebebini "İçinden bilmediğin bir şey çıkacak. Sağlıklı mı olacak, sağlıksız mı olacak, nasıl biri olacak? Hiçbir şey bilmiyorsun. Daha sonra hayatında geçireceği evreleri de bilmeyeceksin...Tabii ki sen bir anne ya da baba olarak belli bir zamana kadar onun yanında olacaksın ama bu da bir yere kadar. Sonra yine bunu bilemeyeceksin. Annem vefat ettiği gün teyzem bana 'ben çocuklarıma bu acıyı yaşatmamak için evlenmedim' demişti. Ben de bundan dolayı çocuk yapamadım. Ona böyle bir kötülük yapmamak için." anlattı.
"ANNEMİN VEFATI İÇİME DOĞDU"
Hayatının en acı olayını anlatan Saba Tümer, kaybettiği annesi ile ilgili o günleri şöyle aktardı:
"Annemi genellikle zırt pırt arardım. O gün annem Çeşme’deydi, ben de İzmir’de bir arkadaşımın düğünündeydim. Annemi aradım, 'Herhalde ben bugün İzmir’de kalırım. Sen beni merak etme' dedim. Ardından bir his doğdu içime ve bu telefon görüşmesinin üzerine 'yine annemi aramam lazım' diye dolandım durdum. Telefonda yine 'Anne ben İzmir’de kalacağım' dedim. O da bana 'Biliyorum kızım, söyledin bunu' dedi. Olsun anne ben yine söylemek istedim diye karşılık verdim. Sonra iyi olup olmadığını sordum. 'İyiyim dedi ve telefonu kapattık..."

"Kaldığım eve sabaha karşı Armağan eniştem geldi. 'Çeşme’ye gidiyorum, annen rahatsızlandı istersen birlikte geçelim' dedi ve evden ayrıldık. Annemi kalp krizinden kaybetmişiz. Çok ağladım. Kardeşim Ankara’da okuyordu. 'Ona nasıl söyleyeceğiz?' diye düşündük durduk. O an gerçek hayat başladı resmen. Tüm her şeyin sorumluluğu üstümde kaldı ve hiç bu gitmedi. Eskiden hayatta bir samimiyet vardı, eski alışmış olduğun samimiyetin olmadığı görmek insana bir tokat gibi çarpıyor. Ne yapacağını nasıl yapacağını bilmiyorsun."