Uzun Yolculuklarda Neden Bu Kadar Çok Yoruluyoruz?

Baktığımız vakit, seyahatlerin kısa yahut uzun sürmesi fark etmeksizin, süreksiz bir durum oldukları aşikâr. Herkesin yolculuktan beklediği konfor düzeyinin farklı olduğunu da tabir etmek gerekiyor.

Bu mevzu herkes için değişkenlik gösterebilen, yoruma açık bir mevzu olsa da seyahat konforumuzu genel olarak etkileyen faktörlere bakmamızda bir sakınca yok. Seyahatler bizi neden yoruyormuş, gelin beraberce tartışalım.

Seyahat ederken kara yolunu tercih edenler için seyahat konforunu bozan etkenlere bakalım.


Eğer kendi özel aracınızla yahut otobüsle yola çıkacaksanız gittiğiniz otoban yahut etraf yolunun kalitesi, sizlere çok şey söylüyor olacak. Mesela ortada bir ana yoldan sapıp mıcırlı, taşlı bir yola girmek durumunda kalıyorsanız bu, sizleri yavaşlatacaktır. Böylece seyahat saatiniz mecburi olarak uzadığı için yorulmanız kaçınılmaz diyebiliriz.


Otobüsle sık sık uzun seyahatlere çıkmak durumunda olanlar çok âlâ bilirler ki otobüs daima her terminalde dur-kalk yaptığı için ruhsal olarak ‘’daha çok yolumuz var’’ hissiyatı insanı epey yoruyor. Hatta bu hissiyat nedeniyle, oturduğunuz yerde daima konum değiştirdiğiniz için bedeniniz da bir müddet sonra yorgunluk sinyallerini vermeye başlıyor.


Stabil süratte seyahat etmeyi sevenler, tren yolculuklarının daha konforlu olduğunu söylese de ivedisi olanlar için tren seyahatleri bir noktadan sonra eziyete dönüşebiliyor. Üstelik trenlerdeki tuvalet ve vagon hijyeninin beklediğiniz üzere çıkmaması da gereksinimlerinizin, varacağınız noktaya kadar karşılanmayacağı psikolojisini uyandırarak adeta bir bıkkınlık duymanıza yol açabiliyor.

Uçuş bazılarına nazaran daha zahmetsiz görünse de vücudu yüksekliğe kolay adapte olmayanlar için aslında bir zahmet.


Uçak seyahatlerine alışkın beşerler için uçağa binmek, bulunduğu kentten kısa aralıkta, toplu taşımayla öbür bir yere gitmek üzere diyebiliriz. Bir de uçağa alışkın olmayanlar ve birden çok kere uçağa binse de bir türlü alışamayanlar var. Mesela uçakta, yükseklik kaynaklı bir basınç sorunu meydana gelir ve her beden buna kolaylıkla adapte olamaz.

Dehidrasyon sorunu da keza uçağa binenlerin sıkça yaşadığı bir sorundur. Neden mi derseniz; uçaktaki solunabilir hava, kabin basıncını gerçek ayarlamak için değiştirilir ve bu da kabin içindeki havanın, dışarıdaki havadan %15 daha kuru olmasına neden olur.


İşte uçak yemeklerinin tadını beğenmiyorsanız sebebinin havadaki bu kuruluk olduğunu da böylelikle öğrenmiş oldunuz. Uçakla seyahat ederken yorulanların, genelde uçaktaki sarsıntı, gürültü ve titreşim üzere sorunlardan yakındığını görebilirsiniz. Mesela türbülans anında hem bir yandan dehşet duygusuyla uğraş edip bir yandan da ağır sarsıntıya alışmaya çalışan bedenin, yorgunluk derecesini hepiniz iddia edebilirsiniz.

Hatta size enteresan bir bilgi daha verelim; F1 pilotlarının sporcu olarak anılmasının nedeni, arabayı süratli kullanmaları değil, suratın oluşturduğu G kuvvetine dayanabilecek güçte olmalarıdır. Bu atletlerin, bedenlerinin dünyanın en âlâ fizikî duruma sahip bedenlere sahip olduğu bile düşünülmekte.

Siz seyahat esnasında yoruluyor musunuz? Niyetlerinizi yorum kısmında belirtebilirsiniz.

Kaynaklar: Science ABC, Fevkalâde Kanıtlar