Vahhabilik Nedir?
Vahhabilik, XVII yuzyılın sonunda Yemen ve Arabistan taraflarında ortaya cıkmış siyasi ve itikadi bir harekettir Bu gunku Suud yoneticileri de genellikle bu akımın temsilcileridir Zarihi ve Harici bir bakış acıları vardır Kuranı Kerim ayetlerini mecazi manalarına yaklaşmaksızın olduğu gibi anlama meyli vardır İnanclarında taassup gosterirler Kendi goruşlerinde olmayanları tekfir ederler Muhaliflerine karşı sert davranırlar Haramı haram helali de helal kılan sadece Allahtır Hz Peygamberden sonra hic kimsenin sozu din hususunda delil olamaz Akaid konusunda kelam bilginlerinin sozlerine, helal ve haram konusunda fukahanın sozlerine itibar edilemez Kuran ve sunnete veya kaynaklara donuş diye nitelendirilen bu metotta Kuran ve sunnet uzerine yapılmış olan akla ve ilme dayalı yorumları reddetme vardır Onlar nazarında ayet ve hadisleri tefsir ve tevil keyfilik ifade eder Dinin emirlerini uygulama imandandır Bu nedenle, tembellik sonucu farz namazları kılmayan veya zekatını vermeyen kişi mumin olmaktan cıkar ve kafir olur Bu inanc Vehhabileri kendilerinden olmayanlara karşı sert davranmaya itmiştir
Vahhabi harekete dunya muslumanlarının pek azı tarafından benimsenmiş, gunumuzde de yumuşayarak bazı değişikliklere uğramıştır
Vahhabilerin amelde mezhepleri Hanbelidir Kendisi de bir Hanbeli alimi olan İbn Teymiyyenin goruşlerini genellikle referans gosterirler
Başından beri tasavvuf ve tarikatlaşma oluşumlarına cephe almışlardır Cok peşin bir onyargı ile bu oluşumlara kufur damgasını vururlar
Dunyada ne kadar insan varsa o kadar duyuş, seziş ve ifade ediliş bicimi vardır İnsanlar birbirinden ayrı yapılarda yaratılmışlardır Oyleyse eğitimde uygulanacak yontemlerde de farklılıklar olmalıdır Ashabı kiramdan her birinin ayrı ayrı ozellikleri ve fıtratları vardı Buyukluk bu denli ayrı yaratılışa sahip insanları kendilerinden odun vermeden, ortak değerlerde buluşturmaktır Hz Peygamber aynı soru karşısında ayrı ayrı sahabeye ayrı ayrı cevapları vererek ayrı ayrı cephelere yonlendirmiştir İnsan makine değildir Birinin hoşlandığı bir iltifatı diğeri kendisine yapılmış bir hakaret olarak kabul edebilir Oyleyse her insanın yapısına gore bir irşad yontemi geliştirmek gereği acıktır
Alıntıdır
Vahhabilik, XVII yuzyılın sonunda Yemen ve Arabistan taraflarında ortaya cıkmış siyasi ve itikadi bir harekettir Bu gunku Suud yoneticileri de genellikle bu akımın temsilcileridir Zarihi ve Harici bir bakış acıları vardır Kuranı Kerim ayetlerini mecazi manalarına yaklaşmaksızın olduğu gibi anlama meyli vardır İnanclarında taassup gosterirler Kendi goruşlerinde olmayanları tekfir ederler Muhaliflerine karşı sert davranırlar Haramı haram helali de helal kılan sadece Allahtır Hz Peygamberden sonra hic kimsenin sozu din hususunda delil olamaz Akaid konusunda kelam bilginlerinin sozlerine, helal ve haram konusunda fukahanın sozlerine itibar edilemez Kuran ve sunnete veya kaynaklara donuş diye nitelendirilen bu metotta Kuran ve sunnet uzerine yapılmış olan akla ve ilme dayalı yorumları reddetme vardır Onlar nazarında ayet ve hadisleri tefsir ve tevil keyfilik ifade eder Dinin emirlerini uygulama imandandır Bu nedenle, tembellik sonucu farz namazları kılmayan veya zekatını vermeyen kişi mumin olmaktan cıkar ve kafir olur Bu inanc Vehhabileri kendilerinden olmayanlara karşı sert davranmaya itmiştir
Vahhabi harekete dunya muslumanlarının pek azı tarafından benimsenmiş, gunumuzde de yumuşayarak bazı değişikliklere uğramıştır
Vahhabilerin amelde mezhepleri Hanbelidir Kendisi de bir Hanbeli alimi olan İbn Teymiyyenin goruşlerini genellikle referans gosterirler
Başından beri tasavvuf ve tarikatlaşma oluşumlarına cephe almışlardır Cok peşin bir onyargı ile bu oluşumlara kufur damgasını vururlar
Dunyada ne kadar insan varsa o kadar duyuş, seziş ve ifade ediliş bicimi vardır İnsanlar birbirinden ayrı yapılarda yaratılmışlardır Oyleyse eğitimde uygulanacak yontemlerde de farklılıklar olmalıdır Ashabı kiramdan her birinin ayrı ayrı ozellikleri ve fıtratları vardı Buyukluk bu denli ayrı yaratılışa sahip insanları kendilerinden odun vermeden, ortak değerlerde buluşturmaktır Hz Peygamber aynı soru karşısında ayrı ayrı sahabeye ayrı ayrı cevapları vererek ayrı ayrı cephelere yonlendirmiştir İnsan makine değildir Birinin hoşlandığı bir iltifatı diğeri kendisine yapılmış bir hakaret olarak kabul edebilir Oyleyse her insanın yapısına gore bir irşad yontemi geliştirmek gereği acıktır
Alıntıdır