Türkiye’de, cinsel tedavi merkezlerine, psikologlara, cinsel terapistlere başvuran kadınlarda en sık rastlanan cinsel sorundur. Ülkemizde, batı ülkelerindeki resmi oranlardan çok daha fazla görülmektedir. Vajinismus, cinsel birleşme denendiğinde, vajinanın dış üçte birini çevreleyen kaslarda yineleyici ya da sürekli bir biçimde oluşan kasılmalar ve şiddetli acı nedeniyle cinsel birleşmenin gerçekleşememesi ya da ağrılı/sıkıntılı olarak gerçekleşmesidir. Bu kasılma kadının bilinçli kontrolü dışında gerçekleşen istemsiz bir kasılmadır. Bu kasılmaya tüm bedendeki kasılmalar, bacakların kapanması, adeta bir kitlenme, korku, cinsel birleşmeden kaçınma, girişin olmayacağı inancı gibi duygular eşlik eder. Nadiren, cinsel birleşme olmaktadır ancak kasılma sürdüğünden, cinsel birleşme ağrılı ya da sıkıntılıdır.
Hafif derecede vajinismus olarak da adlandırılabilen tipi de vardır. Bu hafif tip, vajinadaki kasların kasılmasına rağmen penis girişi olabilen ancak yine de kadının ağrı hissettiği algısı aktiftir.
Vajinismus belirtileri nelerdir?
Vajinismus sorunu yaşayan bireylerde cinsel ilişkiye girememek tek belirti değildir. Bunun dışında kişilerin yaşadığı pek çok sıkıntı vardır. Yoğunluğuna bağlı olarak, vajinismus belirtileri küçük bir rahatsızlık veren sıkılıktan cinsel birleşmeyi imkânsız yapan vajinanın tamamen kapanması arasında değişir. Aşağıda sıraladığımız belirtiler vajinismus sorununu akla getirmelidir.
Vajinismus belirtileri neler?
-
Cinsel ilişkinin son derece ağrılı, acılı olması (Disparoni- Ağrılı cinsel ilişki) -
İlişki sırasında kasılma sonucunda penisin içeride zor hareket etmesi -
Cinsel ilişkide kadının bacaklarını kapatması veya eşini iterek birleşmeye engel olmaya çalışması -
Vajina içine tampon, fitil veya vajinal tablet yerleştirememe -
Vajina içine parmak sokamama -
Jinekolojik muayene olamama, örneğin smear testi yaptıramama -
Vajinasına dokunamama, bakamama -
Vajinal ultrasona girememe -
Cinsel birleşme sırasında hafif bir yanma ya da batma hissine neden olan darlık -
Vajinanın tamamen kapanıp girişin imkânsız olması -
Acı ve başarısızlıktan ötürü seksten ya da seksle ilgili her şeyden uzak durma -
Cinsel isteksizlik -
Vajinal kasların istemsiz kasılması
-
Ortalama %90 oranında psikolojik olduğu bilinen vajinismusun geri kalan oranda da kadın hastalıklarına bağlı ya da anatomik organik sebeplerde olabilmektedir. -
Ortalama % 90 oranda vajinismus problemi psikolojik bir takım nedenlere bağlıdır. Vajinismus yaşayan kadınlar kendilerinin kontrol edemeyeceği kas kasılmaları yaşarlar. -
Bu kasılmaların şiddeti her kadında farklı olabilir. -
Cinsel mitler ya da hurafeler vajinismusta başroldedir. Bu mitleri; cinsellik, kızlık zarı ve ilk gece ile ilgili edinilen yanlış ya da abartılı bilgiler oluşturur. Cinsel mitler arasında ilk gecede çok fazla ağrı ve kanamanın olduğu gibi yanlış ve abartılı düşünce ve duyumlar öncelikle yer almaktadır. -
Kadının cinsellikle, bekaret ve kızlık zarı ile ilgili yetiştirilme tarzındaki tutumların abartılı ya da çok sert olması bayanda abartılı bir atfetmeye sebep olur. Bu da vajinismusun kapılarını açar. -
Cinsellikle ile ilgili önceden yaşanmış bir takım olumsuz travmalar; taciz, tecavüz ve cinsel istismarlar da vajinismus nedenidir. -
Daha önceden yaşanmış olan olumsuz jinekolojik muayene veya cerrahi girişimler; özellikle önceden tecrübe edilen sert jinekolojik muayene, kürtaj veya doğum sonrasında kişinin canının yanması, korkması cinsel işlev problemlerine, vajinismusa neden olabilmektedir. -
Pek çok kadında bu tür nedenlerin hiç birisinin olmamasına rağmen vajinismus problemi ortaya çıkabilmektedir. Açıklanamayan vajinismus olarak bilinmektedir.
Vajinismus kimlerde görülür?
Vajinusmus ağrı ve seksi içeren bozukluklardır. Ağrı ve acı hissi yaşanan cinsel birlikteliğe ve sekse zarar verir, birleşme yaşanamayacak boyutlara ulaşır. En çok 18-24 yaşlar arasında görülmektedir. Vajinismus problemi sosyal, kültürel, psikolojik ve fizyolojik nedenlerin birbirini tamamlayıp bütünleştiği bir problemdir. Çocukluk çağında cinsel istismara maruz kalan ve travma yaşayan kadınlarda daha fazla görülmektedir. Cinsel eğitim yetersizliği, cinsellik hakkındaki olumsuz tutumlar, dehşet verici öykülerin dilden dile dolaşması vajinismusu etkileyen sosyal faktörlerdir. Çiftin yaşadığı ilişki sorunları da vajinismusa neden olabilmektedir, vajinismusun olumsuz ilişki içerisinde bulunan kadınlarda daha çok görüldüğünü belirlenmiştir. Ülkemizde cinsel işlev bozuklukları içinde en fazla yer tutan vajinismus problemidir, toplumsal yapımız vajinismusun görülme sıklığını artırmaktadır. Kültürümüzde yer alan cinsel değerler, cinselliğin anlamı, cinsel ilişkinin tanımı gibi bazı etkiler bu yüksek görülme oranında önemli bir role sahiptir. Kültürümüzde var olan cinsel eğitimsizlik, kadınların kendi cinsel organlarını tanımamaları, bekâret kavramına verilen abartılı önem, cinsel deneyimin aşamalı gelişmeyip de doğrudan cinsel birleşme ile başlaması, cinsellik anlayışındaki tabular ve cinsellikle ilgili mitler kültürümüzde vajinismusa daha sık rastlanılmasının nedenleri arasındadır. Vajinismus toplumun her kesiminde görülebilen bir problemdir. Vajinismusun oluşumunu tek bir etkene bağlamak doğru değildir. Bu problemde birçok etken bir arada bulunur. Genel olarak vajinismus, kişinin kişilik yapısından ve bilinçaltından kaynaklanan psikolojik nedenlere bağlı olarak ortaya çıkar. Vajinismus problemi yaşayan kişilerin büyük bir kısmının problemi psikolojik kaynaklıdır.
-
Aile tarafından yetiştirilme şekli (Baskıcı, kısıtlayıcı ve muhafazakâr yetiştirilme) -
Aile ilişkilerinin bozuk ve problemli olması -
Yanlış ya da eksik cinsel bilgiler -
Geçmişte yaşanan ve travma yaratan cinsel deneyimler -
Cinsel anlamda kendine güven eksikliği -
Eşler arasındaki ilişki bozukluğu -
Partnerde var olan cinsel işlev bozukluğu -
Tekrarlayan olumsuz deneyimler -
Depresyon ve anksiyete -
Düşük benlik algısı
İlk gece korkusu nedir?
İlk gece korkusu cinsel bilgi eksikliğinden, yanlış bilgilenmekten ya da abartılı kokudan kaynaklanır. Daha çok kadınlarda görülse de erkekler de bu korkuyu ya da kaygıyı yaşar. Kadınların hissettiği korkunun kaynağında çok fazla kanama olacağı, ya da ” ya kanama olmazsa ” endişesi, penisin vajinaya giremeyeceği düşüncesi, girse de çok canının yanacağı korkusudur.
Erkeklerde ise sertleşme olamama, erken boşalma ya da istediği performansı gösterememe endişelerini kapsar. Toplumumuzda kızlık zarı ve bekarete abartılı bir önem atfedilmesinden kaynaklı kadının yaşaması gereken dengeli bir heyecan iken kontrol edemediği bir korkuya kadar gittiği görülebiliyor.
Kadın hem kanama olması gerektiği bilinciyle kanmanın olmasını hem istiyor hem de korktuğu için aslında içsel olarak da istemiyor. Kadının yaşadığı bu ciddi ikilem baş edemeyeceği bir korkuya dönüşüyor. Bu korkuyu sertleştiren düşünceler ise ” kızlık zarı patlayacak” “kanayacak” “kan akacak” gibi abartılı, yanlış ifade ve bilgilerle donanmış duygularla da besleniyor. Kadının yaşadığı bu durum çocukluğundan ergenliğe ergenlikten kadınlığa olan süreçte giderek güçlenerek zihnine yerleşiyor.
İlk gece ya da gerdek gecesi, düğünün olduğu o gece olması gerekliliği zorlantısıyla zaten yorgun ve bitap düşmüş olan çiftin üstündeki baskı daha da artıyor. Bu durumda çiftin yaşaması gereken hazzın nerdeyse işkenceye dönüşmesine neden olabiliyor.
Gerçek olan şu ki sonuçta o gece çift yapmak zorunda olmamalıdır. Çift sarılarak uyuyabilir. Yorgunluklarını atıp bedenen ve psikolojik olarak hazır olduklarında daha rahat ya da o korkuyu yaşamadan daha stressiz cinsel ilişki deneyimlerini yaşamaları olması gereken sağlıklı bir durumdur.
Neyi, ne zaman yaşayacaklarına çift birlikte karar vermelidir. Sonuçta önemli olan kadın ve erkeğin birbirine alışmasıdır. O gece dinlendikten sonra ertesi gün ya da çiftin her ikisinin de hazır olduğu ilerleyen günlerde de her şey daha keyifli olacaktır.
Vajinismus cinsel birleşme öncesinde fark edilebilir mi?
Vajinismus evlenmeden önce ya da ilk cinsel deneyimi yaşamadan önce fark edilebilir. Kişinin cinselliğe karşı bakış açısı ön bilgi verebilir. Yani korkuları, endişeleri, önyargıları ile ilgili ifade ve tutumları kişinin bakış açısı hakkında oldukça bilgi verebilir.
-
Cinsel ilişkiye girme öncesinde, ön sevişebilir ancak istemsiz hareket ve kaslmalarla eşini itme ya da kendini geri çekme davranışı gösterir. -
Cinsel ilişki gerçekleştiğinde çok kanamasının olacağını, çok acı duyacağını düşünerek, ilişkiye izin vermez. -
Cinsel ilişkiden o kadar korkar ki ön sevişme bile gerçekleşmez. -
Her cinsel ilişkiye girme durumu “cinsel ilişkiye girme denemesine” dönüşür. -
Eşiyle ilişkiye girmeyi arzulamasına rağmen, devamlı erteler, bahaneler bulur, cinsel ilişkiden kaçınır. -
Cinsel ilişki penisin çok az kısmının girmesi şeklinde kalabilir ve daha ileri gidemez. -
Vajinal jinekolojik muayeneden çok korkar ve muayene olamaz. -
Bazı durumlarda zor da olsa muayene olur ama cinsel ilişki durumunda kasılma abartılı ve istemsiz olur. -
Cinsel ilişkiye tam olarak giremeyip, dışa boşalmayla hamile kalabilir, doğum bile gerçekleşebilir. -
Cinsel istek vardır, eşiyle ilişkiye girmeyi arzulamasına rağmen, ilişkiye giremez.
Vajinismus rahatsızlığında eşler neler yapabilir?
Vajinismusta, eşin davranışları ve yaklaşımı çok önemlidir. Erkek eşinin durumunu anlamak ve daha iyi yardımcı olmak için vajinismusla ilgili temel neden ve bilgileri öğrenmelidir. Her şeyden önce eşinin bu durumu bilerek ve kasti yapmadığını kontrol edemediğini yani bir refleks olduğunu bilmelidir. Eşine onun yanında olduğunu her şekilde hissettirmelidir. Bu eşini rahatlatacak ve tedavi yolunda adım atma isteğini arttıracaktır. Aksi durumda problemin halledilmesi oldukça zorlaşacaktır. Çünkü zaten vajinismus problemi kadın için oldukça zor bir durumdur. Bilinmelidir ki eşinin desteğini alan kadınlar problemin üstesinden alamayan kadınlara göre çok daha rahat gelmektedirler.
Erkek bilmelidir ki eşinin kendisiyle ilgili bir olumsuz duygusundan değildir. Vajinismusun nedenleri çoğunlukla bilinçaltı problem ya da eksik cinsel bilgiler vb. olduğu için erkek kendine asla mal etmemelidir. Ancak erkeğin yanlış, kaba, sabırsız ve desteklemez davranışları var olan problemleri arttıracağı gibi çift ilişkisine dair problemler de eşlik etme riski yükselecektir.
Vajinismus belirtileri nelerdir?
Vajinismus sorunu yaşayan bireylerde cinsel ilişkiye girememek tek belirti değildir. Bunun dışında kişilerin yaşadığı pek çok sıkıntı vardır. Yoğunluğuna bağlı olarak, vajinismus belirtileri küçük bir rahatsızlık veren sıkılıktan cinsel birleşmeyi imkânsız yapan vajinanın tamamen kapanması arasında değişir. Aşağıda sıraladığımız belirtiler vajinismus sorununu akla getirmelidir.
Vajinismus belirtileri neler?
-
Cinsel ilişkinin son derece ağrılı, acılı olması (Disparoni- Ağrılı cinsel ilişki) -
İlişki sırasında kasılma sonucunda penisin içeride zor hareket etmesi -
Cinsel ilişkide kadının bacaklarını kapatması veya eşini iterek birleşmeye engel olmaya çalışması -
Vajina içine tampon, fitil veya vajinal tablet yerleştirememe -
Vajina içine parmak sokamama -
Jinekolojik muayene olamama, örneğin smear testi yaptıramama -
Vajinasına dokunamama, bakamama -
Vajinal ultrasona girememe -
Cinsel birleşme sırasında hafif bir yanma ya da batma hissine neden olan darlık -
Vajinanın tamamen kapanıp girişin imkânsız olması -
Acı ve başarısızlıktan ötürü seksten ya da seksle ilgili her şeyden uzak durma -
Cinsel isteksizlik -
Vajinal kasların istemsiz kasılması
Vajinismus hastaları hamile kalabilir mi?
Vajinismus sorunu hamile kalmaya engel değildir. Vajinismus sorunu yaşayan kadınların arasında yaklaşık 10 da 1’i cinsel birleşme olmaksızın hamile kalabilmekte ve genellikle de sezaryen ile doğum yapmaktadırlar. Vajinusmusta cinsel birleşme gerçekleşmediği için gebeliğin bu yolla olması da doğal bir sonuç olarak mümkün değildir. Sadece hamile kalınması için gereken cinsel birleşmenin yaşanmasında sorun vardır. Tıbbi tedaviler sonucu ya da nadir de olsa sürtünme yoluyla gebe kalan vajinismuslu kişi normal bir gebelik yaşamaktadır.
Vajinismuslu kadın çocuk doğurabilir. Ancak, vajinismus sorunu doğumdan sonra da devam etmektedir. Vajinismusun doğum sonrasında tedavi edilmesi gerekir. Çünkü vajinismusun psikolojik etkileri kadınların pek çok alanda sorun yaşamasına neden olmaktadır. Vajinismusun temelinde yatan korku ve kaygılar eşleriyle olan ilişkilerini, sosyal yaşamlarını olumsuz etkilemektedir. İlerleyen dönemlerde de evlilik sorunlarına yol açabilmektedir. Vajinismus sorununun tedavisi için doğum sonrası ya da öncesi mutlaka adım atılmalıdır.
Vajinismus nasıl tedavi edilir?
“
Vajinismus nasıl tedavi edilir?
Vajinismuslu bir kişinin en merak ettiği sorulardan biri de tedavisinin olup olmadığıdır. Ruhsal bir sıkıntı olan ve korku hissinin yoğun yaşandığı vajinismusta psikolojik etkenler çok yüksektir. Bu nedenle, vajinismusun tedavi yöntemi de vajinismusa özgü cinsel terapidir. Günümüze kadar vajinismus tedavisi için gerek fiziksel gerekse ruhsal pek çok uygulama yapılmış ancak en etkili olanın cinsel terapi olduğu sonucuna varılmıştır. Diğer bir soru da terapinin ya da tedavinin başarılı olup olmayacağıdır. Bu sorunun cevabı da “evet”dir. Cinsel terapi ile vajinismus tedavisi %100 mümkün ve başarılıdır.
Cinsel terapi bir psikoterapi yöntemidir, fiziksel muayene içermez. Vajinismus fiziksel değil psikolojik bir sorun olduğu için, vajinismus tedavisi için vajinismusa özgü cinsel terapi yöntemleri uygulanır. Terapi süreci kişilere ve vajinismusun şiddetine göre değişse de yaklaşık 6 – 12 seanstan oluşmaktadır. Bunun sebebi, uygulanan tekniklerin adım adım ilerlemesidir. Bazı durumlarda ise bu basamaklar kişiye göre değiştirilebilir, daha hızlı ya da daha yavaş ilerleme kaydedilebilir. Karşılaşılan durumlardan biri de kişilerin kendilerine vajinismus tanısı koymalarıdır. Belirtmek isteriz ki; her bu tanıyı kendisine koyan vajinismuslu olmayabilir. Cinsel bilgilendirme, cinselliğe özgü yanlış inançların değişmesi ile bu sorun daha hızlı ve rahat aşılabilir.
Vajinismus terapileri, kısa süreli ve soruna odaklı yapılır. Terapi sürecinde özellikle vajinismusun sadece kadının sorunu olarak değil çiftin ortak sorunu olarak algılanması sağlanır. Çiftin cinsellikle ilgili bakış açılarının ve yanlış inanışların giderilip yerine doğru bilgilerin verilmesi üzerinde durulmaktadır. Vajinismus tedavisi için problemi çözmek istemek ve yapabileceğine inanmak önemli bir adımdır. Bu nedenle, çift birlikte sorumluluk almalı ve katkı sağlamalıdır. Özellikle eşlerinin olumlu desteğini alan kişilerde sorun kısa sürede çözülebilmektedir.
Vajinismus problemi olan kişilerin soru işaretlerinden bir tanesi de tedavide ne ile karşılaşacakları, yapmaktan korktukları şeylerin onlardan istenip istenmeyeceğidir. Sorunu çözmek için istekleri vardır. Ancak, korku bu noktada da devreye girmekte, tedavi sürecindeki aşamalardan çekinmeleriyle sonuçlanmaktadır. Oysa vajinismus, çözümü kolay olan bir problemdir. Bir erteleme sorunu olarak da bilinen vajinismusun çözümü için atılacak ilk adım tedaviye karar vermektir. Tedaviye karar veren kişi, eşi ve terapisti bir ekip halinde çalışarak bu problemi kolaylıkla aşacaklardır.