nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 90
Namaz, dinimizin ifasını emrettiği ibadetlerin en önemlisidir Kelimei şehadetten sonradan, İslam binasının üzerine kurulduğu beş esastan birincisidir Zeki ve erginlik çağına ulaşan her Müslümana farzdır Farziyeti Kitap, sünnet ve icma ile sabittir
Terk edilmesi ve geciktirmeyi caiz kılan meşru bir mazeret yoksa vaktinde eda edilmeyip kazaya bırakılması, en büyük günahlardandır Ima ile de olsa namaz kılabilecek birisi için namazın terk edilmesine hiçbir bahane yoktur Kazaya bırakılabilmesi için dinin meşru saydığı ise, unutma ve uyku gibi şuur dışı haller ile, o anda (vakti içinde) eda edebilme imkanının bulunmayışından ibarettir Kuşkusuz mazeret sayılan uyku, namaza kalkma azmi ile zorunlu tedbir alındığı halde uyanılamayan uykudur
Kur ’lahza ’da zamanında kılınamayan namazların kaza edilmesi ile ilgili olarak açık bir ifade bulunmamakla birlikte, Hz Peygamber bizzat kendisi zamanında kılamadığı namazları kaza etmiş ve ashabına da bunu öğüt etmiştir Hendek savaşı esnasında harbin şiddetlenmesi nedeniyle ikindi namazını kılamamışlar; bunun üzerine “Bizi ikindi namazından alıkoydular Allah onların evlerini ve kabirlerini ateşle doldursun demiş ve ikindi namazını akşam ile yatsı aralarında kaza etmiştir (Müslim, Mesacid ve Mevadi ’u ’ssalat, 203, 205) Keza Hayber fethinden dönerken, bir yerde konakladıklarında gece uyuya kalmışlar ve zamanında kılamadıkları sabahtan namazını güneş doğduktan daha sonra kaza etmiş ve “Kim namazı unutursa veya uyuyup kalırsa hatırlayınca onu kılsın (Buhari, Mevakitu ’sSalat, 35; Müslim, Mesacid, 309, 314; Nesai, Mevakit, 55; Ahmed b Hanbel, 2428, 4441) buyurmuştur
Bir rivayette de Peygamberimiz uyuya kalıp kılamadıkları sabahleyin namazından sonradan yaptığı açıklamada şöyle buyurmuştur: “Dikkat edin! Sizin için, bende bir örnek vardır Uyarı edin! Uyku sebebi ile namaz kaçırmakta bir taksir yoktur Taksir fakat diğer namazın vakti gelinceye kadar namazını kılmayan kimsede vardır Kim namaz vakti uyuya kalırsa uyandığı süre, o namazı kılsın! Lakin ertesi gün, o namazı her zamanki zamanında kılsın! (Müslim, Mesacid ve Mevadi ’u ’sSalat, 311)
Unutma ve uyuma gibi bir olmaksızın terk edilen namazların kazası ile ilgili herhangi bir hadis mevcut değildir Lakin bu şart, mazeretsiz geçirilen namazların kazasının olmadığını göstermez Çünkü Hz Peygamber (sas) ’in ya da bir sahabinin bilerek farz namazları terk etmesi düşünülemez Hz Peygamber (sas) ’in bir gerekçe nedeniyle vaktinde kılamadığı namazları kaza etmesi ve bu yönde tavsiyede bulunması mazeretsiz olarak terk edilen namazların öncelikli olarak kaza edilmesi gerektiğinin göstergesidir Zamanında kılınmayan namazın borçtur ve borç da ama ödenmekle zimmetten düşer (Şevkani, Neylü ’levtar, 2243, 244) Nitekim Hz Peygamber “Allah ’a olan borç, ödenmeye en bedel olandır (Buhari, Sıyam, 42; Müslim, Sıyam, 154, 155) buyurmuştur Oysa mazeretsiz olarak zamanında kılınmayan namazların kaza edilmesiyle yetinilmeyip, ayrıca tövbe edilmesi gerekir *
Terk edilmesi ve geciktirmeyi caiz kılan meşru bir mazeret yoksa vaktinde eda edilmeyip kazaya bırakılması, en büyük günahlardandır Ima ile de olsa namaz kılabilecek birisi için namazın terk edilmesine hiçbir bahane yoktur Kazaya bırakılabilmesi için dinin meşru saydığı ise, unutma ve uyku gibi şuur dışı haller ile, o anda (vakti içinde) eda edebilme imkanının bulunmayışından ibarettir Kuşkusuz mazeret sayılan uyku, namaza kalkma azmi ile zorunlu tedbir alındığı halde uyanılamayan uykudur
Kur ’lahza ’da zamanında kılınamayan namazların kaza edilmesi ile ilgili olarak açık bir ifade bulunmamakla birlikte, Hz Peygamber bizzat kendisi zamanında kılamadığı namazları kaza etmiş ve ashabına da bunu öğüt etmiştir Hendek savaşı esnasında harbin şiddetlenmesi nedeniyle ikindi namazını kılamamışlar; bunun üzerine “Bizi ikindi namazından alıkoydular Allah onların evlerini ve kabirlerini ateşle doldursun demiş ve ikindi namazını akşam ile yatsı aralarında kaza etmiştir (Müslim, Mesacid ve Mevadi ’u ’ssalat, 203, 205) Keza Hayber fethinden dönerken, bir yerde konakladıklarında gece uyuya kalmışlar ve zamanında kılamadıkları sabahtan namazını güneş doğduktan daha sonra kaza etmiş ve “Kim namazı unutursa veya uyuyup kalırsa hatırlayınca onu kılsın (Buhari, Mevakitu ’sSalat, 35; Müslim, Mesacid, 309, 314; Nesai, Mevakit, 55; Ahmed b Hanbel, 2428, 4441) buyurmuştur
Bir rivayette de Peygamberimiz uyuya kalıp kılamadıkları sabahleyin namazından sonradan yaptığı açıklamada şöyle buyurmuştur: “Dikkat edin! Sizin için, bende bir örnek vardır Uyarı edin! Uyku sebebi ile namaz kaçırmakta bir taksir yoktur Taksir fakat diğer namazın vakti gelinceye kadar namazını kılmayan kimsede vardır Kim namaz vakti uyuya kalırsa uyandığı süre, o namazı kılsın! Lakin ertesi gün, o namazı her zamanki zamanında kılsın! (Müslim, Mesacid ve Mevadi ’u ’sSalat, 311)
Unutma ve uyuma gibi bir olmaksızın terk edilen namazların kazası ile ilgili herhangi bir hadis mevcut değildir Lakin bu şart, mazeretsiz geçirilen namazların kazasının olmadığını göstermez Çünkü Hz Peygamber (sas) ’in ya da bir sahabinin bilerek farz namazları terk etmesi düşünülemez Hz Peygamber (sas) ’in bir gerekçe nedeniyle vaktinde kılamadığı namazları kaza etmesi ve bu yönde tavsiyede bulunması mazeretsiz olarak terk edilen namazların öncelikli olarak kaza edilmesi gerektiğinin göstergesidir Zamanında kılınmayan namazın borçtur ve borç da ama ödenmekle zimmetten düşer (Şevkani, Neylü ’levtar, 2243, 244) Nitekim Hz Peygamber “Allah ’a olan borç, ödenmeye en bedel olandır (Buhari, Sıyam, 42; Müslim, Sıyam, 154, 155) buyurmuştur Oysa mazeretsiz olarak zamanında kılınmayan namazların kaza edilmesiyle yetinilmeyip, ayrıca tövbe edilmesi gerekir *