nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 90
Van tarihi mekanlar
Van İli Tarihi Yerleri
Kızlar Mağarası
Van ’ın 76 km güneydoğusundaki Yedisalkım (Put) köyü sınırları içinde yer alan bir mağaradır Mağara 7 km uzunluğundaki bir kanyonun güney yamacında, vadi tabanından 78 m yükseklikte, önünde doğal bir terası yer alan iki ayrı bölümden oluşur
Terasın kuzeydoğusundaki 1 no ’lu mağara ’nın biri terasa açılan 6 m yüksekliğinde iki ağzı vardır İkinci ağzın sonunda, hayvan kanı kullanılarak üretilmiş duvar resimleri bulunmaktadır 5 m ’lik bir alana yayılan açık kırmızı renkli bu resimlerde geyik, yaban keçisi, asıl tanrıça ve geyik üzerinde ayakta duran Tanrı betimlemeleri görülmektedir Bunlardan başka avla ilgili kompozisyonlar da vardır
Bu mağaranın 18 m batısında yer alan 2 no ’lu mağaranın kuzeybatıya açılan tek bir ağzı vardır Bu ağzın iki yanında dağılmış duvar resimlerinde açık kırmızı ve koyu kahve renkte iki bambaşka dönemde birbiri üzerine yapılmış figürler vardır Mağaradaki resimler MÖ 50008000 arasına tarihlenmektedir
Tuşpa (Van)
Urartu başkenti Tuşpa ’nın sitadelinde, günümüzde de Urartu mimarlığının özgün tasarımlarını görmek mümkündür Ayrıca Tuşpa ve çevresindeki insitu yazıtlara ilaveten, daha sonraki dönemlerde devşirme yapı malzemesi olarak kullanılan steller, stel ve sütun kaideleri ve öteki mimarı parçalar üzerinde yer alan 100 ’u aşkın kitabe, bize Tuşpa ’nın önemi ve yapı faaliyetlerini kanıtlamaktadır Bilinen en eski insitu yazıt Sardurburcu üzerindedir
Tuşpa sitadelinde yer alan anıtsal yapılar şunlardır;
SardurburcuMadırburcu: Sitadelin batı ucunda, kuzeybatı eteklerindedir Yerel adı “Madırburçtur Şehrin en eski kraliyet yapısıdır ve I Sarduri göre yaptırılmıştır Dikdörtgen planlı olup, mevcut 5 taş dizisinin yüksekliği ortalama 4 metredir Abide, her biri 810 ton ağırlığında, özenle yontulmuş devasa kireç taşı bloklarla yapı edilmiştir Bu blokların üzerinde, 3 ’ü doğuda, öteki 3 ’ü de batı cephede yer olmak üzere 6 defa yenilenen yapı yazıtı yeni Asur tırnak yazısı ile Asur dilindedir
İç Kale
Yukarı sitadel, Van kayalığının en yüksek kısmıdır Güneydeki tırmanılması çok baskı sarp uçurum dahil, etrafı çepeçevre güçlü surlarla çevrilmiştir Surun taş bedenleri, Urartu dönemine aittir Bunun üzerindeki taş ve kerpiç eklentiler ise Urartu ’nun yıkılmasından I Dünya Savaşı ’na değin farklı alanlara yönlendirilmiş zamanlara aittir İç kaleye giriş batıdandır Tuşpa şehrinin birincil sarayları ve en eski tapınağı burada yer almaktaydı
Kral Mezar Yapıları
Sitadeldeki yüksek düzeyde bir işçiliği yansıtan görkemli kabir yapıları, Urartu anıtsal kaya mimarlığının en manâlı eserlerindendir
Bu yapılar plan olarak, büyük bir başlıca alan ve bu salona bağlantılı olan kral ve ailesinin kabir odalarından oluşmaktadır En eski kral kabir yapıları Büyük Platform ’da yer alır Bu mekânların Osmanlı dönemi her tarafında tabanca, cephanelik, erzak deposu ve atölye olarak kullanıldığını, 17 yüzyıla ait bir Osmanlı planından ve Evliya Çelebi ’nin Seyahatname ’sinden öğreniyoruz
Büyük Platform ’da bulunan mezarlar içinde I Sarduri, İşpuini ve Menua Mezarı, IISarduri, Kremasyon geleneğindeki kabir, I Argişti ’nin Mezarı yer almaktadır
Yeni Saray, Menua Sirşini (Tanrılara sunulacak kurbanlık hayvanların muhafaza edildiği ağıl) Analı Kız Tanrısal Alanı (Hazine Kapısı) Yukarı Sitadel ’de bulunan öteki yapılardır
Tuşpa Altında Şehir HalkıVan Kalesi Höyüğü, sitadelin kuzuy eteklerinin 70 m değin kuzeyinde, sarp Van Kayalığına paralel olarak ovanın düzlüğünde uzanmaktadır
Burada yapılan kazı çalışmaları, Van Bölgesinin ikâmetgâh tarihinin aydınlanmasına büyük katkı maddesi sağlamıştır Altında şehrin önce sitadelin güneyindeki kuytu alanda kurulduğu kesindir Bu kısım kışın şiddetli kuzey rüzgârlarından Van kayalığı baştan sona korunmaktadır bu nedenle başta seçim edilmiştir Ortaçağ ’dan günümüze ulaşan etrafı sur ve hendekle kenarlı eski Van şehri de buradadır
Van Kalesi Höyüğü MÖ 3 binyılda Eski Tunç Çağı ’ndan itibaren iskân edilmiştir MÖ 3 ve 2 binyıla tarihlenen seramik örnekleri, bilhassa Urmia Ware denilen 2 binyıl polikrom (fazla renkli) çanak çömlekleri önemlidir Demir Çağı buluntuları ise daha yoğundur
Toprak Kale
Urartu Krallığı ’nın ikinci başkenti olan Toprak Kale, Van Ovası ’nın kuzeydoğusundaki Zımzım Dağı kayalıklarındadır Urartu Kralı II Rusa kadar kurulduğundan kaleye Rusahinili (Rusa ’nın kurduğu kent) adı verilmiştir Toprak Kale, Asur Kralı III Tiglatpilaser ’in MÖ 735 yılında Tuşpa ’ya yaptığı seferden daha sonra, savunmaya daha elverişli olması sebebiyle kurulmuştur
Kurulan yeni başkentin su gereksinimini karşılamak nedeniyle Van Ovası ’nın doğusunu yarım ay biçiminde çevreleyen Erek Dağı ’nın doğusunda yen bir baraj yaptırılmıştır Urartu sulama tesislerinin en gelişmiş örneğini oluşturan ve Rusa Barajı olarak anılan barajın iki farklı karoser duvarı vardır ve deniz seviyesinden 2544 m yüksekliğindedir Rusa Barajı ’nın yanına diktirilen ve 1899 yılında Berlin Pergamon Müzesi ’ne kaçırılan tırnak yazılmış andezit stel üstünde Kral II Rusa ’nın barajı ve Rusahinili şehrini nasıl yaptırdığı ve ekilmiş toprakları nasıl işlediği anlatılmaktadır
Toprak Kale ’den yasa dışı yollarla yurt dışına kaçırılan eserlerin bir çoğu bugün Berlin ’de Vorderasiatische Museum ile Londra ’da British Museum ’da sergilenmektedir
Toprak Kale, diğer Urartu Kaleleri gibi MÖ 7 yüzyılın sonunda başlayan İskit akınları sonucunda yıkılmıştır
Altıntepe
Urartu Krallığı ’nın başkenti 200 sene boyunca Tuşpa şehri olmuştur Saraylar, tapınaklar, resmi devlet depoları kale kısmında, halkın oturduğu yerler ise kalenin eteklerinde geniş bir alana yayılmış olan düzlükteydi Krallar ve yakınları Van Kalesi üzerindeki görkemli mezar odalarında gömülmüşlerdi Ama topluluk millet kesiminin gömü alanı bulunamamıştı Altın Tepecik ’de yapılan incelemeler bu sorunu çözmüş ve Urartu dönemi nekropolü, sitadelin 2 km değin kuzeyinde bulunmuştur Bu alan modern kentin kuzeybatısındadır Bugün kısmen buğday tarlaları ve gittikçe artan Altın Yokuş Mahallesi ’nin aşağıda kalmıştır
Altın Tepecik nekropolünde incelenen mezarlar, kaya kabir, urne kabir, basit toprak mezar olmak üzere üç nesil gömünün varlığını ortaya çıkartmıştır İncelenen mezarlar daha fazla MÖ 8 ve 7 yüzyıllara aittir
SardurihiniliSardurhinili (Çavuştepe)
Van ’ın 24 km güneydoğusunda bulunan Çavuş Tepe Kalesi ’ni Urartu Kralı II Sarduri yaptırmıştır Kalenin Urartu dilindeki anlamı Sardurihinili ’dir
Kale Urartu Krallığı ’nın en aydınlık döneminde yapıldığından, Urartu mimarlığının görkemi görülmektedir Günümüze dek sağlam olarak kalan 56 m yüksekliğindeki kale duvarları esas kayaya yapılan su sarnıçları, su biriktirme yapısı, kült merkezi, kaya poterni, iki ayrı tanrı için yapılan tapınak ve saray yapılarında görülen dikkatli işçilik krallığın gücünü yansıtmaktadır Bir öteki özelliği de bölgenin en kayda değer kült merkezi olmasıdır İki öbür tanrıya yapılan kült merkezleri, öteki Urartu kalelerinde görülmemektedir
Gürpınar Ovası Bol Dağı kayalıklarında yer alan Çavuş Yığın Kalesi askeri ve idareli amaçla kurulmuştur
300 km uzunluğundaki, Başkent Tuşpa ’dan güneydoğu yönüne devam ederek Çavuş Tepecik Kalesi ’nin kuzey eteğinden geçen ünlü Ordu Yolu, Urartu Krallığı için çok önemlidir Yol, günümüzde Irak toprakları içinde kalan Kelişin Geçidi ve MuşaşirArdini Tapınağı ’na değin uzanmaktaydı
Altında ve Yukarı Kale diye ayrılan Çavuş Yığın ’yi ortadaki başlıca giriş kapısı birleştirmektedir Belli Başlı antre kapısından doğuya giden yol, Yukarı Kale ’ye çıkmaktadır
Kare planlı olan Yukarı Kale, Aşağıda Kale ’ye tarafından epeyce küçüktür Yukarı Kale ’de etrafı sütunlu galerilerle taraflı bir tapınak kalıntısı, apaçık ise Tanrı Haldi için yapılmış kare planlı bir diğer tapınak daha vardır Aşağıda Kale ’deki tapınak gibi bu tapınağın kapısı da doğuya bakmaktadır
Tapınak çok tahrip olmuştur Bunda Ortaçağ yerleşimlerinin burayı konut olarak kullanmalarının etkisi büyüktür
Yukarı Kale ’de tapınak ve avlusundan başka bir şey bulunamaması burasının en ince ayrıntısına kadar Tanrı Haldi ’ye adandığını göstermektedir
Giyimli (Hırkanis)
Van ilinin 68 km güneydoğusunda, Güzelsu (Hoşab) Bucağı ’na bağlıdır
Burada Serbar Tepesi ’nde taş çıkarılırken büyük bir Urartu definesi bulunur 23 bin parça bronz levhadan oluşan bu buluntu grubu Giyimli Definesi olarak tanınır
Bronz levhaların en büyük özelliği Urartu Tanrı ve tanrıçalarının figürleri ile kült törenleri, insan ve hayvan resimlerinin yapılmış olmasıdır Bu levhalar adak levhası olarak yapılmışlardır Bulundukları günlerde hurda bakır fiyatına kilo ile satılan bu bronz levhalar, Van ve daha sonra da İstanbul antika piyasasına sürülmüştür Fazla kısa bir zamanda Avrupa ülkeleri, İsrail, Amerika ve Japonya ’ya değin gitmiştir
Ele geçirilen levhaların bir kısmı Van Müzesi ’nde, bir kısmı da Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi ’ndedir Keza Türkiye ’nin çoğu müzesinde ve koleksiyoncuların elinde de 800 ’ün üzerinde adak levhasının olduğu bilinmektedir
Definenin bulunduğu Serbar Tepesi pozitif yüksek değildir Burası klasik Urartu kalelerine kıyasla fazla daha basit yapılmış küçük bir yerleşkedir Bunun nedeni Giyimli köyünün ana yollardan uzakta, deniz seviyesinden 2400 m yüksekliğinde bir plato yerleşimi olmasıdır MÖ 7 yüzyıldaki İskit akınları esnasında yerle bir edilen Urartu kalelerinden kaçan halkın saklanmak için bu dağlık bölgeye gelerek budaki kuleyi kurmuş oldukları düşünülmektedir Bu da böylesine kıymetli bir buluntunun burada olmasını açıklamaktadır *
Van İli Tarihi Yerleri
Kızlar Mağarası
Van ’ın 76 km güneydoğusundaki Yedisalkım (Put) köyü sınırları içinde yer alan bir mağaradır Mağara 7 km uzunluğundaki bir kanyonun güney yamacında, vadi tabanından 78 m yükseklikte, önünde doğal bir terası yer alan iki ayrı bölümden oluşur
Terasın kuzeydoğusundaki 1 no ’lu mağara ’nın biri terasa açılan 6 m yüksekliğinde iki ağzı vardır İkinci ağzın sonunda, hayvan kanı kullanılarak üretilmiş duvar resimleri bulunmaktadır 5 m ’lik bir alana yayılan açık kırmızı renkli bu resimlerde geyik, yaban keçisi, asıl tanrıça ve geyik üzerinde ayakta duran Tanrı betimlemeleri görülmektedir Bunlardan başka avla ilgili kompozisyonlar da vardır
Bu mağaranın 18 m batısında yer alan 2 no ’lu mağaranın kuzeybatıya açılan tek bir ağzı vardır Bu ağzın iki yanında dağılmış duvar resimlerinde açık kırmızı ve koyu kahve renkte iki bambaşka dönemde birbiri üzerine yapılmış figürler vardır Mağaradaki resimler MÖ 50008000 arasına tarihlenmektedir
Tuşpa (Van)
Urartu başkenti Tuşpa ’nın sitadelinde, günümüzde de Urartu mimarlığının özgün tasarımlarını görmek mümkündür Ayrıca Tuşpa ve çevresindeki insitu yazıtlara ilaveten, daha sonraki dönemlerde devşirme yapı malzemesi olarak kullanılan steller, stel ve sütun kaideleri ve öteki mimarı parçalar üzerinde yer alan 100 ’u aşkın kitabe, bize Tuşpa ’nın önemi ve yapı faaliyetlerini kanıtlamaktadır Bilinen en eski insitu yazıt Sardurburcu üzerindedir
Tuşpa sitadelinde yer alan anıtsal yapılar şunlardır;
SardurburcuMadırburcu: Sitadelin batı ucunda, kuzeybatı eteklerindedir Yerel adı “Madırburçtur Şehrin en eski kraliyet yapısıdır ve I Sarduri göre yaptırılmıştır Dikdörtgen planlı olup, mevcut 5 taş dizisinin yüksekliği ortalama 4 metredir Abide, her biri 810 ton ağırlığında, özenle yontulmuş devasa kireç taşı bloklarla yapı edilmiştir Bu blokların üzerinde, 3 ’ü doğuda, öteki 3 ’ü de batı cephede yer olmak üzere 6 defa yenilenen yapı yazıtı yeni Asur tırnak yazısı ile Asur dilindedir
İç Kale
Yukarı sitadel, Van kayalığının en yüksek kısmıdır Güneydeki tırmanılması çok baskı sarp uçurum dahil, etrafı çepeçevre güçlü surlarla çevrilmiştir Surun taş bedenleri, Urartu dönemine aittir Bunun üzerindeki taş ve kerpiç eklentiler ise Urartu ’nun yıkılmasından I Dünya Savaşı ’na değin farklı alanlara yönlendirilmiş zamanlara aittir İç kaleye giriş batıdandır Tuşpa şehrinin birincil sarayları ve en eski tapınağı burada yer almaktaydı
Kral Mezar Yapıları
Sitadeldeki yüksek düzeyde bir işçiliği yansıtan görkemli kabir yapıları, Urartu anıtsal kaya mimarlığının en manâlı eserlerindendir
Bu yapılar plan olarak, büyük bir başlıca alan ve bu salona bağlantılı olan kral ve ailesinin kabir odalarından oluşmaktadır En eski kral kabir yapıları Büyük Platform ’da yer alır Bu mekânların Osmanlı dönemi her tarafında tabanca, cephanelik, erzak deposu ve atölye olarak kullanıldığını, 17 yüzyıla ait bir Osmanlı planından ve Evliya Çelebi ’nin Seyahatname ’sinden öğreniyoruz
Büyük Platform ’da bulunan mezarlar içinde I Sarduri, İşpuini ve Menua Mezarı, IISarduri, Kremasyon geleneğindeki kabir, I Argişti ’nin Mezarı yer almaktadır
Yeni Saray, Menua Sirşini (Tanrılara sunulacak kurbanlık hayvanların muhafaza edildiği ağıl) Analı Kız Tanrısal Alanı (Hazine Kapısı) Yukarı Sitadel ’de bulunan öteki yapılardır
Tuşpa Altında Şehir HalkıVan Kalesi Höyüğü, sitadelin kuzuy eteklerinin 70 m değin kuzeyinde, sarp Van Kayalığına paralel olarak ovanın düzlüğünde uzanmaktadır
Burada yapılan kazı çalışmaları, Van Bölgesinin ikâmetgâh tarihinin aydınlanmasına büyük katkı maddesi sağlamıştır Altında şehrin önce sitadelin güneyindeki kuytu alanda kurulduğu kesindir Bu kısım kışın şiddetli kuzey rüzgârlarından Van kayalığı baştan sona korunmaktadır bu nedenle başta seçim edilmiştir Ortaçağ ’dan günümüze ulaşan etrafı sur ve hendekle kenarlı eski Van şehri de buradadır
Van Kalesi Höyüğü MÖ 3 binyılda Eski Tunç Çağı ’ndan itibaren iskân edilmiştir MÖ 3 ve 2 binyıla tarihlenen seramik örnekleri, bilhassa Urmia Ware denilen 2 binyıl polikrom (fazla renkli) çanak çömlekleri önemlidir Demir Çağı buluntuları ise daha yoğundur
Toprak Kale
Urartu Krallığı ’nın ikinci başkenti olan Toprak Kale, Van Ovası ’nın kuzeydoğusundaki Zımzım Dağı kayalıklarındadır Urartu Kralı II Rusa kadar kurulduğundan kaleye Rusahinili (Rusa ’nın kurduğu kent) adı verilmiştir Toprak Kale, Asur Kralı III Tiglatpilaser ’in MÖ 735 yılında Tuşpa ’ya yaptığı seferden daha sonra, savunmaya daha elverişli olması sebebiyle kurulmuştur
Kurulan yeni başkentin su gereksinimini karşılamak nedeniyle Van Ovası ’nın doğusunu yarım ay biçiminde çevreleyen Erek Dağı ’nın doğusunda yen bir baraj yaptırılmıştır Urartu sulama tesislerinin en gelişmiş örneğini oluşturan ve Rusa Barajı olarak anılan barajın iki farklı karoser duvarı vardır ve deniz seviyesinden 2544 m yüksekliğindedir Rusa Barajı ’nın yanına diktirilen ve 1899 yılında Berlin Pergamon Müzesi ’ne kaçırılan tırnak yazılmış andezit stel üstünde Kral II Rusa ’nın barajı ve Rusahinili şehrini nasıl yaptırdığı ve ekilmiş toprakları nasıl işlediği anlatılmaktadır
Toprak Kale ’den yasa dışı yollarla yurt dışına kaçırılan eserlerin bir çoğu bugün Berlin ’de Vorderasiatische Museum ile Londra ’da British Museum ’da sergilenmektedir
Toprak Kale, diğer Urartu Kaleleri gibi MÖ 7 yüzyılın sonunda başlayan İskit akınları sonucunda yıkılmıştır
Altıntepe
Urartu Krallığı ’nın başkenti 200 sene boyunca Tuşpa şehri olmuştur Saraylar, tapınaklar, resmi devlet depoları kale kısmında, halkın oturduğu yerler ise kalenin eteklerinde geniş bir alana yayılmış olan düzlükteydi Krallar ve yakınları Van Kalesi üzerindeki görkemli mezar odalarında gömülmüşlerdi Ama topluluk millet kesiminin gömü alanı bulunamamıştı Altın Tepecik ’de yapılan incelemeler bu sorunu çözmüş ve Urartu dönemi nekropolü, sitadelin 2 km değin kuzeyinde bulunmuştur Bu alan modern kentin kuzeybatısındadır Bugün kısmen buğday tarlaları ve gittikçe artan Altın Yokuş Mahallesi ’nin aşağıda kalmıştır
Altın Tepecik nekropolünde incelenen mezarlar, kaya kabir, urne kabir, basit toprak mezar olmak üzere üç nesil gömünün varlığını ortaya çıkartmıştır İncelenen mezarlar daha fazla MÖ 8 ve 7 yüzyıllara aittir
SardurihiniliSardurhinili (Çavuştepe)
Van ’ın 24 km güneydoğusunda bulunan Çavuş Tepe Kalesi ’ni Urartu Kralı II Sarduri yaptırmıştır Kalenin Urartu dilindeki anlamı Sardurihinili ’dir
Kale Urartu Krallığı ’nın en aydınlık döneminde yapıldığından, Urartu mimarlığının görkemi görülmektedir Günümüze dek sağlam olarak kalan 56 m yüksekliğindeki kale duvarları esas kayaya yapılan su sarnıçları, su biriktirme yapısı, kült merkezi, kaya poterni, iki ayrı tanrı için yapılan tapınak ve saray yapılarında görülen dikkatli işçilik krallığın gücünü yansıtmaktadır Bir öteki özelliği de bölgenin en kayda değer kült merkezi olmasıdır İki öbür tanrıya yapılan kült merkezleri, öteki Urartu kalelerinde görülmemektedir
Gürpınar Ovası Bol Dağı kayalıklarında yer alan Çavuş Yığın Kalesi askeri ve idareli amaçla kurulmuştur
300 km uzunluğundaki, Başkent Tuşpa ’dan güneydoğu yönüne devam ederek Çavuş Tepecik Kalesi ’nin kuzey eteğinden geçen ünlü Ordu Yolu, Urartu Krallığı için çok önemlidir Yol, günümüzde Irak toprakları içinde kalan Kelişin Geçidi ve MuşaşirArdini Tapınağı ’na değin uzanmaktaydı
Altında ve Yukarı Kale diye ayrılan Çavuş Yığın ’yi ortadaki başlıca giriş kapısı birleştirmektedir Belli Başlı antre kapısından doğuya giden yol, Yukarı Kale ’ye çıkmaktadır
Kare planlı olan Yukarı Kale, Aşağıda Kale ’ye tarafından epeyce küçüktür Yukarı Kale ’de etrafı sütunlu galerilerle taraflı bir tapınak kalıntısı, apaçık ise Tanrı Haldi için yapılmış kare planlı bir diğer tapınak daha vardır Aşağıda Kale ’deki tapınak gibi bu tapınağın kapısı da doğuya bakmaktadır
Tapınak çok tahrip olmuştur Bunda Ortaçağ yerleşimlerinin burayı konut olarak kullanmalarının etkisi büyüktür
Yukarı Kale ’de tapınak ve avlusundan başka bir şey bulunamaması burasının en ince ayrıntısına kadar Tanrı Haldi ’ye adandığını göstermektedir
Giyimli (Hırkanis)
Van ilinin 68 km güneydoğusunda, Güzelsu (Hoşab) Bucağı ’na bağlıdır
Burada Serbar Tepesi ’nde taş çıkarılırken büyük bir Urartu definesi bulunur 23 bin parça bronz levhadan oluşan bu buluntu grubu Giyimli Definesi olarak tanınır
Bronz levhaların en büyük özelliği Urartu Tanrı ve tanrıçalarının figürleri ile kült törenleri, insan ve hayvan resimlerinin yapılmış olmasıdır Bu levhalar adak levhası olarak yapılmışlardır Bulundukları günlerde hurda bakır fiyatına kilo ile satılan bu bronz levhalar, Van ve daha sonra da İstanbul antika piyasasına sürülmüştür Fazla kısa bir zamanda Avrupa ülkeleri, İsrail, Amerika ve Japonya ’ya değin gitmiştir
Ele geçirilen levhaların bir kısmı Van Müzesi ’nde, bir kısmı da Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi ’ndedir Keza Türkiye ’nin çoğu müzesinde ve koleksiyoncuların elinde de 800 ’ün üzerinde adak levhasının olduğu bilinmektedir
Definenin bulunduğu Serbar Tepesi pozitif yüksek değildir Burası klasik Urartu kalelerine kıyasla fazla daha basit yapılmış küçük bir yerleşkedir Bunun nedeni Giyimli köyünün ana yollardan uzakta, deniz seviyesinden 2400 m yüksekliğinde bir plato yerleşimi olmasıdır MÖ 7 yüzyıldaki İskit akınları esnasında yerle bir edilen Urartu kalelerinden kaçan halkın saklanmak için bu dağlık bölgeye gelerek budaki kuleyi kurmuş oldukları düşünülmektedir Bu da böylesine kıymetli bir buluntunun burada olmasını açıklamaktadır *