iltasyazilim
FD Üye
Yağ Lipid Metabolizması
Yağ Metabolizması Lipid Metabolizması Yağ Metabolizması Bozukluğu Yağ Metabolizması Nedir
Besinlerle alınan yağ moleküllerinin büyük kısmını trigliserid adı verilen moleküller oluşturmaktadırBunun yanında fosfolipid, ve kolestrol molekülleri yağlı besinlerde daha eksik miktarlarda bulunular
Lipidler yapı itibariyle gliserin ve yağ asitlerinin teşkil ettiği moleküllerdirLipid molekülleri hidrofobik nitelik göstermelerine rağmen organik eriticilerde çözünürlerÖrneğin içki, eter, aseton ve klorofom gibi buharlaşan sıvılar içerisinde çözünebilir
Yağ molekülleri çok uzun bir yapıya sahip olup, biri Hidrofobik diğeri Hidrofilik iki kutuba sahiptirYağlar, vücudun ince bağırsağında pankreas ve safra kesesinden gelen enzimlerle küçük parçalara ayrılırlarYağların parçalanması ise Lipaz adı verilen bir enzim ile olur
Yağlar parçalanıp yağ asitlerine kadar ayrıştırıldıktan sonra ince bağırsaklardan emilir ve kana karışırYağ asitleri hücreler göre enerji ihtiyacını yerine getirmek için kullanılırlarYağ asitleri bazı hücrelerde sitoplazma içerisinde okside olarak ATP üretimine katılırken, birçok hücrede mitokondri içerisine girerek ATP sentezlenmesini sağlar
Yağ asiti moleküllerinin yapısını bildiren şekilde, molekülün hidrofilik ve hidrofobik kısımları görülmektedir
Yağlar vücuda girip yağ asitlerine dek ayrıştıktan sonra ya depo edilirler yada enerji ihtiyacı için kullanılırlar
Yağ asitleri vücutta fazla miktarlarda bulunduğu vakit trigliserid şekline dönüştürüldükten daha sonra yağ dokularında ambar edilirlerİnsanların şişmanlamasının nedenide budurFakat tersine, kaslar fazla çalıştığı süre kas hücrelerindeki mitokondriler ATP üretmek için ortamda yer alan yağ asitlerini, depo edilmesine fırsat bırakmadan kullanırak enerji ihtiyaçlarını karşılarlar
Şişman bir kimse elinden geldiğince spor yapıp hareket ederse, yağ dokularındaki trigliserid molekülleri, enerji gereksinimi olduğu için yağ asitlerine dek parçalanacak ve mitokondrilere ulaştırılacaktır
Yağ asitlerinin mitokondriye girişi kutup değildirÖncelikle Asetil CoA ile alaşım kurarak Yağ Asil CoA kompleksini kurarBu aşamadan daha sonra gözenekli olan içerisinde yer alan ve Kornitin adı verilen bir enzim eşliğinde mitokondri membranından geçerek mitokondri matrix ' ine ulaşır
Yağ asidi + CoA + ATP Yağ asil CoA + AMP + PPi
Denklemde yağ asitinin CoA (Koenzim A) ile komleks oluştururken ATP harcamaktadırATP enerjisi kullanılınca ATP (Adenin trifosfat) AMP (Adenin monofosfat) ' a dönüşmektedir
Yağların kan sıvısında taşınması ise karşılıklı çalışan iki protein ile gerçekleşmektedirBu proteinlerden birisi
Lipoprotein diğeri ise Apolipoprotein adını alır Yiyeceklerle alınan yağ ve kolestroller önce lipoprotienler ile paketlenirlerLipoprotinlerin üzerilerinde ise apolipoprotein molekülleri vardırApolipoprotein ise ise lipide bağlanan kısımı oluşturmaktadırYani Lipoprotein apolipoproteini taşır, apolipoprotein ise yağa bağlanırBöylelikle yağ molekülü dokulara kan yolula taşınmış olur
Yağların yıkımı :
Yağların yapıtaşlarının yağ asitleri olduğunu belirtmiştikYukarıdaki şekilde görülen yağ asiti molekülünün hidrofilik ve hidrofobik uçları, yağların suya döküldüklerinde misel oluşturmalarına niçin olur
Şekilde yağ asitlerinin su içerisinde oluşturdukları micel yapısı görülmektedir
Yağ asitleri, hidrofilik uçları dışa, hidrofobik uçları ise iç tarafa gelecek şekilde dizilirlerMavi bölge yağ asitinin hidrofilik bölgesi, kırmızı ince alan ise molekülün hidrofobik kuyruğunu temsil etmektedir
Besinlerle alınan büyük yağ molekükleri, bağırsakta sindirilirken önce misellerine dek ayrıştırılmakta ve sonradan bu miselleri parçalayan enzimler meslek görmektedir
İnce bağırsağa gelen büyük yağ molekülleri, ilk önce safra kesesinden salgılanan tuzlarla etkileşime girerek kendilerinden daha minik yapıya sahip misellere dönüşürlerBu şekilde küçültülüp misele dönen yağ molekülleri sonradan pankreastan salgılanan lipazlar vasıtasıyla parçalanmaya ve yağ asitlerine kadar ayrışmaya başlarAyrışan yağ asitleri difüzyon yolu ile bağırsak mikrovilluslarından emilirFakat emilim esnasında yağ asitlerinden trigliseridler sentezlenerek bu haliyle kana karışır ve lipoproteinler vasıtasıyla paketlenerek zorunlu yerlere ulaştırılır
Dokulara ulaşan trigliseridler çoğunlukla 3 aşamada yıkılarak enerji ihtiyacı için kullanılırlar
* Trigliseridlerin hidrolizi
* Alfa oksidasyonu
* Beta oksidasyonu
1) Trigliseridlerin hidrolizi :
Trigliseridler Lipaz enziminin etkisiyle digliserid, monogliseridserbest gliserol ve yağ asitlerine değin ayrışırlar
2) Alfa oksidasyonu :
Trigliseridlerin hidrolizi ile özgür kalan yağ asitleri, alfa oksidasyon kimyasal reaksiyonlarına girerek yıkılmaya başlarAlfa oksidasyonunda yağ asitleri, hücrenin Endoplazmik Retikulumunda aktive olmadan yelken direği olarak parçalanırlar
3) Beta oksidasyonu :
Beta oksidasyonu, yağ asitlerinin parçalandığı öteki bir kimyasal reaksiyon basamaklarıdırParçalanma mitokondride gerçekleşmekte ve aynı zamanda yağ asitinin Asetil CoA ile karışık oluşturup aktive olması gerekmektedir
Vücuda alınan karbonhidratlar, fruktoz, mannoz ve sukroz gibi şekerlere, glikoz şekeri ise glikojene çevrilip ambar edilirFakat karbonhidrat pozitif miktarda alınırsa bu kez glikozun fazlası glikojene çevrilemeyeceğinden, ilk kez yağ asitlerine ve daha sonrada trigliseridlere dönüştürülüp depo edilir
Hücrede bununla birlikte Peroksizom adı verilen yapılarda da yağ asitleri parçalanmaktadırPeroksizomlar yağ asitlerini parçalarken ürün olarak H2O2 (Hidrojen peroksit) meydana getirH2O2 nin fazlası gözenekli olan için toksik tesir yapacağından, Katalaz enzimi ile parçalanarak H2O ve H2 ye dönüştürülürMitokondride ise yağ asiti parçalanırken direk olarak H2O meydana gelir
*
Yağ Metabolizması Lipid Metabolizması Yağ Metabolizması Bozukluğu Yağ Metabolizması Nedir
Besinlerle alınan yağ moleküllerinin büyük kısmını trigliserid adı verilen moleküller oluşturmaktadırBunun yanında fosfolipid, ve kolestrol molekülleri yağlı besinlerde daha eksik miktarlarda bulunular
Lipidler yapı itibariyle gliserin ve yağ asitlerinin teşkil ettiği moleküllerdirLipid molekülleri hidrofobik nitelik göstermelerine rağmen organik eriticilerde çözünürlerÖrneğin içki, eter, aseton ve klorofom gibi buharlaşan sıvılar içerisinde çözünebilir
Yağ molekülleri çok uzun bir yapıya sahip olup, biri Hidrofobik diğeri Hidrofilik iki kutuba sahiptirYağlar, vücudun ince bağırsağında pankreas ve safra kesesinden gelen enzimlerle küçük parçalara ayrılırlarYağların parçalanması ise Lipaz adı verilen bir enzim ile olur
Yağlar parçalanıp yağ asitlerine kadar ayrıştırıldıktan sonra ince bağırsaklardan emilir ve kana karışırYağ asitleri hücreler göre enerji ihtiyacını yerine getirmek için kullanılırlarYağ asitleri bazı hücrelerde sitoplazma içerisinde okside olarak ATP üretimine katılırken, birçok hücrede mitokondri içerisine girerek ATP sentezlenmesini sağlar
Yağ asiti moleküllerinin yapısını bildiren şekilde, molekülün hidrofilik ve hidrofobik kısımları görülmektedir
Yağlar vücuda girip yağ asitlerine dek ayrıştıktan sonra ya depo edilirler yada enerji ihtiyacı için kullanılırlar
Yağ asitleri vücutta fazla miktarlarda bulunduğu vakit trigliserid şekline dönüştürüldükten daha sonra yağ dokularında ambar edilirlerİnsanların şişmanlamasının nedenide budurFakat tersine, kaslar fazla çalıştığı süre kas hücrelerindeki mitokondriler ATP üretmek için ortamda yer alan yağ asitlerini, depo edilmesine fırsat bırakmadan kullanırak enerji ihtiyaçlarını karşılarlar
Şişman bir kimse elinden geldiğince spor yapıp hareket ederse, yağ dokularındaki trigliserid molekülleri, enerji gereksinimi olduğu için yağ asitlerine dek parçalanacak ve mitokondrilere ulaştırılacaktır
Yağ asitlerinin mitokondriye girişi kutup değildirÖncelikle Asetil CoA ile alaşım kurarak Yağ Asil CoA kompleksini kurarBu aşamadan daha sonra gözenekli olan içerisinde yer alan ve Kornitin adı verilen bir enzim eşliğinde mitokondri membranından geçerek mitokondri matrix ' ine ulaşır
Yağ asidi + CoA + ATP Yağ asil CoA + AMP + PPi
Denklemde yağ asitinin CoA (Koenzim A) ile komleks oluştururken ATP harcamaktadırATP enerjisi kullanılınca ATP (Adenin trifosfat) AMP (Adenin monofosfat) ' a dönüşmektedir
Yağların kan sıvısında taşınması ise karşılıklı çalışan iki protein ile gerçekleşmektedirBu proteinlerden birisi
Lipoprotein diğeri ise Apolipoprotein adını alır Yiyeceklerle alınan yağ ve kolestroller önce lipoprotienler ile paketlenirlerLipoprotinlerin üzerilerinde ise apolipoprotein molekülleri vardırApolipoprotein ise ise lipide bağlanan kısımı oluşturmaktadırYani Lipoprotein apolipoproteini taşır, apolipoprotein ise yağa bağlanırBöylelikle yağ molekülü dokulara kan yolula taşınmış olur
Yağların yıkımı :
Yağların yapıtaşlarının yağ asitleri olduğunu belirtmiştikYukarıdaki şekilde görülen yağ asiti molekülünün hidrofilik ve hidrofobik uçları, yağların suya döküldüklerinde misel oluşturmalarına niçin olur
Şekilde yağ asitlerinin su içerisinde oluşturdukları micel yapısı görülmektedir
Yağ asitleri, hidrofilik uçları dışa, hidrofobik uçları ise iç tarafa gelecek şekilde dizilirlerMavi bölge yağ asitinin hidrofilik bölgesi, kırmızı ince alan ise molekülün hidrofobik kuyruğunu temsil etmektedir
Besinlerle alınan büyük yağ molekükleri, bağırsakta sindirilirken önce misellerine dek ayrıştırılmakta ve sonradan bu miselleri parçalayan enzimler meslek görmektedir
İnce bağırsağa gelen büyük yağ molekülleri, ilk önce safra kesesinden salgılanan tuzlarla etkileşime girerek kendilerinden daha minik yapıya sahip misellere dönüşürlerBu şekilde küçültülüp misele dönen yağ molekülleri sonradan pankreastan salgılanan lipazlar vasıtasıyla parçalanmaya ve yağ asitlerine kadar ayrışmaya başlarAyrışan yağ asitleri difüzyon yolu ile bağırsak mikrovilluslarından emilirFakat emilim esnasında yağ asitlerinden trigliseridler sentezlenerek bu haliyle kana karışır ve lipoproteinler vasıtasıyla paketlenerek zorunlu yerlere ulaştırılır
Dokulara ulaşan trigliseridler çoğunlukla 3 aşamada yıkılarak enerji ihtiyacı için kullanılırlar
* Trigliseridlerin hidrolizi
* Alfa oksidasyonu
* Beta oksidasyonu
1) Trigliseridlerin hidrolizi :
Trigliseridler Lipaz enziminin etkisiyle digliserid, monogliseridserbest gliserol ve yağ asitlerine değin ayrışırlar
2) Alfa oksidasyonu :
Trigliseridlerin hidrolizi ile özgür kalan yağ asitleri, alfa oksidasyon kimyasal reaksiyonlarına girerek yıkılmaya başlarAlfa oksidasyonunda yağ asitleri, hücrenin Endoplazmik Retikulumunda aktive olmadan yelken direği olarak parçalanırlar
3) Beta oksidasyonu :
Beta oksidasyonu, yağ asitlerinin parçalandığı öteki bir kimyasal reaksiyon basamaklarıdırParçalanma mitokondride gerçekleşmekte ve aynı zamanda yağ asitinin Asetil CoA ile karışık oluşturup aktive olması gerekmektedir
Vücuda alınan karbonhidratlar, fruktoz, mannoz ve sukroz gibi şekerlere, glikoz şekeri ise glikojene çevrilip ambar edilirFakat karbonhidrat pozitif miktarda alınırsa bu kez glikozun fazlası glikojene çevrilemeyeceğinden, ilk kez yağ asitlerine ve daha sonrada trigliseridlere dönüştürülüp depo edilir
Hücrede bununla birlikte Peroksizom adı verilen yapılarda da yağ asitleri parçalanmaktadırPeroksizomlar yağ asitlerini parçalarken ürün olarak H2O2 (Hidrojen peroksit) meydana getirH2O2 nin fazlası gözenekli olan için toksik tesir yapacağından, Katalaz enzimi ile parçalanarak H2O ve H2 ye dönüştürülürMitokondride ise yağ asiti parçalanırken direk olarak H2O meydana gelir
*