nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 37
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 95
Yakub Cemil kimdir Hakkında data
Yakub Cemil İttihat ve Terakki'nin meşhur fedailerindendir(d 1883 ö 11 Eylül 1916, İstanbul)
Yakup Cemil Çerkes kökenli bir Osmanlı subayıdır
İstanbul'da doğdu Babası Ahmed Bey, annesi Nazik Hanım'dır Babası tütün ticareti ile uğraşan bir tacir ve aynı zamanda kaçakçıydı
1903'de Teğmen rütbesiyle Harp Okulu'ndan mezun oldu Ilk tayin yeri Manastır'da konuşlanan 6 Nizamiye Piyade Tümeni idi Burada Enver Paşa'nın emrinde bulunmuş ve hayatı baştan başa da Enver Paşa'nın en yakınındaki adamlarından biri olmuştur II Meşrutiyet dönemine değin bu bölgede ödev yaptı Bulgar, Sırp, Yunan, Arnavut çetelerine karşısında çaba etti Gayri Nizami Harp tecrübesini bu dönemde kazandı İttihat ve Terakki'ye katılması da yakın arkadaşlarının etkisiyle aynı dönemdedir
İhtilalin ardındaki İttihat ve Terakki cemiyetince 1909 yılında İran'a gönderildi Görevi daha önceden kaldırılmış olan meşrutiyeti bitmiş ilan ettirmek üzere yeraltı faaliyetlerinde bulunmaktı Yol boyunca, bölgedeki kürt aşiretlerinin desteğini toplayarak ilerledi İranlı meşrutiyet yanlıları ile işbirliği yapdı 31 Mart olaylarının patlak vermesiyle İstanbul'a çağrılınca görevini bırakmak zorunda kaldı Isyan bastırıldıktan daha sonra Ermeni ayaklanmaları sebebiyle müfettişi umumi olarak Adana'ya gönderildi 1910 da gazeteci Ahmet Samim Bey'e düzenlenen suikastın faili olduğu iddia edildi ama bu bahis ispatlanamadı
1911'de İtalyan işgaline maruz kalan Kuzey Afrika'daki son Osmanlı toprağı Trablusgarp'ı(Libya) kurtarmak nedeniyle başlatılan mücadeleye katıldı Trablusgarp yoluna Binbaşı Mustafa Kemal Bey ile çıktı Ilk Kez Kurmay Binbaşı Enver Bey almak üzere İttihat ve Terakki'nin en manâlı komutanları TrablusgarpBingazi eksenine gelmişti Yakub Cemil yine Enver Bey'in emrindeydi Lokal halkı örgütleyerek gerilla savaşını başlattılar Bu esnada sırf siyah tenli olduğu sebebiyle düşmana veri sattığından şüphelendiği kendisinden rütbeli teğmen Şükrü'yü bir gece çadırına gelerek uykusundan kaldırıp kafasına bir kurşun sıkarak öldürmüştür O gece karargah karışmış ve Yakup Cemil bir çılgınlık daha yapmaması için İstanbul'a gönderilmiştir sonradan bu olayı kendine soranlara siyah olduğu için öldürdümdemiştir
1912'de başlayan Balkan Savaşları'na 4000 hapishane mahkumundan oluşan gerilla ordusu katıldı Bu ordu ile beklenenin üzerinde yarar sağladılar Ama Osmanlı ordusu savaşta yenilince Bulgarlar Rumeli'nin (Edirne) kendilerine verilmesini istediler Ama Kamil Paşa Hükümeti bunu kabul etmedi fakat o dönemde muhalefette olan İttihat ve Terakki Fırkası ve dolayısıyla da cemiyet Rumeli'nin Bulgarlara bırakıldığının ileri sürerek tarihe Babı Ali baskını olarak geçen ikinci ihtilalini gerçekleştirdi Yakub Cemil, Babı Ali binasına birincil giren baskıncılar arasındaydı Hakim esnasında karşılarına meydana çıkan ve Siyasete karışmayacağınıza laf vermiştiniz sözünüz bu muydu?diyen Harbiye Nazırı Müşir Nazım Paşa'yı bu herife söz anlatılır mıdeyip şakağından vurmuştur Bu olayın etkisiyle kısa bir zaman daha sonra, yüzbaşı rütbesinde iken ordudan atıldı yine de aynı yıl Garbi Trakya Muvakkat Hükümeti'nin kurulmasıyla sonuçlanan muharebe döneminde Enver Bey'in emrinde orduda gönüllü olarak yer aldı
1914 de Teşkilatı Mahsusa'nın resmi olarak kurulmasıyla bu kuruma alındı ve birincil tahsis yeri olarak da Doğu Anadolu belirlendi 2000 kişilik mahkûm ordusuyla yola çıktı Çorum'da konakladıkları esnada yerel halktan birini yargılamadan idam ettirmesi tepkilere sebep oldu Bölgedeki öteki ordu birlikleriyle değişik zaferler kazandı fakat Ardahan'da önemli bir yenilgiye uğradı ve geri tepmek zorunda kaldı Bunun üzerine Ermeni çetelere karşısında mücadele etmekle görevlendirildi 1915 de alınan kararla Erzurum ve çevresindeki Ermenilerin tehcir edilmesini organize etti Tehcir süresinde emrini verdiği bir takım komitacıların yargısız infazları sebebiyle bu görevinden de alındı Yeni ödev yeri olan Bitlis'te, emirleri ihlal edip çıkan isyanlara aleyhinde aşırı sert davrandığından nedeniyle, bu seferde Bağdat'a gönderildi Bağdat cephesinde de emirleri ihlal etti ve fevri olarak emrettiği bir taarruzda bölüğünün büyük kısmını kaybetti Bu durum cephe günlerinin de sonu oldu ve hemen İstanbul'a çağrıldı
İstanbul günlerinde İttihat ve Terakki yönetimi ile zıt düştü ve İtilaf devletleri ile barışma için İttihat ve Terakki hükümetini ikna, bu muhtemel olmazsa darbe ile devirme planları yaptı İttihat ve Terakki hükümetini dağıtmak, İtilaf devletleri ile uzlaşma yapacak bir hükümeti çökertmek istiyordu Başkumandan ve Harbiye Nazırı adayı ise Mustafa Kemal'di İttihat ve Terakki içindeki entrikaların sonucunda Talat Bey grubunun Enver Paşa'yı kandırması sonucunda hükümeti devirmeye girişim ve Harbiye Nazırı Enver Paşa'ya suikast suçlamasıyla tutuklandı Enver Paşa Yakup Cemil'in idam edilmesinden yandan değildi Ama Enver Paşa'nın yurtdışında bulunmasını fırsat bilen Talat Paşa Yakup Cemil'in idamına karar verdi 11 Eylül 1916 günü kurşuna dizilerek idam edildi
Yakub Cemil efsaneleri
Beyazıt'tan Kağıthane'ye idama yaya götürülürken, Yolda bir karpuz arabasını çevirmiş, asker evlatlarım susamışlardırdiyerek idam mangasına karpuz ısmarlamıştır
İdamında vücuduna 14 mermi saplanmasına rağmen yarım saat boyunca can vermediği söylenir
Vücudundan sızan kanların toprağa önce vatan yazdığı efsanesi türemiştir
Kendisini idam edecek olan askerlerin alevemrine rağmen ateş edemedikleri sonra Yakub Cemil'in olayı ayrım ederek asker nişan al güldükten sonradan ateşemrini kendisinin verdiği söylenir ve o emir vermeden ateş edilmemişdir
Atatürk Trablusgarp'de yaşanan olaydan dolayı çok sevdiği Yakup Cemil'e çok kızmıştır, onun hakkında şu sözü sarf ettiği söylenir Eğer bir gün bir ihtilal yaparsam yanıma alacağım birincil adam Yakup Cemil'dir, ihtilalden sonra da birincil asacağım kişi de yine Yakup Cemil'dir
Yakup Cemil'in idamının peşinde Atatürk, Ali Fuad (Cebesoy)'a şunları söylemiştir: Yakup Cemil asılmış Sebebi de ben başkomutan vekili ve harbiye nazırı olmadıkça kurtuluş yoktur demişDediğini yapmış bile olsaydı ben İstanbul'a gittiğimde birincil iş olarak Yakup Cemil'i cezalandırırdım Eğer ben o ve onun gibiler tarafından iktidara getirilecek bir adamsam, adam değilim!
Yakub Cemil'in ölmeden önce üst üste içtiği ömründe ama birincil üç sigara(cemal kutay)
Yakub Cemil, sanatçı bir silahşor ve keskin nişancıydı Gönülden yan olduğu İttihat ve Terakki için her türlü fedakarlığı yapmaktan çekinmezdi Cemiyet düşmanlarının azami korktuğu kişilerdendi bununla birlikte cemiyet içerisinde isyankar yapısı ve sorunları silahla çözme arzusuyla tanınırdı Bu özellikleri yakın tarihimizde zeka çeşitli benzetmelere ve spekülasyonlara sebep olmuştur
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök'e Belirli Çölaşan'ın bir yazısı ile ilgili olarak göndermiş olduğu bir düzeltmede, dönemin cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Abdullah Çatlı için Yakub Cemil benzetmesini kullanmıştı
Ulusal Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Danıştay saldırısı için Yakub Cemil'in Babı Ali baskını gibi benzetmesini kullanmıştı
kaynak: vikipedi *
Yakub Cemil İttihat ve Terakki'nin meşhur fedailerindendir(d 1883 ö 11 Eylül 1916, İstanbul)
Yakup Cemil Çerkes kökenli bir Osmanlı subayıdır
İstanbul'da doğdu Babası Ahmed Bey, annesi Nazik Hanım'dır Babası tütün ticareti ile uğraşan bir tacir ve aynı zamanda kaçakçıydı
1903'de Teğmen rütbesiyle Harp Okulu'ndan mezun oldu Ilk tayin yeri Manastır'da konuşlanan 6 Nizamiye Piyade Tümeni idi Burada Enver Paşa'nın emrinde bulunmuş ve hayatı baştan başa da Enver Paşa'nın en yakınındaki adamlarından biri olmuştur II Meşrutiyet dönemine değin bu bölgede ödev yaptı Bulgar, Sırp, Yunan, Arnavut çetelerine karşısında çaba etti Gayri Nizami Harp tecrübesini bu dönemde kazandı İttihat ve Terakki'ye katılması da yakın arkadaşlarının etkisiyle aynı dönemdedir
İhtilalin ardındaki İttihat ve Terakki cemiyetince 1909 yılında İran'a gönderildi Görevi daha önceden kaldırılmış olan meşrutiyeti bitmiş ilan ettirmek üzere yeraltı faaliyetlerinde bulunmaktı Yol boyunca, bölgedeki kürt aşiretlerinin desteğini toplayarak ilerledi İranlı meşrutiyet yanlıları ile işbirliği yapdı 31 Mart olaylarının patlak vermesiyle İstanbul'a çağrılınca görevini bırakmak zorunda kaldı Isyan bastırıldıktan daha sonra Ermeni ayaklanmaları sebebiyle müfettişi umumi olarak Adana'ya gönderildi 1910 da gazeteci Ahmet Samim Bey'e düzenlenen suikastın faili olduğu iddia edildi ama bu bahis ispatlanamadı
1911'de İtalyan işgaline maruz kalan Kuzey Afrika'daki son Osmanlı toprağı Trablusgarp'ı(Libya) kurtarmak nedeniyle başlatılan mücadeleye katıldı Trablusgarp yoluna Binbaşı Mustafa Kemal Bey ile çıktı Ilk Kez Kurmay Binbaşı Enver Bey almak üzere İttihat ve Terakki'nin en manâlı komutanları TrablusgarpBingazi eksenine gelmişti Yakub Cemil yine Enver Bey'in emrindeydi Lokal halkı örgütleyerek gerilla savaşını başlattılar Bu esnada sırf siyah tenli olduğu sebebiyle düşmana veri sattığından şüphelendiği kendisinden rütbeli teğmen Şükrü'yü bir gece çadırına gelerek uykusundan kaldırıp kafasına bir kurşun sıkarak öldürmüştür O gece karargah karışmış ve Yakup Cemil bir çılgınlık daha yapmaması için İstanbul'a gönderilmiştir sonradan bu olayı kendine soranlara siyah olduğu için öldürdümdemiştir
1912'de başlayan Balkan Savaşları'na 4000 hapishane mahkumundan oluşan gerilla ordusu katıldı Bu ordu ile beklenenin üzerinde yarar sağladılar Ama Osmanlı ordusu savaşta yenilince Bulgarlar Rumeli'nin (Edirne) kendilerine verilmesini istediler Ama Kamil Paşa Hükümeti bunu kabul etmedi fakat o dönemde muhalefette olan İttihat ve Terakki Fırkası ve dolayısıyla da cemiyet Rumeli'nin Bulgarlara bırakıldığının ileri sürerek tarihe Babı Ali baskını olarak geçen ikinci ihtilalini gerçekleştirdi Yakub Cemil, Babı Ali binasına birincil giren baskıncılar arasındaydı Hakim esnasında karşılarına meydana çıkan ve Siyasete karışmayacağınıza laf vermiştiniz sözünüz bu muydu?diyen Harbiye Nazırı Müşir Nazım Paşa'yı bu herife söz anlatılır mıdeyip şakağından vurmuştur Bu olayın etkisiyle kısa bir zaman daha sonra, yüzbaşı rütbesinde iken ordudan atıldı yine de aynı yıl Garbi Trakya Muvakkat Hükümeti'nin kurulmasıyla sonuçlanan muharebe döneminde Enver Bey'in emrinde orduda gönüllü olarak yer aldı
1914 de Teşkilatı Mahsusa'nın resmi olarak kurulmasıyla bu kuruma alındı ve birincil tahsis yeri olarak da Doğu Anadolu belirlendi 2000 kişilik mahkûm ordusuyla yola çıktı Çorum'da konakladıkları esnada yerel halktan birini yargılamadan idam ettirmesi tepkilere sebep oldu Bölgedeki öteki ordu birlikleriyle değişik zaferler kazandı fakat Ardahan'da önemli bir yenilgiye uğradı ve geri tepmek zorunda kaldı Bunun üzerine Ermeni çetelere karşısında mücadele etmekle görevlendirildi 1915 de alınan kararla Erzurum ve çevresindeki Ermenilerin tehcir edilmesini organize etti Tehcir süresinde emrini verdiği bir takım komitacıların yargısız infazları sebebiyle bu görevinden de alındı Yeni ödev yeri olan Bitlis'te, emirleri ihlal edip çıkan isyanlara aleyhinde aşırı sert davrandığından nedeniyle, bu seferde Bağdat'a gönderildi Bağdat cephesinde de emirleri ihlal etti ve fevri olarak emrettiği bir taarruzda bölüğünün büyük kısmını kaybetti Bu durum cephe günlerinin de sonu oldu ve hemen İstanbul'a çağrıldı
İstanbul günlerinde İttihat ve Terakki yönetimi ile zıt düştü ve İtilaf devletleri ile barışma için İttihat ve Terakki hükümetini ikna, bu muhtemel olmazsa darbe ile devirme planları yaptı İttihat ve Terakki hükümetini dağıtmak, İtilaf devletleri ile uzlaşma yapacak bir hükümeti çökertmek istiyordu Başkumandan ve Harbiye Nazırı adayı ise Mustafa Kemal'di İttihat ve Terakki içindeki entrikaların sonucunda Talat Bey grubunun Enver Paşa'yı kandırması sonucunda hükümeti devirmeye girişim ve Harbiye Nazırı Enver Paşa'ya suikast suçlamasıyla tutuklandı Enver Paşa Yakup Cemil'in idam edilmesinden yandan değildi Ama Enver Paşa'nın yurtdışında bulunmasını fırsat bilen Talat Paşa Yakup Cemil'in idamına karar verdi 11 Eylül 1916 günü kurşuna dizilerek idam edildi
Yakub Cemil efsaneleri
Beyazıt'tan Kağıthane'ye idama yaya götürülürken, Yolda bir karpuz arabasını çevirmiş, asker evlatlarım susamışlardırdiyerek idam mangasına karpuz ısmarlamıştır
İdamında vücuduna 14 mermi saplanmasına rağmen yarım saat boyunca can vermediği söylenir
Vücudundan sızan kanların toprağa önce vatan yazdığı efsanesi türemiştir
Kendisini idam edecek olan askerlerin alevemrine rağmen ateş edemedikleri sonra Yakub Cemil'in olayı ayrım ederek asker nişan al güldükten sonradan ateşemrini kendisinin verdiği söylenir ve o emir vermeden ateş edilmemişdir
Atatürk Trablusgarp'de yaşanan olaydan dolayı çok sevdiği Yakup Cemil'e çok kızmıştır, onun hakkında şu sözü sarf ettiği söylenir Eğer bir gün bir ihtilal yaparsam yanıma alacağım birincil adam Yakup Cemil'dir, ihtilalden sonra da birincil asacağım kişi de yine Yakup Cemil'dir
Yakup Cemil'in idamının peşinde Atatürk, Ali Fuad (Cebesoy)'a şunları söylemiştir: Yakup Cemil asılmış Sebebi de ben başkomutan vekili ve harbiye nazırı olmadıkça kurtuluş yoktur demişDediğini yapmış bile olsaydı ben İstanbul'a gittiğimde birincil iş olarak Yakup Cemil'i cezalandırırdım Eğer ben o ve onun gibiler tarafından iktidara getirilecek bir adamsam, adam değilim!
Yakub Cemil'in ölmeden önce üst üste içtiği ömründe ama birincil üç sigara(cemal kutay)
Yakub Cemil, sanatçı bir silahşor ve keskin nişancıydı Gönülden yan olduğu İttihat ve Terakki için her türlü fedakarlığı yapmaktan çekinmezdi Cemiyet düşmanlarının azami korktuğu kişilerdendi bununla birlikte cemiyet içerisinde isyankar yapısı ve sorunları silahla çözme arzusuyla tanınırdı Bu özellikleri yakın tarihimizde zeka çeşitli benzetmelere ve spekülasyonlara sebep olmuştur
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök'e Belirli Çölaşan'ın bir yazısı ile ilgili olarak göndermiş olduğu bir düzeltmede, dönemin cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Abdullah Çatlı için Yakub Cemil benzetmesini kullanmıştı
Ulusal Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Danıştay saldırısı için Yakub Cemil'in Babı Ali baskını gibi benzetmesini kullanmıştı
kaynak: vikipedi *