nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 37
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 95
Genetik faktörlerin fizyolojik rahatsızlıkların çoğunda etkin olduğu biliniyor Psikolojik problemlerde de kalıtımsal faktörlerin etkisi büyük Böylece çok ruhsal özellik büyük oranda genetiğin etkisi altında Bireydeki şahsiyet özelliklerinin yüzde 70 ’ini genetik faktörler, kalanını çevresel etkiler belirliyor Bu büyük etki bireyin dışa dönük olması, sosyalleşmesi gibi kişisel özellikleri oluşturuyor Kişinin daha içe dönük olması, yalnız kalmaktan hoşlanması da kalıtımsal etkenle açıklanabilir mi? Birey yalnızlığı çevreden mi öğrenir? Yoksa bu özelliğini allah vergisi mı getirir? Kalıtsal özelliklerimiz ve yalnızlık ilişkili mi? Bu iki kavram birbirini nasıl etkiler? Bunlar önemli sorular Şu Anda yanıtlara geçelim
Genetik yalnızlıkHollanda ’da yürütülen araştırmada tek ve çift yumurta ikizleri mercek altına gücenmiş Tek yumurta ikizlerinin yüzde 50 ’si ve çift yumurta ikizlerinin yüzde 25 ’inin katıldığı çalışmada, her birinde ikiz olmalarından nedeniyle çoğunlukla yalnızlıkla ilgili aynı karakteristik özellikler muhakkak Bu nesil araştırmalarda kalıtımsal faktörlere odaklanıldığı için ikizler daha fazla seçim ediliyor
Araştırma bulgularına tarafından, yalnızlık duygusu kişinin kontrolünün kuvvetsiz olduğu durumlara aleyhinde gösterdiği kalıtsal bir tepki olabilir Araştırmacılara tarafından yalnızlık sosyal ilişkilerde yeteneksizlik, irtibat kurma becerilerinde zayıflık ve utanma gibi özelliklerden kaynaklansa da, gerçekte evrimsel olarak bütün insanlarda var olan kalıtımsal bir tepki olabilir
Chicago Üniversitesi ’nde yürütülen bir diğer çalışmaya kadar yalnızlığın fizyolojik sağlığa etkisi de büyük Yalnızlık özellikle yürek rahatsızlıkları için kayda değer bir risk faktörü; başka böylece çok şehvetli durumun da merkezinde yer alıyor Yalnızlık anksiyete, agresyon, asosyalite, depresyon gibi ruhdurum sorunlarını da tetikliyor
Araştırmaya göre çevre, bireyin yalnızlık duygularıyla baş etmesini kolaylaştırıyor Fakat çevrenin etkisi ne dek tatmin edici olursa olsun, genetik yatkınlık fazla daha büyük bir tesir yaratıyor Yalnızlık üstüne yapılan uzun dönemli araştırmalarda, katılımcılar çocukluklarında ve yetişkinliklerinde daima değerlendiriliyorlar Çocukluğunda yalnızlığa daha yatkın olan çocuklar, çevre ne dek etkilerse etkilesin, ilerleyen yıllarda da yalnızlığı daha çok seven bireyler oluyorlar Bu boyutsal çalışmada çocukken yalnızlığa meyilli olan kişilerden bazı cümleler seçmeleri isteniyor Bunlar, ’ ’kimse beni sevmiyor ’ ’, “arkadaşlarımı kaybediyorum ’ ’, ’ ’kimseyi görmek istemiyorum ’ ’ gibi cümleler oluyor Katılımcılar bu cümleleri diğerlerine kadar daha pozitif seçiyorlar Böylece, araştırma bulguları emin netice vermese de, sık gözlemlenen bulgulara ulaşmamızı sağlıyor
Yalnızlık sosyal bir tavır mı?Yalnızlık gerçekten duygu olarak kabul ediliyor, fakat sık yaşandığında sosyal bir davranış olduğu da söylenebilir Yalnızlığa yönelme öğrenildiğinde, sosyal bir davranış özelliği gösteriyor
Yalnızlık genetik kodumuzda olsa da başkalaşmak muhtemel mü?Kimi ahali doğuştan olan yalnız olmaktan hoşlanırlar Bebekliklerinden itibaren içe dönük, sosyal ilişkilere karşı daha gönülsüz olabilirler Bazı halk ise bütün tersi, başkaları olmadan yapamazlar Kalıtımsal etkenler belirleyici olsa da, hayat koşullarını değiştirerek yalnızlıkla mücadele etmek muhtemel olabilir
Sosyal desteği kuvvetsiz birinin yalnızlığı sevdiği söylenebilir Oysa sosyal destek imkanları arttırıldığında yalnızlığa yönelmede azalma oluyorsa kişinin genetik yatkınlığından dile getirmek güçleşir Olur Ya de kişi, yeterince dinç sosyal ilişkiler kuramamıştır
Yalnızlığın genetik ve çevresel faktörlerin bileşkesiyle oluştuğuna kuşku yok Bir Takım şeyleri kökten değiştiremesek de daha katlanılır ayla getirebileceğimizi hatırlatalım
Genetik yalnızlıkHollanda ’da yürütülen araştırmada tek ve çift yumurta ikizleri mercek altına gücenmiş Tek yumurta ikizlerinin yüzde 50 ’si ve çift yumurta ikizlerinin yüzde 25 ’inin katıldığı çalışmada, her birinde ikiz olmalarından nedeniyle çoğunlukla yalnızlıkla ilgili aynı karakteristik özellikler muhakkak Bu nesil araştırmalarda kalıtımsal faktörlere odaklanıldığı için ikizler daha fazla seçim ediliyor
Araştırma bulgularına tarafından, yalnızlık duygusu kişinin kontrolünün kuvvetsiz olduğu durumlara aleyhinde gösterdiği kalıtsal bir tepki olabilir Araştırmacılara tarafından yalnızlık sosyal ilişkilerde yeteneksizlik, irtibat kurma becerilerinde zayıflık ve utanma gibi özelliklerden kaynaklansa da, gerçekte evrimsel olarak bütün insanlarda var olan kalıtımsal bir tepki olabilir
Chicago Üniversitesi ’nde yürütülen bir diğer çalışmaya kadar yalnızlığın fizyolojik sağlığa etkisi de büyük Yalnızlık özellikle yürek rahatsızlıkları için kayda değer bir risk faktörü; başka böylece çok şehvetli durumun da merkezinde yer alıyor Yalnızlık anksiyete, agresyon, asosyalite, depresyon gibi ruhdurum sorunlarını da tetikliyor
Araştırmaya göre çevre, bireyin yalnızlık duygularıyla baş etmesini kolaylaştırıyor Fakat çevrenin etkisi ne dek tatmin edici olursa olsun, genetik yatkınlık fazla daha büyük bir tesir yaratıyor Yalnızlık üstüne yapılan uzun dönemli araştırmalarda, katılımcılar çocukluklarında ve yetişkinliklerinde daima değerlendiriliyorlar Çocukluğunda yalnızlığa daha yatkın olan çocuklar, çevre ne dek etkilerse etkilesin, ilerleyen yıllarda da yalnızlığı daha çok seven bireyler oluyorlar Bu boyutsal çalışmada çocukken yalnızlığa meyilli olan kişilerden bazı cümleler seçmeleri isteniyor Bunlar, ’ ’kimse beni sevmiyor ’ ’, “arkadaşlarımı kaybediyorum ’ ’, ’ ’kimseyi görmek istemiyorum ’ ’ gibi cümleler oluyor Katılımcılar bu cümleleri diğerlerine kadar daha pozitif seçiyorlar Böylece, araştırma bulguları emin netice vermese de, sık gözlemlenen bulgulara ulaşmamızı sağlıyor
Yalnızlık sosyal bir tavır mı?Yalnızlık gerçekten duygu olarak kabul ediliyor, fakat sık yaşandığında sosyal bir davranış olduğu da söylenebilir Yalnızlığa yönelme öğrenildiğinde, sosyal bir davranış özelliği gösteriyor
Yalnızlık genetik kodumuzda olsa da başkalaşmak muhtemel mü?Kimi ahali doğuştan olan yalnız olmaktan hoşlanırlar Bebekliklerinden itibaren içe dönük, sosyal ilişkilere karşı daha gönülsüz olabilirler Bazı halk ise bütün tersi, başkaları olmadan yapamazlar Kalıtımsal etkenler belirleyici olsa da, hayat koşullarını değiştirerek yalnızlıkla mücadele etmek muhtemel olabilir
Sosyal desteği kuvvetsiz birinin yalnızlığı sevdiği söylenebilir Oysa sosyal destek imkanları arttırıldığında yalnızlığa yönelmede azalma oluyorsa kişinin genetik yatkınlığından dile getirmek güçleşir Olur Ya de kişi, yeterince dinç sosyal ilişkiler kuramamıştır
Yalnızlığın genetik ve çevresel faktörlerin bileşkesiyle oluştuğuna kuşku yok Bir Takım şeyleri kökten değiştiremesek de daha katlanılır ayla getirebileceğimizi hatırlatalım