Bursa’da bir eczacı ismine kullanımda bulunan hatta ilişkin sim kart, kimliği meçhul şahıslarca iptal ettirilerek birebir numaraya yeni sim kartı çıkartıldı.
Ardından internet bankacılığı yoluyla eczacının özel bir banka şubesindeki kredili mevduat hesabından 49 bin 880 TL'nin tıpkı bankanın müşterisi olan bir kişinin hesabına transfer edildi.
Hesabındaki paranın bankanın sorumsuz davranması sonucu çalındığını öne süren eczacı, mahkemenin yolunu tuttu.
Asliye Ticaret Mahkemesi’ne başvuran mağdur eczacı, davalı banka ile GSM firmasının gerekli ihtimam ve yükümlülüğü göstermeyerek ziyana neden olduklarını, bu olaydan ötürü ticari prestijinin sarsıldığını, maddi ıstıraplara girdiğini, transfer edilen paranın faizi ile birlikte ödenme mecburiliği ile karşı karşıya kaldığını öne sürdü.
Banka ve GSM firması hakkında maddi ve manevi tazminat davası açan eczacı, kredili mevduat hesabına bağlı 49 bin 880 TL kredinin büsbütün kapatılarak ödendiğinden davalı bankaya ödenen toplam 125 bin TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı bankadan tahsiline karar verilmesini istedi.
Davalı banka avukatı, bankaya hasımlık düşmediğini, öteki davalı firmanın ve onun bayisinin kusurunun olduğunu, bankanın gerekli tüm tedbirlerini aldığını, rastgele bir kusur ve ihmalinin bulunmadığını, kurumsal internet bankacılığı hizmetinden yararlanan davacının şifre, parola, güvenlik kodu üzere bilgileri üçüncü bireylerle paylaşmaması gerektiğini söyledi.
Sisteme giriş için gerekli tüm adımların güvenlik tedbirleriyle korunduğunu, sisteme kayıtlı telefon numarasına onay kodu gönderilerek süreç yapıldığını, tazminat taleplerinin fahiş olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istedi.
GSM firması avukatı ise, davacının abonelik mukavelesinin tarafı olmadığını, davacının internet bankacılığına ait şifrelerini gereği üzere koruyamadığını, gerekli ihtimamı ve dikkati göstermediğini öne sürdü.