iltasyazilim
FD Üye
Yayınlanan bir rapora göre, 50`li ve 60`lı yıllarda dünya çapında gerçekleştirilen nükleer testler sayesinde cesetlerin yaşını tanımlamada daha etkili bir yöntem geliştirildi
Diş minesi baz alınarak uygulanan yeni yöntem, geleneksel yöntemlere nazaran çok daha isabetli sonuçlar veriyor
Stockholm`de bulunan Karolinska Enstitüsü`ndeki bilim adamları tarafından yapılan ve Nature dergisinde yayımlanan rapora göre, yeni bir yöntem sayesinde bir kişinin öldüğü zaman daha isabetli bir şekilde belirlenebiliyor Yeni yaş belirleme yöntemi, diş minesinde yer alan karbon14 maddesinden faydalanıyor
Karbon14 maddesi, 50`li ve 60`lı yıllarda dünya çapında, gökyüzünde gerçekleştirilen nükleer testler sonucunda atmosferde çeşitli zaman dilimlerinde çeşitli yoğunluklarda bulunuyor Nükleer serpintiyle bitkilere bulaşan bu madde, iddiaya göre 1943`ten sonra doğan neredeyse her insanda bulunuyor 1943`ten önce doğanlarda bu maddenin bulunmamasının sebebi ise, nükleer testlerin başladığı sıralarda bu kişilerin dişlerinin gelişimini tamamlamış olmasına bağlanıyor
Geleneksel yöntemlere göre daha isabetli Adli bilimciler, iskelet yapısı ve dişteki yıpranma gibi geleneksel yaş belirleme yöntemlerini kullanıyor Bu yöntemlerle kişinin öldüğü yaş, 5`ten 10 yıla kadar varabilen bir şaşma payıyla tahmin edilebiliyor Diş minesinde yer alan radyoaktif karbon14 sayesinde ise hata payı 16 yıla kadar iniyor
Diş minesi çocukluk süresinde değişik zamanlarda şekilleniyor ve sadece yüzde 04 oranında karbon içeriyor Bu oranın dişteki yoğunluğu, minenin oluşmaya başladığı zamanda atmosferde bulunan miktarı yansıtıyor Bilim adamları, diş minesinde bulunan karbon14 miktarını çeşitli kayıtlardan faydalanarak atmosferde bulunan miktarla karşılaştırıyor ve dişin oluştuğu zamanı isabetli bir şekilde tespit edebiliyor
Bilim adamları, geçen senenin sonunda Hint Okyanusu`nda gerçekleşen tsunami faciasından sonra bu yöntemin kullanıldığını ve oldukça fayda saplandığını belirtirken aynı yöntemin Katrina Kasırgası`nda hayatını kaybedenler için de uygulanmasını tavsiye ediyor
Diş minesi baz alınarak uygulanan yeni yöntem, geleneksel yöntemlere nazaran çok daha isabetli sonuçlar veriyor
Stockholm`de bulunan Karolinska Enstitüsü`ndeki bilim adamları tarafından yapılan ve Nature dergisinde yayımlanan rapora göre, yeni bir yöntem sayesinde bir kişinin öldüğü zaman daha isabetli bir şekilde belirlenebiliyor Yeni yaş belirleme yöntemi, diş minesinde yer alan karbon14 maddesinden faydalanıyor
Karbon14 maddesi, 50`li ve 60`lı yıllarda dünya çapında, gökyüzünde gerçekleştirilen nükleer testler sonucunda atmosferde çeşitli zaman dilimlerinde çeşitli yoğunluklarda bulunuyor Nükleer serpintiyle bitkilere bulaşan bu madde, iddiaya göre 1943`ten sonra doğan neredeyse her insanda bulunuyor 1943`ten önce doğanlarda bu maddenin bulunmamasının sebebi ise, nükleer testlerin başladığı sıralarda bu kişilerin dişlerinin gelişimini tamamlamış olmasına bağlanıyor
Geleneksel yöntemlere göre daha isabetli Adli bilimciler, iskelet yapısı ve dişteki yıpranma gibi geleneksel yaş belirleme yöntemlerini kullanıyor Bu yöntemlerle kişinin öldüğü yaş, 5`ten 10 yıla kadar varabilen bir şaşma payıyla tahmin edilebiliyor Diş minesinde yer alan radyoaktif karbon14 sayesinde ise hata payı 16 yıla kadar iniyor
Diş minesi çocukluk süresinde değişik zamanlarda şekilleniyor ve sadece yüzde 04 oranında karbon içeriyor Bu oranın dişteki yoğunluğu, minenin oluşmaya başladığı zamanda atmosferde bulunan miktarı yansıtıyor Bilim adamları, diş minesinde bulunan karbon14 miktarını çeşitli kayıtlardan faydalanarak atmosferde bulunan miktarla karşılaştırıyor ve dişin oluştuğu zamanı isabetli bir şekilde tespit edebiliyor
Bilim adamları, geçen senenin sonunda Hint Okyanusu`nda gerçekleşen tsunami faciasından sonra bu yöntemin kullanıldığını ve oldukça fayda saplandığını belirtirken aynı yöntemin Katrina Kasırgası`nda hayatını kaybedenler için de uygulanmasını tavsiye ediyor