Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Farklı yaş öbeklerinde bulunan bel fıtığı teşhis ve tedavisinde birtakım özellikleri gözden kaçırmamak gerekir. Mesela yaşlı hastalarda mevcut kanal dar olduğundan yürümekle ortaya çıkan ve kendisini bir ölçü yürüdükten sonra oturmak zorunda bırakan bacak ağrısı, bacaklarda uyuşma-karıncalanma stilinde şikâyetler ön planda bulunabilir. Yani hastada bel fıtığı ile birlikte omurilik kanal darlığı kelam konusu ise, o vakit cerrahi esnasında birebir seansta kanal da genişletilmektedir.
Yaşlı hastalarda kalp-damar sistemini yahut gayrı sistemleri tutan ek patolojiler bulunabileceğinden bu hastalarda cerrahi tedaviye karar verirken çok daha titiz davranılmalıdır. Cerrahi tedavi kesinlikle gerekiyorsa, bu teşebbüsün öncelikle umumi anestezi altında hastayı büsbütün uyutmak suretiyle yapılıp yapılamayacağı ortaya konmalıdır. Hastanın umumi anestezi alması sakıncalı ise, o vakit kendisi spinal/epidural anestezi dediğimiz bel kısmından aşağısı külliyen uyuşturulmak suretiyle uyanık iken operasyona alınıp hiçbir ağrı hissettirilmeksizin ameliyat edilebilir.
Çocuklarda ise bel fıtığı yetişkinlere orantıyla çok daha seyrek (% 1 üzere bir oranda) görülen bir rahatsızlıktır ve en sık ergenlik devri dediğimiz yaşlarda görülmektedir. Bu periyottaki bir evlat bel ağrısı şikâyetiyle doktora getirildiyse bel fıtığı yanında yapısal bozukluklar, doğumsal birtakım illetler, bel kayması ve disk enfeksiyonu da teşhiste hep göz önünde bulundurulmalıdır. Yürüme bozukluğu, omurgada eğriliği, bel kaslarında spazm ve hareket kısıtlılığı da bulunabilir. Çocuklarda kâfi ve münasip bir cerrahinin sonucu çok yüz güldürücüdür. Hastalar eski aktivitelerine büsbütün kavuşabilir ve spora dönebilirler.
Çocuklarda omur kemikleri alt ve üst her iki yüzeyde birer kıkırdak plak içerir ve bu plakların kemik gövdesi ile temas ettiği kısımda epifiz konum alır; işte omur kemikleri ortamlardan büyür ve kemikleşirler. Bu nedenle gelişme çağı içinde bulunan evlatların ağır yük taşımaları ve bilhassa, bunu asimetrik bir biçimde yapmaları omur kemiklerinde bulunan epifizler üzerine yükü istikrarsız halde bindirecek ve münasebetiyle sağlıklı bir kemik gelişimi olmayacaktır. Onun için evlatlar ağır mektep çantaları taşımamalılar. Zarurî hallerde ya iki yanlı sırt çantaları ya da tekerlekli olup noktada çekilebilen çantalar kullanmalılar. Velev evlatlara mektepte birer dolap verilmesi de büyük kolaylık sağlayacaktır. Başkaca tartılar eşit olarak her iki ele paylaştırılarak yani simetrik üslupta taşınmalıdır.
Yaşlı hastalarda kalp-damar sistemini yahut gayrı sistemleri tutan ek patolojiler bulunabileceğinden bu hastalarda cerrahi tedaviye karar verirken çok daha titiz davranılmalıdır. Cerrahi tedavi kesinlikle gerekiyorsa, bu teşebbüsün öncelikle umumi anestezi altında hastayı büsbütün uyutmak suretiyle yapılıp yapılamayacağı ortaya konmalıdır. Hastanın umumi anestezi alması sakıncalı ise, o vakit kendisi spinal/epidural anestezi dediğimiz bel kısmından aşağısı külliyen uyuşturulmak suretiyle uyanık iken operasyona alınıp hiçbir ağrı hissettirilmeksizin ameliyat edilebilir.
Çocuklarda ise bel fıtığı yetişkinlere orantıyla çok daha seyrek (% 1 üzere bir oranda) görülen bir rahatsızlıktır ve en sık ergenlik devri dediğimiz yaşlarda görülmektedir. Bu periyottaki bir evlat bel ağrısı şikâyetiyle doktora getirildiyse bel fıtığı yanında yapısal bozukluklar, doğumsal birtakım illetler, bel kayması ve disk enfeksiyonu da teşhiste hep göz önünde bulundurulmalıdır. Yürüme bozukluğu, omurgada eğriliği, bel kaslarında spazm ve hareket kısıtlılığı da bulunabilir. Çocuklarda kâfi ve münasip bir cerrahinin sonucu çok yüz güldürücüdür. Hastalar eski aktivitelerine büsbütün kavuşabilir ve spora dönebilirler.
Çocuklarda omur kemikleri alt ve üst her iki yüzeyde birer kıkırdak plak içerir ve bu plakların kemik gövdesi ile temas ettiği kısımda epifiz konum alır; işte omur kemikleri ortamlardan büyür ve kemikleşirler. Bu nedenle gelişme çağı içinde bulunan evlatların ağır yük taşımaları ve bilhassa, bunu asimetrik bir biçimde yapmaları omur kemiklerinde bulunan epifizler üzerine yükü istikrarsız halde bindirecek ve münasebetiyle sağlıklı bir kemik gelişimi olmayacaktır. Onun için evlatlar ağır mektep çantaları taşımamalılar. Zarurî hallerde ya iki yanlı sırt çantaları ya da tekerlekli olup noktada çekilebilen çantalar kullanmalılar. Velev evlatlara mektepte birer dolap verilmesi de büyük kolaylık sağlayacaktır. Başkaca tartılar eşit olarak her iki ele paylaştırılarak yani simetrik üslupta taşınmalıdır.
