Yavuz Sultan Selim ve Turkmen Kızı Aşk Hikayesi
yavuz sultan selimin aşk hikayesi
yavuz sultan selim turkmen kız
Yavuz Sultan Selim ve Turkmen Kızı Aşkı
Cihan padişahı Yavuz Sultan Selim, Şam yakınına otağını kurdurarak burada uc ay kadar kalmış Bir Turkmen kızı da, zamanzaman padişahın cadırına gelerek, otağın temizlik islerini yapar, hunkar cadırını tertibe ve duzene sokarak sıradan gundelik işlerle meşgul olurmuş
Yine bir sabah temizlik icin geldiğinde, Sultan Selim'i gormuş Turkmen guzelinin gonlu sultana, su gibi aniden akıvermiş; kaptırmış kalbini ona Hani kalb'in, her an bir halden başka bir hale gecmek, gibi anlamları da vardır ya Zamanla yureğinin icini, ince bir sızı sarmış genc kızın ve başlamış kalbi icinicin goynumeyeicten ice yanmaya
Bir gun gozu, hunkar cadırının direğine ilişmiş Direğin ust kısmına; aşkın gucu ona, şoyle bir satır yazma cesareti vermiş:
Seven insan neylesin
Yavuz Sultan Selim, otağına yatmaya gelince, birden direkteki yazıyı fark etmiş Bu da ne ola kidiyerek uzun bir muhakemeden sonra, bir vehim ve bin endişe derken Almış kalemi eline, soyle bir satır da o duşmuş aynı direkteki mısra'nın altına
Hemen derdin soylesin
Turkmen kızı, ertesi gun gelip baktığında otağın direğine, sevincinden ağlamış! O kucucuk kalbi heyecandan goğsune sığmaz olmuş Yer de onun olmuş adeta gok de
Fakat koskoca cihan sultanına ilanı aşkta bulunmanın, ateşle oynamak, alevlerin girdabına bilerek atlamak gibi olumcul bir tehlikesi de varmış! Varsın olsun; bu aşk, buna değerdiye duşunmuş
Aldığı mesajı heyecanla hemen cevaplandırmaktan kendini alamamış Ama yine de icine bir korku kurduduşmuş ki genc guzelin; yureğini her gun dişdiş, burguburgu kemiren Fakat aşkın gucu; zoru ve korkuyu nefesnefes yaşayan o gencecik yureğin imdadına yetişmiş derhal Bir satır daha yazmış aynı direğe:
Ya korkarsa neylesin
Yavuz Sultan Selim, akşam cadıra donduğunde, not duştuğu direkteki satır gelmiş aklına Bakmış ve okumuş ki aşkın, heyecanın ve korkunun karıştığı tezat dolu kelimelerinkavramların buluştuğu satırlar, bir mızrak gibi durmakta karşısında Hemen o satırın altına bir mısra' daha eklemiş, aşka yenik duşen koca padişah:
Hic korkmasın soylesin
Bu aşkın, buluşan karmaşık ve bulanık duyguları şoyle dizilmiş direğin uzerine:
Seven insan neylesin
Hemen derdin soylesin
Ya korkarsa neylesin
Hic korkmasın soylesin
Sabahın olmasını sabırla beklemiş padişah Seher vakti sırdaşı Hasan Can'ı cağırtmış, derhal bir emir vererek:
Biz dahi merak edip onu gormek isteriz, tiz elden bu kızı huzura getirin
Emir derhal yerine getirilmiş ki; ahu gozlu, endamı hoş, alımlı, nazenin, ceylan gibi bir Turkmen guzeli Hunkarın emriyle derhal bir duğun alayı tertip edilmiş Eğlenceler, yemelericmeler Duğunun son gecesi sırlarla dolu bu aşkın bilmecesi kaderi ilahi tarafından cozulmuş gerdek gecesi Cozulen bu kara baht cıkınından yayılan acı haber, şaşkına cevirmiş herkesi Yergok adeta uzuntuye, mateme boğulmuş!
Ahu gozlu Turkmen dilberinin,
Selim!
diye carpan saf ve kucuk yureği, bu buyuk cihan sultanının aşkındaki sırrı kaldıramamış ve birden duruvermiş
O cadırın direği, bu olayın canlı fakat ketUm şahidi olmuş asırlardır Bu dunya hayatında vuslat nasip olmadığı gibi o gencecik yureğe, buna fani alemde bir care de bulunamamış
Bu hazin gonul carpılmasının ve gonul yangınının sonunda derler ki:
Koca hunkar, ağlamış ve Turkmen kızına yaptırdığı mezarın şahidesinemermer taşına, şu dortluğu kazdırarak, dunyaya, aşkın gucunun karşısındaki caresizliğini en guclu orduları yenen o serdar şoyle haykırmış:
Merdumi dideme bilmem ne fusUn etti felek
Giryemi kıldı hUn eşkimi fuzUn etti felek
Şirler pencei kahrımdan olurken lerzan
Beni bir gozleri ahUya zebUn etti felek
Aşağıyukarı şu demek:
Bilmem ki gozlerime nasıl bir buyu yaptı felek
Gozyaşımı kana dondurdu, sele cevirdi felek
Gucumunkuvvetimin şiddetinden aslanlar bile titrerken
Beni bir ahu gozluye esir etti felek
yavuz sultan selimin aşk hikayesi
yavuz sultan selim turkmen kız
Yavuz Sultan Selim ve Turkmen Kızı Aşkı
Cihan padişahı Yavuz Sultan Selim, Şam yakınına otağını kurdurarak burada uc ay kadar kalmış Bir Turkmen kızı da, zamanzaman padişahın cadırına gelerek, otağın temizlik islerini yapar, hunkar cadırını tertibe ve duzene sokarak sıradan gundelik işlerle meşgul olurmuş
Yine bir sabah temizlik icin geldiğinde, Sultan Selim'i gormuş Turkmen guzelinin gonlu sultana, su gibi aniden akıvermiş; kaptırmış kalbini ona Hani kalb'in, her an bir halden başka bir hale gecmek, gibi anlamları da vardır ya Zamanla yureğinin icini, ince bir sızı sarmış genc kızın ve başlamış kalbi icinicin goynumeyeicten ice yanmaya
Bir gun gozu, hunkar cadırının direğine ilişmiş Direğin ust kısmına; aşkın gucu ona, şoyle bir satır yazma cesareti vermiş:
Seven insan neylesin
Yavuz Sultan Selim, otağına yatmaya gelince, birden direkteki yazıyı fark etmiş Bu da ne ola kidiyerek uzun bir muhakemeden sonra, bir vehim ve bin endişe derken Almış kalemi eline, soyle bir satır da o duşmuş aynı direkteki mısra'nın altına
Hemen derdin soylesin
Turkmen kızı, ertesi gun gelip baktığında otağın direğine, sevincinden ağlamış! O kucucuk kalbi heyecandan goğsune sığmaz olmuş Yer de onun olmuş adeta gok de
Fakat koskoca cihan sultanına ilanı aşkta bulunmanın, ateşle oynamak, alevlerin girdabına bilerek atlamak gibi olumcul bir tehlikesi de varmış! Varsın olsun; bu aşk, buna değerdiye duşunmuş
Aldığı mesajı heyecanla hemen cevaplandırmaktan kendini alamamış Ama yine de icine bir korku kurduduşmuş ki genc guzelin; yureğini her gun dişdiş, burguburgu kemiren Fakat aşkın gucu; zoru ve korkuyu nefesnefes yaşayan o gencecik yureğin imdadına yetişmiş derhal Bir satır daha yazmış aynı direğe:
Ya korkarsa neylesin
Yavuz Sultan Selim, akşam cadıra donduğunde, not duştuğu direkteki satır gelmiş aklına Bakmış ve okumuş ki aşkın, heyecanın ve korkunun karıştığı tezat dolu kelimelerinkavramların buluştuğu satırlar, bir mızrak gibi durmakta karşısında Hemen o satırın altına bir mısra' daha eklemiş, aşka yenik duşen koca padişah:
Hic korkmasın soylesin
Bu aşkın, buluşan karmaşık ve bulanık duyguları şoyle dizilmiş direğin uzerine:
Seven insan neylesin
Hemen derdin soylesin
Ya korkarsa neylesin
Hic korkmasın soylesin
Sabahın olmasını sabırla beklemiş padişah Seher vakti sırdaşı Hasan Can'ı cağırtmış, derhal bir emir vererek:
Biz dahi merak edip onu gormek isteriz, tiz elden bu kızı huzura getirin
Emir derhal yerine getirilmiş ki; ahu gozlu, endamı hoş, alımlı, nazenin, ceylan gibi bir Turkmen guzeli Hunkarın emriyle derhal bir duğun alayı tertip edilmiş Eğlenceler, yemelericmeler Duğunun son gecesi sırlarla dolu bu aşkın bilmecesi kaderi ilahi tarafından cozulmuş gerdek gecesi Cozulen bu kara baht cıkınından yayılan acı haber, şaşkına cevirmiş herkesi Yergok adeta uzuntuye, mateme boğulmuş!
Ahu gozlu Turkmen dilberinin,
Selim!
diye carpan saf ve kucuk yureği, bu buyuk cihan sultanının aşkındaki sırrı kaldıramamış ve birden duruvermiş
O cadırın direği, bu olayın canlı fakat ketUm şahidi olmuş asırlardır Bu dunya hayatında vuslat nasip olmadığı gibi o gencecik yureğe, buna fani alemde bir care de bulunamamış
Bu hazin gonul carpılmasının ve gonul yangınının sonunda derler ki:
Koca hunkar, ağlamış ve Turkmen kızına yaptırdığı mezarın şahidesinemermer taşına, şu dortluğu kazdırarak, dunyaya, aşkın gucunun karşısındaki caresizliğini en guclu orduları yenen o serdar şoyle haykırmış:
Merdumi dideme bilmem ne fusUn etti felek
Giryemi kıldı hUn eşkimi fuzUn etti felek
Şirler pencei kahrımdan olurken lerzan
Beni bir gozleri ahUya zebUn etti felek
Aşağıyukarı şu demek:
Bilmem ki gozlerime nasıl bir buyu yaptı felek
Gozyaşımı kana dondurdu, sele cevirdi felek
Gucumunkuvvetimin şiddetinden aslanlar bile titrerken
Beni bir ahu gozluye esir etti felek