iltasyazilim
FD Üye
Yeni Olguculuk (Neo Pozitivizm) Ne Demektir?
Felsefeyi dil çözümlemelerine indirgeyen, bilimi de dille sınırlayan idealist eğilim
Olguculuk, temelde, Alman düşünürü Knat ’tan gelen ‘ ’olaylardan diğer hiç bir şeyi bilemeyiz ’ ’varsayımına dayanır Bu bakımdan yenikantçılık, yenigerçekçilik, yenihegelcilik gibi tüm idealist öğretiler, öyle ya da böyle, zorunlu olarak olgucu bir sonuca varırlar Olaylardan başka hiçbir şeyi bilemeyeceğimize göre, bilim de yalnızca olayları incelemekle yetinecek ve ‘kendiliğinde şey ’in alanına el uzatmayacaktır
Yeniolgucular, olguculuk öğretisini bu anlamdaki bilimselliğe uygulayarak, bilimsel kuralların değerini ölçebilecek şaşmaz bir kıstas buldukları kanısındadırlar Bu ölçüt de dil ve somut mantık incelemeleridir Gerçeğin bilgisi, bilimsel düşüncenin verilerinden ibarettir Çağrıda Bulunmak ama felsefeye dilin çözümlenmesinden başka yapacak bir meslek kalmamaktadır Felsefe ve bilim bütün mantık işidir Bu yüzden yeniolguculuk, bilim felsefesi veya mantıkçı olguculuk adlarıyla da anılır
Yeniolguculuğun temelleri Bertrand Russell, L Wittgenstein, M Schlick, R Carnap, H Reihenbach, Tarski, W Quine, A Pap, G Ryle, A Ayer göre atılmıştır
Yeniolguculuğun ayırıcı niteliği, bilimsel terimlerin semantik çözümlemesine dayanmaktadır Bu düşünceyse, mesela Amerikan semantikçisi, S Chase ’in elinde ‘sömürme ’ teriminin dilden atılmasıyla sömürme olayının da ortadan kalkacağı sonucuna varmaktadır Yeniolgucular ‘durum ’ deyiminden, tarafsız fenomenleri(görünenleri N) ve olguları değil, öznel duyumları ve tasarımları anlamaktadırlar Onlara göre bilim sadece olaylarla uğraşacaktır, fakat olayların tarafsız gerçeklikleri yoktur, örneğin bir limonun sahiden var olup olmadığı ve nasıl bir süreçle varlaştığı sorulamaz ve incelenemez Limon yalnızca dille belli ki tat, burunla görünen o ki koku, gözle görülen renk ve biçimden ibarettir ve yalnız bu nitelikleri bilimsel bir araştırmanın ve yargının konusu olabilir Bilim objektif dünyayı asla bilemez
Yeniolgucular, bu nedenle, felsefenin esas sorunlarını baştan sona değil ettikleri ve bilimi en ilkel yanından aldıkları halde, varsayımlarına bilimsel felsefe adını takmaktan çekinmemektirler Fiilen yaptıkları meslek, ‘olay ’ teriminden öznel duyumları ve tasarımları anladıklarına göre, yalın bir öznel idealizmden ibarettir
Yeniolgucular töresel alanda da benzer özelliği gütmektedirler Onlara göre töresel bir kanı, kişisel bir kanıdır ve başkalarını bağlamaz Nesnel töresel kurallar yoktur Bundan meydana çıkan netice da dobra dobra şudur:
Objektif töresel (toplumsal, ahlaksal N) kurallar arayanlar dine başvurmalıdırlar
Yeniolguculuk, görüldüğü gibi, metafiziğe sırt çevirme ve bilimselleşme iddialarına rağmen, bilimin tüm dıştan ve metafiziğin tüm içinde bulunan gerici idealist bir öğretidir
Öznel düşünceci yeniolguculuk, çağımızda, aynı yapıda olmak üzere, farklı alanlara yönlendirilmiş adlar ve okullarla zirve göstermektedir Örneğin Avusturya ’da M Schlick ’le öğrencilerinin kurduğu Viyana okulu, İsveç ’te Upsala okulu, H Reichenbach ve C Hempel ’le izdaşlarının oluşturduğu Berlin bilimsel felsefe derneği, Almanya ’da ayrıca Münster grubu(Scholz), İngiltere ’de Lenguistik felsefe grubu ve keza Moor ’u izleyen Analitik düşünürler (Stebbing Wisdom vb), Viyana grubuna yan olarak Alman mantıkçı olgucuları (Carnap, Neutrth vb), Amerika ’da Pragmacı yeniolgucu akıntı (E Nagel, H Morgenau, W Quine, Morris, Bridgman vb) ve hem bilimsel görgücülük adı altında toplanan pek fazla düşünür yeniolgucudurlar Bilim adamı geçinen b u değin fazla profesörün böylesine bir bardak suda fırtına koparmaya çalışmalarının nedeni, kolaylıkla anlaşılamaz Emperyalizmin merkezi olan Amerika ’nın bugün yeniolguculuğun da merkezi olduğu unutulmamalıdır Bu bilimdışı akıma kendilerini kaptırmış yer alan kimi iyi niyetli bilim adamları, yeniolguculuğun o kadar çok felsefe sorunları karşısındaki aczini itiraf etmekte ve bunu yeniolguculuğun bunalımı olarak nitelemektedirler
Felsefeyi gramer (ve mantık N) çözümlemesine indirgemek, onu imha etmek demektir Değil edilen bir felsefeye bilim felsefesi adını vermekse yeniolgucu bulanık kafalılığın yapabileceği bir şeydir Bundan ötürü yeniolguculuk ‘güya bilim felsefesi ’ adıyla anılır *
Felsefeyi dil çözümlemelerine indirgeyen, bilimi de dille sınırlayan idealist eğilim
Olguculuk, temelde, Alman düşünürü Knat ’tan gelen ‘ ’olaylardan diğer hiç bir şeyi bilemeyiz ’ ’varsayımına dayanır Bu bakımdan yenikantçılık, yenigerçekçilik, yenihegelcilik gibi tüm idealist öğretiler, öyle ya da böyle, zorunlu olarak olgucu bir sonuca varırlar Olaylardan başka hiçbir şeyi bilemeyeceğimize göre, bilim de yalnızca olayları incelemekle yetinecek ve ‘kendiliğinde şey ’in alanına el uzatmayacaktır
Yeniolgucular, olguculuk öğretisini bu anlamdaki bilimselliğe uygulayarak, bilimsel kuralların değerini ölçebilecek şaşmaz bir kıstas buldukları kanısındadırlar Bu ölçüt de dil ve somut mantık incelemeleridir Gerçeğin bilgisi, bilimsel düşüncenin verilerinden ibarettir Çağrıda Bulunmak ama felsefeye dilin çözümlenmesinden başka yapacak bir meslek kalmamaktadır Felsefe ve bilim bütün mantık işidir Bu yüzden yeniolguculuk, bilim felsefesi veya mantıkçı olguculuk adlarıyla da anılır
Yeniolguculuğun temelleri Bertrand Russell, L Wittgenstein, M Schlick, R Carnap, H Reihenbach, Tarski, W Quine, A Pap, G Ryle, A Ayer göre atılmıştır
Yeniolguculuğun ayırıcı niteliği, bilimsel terimlerin semantik çözümlemesine dayanmaktadır Bu düşünceyse, mesela Amerikan semantikçisi, S Chase ’in elinde ‘sömürme ’ teriminin dilden atılmasıyla sömürme olayının da ortadan kalkacağı sonucuna varmaktadır Yeniolgucular ‘durum ’ deyiminden, tarafsız fenomenleri(görünenleri N) ve olguları değil, öznel duyumları ve tasarımları anlamaktadırlar Onlara göre bilim sadece olaylarla uğraşacaktır, fakat olayların tarafsız gerçeklikleri yoktur, örneğin bir limonun sahiden var olup olmadığı ve nasıl bir süreçle varlaştığı sorulamaz ve incelenemez Limon yalnızca dille belli ki tat, burunla görünen o ki koku, gözle görülen renk ve biçimden ibarettir ve yalnız bu nitelikleri bilimsel bir araştırmanın ve yargının konusu olabilir Bilim objektif dünyayı asla bilemez
Yeniolgucular, bu nedenle, felsefenin esas sorunlarını baştan sona değil ettikleri ve bilimi en ilkel yanından aldıkları halde, varsayımlarına bilimsel felsefe adını takmaktan çekinmemektirler Fiilen yaptıkları meslek, ‘olay ’ teriminden öznel duyumları ve tasarımları anladıklarına göre, yalın bir öznel idealizmden ibarettir
Yeniolgucular töresel alanda da benzer özelliği gütmektedirler Onlara göre töresel bir kanı, kişisel bir kanıdır ve başkalarını bağlamaz Nesnel töresel kurallar yoktur Bundan meydana çıkan netice da dobra dobra şudur:
Objektif töresel (toplumsal, ahlaksal N) kurallar arayanlar dine başvurmalıdırlar
Yeniolguculuk, görüldüğü gibi, metafiziğe sırt çevirme ve bilimselleşme iddialarına rağmen, bilimin tüm dıştan ve metafiziğin tüm içinde bulunan gerici idealist bir öğretidir
Öznel düşünceci yeniolguculuk, çağımızda, aynı yapıda olmak üzere, farklı alanlara yönlendirilmiş adlar ve okullarla zirve göstermektedir Örneğin Avusturya ’da M Schlick ’le öğrencilerinin kurduğu Viyana okulu, İsveç ’te Upsala okulu, H Reichenbach ve C Hempel ’le izdaşlarının oluşturduğu Berlin bilimsel felsefe derneği, Almanya ’da ayrıca Münster grubu(Scholz), İngiltere ’de Lenguistik felsefe grubu ve keza Moor ’u izleyen Analitik düşünürler (Stebbing Wisdom vb), Viyana grubuna yan olarak Alman mantıkçı olgucuları (Carnap, Neutrth vb), Amerika ’da Pragmacı yeniolgucu akıntı (E Nagel, H Morgenau, W Quine, Morris, Bridgman vb) ve hem bilimsel görgücülük adı altında toplanan pek fazla düşünür yeniolgucudurlar Bilim adamı geçinen b u değin fazla profesörün böylesine bir bardak suda fırtına koparmaya çalışmalarının nedeni, kolaylıkla anlaşılamaz Emperyalizmin merkezi olan Amerika ’nın bugün yeniolguculuğun da merkezi olduğu unutulmamalıdır Bu bilimdışı akıma kendilerini kaptırmış yer alan kimi iyi niyetli bilim adamları, yeniolguculuğun o kadar çok felsefe sorunları karşısındaki aczini itiraf etmekte ve bunu yeniolguculuğun bunalımı olarak nitelemektedirler
Felsefeyi gramer (ve mantık N) çözümlemesine indirgemek, onu imha etmek demektir Değil edilen bir felsefeye bilim felsefesi adını vermekse yeniolgucu bulanık kafalılığın yapabileceği bir şeydir Bundan ötürü yeniolguculuk ‘güya bilim felsefesi ’ adıyla anılır *