iltasyazilim
FD Üye
Yıldız kayması
Geceleyin açık bir havada gökyüzünü seyrederken, çeşitli renk ve parlaklıktaki yıldızların oluşturduğu o inanılmaz ve muhteşem manzaranın içinden bir yıldızın parlak bir çizgi çizerek kayıp gittiğini muhakkak görmüşsünüzdür Bu sırada içinizden bir dilek tutup, bu dileğin gerçekleşmesi için de gördüğünüzden kimseye bahsetmemişsinizdir herhalde
Çünkü insanlar arasında, bir yıldız kaydığında, o yıldızın öleceği ve ölmeden önce dilek dileyenin arzusunu yerine getireceği inanışı yaygındır Halk arasında yıldız kayması diye tanımlanan bu olayın aslında yıldızlarla hiç bir ilgisi yoktur Yıldızlar dünyadan milyarlarca kilometre ötedeki uzakgüneşlerdir
Güneş sistemimizin içinde Güneş ve gezegenlerin çekim kuvvetleri arasında bir oraya bir buraya gezinen sayısız göktaşı vardır Bunlardan Dünya'nın yakınından geçerken çekim alanına girenler, hızla atmosfere dalarlar Sürtünmeden dolayı ısınırlar, yanarlar ve arkalarında parlak, çizgi gibi bir iz bırakırlar
Sonunda tamamına yakını, düşüşün son anında görülen parlamayı takiben yok olurlar Yer atmosferine her yıl toplamı 15 bin ton olan 200 bin kadar göktaşı düştüğü kabul ediliyor Bu hesaba göre yerin kütlesi 4,5 milyar yıllık ömrü içinde gelen göktaşları sayesinde epeyce artmış olması gerekiyor
Dünya'ya düşen göktaşlarının incelenmeleri sonucu içlerinde dünyada var olmayan yeni bir elemente rastlanmamıştır Atmosfere girdiklerinde yanan ve çoğunlukla yok olan göktaşlarına meteordenilirken bunlardan yere ulaşmayı başaranlara da meteoritdeniliyor
Dünyamızın büyük bir kısmı okyanuslarla kaplı olduğundan yere ulaşabilen göktaşlarının çoğu da buralara düşerler Ancak Dünya'nın bir çok yerinde de karalar üzerinde meteoritlerin yol açtığı izler ve çukurlar vardır Ülkemizde rastlanan en büyük göktaşı 25 kilogram olup Domaniç yaylasında bulunmuştur
Dünyada bilinen göktaşlarının en büyüğü ise güneybatı Afrika'da Grootfentein'de bulunan göktaşıdır ve kütlesi 80 ton kadardır Bugüne kadar dünyada 20 civarında insanın göktaşı isabeti nedeniyle yaralandığı tespit edilmiştir
Yani uzayda, binlerce yıl boyunca, milyarlarca kilometre yol alan bir taş, atmosfere çok uygun bir açıdan girsin, yanmadan yere kadar ulaşarak gelsin, kafanıza düşsün İşte kısmet diye buna denilir!
kaynak:bilimbiz
Geceleyin açık bir havada gökyüzünü seyrederken, çeşitli renk ve parlaklıktaki yıldızların oluşturduğu o inanılmaz ve muhteşem manzaranın içinden bir yıldızın parlak bir çizgi çizerek kayıp gittiğini muhakkak görmüşsünüzdür Bu sırada içinizden bir dilek tutup, bu dileğin gerçekleşmesi için de gördüğünüzden kimseye bahsetmemişsinizdir herhalde
Çünkü insanlar arasında, bir yıldız kaydığında, o yıldızın öleceği ve ölmeden önce dilek dileyenin arzusunu yerine getireceği inanışı yaygındır Halk arasında yıldız kayması diye tanımlanan bu olayın aslında yıldızlarla hiç bir ilgisi yoktur Yıldızlar dünyadan milyarlarca kilometre ötedeki uzakgüneşlerdir
Güneş sistemimizin içinde Güneş ve gezegenlerin çekim kuvvetleri arasında bir oraya bir buraya gezinen sayısız göktaşı vardır Bunlardan Dünya'nın yakınından geçerken çekim alanına girenler, hızla atmosfere dalarlar Sürtünmeden dolayı ısınırlar, yanarlar ve arkalarında parlak, çizgi gibi bir iz bırakırlar
Sonunda tamamına yakını, düşüşün son anında görülen parlamayı takiben yok olurlar Yer atmosferine her yıl toplamı 15 bin ton olan 200 bin kadar göktaşı düştüğü kabul ediliyor Bu hesaba göre yerin kütlesi 4,5 milyar yıllık ömrü içinde gelen göktaşları sayesinde epeyce artmış olması gerekiyor
Dünya'ya düşen göktaşlarının incelenmeleri sonucu içlerinde dünyada var olmayan yeni bir elemente rastlanmamıştır Atmosfere girdiklerinde yanan ve çoğunlukla yok olan göktaşlarına meteordenilirken bunlardan yere ulaşmayı başaranlara da meteoritdeniliyor
Dünyamızın büyük bir kısmı okyanuslarla kaplı olduğundan yere ulaşabilen göktaşlarının çoğu da buralara düşerler Ancak Dünya'nın bir çok yerinde de karalar üzerinde meteoritlerin yol açtığı izler ve çukurlar vardır Ülkemizde rastlanan en büyük göktaşı 25 kilogram olup Domaniç yaylasında bulunmuştur
Dünyada bilinen göktaşlarının en büyüğü ise güneybatı Afrika'da Grootfentein'de bulunan göktaşıdır ve kütlesi 80 ton kadardır Bugüne kadar dünyada 20 civarında insanın göktaşı isabeti nedeniyle yaralandığı tespit edilmiştir
Yani uzayda, binlerce yıl boyunca, milyarlarca kilometre yol alan bir taş, atmosfere çok uygun bir açıdan girsin, yanmadan yere kadar ulaşarak gelsin, kafanıza düşsün İşte kısmet diye buna denilir!
kaynak:bilimbiz