Yonca Cevher Yenel ile keyifli sohbet

Yonca Cevher Yenel ile neşelendirici sohbet Cevher oyuncu olmadan oyunculuk yapanlar için sert konuştu: Bu insanları parça parça etmek istiyorum! 1548618930 1548618930 yoncacevheryenelilekeyiflisohbet5c4e0cb75c917yoncacevheryenelilekeyiflisohbet5c4e0cb75c917 http:imgsabahcomtri3spgif 'Binbir Gece' dizisinde canlandırdığı Füsun karakteriyle herkesin sevgisini kazanan Yonca Cevher Yenel, bu sezon Bakırköy Belediye Tiyatroları'nda 'Dolu Düşün Boş Konuş' adlı oyunla hayranlarıyla buluşuyor Yedi ay önce anne olan Yenel'in, oğlu Alideniz'den bahsederken gözleri ışıldıyor Oğlunun doğumuyla birlikte hayat farklı bir pencereden baktığını söyleyen Yenel, Birinin sizi gerçekte sevdiğini anlayışlı olmak karşılıksız fazla garip bir duygudiye konuşuyor * Ne zamandır Bakırköy Belediye Tiyatroları'nda oynuyorsunuz? 2000 yılından beri tiyatronun kadrolu elemanıyım Onun için şanslıyım çünkü kadro ile çalışabileceğiniz kurumlar ya Şehir Tiyatroları veya Devlet Tiyatroları Bir De Bakırköy Belediye Tiyatrosu var ödenekli sadece olarak Onun dışarıya özel tiyatrolar var, ama özel tiyatrolar kendileri kuvvet ayakta durdukları için oyuncuların fiziki beklentisi artı yok Kadrolar az olduğu için özellikle İstanbul'da yığılma oluyor Konservatuvarlardan mezun çoğu arkadaşımız vardı, hemen dahası oyunculuk okulları türedi Onları fazla yanlış buluyorum sahiden çünkü eğitmen sayısı ülkemizde zaten çok eksik Böylece kurumlar var fakat, bakıyorsunuz hocalarına, Sen ne biliyorsun ama ne öğreteceksin?diyorsunuz Ben o nesil okullardan mezun olanları oyuncudan saymıyorum * Sadece okullu olmak tatmin edici mi? Iğneleyici olup da bu işi hakkıyla yapan isimler yok mu? Gerçekten bu işe gönül verildikten sonra nerede okuduğunuzun öyle bir önemi değil doğrusu Evet, iğneleyici birçok iyi oyuncu var YAŞAM ÜSTÜNE BİR KOMEDİ * 'Dolu Düşün Abes Konuş', bir komedi oyunu, oyundan bahsedebilir miyiz? Yahudi bir adam ve ailesinin yaşamla ilgili problemleri üzerine bir komedi Şöyle fakat, bir defa kafayı parayla bozmuş durumda Yaşamla problemleri derken; dürüstlük, ikiyüzlülük, sahiden bildirmek istediklerini söyleyememek üstüne bir komedi bu oyun Bunu da Zurab Bey çok anlaşılabilir bir şekilde sahneye koydu Oyun çok keyifli çünkü seyirci şuna şahit oluyor Keza oyuncunun gerçekte söylemediklerini duyuyor keza de kimi vakit gerçek düşüncelerini söylemeyip durumu nasıl geçiştirdiğini görüyor * Çoğumuz gerçek düşüncelerimizi kendimize saklayıp, dışarı başka türlü yansıtırız Evet, yazan bunu uygulamak istiyor zaten seyirciye 'Ne yapıyoruz?', 'Nasıl yaşıyoruz?', 'Kendimize ne dek dürüstüz?' ve 'Başkalarına doğru olabiliyor muyuz?' sorularını seyirciye sorduruyor ve durumu seyircinin yüzüne çarpıyor Bir anlamda seyirciye ayna tutuyor * Oyundaki rolünüzden bahseder misiniz? Yahudi bir tüccar olan Frank'in eşi Donna'yı oynuyorum Evliliğinden ve hayatından hiç hoşnut değil fakat bunu ne kendine ne de etrafındakilere açıklayacak dek cesareti yok Sahiden kaçıp gitmek isteyen fakat hiçbir şey yapamadan evinde oturup, her akşam kocasını bekleyen bir bayan Böyle bir yaşam kendimce dehşet, kendimi onun yerine koyuyorum; ben katiyen böyle bir hayat yaşayamam * Sizin de gerçek hayatınızda bildirmek istediklerinizi söyleyemeden durumu öbür yansıttığınız olaylar başınıza geldi mi? Böyle şeyler natürel fakat yaşadım fakat tepkim Donna gibi olamaz çünkü Donna kocasını aldatıyor (Gülüyor) Her ne dek Füsun dizide, Donna da oyunda eşini aldatsa da, ben katiyen böyle bir şey düşünmem Yonca olarak aklımın ucundan böyle bir şey geçmez Bu tür fikirler benim hamurumda değil * Oyunun belli başlı anlatmak istediği şey içi dışı bir olmayan insanlar yok mi bu anlamda? Elbette, oyunun esas merkezi bu; içi dışı bir olamamak Natürel ki benim başıma da geliyor Fakat beyaz yalanları karşımdakine acıtmak veya üzmek için yok yalnızca durumu yönetmek için kullanırım Kimseyi aldatmam veya yanıltmam Tabii bu beyaz yalanlar eşim Ali'yle ilişkimle asla geçerli yok Onunla her şeyi fazla rahatlıkla konuşabiliyoruz Bu fazla hoş ve fazla doğru bir ilişki tarzı diye düşünüyorum Büyük yalanlar katiyen bana kadar yok, içime siyah bir taş oturur ve onunla yaşayamam zaten * Oyunun yönetmeni Zurab Siharulidze'den bahsedebilir miyiz, onunla çalışmak nasıldı? Zurab Bey'in tarzı fazla farklı, o birazcık daha destansı ve göstermeci bir tarzı seçti Hatta bu oyunu sekiz sene önce Haluk Bilginer sahnelemişti Onun tiyatrosunda oynanmış ve ödüller almış bir oyun Eğer o oyunu seyredip de, bizim oyunumuzu da seyredecek olanlar varsa aradaki tarz farklılığını anlayabilirler İki öbür oyun göreceklerine emin olabilirler * Tiyatro oyunculuğu ile dizi oyunculuğu arasında ne gibi farkları var? id Sahne er meydanıdır Bir dönem cümbür cemaat şarkı söylemeye kalkıyordu; hayır efendim nasıl herkes şarkı söyleyemezse, cümbür cemaat oyuncu da olamaz! Bir dizide bulunmakla oynamak demiyorum dikkat ederseniz oyuncu olamazsınız Oynamak değil o! Kişi geliyor, ona söylenen lafları tekrarlıyor, biri de gelip dublajını yapıyor Daha Sonra montajla beraber en mükemmel ayla getirilip izleyiciye sunuluyor Ne o, 'filanca dizide oynadı' deniliyor, buna fazla sinirleniyorum çünkü bu millet sonradan kendilerini oyuncu zannedip tiyatroya da el atıyorlar Bu insanları parça parça etmek istiyorum (Gülüyor) BU DEK UCUZ OLMAMALI * Bu nesil kişiler genelde ekran popülaritelerini göstermek istiyor galiba Aslında keşke fiilen iyi oyuncular çıksa ve popüler olsalar da millet onları gelip tiyatrolarda izleseler, tiyatroya ilgi artsa Lakin bu tür isimlerin oynadığı oyunlara gidip bakın, her zaman saçma sapan oyunlar Onu gelip seyirci seyretse ne olur seyretmese ne olur! O tiyatro değil bundan böyle ziyafet, bütün anlamıyla şov yani Bu değin ucuz olmamalı bu işler, cahil cesaretleriyle sahneye atmamaları gerekli kendilerini sabahtan günaydın