Yonetim Nedir Yonetim Hakkında Bilgi
Yonetimin Tanımı Yerinden Yonetim Nedir Merkezden Yonetim Nedir Mutlak Merkeziyet Yerinden Yonetimin Yararları
Yonetim, insanların tek tek gercekleştiremeyecekleri amaclara ulaşabilmek icin yurutulen bir grup faaliyetidir Birden fazla insanın beden ve zihin guclerini birleştirerek calışmalarını gerektiren bu faaliyetin belli bir duzen ve guven ortamında surdurulebilmesi bir kısım kurallara uyulmasını gerektirir Bu kural lan, grup icindeki statusu ve konumu diğerlerine gore daha guclu olan yoneticiler koyarlar Yoneticilerin almış oldukları kararların, astust ilişkisine bağlı olarak, emir ve talimatlar şeklinde yonetilenlere ulaştınlmasiyle yonetim olgusu gercekleşir Yoneticilerin karar alması ile yonetilenlerin bu kararlara uyması arasında gercekleşen cok aşamalı bir surec olan yonetim olgusu, “belli bir amacı gercekleştirmek icin muşterek hareket eden insanlar arasındaki statu farklılığına dayanan bir grup faaliyeti diye tanımlanabilir Bu tanıma gore yonetim evrensel bir olgudur; en kucuk topluluk kabul edebileceğimiz aileden başlayarak, kulup, demek, parti, sendika, ticari işletme, belediye, bakanlık, devlet ve uluslararası orgutlere kadar, uyeleri arasında statu ve makam farkı bulunan her duzeydeki toplulukta yonetimden soz edilir Yonetim, aniden gercekleşen ve bir kez gercekleşmekle ortadan kalkan bir olgu değildir Yonetim, ceşitli kademelerdeki yoneticiler arasından gecerek, yonetilenlere ulaşan, cok aşamalı işlemlere bağlı karmaşık bir surectir Belirlenen amacın gercekleştirilebilmesi icin bu surec icerisinde oncelikle yapılacak işler belli bir plan ve programa bağlanır Sahip olunan maddi imkanlarla insan gucunun en verimli şekilde birleşurilebilmesi icin ceşitli kademelerde gorev yapanlar, işin amaclarına uygun bicimde eğitilir ve yonlendirilirler Bunların yapılması ise pek cok burokratik işlemleri gerektirir Zaten cağımız toplumlarında yonetilenler, yonetimin varlığını, kendilerine uygulanan burokratik kurallar aracılığı ile hissederler Yonetimler, icinde cereyan ettikleri toplumun bolge, yer, zaman ve kulturel koşullarına bağlı olarak farklılıklar gosterirler Halkın konuştuğu dil, inanclar, ahlak ve kultur değerleri ile coğrafi ve fiziki cevre yonetimin yapısını etkilemektedir Tarihsel olarak, siyasi iktidarların her turlu emir ve talimatına karşı itaat etme duygusu ağır basan ulkelerde, baskıcı ve otoriter yonetimler; bu tur emirlere karşı direnme ve isyan duygusu yerleşmiş olan toplumlarda ise Ozgurlukcu ve demokratik yonetimler uygulanmaktadır Yonetim, evrensel bir olgu olmasına rağmen ilk olarak kamu kurumlan ve resmi organları, daha geniş ifadesi ile devlet yonetimini cağrıştırmaktadır Devlet otoritesi, yasalarla değişik kamu kurumlan arasında boluşulerek kullanılır Bu boluşumun yapılmasında “merkezden yonetim ve “yerinden yonetim olmak uzere iki ilkeden hareket edilir Devletler uzerinde kurulduklan ulkenin stratejik konumuna, ekonomik gelişmişlik duzeyine, siyasi rejiminin niteliklerine ve gercekleştirmek istedikleri amaclara bağlı olarak “merkezden yonetim ya da “yerinden yonetim ilkelerinden birine ağırlık vererek orgutlenirler
Merkezden yonetim, kamu hizmet ve faaliyetlerinin belli bir merkezden yonetilmesi, bu hizmet ve faaliyetlerin gercekleştirilmesi icin gerekli olan kamusal guc ve otoritenin ulkenin başkentindeki organlarda toplanmasıdır Biri siyasi, Oteki idari yonden olmak uzere iki turlu merkezyet vardır Siyasi merkeziyet, ulkenin yonetimine ilişkin siyasi gucun merkezi bir organ elinde toplanması ve siyasal birliğin sağlanmasıdır Siyasal yonden merkeziyetciliğin sağlandığı ulkede, eyalet ya da federe devlet gibi bolunmeler yoktur Egemenliği devlet adına kullanan ve başkentte bulunan bir tek yasama organı vardır Bu organın cıkarmış olduğu yasalara ulkenin her yerinde uyulması zorunludur Bir ulkede idari bakımdan merkezden yonetimin uygulanabilmesi icin siyasi merkeziyetin sağlanması gerekir Siyasi merkeziyet olmadan idari yonden merkeziyetin uygulanması mumkun değildir Devletin yonetimine ilişkin tum yetki ve otoritenin başkentteki organların elinde toplanması esasına dayanan merkezden yonetime “mutlak merkeziyet denir Mutlak
merkeziyette, yerinden yonetim birimleri yoktur, ulke yonetimi icin gerekli tum kararlar başkent organlarınca alınmaktadır Cağımızda artık mutlak merkeziyetle yonetilen bir ulke bulunmamaktadır Merkezden yonetim ilkesine gore orgutlenen ulkeler belli olculerde yerinden yonetime de yer vermektedir Merkezi yonetime bağlı kuruluşların hepsi başkentte yer almayıp, belli bir astust ilişkisi icerisinde, merkezden taşraya doğru kuculerek ulkenin en kucuk yerleşim birimlerine kadar yayılmaktadır Yumuşak bir merkezden yonetimi gercekleştirmenin aracı, kamusal makamlar arasındaki astust ilişkisi (hiyerarşi)dir Bu yolla merkezdeki ust duzey organlarca alınan kararlar, ulkenin en uzak bolgesindeki en alt kademelere kadar ulaştırılmaktadır Merkezden yonetime ağırlık veren ulkelerde, her hizmet başkente doğru kademeli olarak yukselerek sonunda bir bakanlığa bağlanır Başkentte bulunan bakanın almış olduğu kararlar ise astust ilişkisine bağlı kademelerden gecerek taşradaki en kucuk birime kadar ulaştırılır
Merkezden yonetim ilkesinde, merkezi yonetimin sahip olduğu yeucilerden bir kısmının, aynı hiyerarşi İcerisinde bulunan alt kuruluşlara verilmesine “yetki genişliği denilmektedir Yetki genişliği ucuncu bir tur yonetsel orgutlenme bicimi olmayıp, merkezden yonetimin değişik bir uygulamasıdır Bu uygulamada, kendisine karar alma yetkisi verilen makamlar, merkezi yonetimin hiyerarşik astı ve temsilcisidir; merkezi yonetimi temsilen ve merkezi yonetim adına karar alırlar Bu kararların alınmasında merkezi yonetimin uygulamakta olduğu kurallar gecerlidir Turkiye ’nin yonetiminde yetki genişliğine en iyi Omek valilerdir Valiler, başında bulunduktan ilin yonetimine ilişkin olarak merkezi yonetime ait bir kısım yetkileri kullanırlar Ancak bu yetki merkezin kendisine verdiği emir ve talimatla sınırlı olduğundan, hukuki sonuclan bakımından merkezi yonetimin işlemlerine denktir Yetki genişliği, bir yandan merkezi yonetimin yukunu belli olculerde hafiflettiği, bir yandan da kararlan n alınmasındaki kademeleri azalttığı icin, burokrasinin azaltılması ve hizmetlerin yurutulmesinde kolaylık sağlaması bakımından, giderek daha fazla uygulama alanı bulmaktadır
Merkezden yonetim genellikle, ulkede birlik ve beraberliğin korunmasında sağladığı kolaylıklar nedeniyle ve siyasi amaclı olarak tercih edilmektedir Bunun dışında merkezden yonetimin sağladığı yararlar ve aynca sakıncalar bulunduğu kuşkusuzdur Merkezden yonelimin kamusal hizmet faaliyetlerinin yurutulmesinde sağladığı yararlar dort başlık altında şoyle sıralanabilir: 1 Başkentten başlayarak kademeli bir bicimde ulkenin en kucuk yonetim birimine kadar uzanan orgutleriyle, ulkenin birlik ve butunluğune yonelen tehlikelerin denetim altında tutulmasını kolaylaştırır 2 Ulke duzeyinde yapılacak merkezi bir planla, kamu hizmetlerinin dengeli dağılımına ve bu hizmetlerden yararlanmada bolgesel farklılıkların giderilmesinde yardımcı olur 3 Kamu hizmetlerinin yurutulmesi icin gerekli olan uzman gorevlilerin temini ve bolgeler arasında dağılımı konusunda kolaylık sağlar 4 Kamu hizmetlerinin yurutulmesinde yoresel cıkar gruplannın olumsuz etkilerini azaltır Merkezden yonetimin, sayılan bu yararlan yanında pek cok sakıncasının da bulunduğu kuşkusuzdur Bu sakıncalardan onemli olanları altı başlık altında şoyle sıralanabilir: 1 Kararlar birden fazla makamın katılması ile alındığından, kırtasiyeciliğin ve burokratik engellerin coğalmasına sebep olur 2 Bolgesel ihtiyacların yerinden ve doğru bir şekilde tespit edilerek karşılanmasına uygun değildir 3 Mahalli kararların alınmasında halkın katılımına imkan vermediği icin demokratik değildir 4 Memurlar amirlerinin gozune girmek icin, halkın ihtiyaclarını karşılamaktan cok, kuralları uygulamaya ozen gosterirler; gereksiz engeller cıkararak halkın taleplerini geri cevirirler
Kamu hizmet ve faaliyetlerinin, merkezi yonetim dışında orgutlenen ve merkezi yonetimin hiyerarşik astı olmayan kuruluşlarca yurutulmesine yerinden yonetim denir, merkeziyet ilkesine en fazla ağırlık veren ulkelerde bile bir kısım hizmetler yerinden yonetim ilkesine gore yurutulmektedir Sanayileşme ve ihtiyacların hızla artması, devletleri yerinden yonetim kuruluşlarını yaygınlaştırmaya zorlamaktadır Cunku yerinden yonetim ilkesine gore calışan Orgutlerin karar almaları ve almış oldukları bu kararlan uygulamaya koymaları merkezden yonetime gore daha kolaydır Biri hizmetleri esas alan, oteki de hizmetlerin yurutulduğu coğrafi ve mulki alanı olcu kabul eden iki turlu yerinden yonetim vardır Hizmetler esas alınarak kurulan yerel yonetim birimlerinin amacı ulkede ihtiyac duyulan bir kısım hizmetleri yurutmektir Belli coğrafi bolgeleri esas alan kuruluşların amacı ise, kuruldukları bolgenin ihtiyac duyduğu hizmetleri yurutmektir Dolayısı ile birinde yurutulen hizmetler, otekinde hizmetlerin yurutulduğu coğrafi alan onem kazanmaktadır Turkiye ’nin yonetiminde yer alan ve belli hizmetlerin yurutulmesini esas alan kuruluşlara Turkiye Radyo ve Televizyon Kurumu, Universiteler, barolar, borsalar ve buna benzer tum meslek kuruluştan gosterilebilir Bu kuruluşların tumu kendi faaliyet alanlarıyla ilgili olarak kanunla verilen belli bazı hizmetleri yurutmek icin yurt duzeyinde orgutlenmişlerdir Turkiye ’nin yonetiminde rol alan ve yer esasına gore orgutlenen yonetim birimleri ise belediyeler, ozel idareler ve koylerdir Yerel yonetimler ya da mahalli idareler denilen bu kuruluşlar da belli coğrafi ve mulki alanların ihtiyacı olan ortak hizmetleri yurutmektedir Gerek yer bakımından ve gerekse hizmet bakımından yerinden yonetim ilkesine gore orgutlenen yonetim birimlerinin hepsi merkezi idarenin hiyerarşisi dışında yer alan ve kendi başına karar alma yetkisi bulunan kuruluşlardır Her birinin merkezi yonetimin gelir ve harcamalarını gosteren, genel butceden ayrı birer butceleri vardır Buna rağmen calışmalannı tamamen merkezi idarenin kontrolu dışında yurutemezler, merkezi yonetim bu kuruluşların calışmasını, ulkenin genel yonetim politikasına uygunluk acısından denetler Ayrıca, gelirleri giderlerini karşılamadığından, butcelerini genel butceden almış olduklan yardımlarla denkleştirirler
Yerinden yonetimin de bir kısım yararlan ve sakıncaları vardır Yararlan uc başlık altında şoyle sıralanabilir:
1 Kırtasiyecilik ve burokratik engeller fazla olmadığı icin kararların alınması ve uygulanmasında cabukluk sağlanır
2 Hizmetlerin yurutulmesi yerinden izlendiği icin, mahalli ihtiyacların gerceklere uygun olarak tanınmasına ve daha kolay karşılanmasına imkan sağlar
3 Gerek organlarının oluşmasında ve gerekse
kararların alınmasında halkın katılımına imkan verdiği icin merkezden yonetime gore daha demokratiktir Belirtilen bu yararlarının yanında aynca sıralayacağımız şu sakıncalarının bulunduğu da soylenebilin
1 Yerel baskı guclerinin olumsuz etkilerine, kayırma ve benzeri kotu alışkanlıkların yerleşmesine ortam hazırlar
2 Yerel yonetimlerin mali imkanları birbirinden farklı olduğundan, hizmetlerin yurt duzeyindeki dağılımında dengesizliklere neden olur
3 Yeni teknikleri bulmada ve bu teknikleri uygulayacak uzmanları teminde gucluk cektiklerinden, hizmetlerin ortaya cıkan yeni ihtiyacların karşılanmasına yetecek nitelikte gelişmeleri sağlanamaz Devletlerin yonetimi, yerinden ve merkezden yonelim kuruluşlarıyla bir butundur Boyle iki farklı orgutlenmeye gidilmesinin amacı kamusal hizmet ve faaliyetlerin daha verimli yurutulmesinin sağlanmasıdır Yonetimde birlik ve beraberliğin bozulmaması icin yerinden idare kuruluşlarının işleyişi merkezi yonetim tarafından denetlenmektedir Yerinden yonetim kuruluşlarından bir kısmının işlemlerinin tamamı, bir kısmının işlemlerinin ise onemlileri merkezi yonetimin denetimine bağlanmıştır, merkezi yonetimin yerinden yonetim birimlerine karşı uyguladığı bu denetime “vesayet denetimi adı verilmektedir
Ne tek başına merkezden yonetim, ne de tek başına yerinden yonetim, cağdaş toplumların ihtiyac duyduğu yuzlerce ihtiyacların karşılanmasında yeterlidir Cağımızın tum siyasal rejimlerinde merkezden yonetim ve yerinden yonetim uygulamalarına bir arada yer verilmektedir Siyasal sistemleri henuz tam olarak yerleşmemiş ulkelerde, birlik ve butunluğun bozulacağı ya da siyasal rejimin yıkılacağı endişesi merkezciliği ozendirmektedir Siyasal rejimleri yerleşen ve belli olculerde demokratikleşen ulkelerde yerinden yonetime ağırlık verilirken, siyasal rejimleri henuz tam olarak yerleşmeyen ve belli olculerde demokratikleşemeyen ulkelerde merkezden yonetim ilkesine ağırlık verilmektedir Turkiye ’nin yonetiminde, Osmanlı Devleti ’nin yukselme donemlerine kadar yetki genişliği esasına dayanan bir merkezden yonetim yanında geniş boyutlu bir yerinden yonetim uygulandığı gorulmektedir İmparatorluğun zayıflaması ile merkezi yonetimin gucu azalmış, fakat Tanzimat ’tan sonra devlete yeniden eski gucunu kazandırmak icin Fransız yonetim sistemi ornek alınarak tekrar guclu bir merkezden yonetim sistemi kurulması yoluna gidilmiştir Cumhuriyet devrimleriyle merkezden yonetim uygulaması daha da guc kazanmıştır, merkeziyeti guclendirmek icin getirilen burokratik engeller devlet carkını neredeyse işlemez hale getirdiği icin son yıllarda merkezi yonetimin yuklerinden bir kısmının yerel yonetimlere aktarılması ve yeni bir kısım yerinden yonetim birimlerinin kurulması goruşu ağırlık kazanmıştır
Yonetimin Tanımı Yerinden Yonetim Nedir Merkezden Yonetim Nedir Mutlak Merkeziyet Yerinden Yonetimin Yararları
Yonetim, insanların tek tek gercekleştiremeyecekleri amaclara ulaşabilmek icin yurutulen bir grup faaliyetidir Birden fazla insanın beden ve zihin guclerini birleştirerek calışmalarını gerektiren bu faaliyetin belli bir duzen ve guven ortamında surdurulebilmesi bir kısım kurallara uyulmasını gerektirir Bu kural lan, grup icindeki statusu ve konumu diğerlerine gore daha guclu olan yoneticiler koyarlar Yoneticilerin almış oldukları kararların, astust ilişkisine bağlı olarak, emir ve talimatlar şeklinde yonetilenlere ulaştınlmasiyle yonetim olgusu gercekleşir Yoneticilerin karar alması ile yonetilenlerin bu kararlara uyması arasında gercekleşen cok aşamalı bir surec olan yonetim olgusu, “belli bir amacı gercekleştirmek icin muşterek hareket eden insanlar arasındaki statu farklılığına dayanan bir grup faaliyeti diye tanımlanabilir Bu tanıma gore yonetim evrensel bir olgudur; en kucuk topluluk kabul edebileceğimiz aileden başlayarak, kulup, demek, parti, sendika, ticari işletme, belediye, bakanlık, devlet ve uluslararası orgutlere kadar, uyeleri arasında statu ve makam farkı bulunan her duzeydeki toplulukta yonetimden soz edilir Yonetim, aniden gercekleşen ve bir kez gercekleşmekle ortadan kalkan bir olgu değildir Yonetim, ceşitli kademelerdeki yoneticiler arasından gecerek, yonetilenlere ulaşan, cok aşamalı işlemlere bağlı karmaşık bir surectir Belirlenen amacın gercekleştirilebilmesi icin bu surec icerisinde oncelikle yapılacak işler belli bir plan ve programa bağlanır Sahip olunan maddi imkanlarla insan gucunun en verimli şekilde birleşurilebilmesi icin ceşitli kademelerde gorev yapanlar, işin amaclarına uygun bicimde eğitilir ve yonlendirilirler Bunların yapılması ise pek cok burokratik işlemleri gerektirir Zaten cağımız toplumlarında yonetilenler, yonetimin varlığını, kendilerine uygulanan burokratik kurallar aracılığı ile hissederler Yonetimler, icinde cereyan ettikleri toplumun bolge, yer, zaman ve kulturel koşullarına bağlı olarak farklılıklar gosterirler Halkın konuştuğu dil, inanclar, ahlak ve kultur değerleri ile coğrafi ve fiziki cevre yonetimin yapısını etkilemektedir Tarihsel olarak, siyasi iktidarların her turlu emir ve talimatına karşı itaat etme duygusu ağır basan ulkelerde, baskıcı ve otoriter yonetimler; bu tur emirlere karşı direnme ve isyan duygusu yerleşmiş olan toplumlarda ise Ozgurlukcu ve demokratik yonetimler uygulanmaktadır Yonetim, evrensel bir olgu olmasına rağmen ilk olarak kamu kurumlan ve resmi organları, daha geniş ifadesi ile devlet yonetimini cağrıştırmaktadır Devlet otoritesi, yasalarla değişik kamu kurumlan arasında boluşulerek kullanılır Bu boluşumun yapılmasında “merkezden yonetim ve “yerinden yonetim olmak uzere iki ilkeden hareket edilir Devletler uzerinde kurulduklan ulkenin stratejik konumuna, ekonomik gelişmişlik duzeyine, siyasi rejiminin niteliklerine ve gercekleştirmek istedikleri amaclara bağlı olarak “merkezden yonetim ya da “yerinden yonetim ilkelerinden birine ağırlık vererek orgutlenirler
Merkezden yonetim, kamu hizmet ve faaliyetlerinin belli bir merkezden yonetilmesi, bu hizmet ve faaliyetlerin gercekleştirilmesi icin gerekli olan kamusal guc ve otoritenin ulkenin başkentindeki organlarda toplanmasıdır Biri siyasi, Oteki idari yonden olmak uzere iki turlu merkezyet vardır Siyasi merkeziyet, ulkenin yonetimine ilişkin siyasi gucun merkezi bir organ elinde toplanması ve siyasal birliğin sağlanmasıdır Siyasal yonden merkeziyetciliğin sağlandığı ulkede, eyalet ya da federe devlet gibi bolunmeler yoktur Egemenliği devlet adına kullanan ve başkentte bulunan bir tek yasama organı vardır Bu organın cıkarmış olduğu yasalara ulkenin her yerinde uyulması zorunludur Bir ulkede idari bakımdan merkezden yonetimin uygulanabilmesi icin siyasi merkeziyetin sağlanması gerekir Siyasi merkeziyet olmadan idari yonden merkeziyetin uygulanması mumkun değildir Devletin yonetimine ilişkin tum yetki ve otoritenin başkentteki organların elinde toplanması esasına dayanan merkezden yonetime “mutlak merkeziyet denir Mutlak
merkeziyette, yerinden yonetim birimleri yoktur, ulke yonetimi icin gerekli tum kararlar başkent organlarınca alınmaktadır Cağımızda artık mutlak merkeziyetle yonetilen bir ulke bulunmamaktadır Merkezden yonetim ilkesine gore orgutlenen ulkeler belli olculerde yerinden yonetime de yer vermektedir Merkezi yonetime bağlı kuruluşların hepsi başkentte yer almayıp, belli bir astust ilişkisi icerisinde, merkezden taşraya doğru kuculerek ulkenin en kucuk yerleşim birimlerine kadar yayılmaktadır Yumuşak bir merkezden yonetimi gercekleştirmenin aracı, kamusal makamlar arasındaki astust ilişkisi (hiyerarşi)dir Bu yolla merkezdeki ust duzey organlarca alınan kararlar, ulkenin en uzak bolgesindeki en alt kademelere kadar ulaştırılmaktadır Merkezden yonetime ağırlık veren ulkelerde, her hizmet başkente doğru kademeli olarak yukselerek sonunda bir bakanlığa bağlanır Başkentte bulunan bakanın almış olduğu kararlar ise astust ilişkisine bağlı kademelerden gecerek taşradaki en kucuk birime kadar ulaştırılır
Merkezden yonetim ilkesinde, merkezi yonetimin sahip olduğu yeucilerden bir kısmının, aynı hiyerarşi İcerisinde bulunan alt kuruluşlara verilmesine “yetki genişliği denilmektedir Yetki genişliği ucuncu bir tur yonetsel orgutlenme bicimi olmayıp, merkezden yonetimin değişik bir uygulamasıdır Bu uygulamada, kendisine karar alma yetkisi verilen makamlar, merkezi yonetimin hiyerarşik astı ve temsilcisidir; merkezi yonetimi temsilen ve merkezi yonetim adına karar alırlar Bu kararların alınmasında merkezi yonetimin uygulamakta olduğu kurallar gecerlidir Turkiye ’nin yonetiminde yetki genişliğine en iyi Omek valilerdir Valiler, başında bulunduktan ilin yonetimine ilişkin olarak merkezi yonetime ait bir kısım yetkileri kullanırlar Ancak bu yetki merkezin kendisine verdiği emir ve talimatla sınırlı olduğundan, hukuki sonuclan bakımından merkezi yonetimin işlemlerine denktir Yetki genişliği, bir yandan merkezi yonetimin yukunu belli olculerde hafiflettiği, bir yandan da kararlan n alınmasındaki kademeleri azalttığı icin, burokrasinin azaltılması ve hizmetlerin yurutulmesinde kolaylık sağlaması bakımından, giderek daha fazla uygulama alanı bulmaktadır
Merkezden yonetim genellikle, ulkede birlik ve beraberliğin korunmasında sağladığı kolaylıklar nedeniyle ve siyasi amaclı olarak tercih edilmektedir Bunun dışında merkezden yonetimin sağladığı yararlar ve aynca sakıncalar bulunduğu kuşkusuzdur Merkezden yonelimin kamusal hizmet faaliyetlerinin yurutulmesinde sağladığı yararlar dort başlık altında şoyle sıralanabilir: 1 Başkentten başlayarak kademeli bir bicimde ulkenin en kucuk yonetim birimine kadar uzanan orgutleriyle, ulkenin birlik ve butunluğune yonelen tehlikelerin denetim altında tutulmasını kolaylaştırır 2 Ulke duzeyinde yapılacak merkezi bir planla, kamu hizmetlerinin dengeli dağılımına ve bu hizmetlerden yararlanmada bolgesel farklılıkların giderilmesinde yardımcı olur 3 Kamu hizmetlerinin yurutulmesi icin gerekli olan uzman gorevlilerin temini ve bolgeler arasında dağılımı konusunda kolaylık sağlar 4 Kamu hizmetlerinin yurutulmesinde yoresel cıkar gruplannın olumsuz etkilerini azaltır Merkezden yonetimin, sayılan bu yararlan yanında pek cok sakıncasının da bulunduğu kuşkusuzdur Bu sakıncalardan onemli olanları altı başlık altında şoyle sıralanabilir: 1 Kararlar birden fazla makamın katılması ile alındığından, kırtasiyeciliğin ve burokratik engellerin coğalmasına sebep olur 2 Bolgesel ihtiyacların yerinden ve doğru bir şekilde tespit edilerek karşılanmasına uygun değildir 3 Mahalli kararların alınmasında halkın katılımına imkan vermediği icin demokratik değildir 4 Memurlar amirlerinin gozune girmek icin, halkın ihtiyaclarını karşılamaktan cok, kuralları uygulamaya ozen gosterirler; gereksiz engeller cıkararak halkın taleplerini geri cevirirler
Kamu hizmet ve faaliyetlerinin, merkezi yonetim dışında orgutlenen ve merkezi yonetimin hiyerarşik astı olmayan kuruluşlarca yurutulmesine yerinden yonetim denir, merkeziyet ilkesine en fazla ağırlık veren ulkelerde bile bir kısım hizmetler yerinden yonetim ilkesine gore yurutulmektedir Sanayileşme ve ihtiyacların hızla artması, devletleri yerinden yonetim kuruluşlarını yaygınlaştırmaya zorlamaktadır Cunku yerinden yonetim ilkesine gore calışan Orgutlerin karar almaları ve almış oldukları bu kararlan uygulamaya koymaları merkezden yonetime gore daha kolaydır Biri hizmetleri esas alan, oteki de hizmetlerin yurutulduğu coğrafi ve mulki alanı olcu kabul eden iki turlu yerinden yonetim vardır Hizmetler esas alınarak kurulan yerel yonetim birimlerinin amacı ulkede ihtiyac duyulan bir kısım hizmetleri yurutmektir Belli coğrafi bolgeleri esas alan kuruluşların amacı ise, kuruldukları bolgenin ihtiyac duyduğu hizmetleri yurutmektir Dolayısı ile birinde yurutulen hizmetler, otekinde hizmetlerin yurutulduğu coğrafi alan onem kazanmaktadır Turkiye ’nin yonetiminde yer alan ve belli hizmetlerin yurutulmesini esas alan kuruluşlara Turkiye Radyo ve Televizyon Kurumu, Universiteler, barolar, borsalar ve buna benzer tum meslek kuruluştan gosterilebilir Bu kuruluşların tumu kendi faaliyet alanlarıyla ilgili olarak kanunla verilen belli bazı hizmetleri yurutmek icin yurt duzeyinde orgutlenmişlerdir Turkiye ’nin yonetiminde rol alan ve yer esasına gore orgutlenen yonetim birimleri ise belediyeler, ozel idareler ve koylerdir Yerel yonetimler ya da mahalli idareler denilen bu kuruluşlar da belli coğrafi ve mulki alanların ihtiyacı olan ortak hizmetleri yurutmektedir Gerek yer bakımından ve gerekse hizmet bakımından yerinden yonetim ilkesine gore orgutlenen yonetim birimlerinin hepsi merkezi idarenin hiyerarşisi dışında yer alan ve kendi başına karar alma yetkisi bulunan kuruluşlardır Her birinin merkezi yonetimin gelir ve harcamalarını gosteren, genel butceden ayrı birer butceleri vardır Buna rağmen calışmalannı tamamen merkezi idarenin kontrolu dışında yurutemezler, merkezi yonetim bu kuruluşların calışmasını, ulkenin genel yonetim politikasına uygunluk acısından denetler Ayrıca, gelirleri giderlerini karşılamadığından, butcelerini genel butceden almış olduklan yardımlarla denkleştirirler
Yerinden yonetimin de bir kısım yararlan ve sakıncaları vardır Yararlan uc başlık altında şoyle sıralanabilir:
1 Kırtasiyecilik ve burokratik engeller fazla olmadığı icin kararların alınması ve uygulanmasında cabukluk sağlanır
2 Hizmetlerin yurutulmesi yerinden izlendiği icin, mahalli ihtiyacların gerceklere uygun olarak tanınmasına ve daha kolay karşılanmasına imkan sağlar
3 Gerek organlarının oluşmasında ve gerekse
kararların alınmasında halkın katılımına imkan verdiği icin merkezden yonetime gore daha demokratiktir Belirtilen bu yararlarının yanında aynca sıralayacağımız şu sakıncalarının bulunduğu da soylenebilin
1 Yerel baskı guclerinin olumsuz etkilerine, kayırma ve benzeri kotu alışkanlıkların yerleşmesine ortam hazırlar
2 Yerel yonetimlerin mali imkanları birbirinden farklı olduğundan, hizmetlerin yurt duzeyindeki dağılımında dengesizliklere neden olur
3 Yeni teknikleri bulmada ve bu teknikleri uygulayacak uzmanları teminde gucluk cektiklerinden, hizmetlerin ortaya cıkan yeni ihtiyacların karşılanmasına yetecek nitelikte gelişmeleri sağlanamaz Devletlerin yonetimi, yerinden ve merkezden yonelim kuruluşlarıyla bir butundur Boyle iki farklı orgutlenmeye gidilmesinin amacı kamusal hizmet ve faaliyetlerin daha verimli yurutulmesinin sağlanmasıdır Yonetimde birlik ve beraberliğin bozulmaması icin yerinden idare kuruluşlarının işleyişi merkezi yonetim tarafından denetlenmektedir Yerinden yonetim kuruluşlarından bir kısmının işlemlerinin tamamı, bir kısmının işlemlerinin ise onemlileri merkezi yonetimin denetimine bağlanmıştır, merkezi yonetimin yerinden yonetim birimlerine karşı uyguladığı bu denetime “vesayet denetimi adı verilmektedir
Ne tek başına merkezden yonetim, ne de tek başına yerinden yonetim, cağdaş toplumların ihtiyac duyduğu yuzlerce ihtiyacların karşılanmasında yeterlidir Cağımızın tum siyasal rejimlerinde merkezden yonetim ve yerinden yonetim uygulamalarına bir arada yer verilmektedir Siyasal sistemleri henuz tam olarak yerleşmemiş ulkelerde, birlik ve butunluğun bozulacağı ya da siyasal rejimin yıkılacağı endişesi merkezciliği ozendirmektedir Siyasal rejimleri yerleşen ve belli olculerde demokratikleşen ulkelerde yerinden yonetime ağırlık verilirken, siyasal rejimleri henuz tam olarak yerleşmeyen ve belli olculerde demokratikleşemeyen ulkelerde merkezden yonetim ilkesine ağırlık verilmektedir Turkiye ’nin yonetiminde, Osmanlı Devleti ’nin yukselme donemlerine kadar yetki genişliği esasına dayanan bir merkezden yonetim yanında geniş boyutlu bir yerinden yonetim uygulandığı gorulmektedir İmparatorluğun zayıflaması ile merkezi yonetimin gucu azalmış, fakat Tanzimat ’tan sonra devlete yeniden eski gucunu kazandırmak icin Fransız yonetim sistemi ornek alınarak tekrar guclu bir merkezden yonetim sistemi kurulması yoluna gidilmiştir Cumhuriyet devrimleriyle merkezden yonetim uygulaması daha da guc kazanmıştır, merkeziyeti guclendirmek icin getirilen burokratik engeller devlet carkını neredeyse işlemez hale getirdiği icin son yıllarda merkezi yonetimin yuklerinden bir kısmının yerel yonetimlere aktarılması ve yeni bir kısım yerinden yonetim birimlerinin kurulması goruşu ağırlık kazanmıştır