Yunus Emre Hoşgoru İle İlgili Sozleri,
imagesyunusemrehosgoruileilgilisozleri5ad9a968a992c
Yunus Emre her şeyden once gonul insanıdır Sevgi aşığıdır Onun tek istediği sevgiye bağlı olan her şeydir İnsanın ilk once gonlune onem verir Bir gonul yıkmayı buyuk gunah sayar Buda Yunus Emrenin Hoşgoru ve insan ve aşk ozellikle ilahi aşk uzerine verdiği onemdirYunus Emre bu Sevgiyi insanlara Hoşgoruyu yıllar once dile getirmiş ve uygulamıştır Cunku Yaratılanı sev yaratandan oturu diyerek butun insanlığı Butun yaratılmış olan her şeyi sevmemiz gerektiğini soyluyor İnsanların kimlikleri ve milliyetleri onemli değildir, hatta ve hatta dinleri de onemli değildir Yunus Emre icin
Onemli olan yaratılmış olması ve onu da bir yaratanının bulunması yani Yuce Allah tarafından yaratılmış olmasıdır İnsan değer verilmiş yaratılmıştır İnsan ne kadar kotu olsa da ne kadar istemediğimiz duşmanımız olsa da Hakkın hatırı icin Yaratanının hatırı icin sevmek zorundayız, ve biz de bir yaratılmış olduğum z icin sevilmek zorundayız Zaten yine Yunus Emre Sevelim sevilelim bu dunya kimseye kalamaz diyerek insanın dunyada ki amacının ne olması gerektiğin acıklıyor
Sevmek Yuce Allah tarafından bize verilmesi en buyuk nimettir Yuce Allahı sevmekle kalmayıp ona aşık olmamız gerektiğini de soyluyor Zaten şiirlerinde ana tema bu yondedir Aşksız insanın odundan farkı olmayacağın da soyluyor
Yunusun oğretisi, insanları dostluğa ve kardeşliğe, birbirlerini anlamaya, birbirlerine zulmetmemeye, hoşgoruye, barışa ve sukUna cağırır Samuel Huntingtonun medeniyetler catışması tezinin ağırlık kazandığı ve onu haklı cıkaracak bir takım nişanelerin gorulduğu şu zamanda, bu catışmalardan ve dumanlı havadan kacıp kendimizi Yunusun deryasına bıraktığımızda, insanoğlunun aslından uzaklaşıp ve aşağıların aşağısına duştuğunu, sevgiden ve şefkatten ne kadar uzaklaştığını farkediyoruz Ama yine de umitsizliğe kapılmıyor ve bu sevgi, hoşgoru ve barış fakirlerini Yunusun iklimine davet ediyoruz Duşmanını bile dost gozuyle goren ve duşmanlığı icindeki duşmanlık duygusuna karşı kullanmayı oğutleyen Yunus ne guzel demiştir;
Biz kimseye kin tutmayız ağyar dahi dosttur bize
Nerde ıssızlık var ise mahalle vu şardır bize
Adımız miskindir duşmanımız kindir bizim
Biz kimseye kin tutmayız kamu alem birdir bize
İnsanları birbirine karşı emniyete, guvene ve asayişe, durustluğe davet ederken, başkaları icin tuzak kuran, fenalık ve kotuluk duşunenleri uyarırken şoyle seslenir;
Zinhar gonul evinde tutma yaman endişe
Berikiycun kuyu kazan akıbet kendi duşe
İnsanoğlunu, şerre ve fenalığa sevkeden nefis ve şeytanı, en kuvvetli duşman olarak bilen Yunus, şayet kavga edilecekse duşman olarak nefsin yeterli olduğunu ifade ederken;
Hakikate bakar isen nefsin sana duşman yeter
Var imdi git nefsin ile vuruş savaş tokuş yuru
Yunus, kendi mektebinin dusturlarını şiirlerinde tavsif ederken kabasaba, insanlıktan nasibini almamış, ahlak ve terbiyeden uzak kimselerin, kabalıkları hatta onların tecavuzlerinin dahi karşısında, İsa peygamberin Kitabı Mukaddeste sana bir kimse sille vurursa obur yuzunu cevir oğudunde olduğu gibi davranmayı ve buna hic aldırmamayı tavsiye eder;
Dovene elsiz gerek sovene dilsiz gerek
Derviş gonulsuz gerek sen derviş olamazsın
Sevgi ve hoşgoruyu hayatına hayat yapan Yunus, bir gonul kazanmanın hacca gitmek kadar sevablı ve muhim olduğunu, gonul tahtında Allahın bulunduğunu ve bu makamın hic bir surette incitilmemesi gerektiğini, kalp kırıp gonul yıkmanın Kabetullaha zarar vermekle eşit, gonul yıkan kimsenin iki dunyadada bahtsız olacağını vurgularken şoyle seslenir;
Aksakallı bir koca bilemez hali nice
Emek vermesin hacce bir gonul yıkar ise
Gonul Calabın tahtı Calab gonule baktı
İki cihan bedbahtı kim gonul yıkar ise
Yuz kez hacca vardın ise yuz kez kaza kıldın ise
Bir kez gonul yıktın ise gerektir cekesin ahı
Sorun bana aklı eren gonul mu yeğ Kabe mi yeğ
Ben eydurem gonul yeğdir gonuldur hakkın durağı
Cennet maksadıyla yaşamını idame ettiren ve bu hedef icin caba sarfeden ademoğluna, cennet sermayesinin bir gonlu tamir etmek ve bir kalp ele gecirmek olabileceğini nasihat eder Bunu, diğer farz olan ibadetlerle aynı tutan Yunus, yetmiş iki milletin dahi elini yuzunu yıkadığını, suretin cok da muhim olmadığını siretin pak, niyetin halisliğinin onemini anlatırken, aşıklar, gercek sevenler safına sadık bir insan olarak girmenin yolunun kalp cizgisinden ve gonul elde etmekten gectiğini, hic bir milleti birbirinden ayırmadan, onları yaratandan dolayı, tehi kalpten sevmenin vucubunu hatırlatır İbadet ve taatin de, ancak gonullere karşı şefkatli ve mihribanca davranmanın neticesinde anlam kazanacağını, butun insanlığa bir gozle bakmanın ırk, din, renk, milliyet mefhumlarının one cıkarılmaması gerektiğine inanan bu arif, boyle duşunmeyen kimselerin hakikate karşı durduklarını soyler;
Yunus feraizdir tutgıl gonuller evini yapgıl
Hakk bulmayı diler isen gonullerde kur tuzağı
Ucmak ucmak dediğin girmeyi dilediğin
Ucmağın sermayesi bir gonul etmek gerek
Yetmiş iki millete kurban ol aşık isen
Ta aşıklar safında tamam olasın sadık
Bir kez gonul yıktın ise şol kıldığın namaz değil
Yetmiş iki millet dahi elin yuzun yumaz değil
Yetmiş iki millete bir goz ile bakmayan
Halka muderris ise hakikate asidir
On ucuncu yuzyılın bu hakikat aşığı, insanın dunyaya geliş gayesinin sevgi, muhabbet, barış ve hoşgormek olduğunu, hic bir surette kavga ve gurultunun muşkilleri cozmede bir vesile olamayacağını, tanışıp kaynaşmayla meselelerin halledilebileceğini, dunyaya geliş maksadının insanlar arasında fasıl değil vasıl sağlamak olduğunu, fena ender fena olan dunyanın, bu kara kasenin, suslenip delikanlılara genc gorunmeye calışan dul, ihtiyar kadının hic kimseye vefa etmediğini ifade ederken, kısa omurde en kazanclı ve bereketli ticaretin gonul ele gecirmek olacağını soyler;
Ben geldim sevgi icin gonuller dost avı icin
Ben gelmedim dava icin gonuller yapmaya geldim
Gelin biz tanışalım işi kolay kılalım
Sevelim sevilelim dunyada kimse kalmaz
Aşık olamayan adem benzer yemişsiz ağaca
Turlu turlu cefanın Adını aşk koymuşlar
Aşk aşıkı şir eder
Aslanı zencir eder
Katı taşı mum eder
Dervişlik baştadır tacda değildir
Kızdırmak addadır sacta değildir
İlim kendini bilmektir
Dağlar nice yuksek ise yol anın ustunden gecer
Dunyada dertsiz baş olmaz
Derdolanın ahı dinmez
Cumleler doğrudur sen doğru isen
Doğruluk bulunmaz sen eğri isen
Bu dunyaya gelen gider
Yuru fani dunya sana gelende gulmuş var mıdır
Eğer bir muminin kalbin kırarsan
Hakka eylediğin secde değildir
Aklı olan korkmak gerek
Nefs elinden hırs elinden
Nefstir seni yolda koyan
Yolda kalır nefse uyan
Sabır saadeti ebedi kalır
Sabır kimde ise o nasib alır
Eğer hor eğer hurmet
Kişiye sozden gelir
Zehr ile pişen aşı
Yemeğe kim gelir
Beni bende demen bende değilem
Bir ben vardır bende benden iceri
Sevelim sevilelim bu dunya kimseye kalmaz
imagesyunusemrehosgoruileilgilisozleri5ad9a968a992c
Yunus Emre her şeyden once gonul insanıdır Sevgi aşığıdır Onun tek istediği sevgiye bağlı olan her şeydir İnsanın ilk once gonlune onem verir Bir gonul yıkmayı buyuk gunah sayar Buda Yunus Emrenin Hoşgoru ve insan ve aşk ozellikle ilahi aşk uzerine verdiği onemdirYunus Emre bu Sevgiyi insanlara Hoşgoruyu yıllar once dile getirmiş ve uygulamıştır Cunku Yaratılanı sev yaratandan oturu diyerek butun insanlığı Butun yaratılmış olan her şeyi sevmemiz gerektiğini soyluyor İnsanların kimlikleri ve milliyetleri onemli değildir, hatta ve hatta dinleri de onemli değildir Yunus Emre icin
Onemli olan yaratılmış olması ve onu da bir yaratanının bulunması yani Yuce Allah tarafından yaratılmış olmasıdır İnsan değer verilmiş yaratılmıştır İnsan ne kadar kotu olsa da ne kadar istemediğimiz duşmanımız olsa da Hakkın hatırı icin Yaratanının hatırı icin sevmek zorundayız, ve biz de bir yaratılmış olduğum z icin sevilmek zorundayız Zaten yine Yunus Emre Sevelim sevilelim bu dunya kimseye kalamaz diyerek insanın dunyada ki amacının ne olması gerektiğin acıklıyor
Sevmek Yuce Allah tarafından bize verilmesi en buyuk nimettir Yuce Allahı sevmekle kalmayıp ona aşık olmamız gerektiğini de soyluyor Zaten şiirlerinde ana tema bu yondedir Aşksız insanın odundan farkı olmayacağın da soyluyor
Yunusun oğretisi, insanları dostluğa ve kardeşliğe, birbirlerini anlamaya, birbirlerine zulmetmemeye, hoşgoruye, barışa ve sukUna cağırır Samuel Huntingtonun medeniyetler catışması tezinin ağırlık kazandığı ve onu haklı cıkaracak bir takım nişanelerin gorulduğu şu zamanda, bu catışmalardan ve dumanlı havadan kacıp kendimizi Yunusun deryasına bıraktığımızda, insanoğlunun aslından uzaklaşıp ve aşağıların aşağısına duştuğunu, sevgiden ve şefkatten ne kadar uzaklaştığını farkediyoruz Ama yine de umitsizliğe kapılmıyor ve bu sevgi, hoşgoru ve barış fakirlerini Yunusun iklimine davet ediyoruz Duşmanını bile dost gozuyle goren ve duşmanlığı icindeki duşmanlık duygusuna karşı kullanmayı oğutleyen Yunus ne guzel demiştir;
Biz kimseye kin tutmayız ağyar dahi dosttur bize
Nerde ıssızlık var ise mahalle vu şardır bize
Adımız miskindir duşmanımız kindir bizim
Biz kimseye kin tutmayız kamu alem birdir bize
İnsanları birbirine karşı emniyete, guvene ve asayişe, durustluğe davet ederken, başkaları icin tuzak kuran, fenalık ve kotuluk duşunenleri uyarırken şoyle seslenir;
Zinhar gonul evinde tutma yaman endişe
Berikiycun kuyu kazan akıbet kendi duşe
İnsanoğlunu, şerre ve fenalığa sevkeden nefis ve şeytanı, en kuvvetli duşman olarak bilen Yunus, şayet kavga edilecekse duşman olarak nefsin yeterli olduğunu ifade ederken;
Hakikate bakar isen nefsin sana duşman yeter
Var imdi git nefsin ile vuruş savaş tokuş yuru
Yunus, kendi mektebinin dusturlarını şiirlerinde tavsif ederken kabasaba, insanlıktan nasibini almamış, ahlak ve terbiyeden uzak kimselerin, kabalıkları hatta onların tecavuzlerinin dahi karşısında, İsa peygamberin Kitabı Mukaddeste sana bir kimse sille vurursa obur yuzunu cevir oğudunde olduğu gibi davranmayı ve buna hic aldırmamayı tavsiye eder;
Dovene elsiz gerek sovene dilsiz gerek
Derviş gonulsuz gerek sen derviş olamazsın
Sevgi ve hoşgoruyu hayatına hayat yapan Yunus, bir gonul kazanmanın hacca gitmek kadar sevablı ve muhim olduğunu, gonul tahtında Allahın bulunduğunu ve bu makamın hic bir surette incitilmemesi gerektiğini, kalp kırıp gonul yıkmanın Kabetullaha zarar vermekle eşit, gonul yıkan kimsenin iki dunyadada bahtsız olacağını vurgularken şoyle seslenir;
Aksakallı bir koca bilemez hali nice
Emek vermesin hacce bir gonul yıkar ise
Gonul Calabın tahtı Calab gonule baktı
İki cihan bedbahtı kim gonul yıkar ise
Yuz kez hacca vardın ise yuz kez kaza kıldın ise
Bir kez gonul yıktın ise gerektir cekesin ahı
Sorun bana aklı eren gonul mu yeğ Kabe mi yeğ
Ben eydurem gonul yeğdir gonuldur hakkın durağı
Cennet maksadıyla yaşamını idame ettiren ve bu hedef icin caba sarfeden ademoğluna, cennet sermayesinin bir gonlu tamir etmek ve bir kalp ele gecirmek olabileceğini nasihat eder Bunu, diğer farz olan ibadetlerle aynı tutan Yunus, yetmiş iki milletin dahi elini yuzunu yıkadığını, suretin cok da muhim olmadığını siretin pak, niyetin halisliğinin onemini anlatırken, aşıklar, gercek sevenler safına sadık bir insan olarak girmenin yolunun kalp cizgisinden ve gonul elde etmekten gectiğini, hic bir milleti birbirinden ayırmadan, onları yaratandan dolayı, tehi kalpten sevmenin vucubunu hatırlatır İbadet ve taatin de, ancak gonullere karşı şefkatli ve mihribanca davranmanın neticesinde anlam kazanacağını, butun insanlığa bir gozle bakmanın ırk, din, renk, milliyet mefhumlarının one cıkarılmaması gerektiğine inanan bu arif, boyle duşunmeyen kimselerin hakikate karşı durduklarını soyler;
Yunus feraizdir tutgıl gonuller evini yapgıl
Hakk bulmayı diler isen gonullerde kur tuzağı
Ucmak ucmak dediğin girmeyi dilediğin
Ucmağın sermayesi bir gonul etmek gerek
Yetmiş iki millete kurban ol aşık isen
Ta aşıklar safında tamam olasın sadık
Bir kez gonul yıktın ise şol kıldığın namaz değil
Yetmiş iki millet dahi elin yuzun yumaz değil
Yetmiş iki millete bir goz ile bakmayan
Halka muderris ise hakikate asidir
On ucuncu yuzyılın bu hakikat aşığı, insanın dunyaya geliş gayesinin sevgi, muhabbet, barış ve hoşgormek olduğunu, hic bir surette kavga ve gurultunun muşkilleri cozmede bir vesile olamayacağını, tanışıp kaynaşmayla meselelerin halledilebileceğini, dunyaya geliş maksadının insanlar arasında fasıl değil vasıl sağlamak olduğunu, fena ender fena olan dunyanın, bu kara kasenin, suslenip delikanlılara genc gorunmeye calışan dul, ihtiyar kadının hic kimseye vefa etmediğini ifade ederken, kısa omurde en kazanclı ve bereketli ticaretin gonul ele gecirmek olacağını soyler;
Ben geldim sevgi icin gonuller dost avı icin
Ben gelmedim dava icin gonuller yapmaya geldim
Gelin biz tanışalım işi kolay kılalım
Sevelim sevilelim dunyada kimse kalmaz
Aşık olamayan adem benzer yemişsiz ağaca
Turlu turlu cefanın Adını aşk koymuşlar
Aşk aşıkı şir eder
Aslanı zencir eder
Katı taşı mum eder
Dervişlik baştadır tacda değildir
Kızdırmak addadır sacta değildir
İlim kendini bilmektir
Dağlar nice yuksek ise yol anın ustunden gecer
Dunyada dertsiz baş olmaz
Derdolanın ahı dinmez
Cumleler doğrudur sen doğru isen
Doğruluk bulunmaz sen eğri isen
Bu dunyaya gelen gider
Yuru fani dunya sana gelende gulmuş var mıdır
Eğer bir muminin kalbin kırarsan
Hakka eylediğin secde değildir
Aklı olan korkmak gerek
Nefs elinden hırs elinden
Nefstir seni yolda koyan
Yolda kalır nefse uyan
Sabır saadeti ebedi kalır
Sabır kimde ise o nasib alır
Eğer hor eğer hurmet
Kişiye sozden gelir
Zehr ile pişen aşı
Yemeğe kim gelir
Beni bende demen bende değilem
Bir ben vardır bende benden iceri
Sevelim sevilelim bu dunya kimseye kalmaz