Yaşlanma Sırasında Yüzde Neler Olur?
- Yer çekimine bağlı olarak dokular aşağıya doğru sarkar. Bu etki kalın ciltlerde daha belirgindir. Kaşlar, üst göz kapakları, yanaklar ve boyun yerçekiminden en çok etkilenen yapılardır. Yaş ilerledikçe kaşlarımız ve üst kapaklarımız aşağıya doğru yığılır, yanaklar aşağıya doğru sarkar ve burundan dudaklara doğru inen çizgiler derinleşir. Çene kemiğinin kenarında yığılmalar başlar, boyun cildi gevşer ve gıdı belirginleşir.
- Yüzde yumuşak doku kaybı olur. Cilt altı dokusunun kaybedilmesine bağlı olarak cilt incelir, yanaklar dolgunluğunu kaybeder, gözler çukura kaçar, gözaltı torbaları belirginleşir, orta yüz bölgesi basıklaşır. Orta yüz dolgunluğunu kaybederken yüz cildi çene kenarlarına yığılır. Gençken oval olan yüz zamanla yuvarlaklaşır, daha sonra da dikdörtgen bir şekil alır.
- Cilt yaşlanması başlar. Cilt incelir, elastikiyetini kaybeder. Özellikle güneş ışığına bağlı olarak yüzde lekeler, ileride kansere dönüşebilecek deri lezyonları oluşur. Mimik kaslarının etkisi ile mimik çizgileri en çok göz kenarlarında, kaşlar arasında ve alında ortaya çıkarlar.
Yaşlanmayı belirleyen belki de en önemli faktör genetiktir. İyi bir genetik yapıya sahip olan kişi çevre koşulları kötü de olsa geç yaşlanır. Bunun dışında ırksal özellikler önemlidir. Kalın ciltli Akdeniz ırkında daha çok yer çekimine bağlı sarkmalar gözlenirken, ince ciltli sarışın Kuzey Avrupalılarda kırışıklıklar daha belirgin olur. Yaşlanma konusunda kişinin kontrol edebileceği faktörler ise şunlardır: düzenli uyumak, iyi beslenmek, güneşten uzak durmak, bol sıvı tüketmek, sigara içmemek, fazla alkol tüketmemek, stresten uzak durmak, temiz bir ortamda yaşamak, fazla makyajdan kaçınmak, düzenli nemlendirici ve cilt bakım ürünleri kullanmak.
Yüz Gençleştirme İşlemleri
Yüz gençleştirme işlemleri yaşlanmaya bağlı olarak yüzde oluşan izleri ortadan kaldırmaya yönelik bir seri cerrahi ve cerrahi dışı işleme verilen genel isimdir.
Ameliyat Dışı Yüz Gençleştirme İşlemleri
Ameliyatsız gençleştirme işlemleri arasında askı işlemleri, cilt soyma işlemleri, botulinum toksin ve dolgu uygulamaları sayılabilir.
- İp ile askılama yöntemi; Kapalı yöntemle ve özel ipliklerle yapılan askılarla kaşlar, orta yüz bölgesi ve boyun askılanabilir. Hafif sarkmalar üzerinde etkili olurlar. Etki süreleri kullanılan materyale göre değişkendir. Eriyebilen ipliklerin etkisi yaklaşık 1,5 – 2yıl kadar sürer. Erimeyen, silikon kaplı iplerle yapılan askılama çok daha uzun sürelidir.Cerrahi için henüz erken olduğu düşünülen hastalarda ve cerrahi istemeyen hastalarda uygun yöntemlerdir. Lokal anestezi altında uygulanırlar ve işlem sonrası iyileşme süreçleri çok kısadır.
- Cilt soyma işlemlerinde amaç cildin lekelenmiş, hasar görmüş ve kırışmış üst tabakasını uzaklaştırıp yerine yeni ve taze bir cildin gelmesini sağlamaktır. Bu işlem cildin ya mekanik olarak zımparalanması ile (dermabrazyon), ya çeşitli asitlerle yakılarak soyulması ile (kimyasal soyma, kimyasal peeling), ya da lazer ışınları yardımı ile soyulması ile gerçekleştirilir.
- Lazerler ve diğer ışık uygulamaları cildin soyulmasının yanı sıra cilt altındaki kolajen üretimini de uyararak cildin kalınlaşmasını ve tazelenmesini de sağlar.
- Botulinum toksin uygulamalarında amaç mimik kaslarını etkisiz hale getirerek mimik çizgilerinin oluşmasını engellemek ve derinleşmelerini geciktirmektir. Daha çok yüzün üst bölümüne uygulanır. Göz kenarlarındaki kaz ayakları, kaşlar arasındaki dikey çizgiler ve alındaki yatay çizgilerde çok etkilidir.
- Dolgu maddeleri yüzdeki derin kırışıklıkların doldurulmasında, orta yüzde oluşan hacim kaybının yerine konulmasında, yüz konturlarının belirginleştirilmesinde, dudakların dolgunlaştırılmasında çeşitli dolgu maddeleri kullanılır. Geniş alanlarda hastanın kendisinden alınan yağ dokusu tercih edilirken, daha küçük alanlar için hazır dolgu maddeleri uygulanır. Bunlar arasında en sık kullanılan Hyaluronik asit adı verilen ve vücutta hücreler arasındaki bağ dokusunda bulunan maddedir.
- Işık kaynakları (IPL) BBL soyucu olmayan lazerler, radyofrekans gibi sistemler. Bu sistemler ciltteki fibroblast denilen hücrelerin uyarılması ile kollejen sentezini ve elastini tetikler. Bunlar ciltte sıkılaşma, cilt kalitesinde düzelme sağlarlar.
Yüz gençleştirme ameliyatlarını üçe ayırıyoruz:
Üst yüz gençleştirme:
Alın bölgesi, şakaklar, kaşlar ve üst göz kapakları . Bu bölgede ameliyat olarak daha çok yer çekiminin yaratığı sarkmalara yönelik kaldırma işlemleri yapılır. Bunlar arasında endoskopik ve açık alın germe işlemleri, şakak germe, kaş kaldırma, kaş askıları, üst göz kapağı cerrahisi (üst blefaroplasti) sayılabilir.
Orta yüz gençleştirme:
Alt göz kapakları, yanaklar ve elmacık kemikleri. Bu bölgede amaç bozulmuş olan alt göz kapağı-yanak ilişkisini düzeltmek, aşağıya sarkmış olan yanağı yukarı taşımak ve oluşan yumuşak doku kaybını yerine koymaktır. Bu işlemler arasında alt göz kapağı ameliyatı (alt blefaroplasti), endoskopik orta yüz germe, alt kapaktan yapılan orta yüz germe işlemleri, orta yüz askıları, yağ enjeksiyonları ve dolgular sayılabilir.
Alt yüz ve boyun germe:
çene kenarları, alt dudaklar ve boyun. Bu bölgede amaç yer çekiminin etkisi ile aşağı sarkan yüzü yukarı kaldırmak, çene kemiğinin üzerinde oluşan cilt yığılmalarını (jowl) düzeltmek, boyundaki yağ fazlasını almak ve boyunu germektir. Bu işlemler arasında yüz ve boyun germe ameliyatları, boyuna liposuction işlemleri sayılabilir.