iltasyazilim
FD Üye
Zâhir (EzZâhir)
1 Allahü teâlânın Esmâi hüsnâsından (güzel isimlerinden) Varlığında şek ve şübhe olmayan, her eserinde varlığına deliller, işâretler bulunan yüce Allah
Allahü teâlâ Kur'ânı kerîmde meâlen buyurdu ki:
Her şeyin başlangıcı ve sonu, Zâhir ve Bâtın O'dur (Hadîd sûresi: 3)
Allahü teâlâ Zâhirdir O'nun varlığı her şeyden âşikârdır Gözümüzün gördüğü her manzara, kulağımızın işittiği her ses, elimizin tuttuğu, dilimizin tattığı her şey; gerek içimizde, gerek dışımızda şimdiye kadar anlayıp sezebildiğimiz her şey, O'nun v arlığına, birliğine delildir ve Zâhir ismini işâret etmektedir (İmâmı Gazâlî)
İşrak vaktinde ezZâhir ismi şerîfi söylendiğinde kalbde evliyâlık nûru meydana gelir (Yûsuf Nebhânî)
2 Açık, görünen, dış görünüş, insanın dış görünüşü
Bâzı kimseler, güzellikleriyle tekebbür ederler Hâlbuki güzellik insanda kalıcı değildir Çabuk gider Âriyet, ödünç olan şeyle kibirlenmek ve öğünmek ahmaklıktır Zâhirin güzelliği, kalbin güzelliği ile yâni iyi huyla birlikte olunca, kıymetlidir Kalbin temizliği de Resûlullah'ın sünnetine uymakla belli olur (Muhammed Hâdimî)
3 Fıkıh usûlü ilminde; sevk edilmediği, kendisi için buyrulmadığı mânâ, açıkça ve kolayca anlaşılan lafız (söz)
Kur'ânı kerîmde meâlen buyruldu ki:
Resûlümün size verdiğini alınız Nehy, men' ettiği şeyden sakınınız (Haşr sûresi: 7)
Bu âyeti kerîme harbsiz ele geçen malların (fey'in) taksiminde (bölüştürülmesinde) Resûlullah'a sallallahü aleyhi ve sellem itâat edilmesi hakkında nâzil olmuştur Ayrıca, bu âyeti kerîme, her emrettiği ve her yasak ettiği şeyde Peygamberimize sall allahü aleyhi ve sellem itâat etmenin vâcib olduğuna delâlet etmesi bakımından da zâhirdir Böyle sevk edildiği, buyrulduğu mânâya açıkça delâlet eden lafza nass denir
1 Allahü teâlânın Esmâi hüsnâsından (güzel isimlerinden) Varlığında şek ve şübhe olmayan, her eserinde varlığına deliller, işâretler bulunan yüce Allah
Allahü teâlâ Kur'ânı kerîmde meâlen buyurdu ki:
Her şeyin başlangıcı ve sonu, Zâhir ve Bâtın O'dur (Hadîd sûresi: 3)
Allahü teâlâ Zâhirdir O'nun varlığı her şeyden âşikârdır Gözümüzün gördüğü her manzara, kulağımızın işittiği her ses, elimizin tuttuğu, dilimizin tattığı her şey; gerek içimizde, gerek dışımızda şimdiye kadar anlayıp sezebildiğimiz her şey, O'nun v arlığına, birliğine delildir ve Zâhir ismini işâret etmektedir (İmâmı Gazâlî)
İşrak vaktinde ezZâhir ismi şerîfi söylendiğinde kalbde evliyâlık nûru meydana gelir (Yûsuf Nebhânî)
2 Açık, görünen, dış görünüş, insanın dış görünüşü
Bâzı kimseler, güzellikleriyle tekebbür ederler Hâlbuki güzellik insanda kalıcı değildir Çabuk gider Âriyet, ödünç olan şeyle kibirlenmek ve öğünmek ahmaklıktır Zâhirin güzelliği, kalbin güzelliği ile yâni iyi huyla birlikte olunca, kıymetlidir Kalbin temizliği de Resûlullah'ın sünnetine uymakla belli olur (Muhammed Hâdimî)
3 Fıkıh usûlü ilminde; sevk edilmediği, kendisi için buyrulmadığı mânâ, açıkça ve kolayca anlaşılan lafız (söz)
Kur'ânı kerîmde meâlen buyruldu ki:
Resûlümün size verdiğini alınız Nehy, men' ettiği şeyden sakınınız (Haşr sûresi: 7)
Bu âyeti kerîme harbsiz ele geçen malların (fey'in) taksiminde (bölüştürülmesinde) Resûlullah'a sallallahü aleyhi ve sellem itâat edilmesi hakkında nâzil olmuştur Ayrıca, bu âyeti kerîme, her emrettiği ve her yasak ettiği şeyde Peygamberimize sall allahü aleyhi ve sellem itâat etmenin vâcib olduğuna delâlet etmesi bakımından da zâhirdir Böyle sevk edildiği, buyrulduğu mânâya açıkça delâlet eden lafza nass denir