Stillwater
FD Üye
Yüce Mevlamızın iki kısım sıfatlarından bir kısmı olan yüce Allah’ın Zati Sıfatları bilmemiz İslam inancımız açısında da büyük önem taşımaktadır. Zira Rabbini tam manası ile tanımayan bir müslüman yüce Mevlamızı bu sıfatları ile daha iyi tanıyacaktır. Zati Sıfatlar şunlardır:
1. Vücud: “Var olmak” demektir. Allah vardır, varlığı başkasından değil, zatının gereğidir, varlığı zorunludur. Vücudun zıddı olan yokluk Allah için düşünülemez.
2. Kıdem:“Ezeli olmak, başlangıcı olmamak” demektir. Hiçbir zaman düşünülemez ki, bu zamanda Allah henüz var olmamış olsun. Çünkü zaman denilen şeyi O yaratmıştır. Ne kadar geriye gidersek gidelim O’nun var olmadığı zaman düşünülemez. Allah sonradan meydana gelen varlık değildir. Ezeli varlıktır. Kıdem sıfatının zıddı olan sonradan olma (hudus) Allah için düşünülemez.
3. Beka: “Varlığının sonu olmamak, ebedi olmak” demektir. Allah’ın sonu yoktur. Ezeli olanın ebedi olması zorunludur. Bekanın zıddı olan sonu olmak (fena) Allah için düşünülemez. Ne kadar ileriye gidilirse gidilsin, Allah’ın olmayacağı an düşünülemez. Kuran ı Kerim’de Allah’ın ezeli ve ebedi oluşu hakkında şöyle buyrulur: “O, ilktir, sondur…” (el-Hadid 57/3), “…Allah’ın zatından başka her şey yok olucudur…” (el-Kasas 28/88).
4. Muhalefetün li’l-havadis: “Sonradan olanlara benzememek” demektir. Allah’tan başka her varlık sonradan olmuştur. Allah, sonradan olan şeylerin hiçbirisine hiçbir açıdan benzemez. Allah, kendisi hakkında bizim hatıra getirdiklerimizin de ötesinde bir varlıktır. Bu sıfatın zıddı olan, sonradan olana benzemek ve denklik Allah için düşünülemez. Kur’an’da şöyle buyrulur: “…O’nun (benzeri olmak şöyle dursun) benzeri gibisi (dahi) yoktur…” (eş-Şura 42/11).
5. Vahdaniyyet: “Allahü Teala’nın zatında, sıfatlarında ve fiillerinde bir ve tek olması, eşi, benzeri ve ortağının bulunmaması” demektir. Vahdaniyyetin zıddı olan birden çok olmak eşi ve ortağı bulunmak Allah için düşünülmesi imkansız olan sıfatlardandır. İslam dinine göre Allah’tan başka ilah, yaratıcı, tapılacak, sığınılacak, hüküm sahibi bir varlık yoktur. İhlas ve Kafirun sureleri ile Kur’an’ın pek çok ayeti Allah’ın tek ve eşsizliğini ortaya koyarken, şirki reddeder. Bu konuyla ilgili bazı ayeti kerimeler şöyledir:
21.22 – Eğer yerde ve gökte Allah’tan başka ilahlar olsaydı, kesinlikle ikisinin de düzeni bozulurdu. Demek ki, Arşın Rabbi Allah, onların nitelemelerinden uzaktır, yücedir. (Enbiya 21/22)
17.42 – De ki: “Eğer onların iddia ettiği gibi, Allah’la beraber (başka) ilahlar olsaydı, o zaman o ilahlar da Arşın sahibine ulaşmak için elbette bir yol ararlardı. (İsra 17/42)
39.4 – Eğer Allah bir çocuk edinmek isteseydi, yarattıklarından dilediğini seçerdi. O, bundan uzaktır, yücedir. O, bir ve her şey üzerinde mutlak otorite sahibi olan Allah’tır. (Zümer 39/4).
6. Kıyam bi-nefsihi: “Varlığı kendiliğinden olmak, var olmak için başka varlığa ihtiyaç duymamak” demektir. Allah kendiliğinden vardır. Var olmak için yaratıcıya, yere, bir zamana, bir nedene muhtaç değildir. Başkasına muhtaç olmak Allah için düşünülemez. Kur’an-ı Kerim’de bu sıfatla ilgili olarak şöyle buyrulur: “De ki: O Allah birdir. O, sameddir (başkasına ihtiyaç duymayandır)…” (el-İhlas 112/1-2), “Ey insanlar, Allah’a muhtaç olan sizlersiniz. Zengin ve övülmeye layık olan ancak O’dur” (el-Fatır 35/15).
1. Vücud: “Var olmak” demektir. Allah vardır, varlığı başkasından değil, zatının gereğidir, varlığı zorunludur. Vücudun zıddı olan yokluk Allah için düşünülemez.
2. Kıdem:“Ezeli olmak, başlangıcı olmamak” demektir. Hiçbir zaman düşünülemez ki, bu zamanda Allah henüz var olmamış olsun. Çünkü zaman denilen şeyi O yaratmıştır. Ne kadar geriye gidersek gidelim O’nun var olmadığı zaman düşünülemez. Allah sonradan meydana gelen varlık değildir. Ezeli varlıktır. Kıdem sıfatının zıddı olan sonradan olma (hudus) Allah için düşünülemez.
3. Beka: “Varlığının sonu olmamak, ebedi olmak” demektir. Allah’ın sonu yoktur. Ezeli olanın ebedi olması zorunludur. Bekanın zıddı olan sonu olmak (fena) Allah için düşünülemez. Ne kadar ileriye gidilirse gidilsin, Allah’ın olmayacağı an düşünülemez. Kuran ı Kerim’de Allah’ın ezeli ve ebedi oluşu hakkında şöyle buyrulur: “O, ilktir, sondur…” (el-Hadid 57/3), “…Allah’ın zatından başka her şey yok olucudur…” (el-Kasas 28/88).
4. Muhalefetün li’l-havadis: “Sonradan olanlara benzememek” demektir. Allah’tan başka her varlık sonradan olmuştur. Allah, sonradan olan şeylerin hiçbirisine hiçbir açıdan benzemez. Allah, kendisi hakkında bizim hatıra getirdiklerimizin de ötesinde bir varlıktır. Bu sıfatın zıddı olan, sonradan olana benzemek ve denklik Allah için düşünülemez. Kur’an’da şöyle buyrulur: “…O’nun (benzeri olmak şöyle dursun) benzeri gibisi (dahi) yoktur…” (eş-Şura 42/11).
5. Vahdaniyyet: “Allahü Teala’nın zatında, sıfatlarında ve fiillerinde bir ve tek olması, eşi, benzeri ve ortağının bulunmaması” demektir. Vahdaniyyetin zıddı olan birden çok olmak eşi ve ortağı bulunmak Allah için düşünülmesi imkansız olan sıfatlardandır. İslam dinine göre Allah’tan başka ilah, yaratıcı, tapılacak, sığınılacak, hüküm sahibi bir varlık yoktur. İhlas ve Kafirun sureleri ile Kur’an’ın pek çok ayeti Allah’ın tek ve eşsizliğini ortaya koyarken, şirki reddeder. Bu konuyla ilgili bazı ayeti kerimeler şöyledir:
21.22 – Eğer yerde ve gökte Allah’tan başka ilahlar olsaydı, kesinlikle ikisinin de düzeni bozulurdu. Demek ki, Arşın Rabbi Allah, onların nitelemelerinden uzaktır, yücedir. (Enbiya 21/22)
17.42 – De ki: “Eğer onların iddia ettiği gibi, Allah’la beraber (başka) ilahlar olsaydı, o zaman o ilahlar da Arşın sahibine ulaşmak için elbette bir yol ararlardı. (İsra 17/42)
39.4 – Eğer Allah bir çocuk edinmek isteseydi, yarattıklarından dilediğini seçerdi. O, bundan uzaktır, yücedir. O, bir ve her şey üzerinde mutlak otorite sahibi olan Allah’tır. (Zümer 39/4).
6. Kıyam bi-nefsihi: “Varlığı kendiliğinden olmak, var olmak için başka varlığa ihtiyaç duymamak” demektir. Allah kendiliğinden vardır. Var olmak için yaratıcıya, yere, bir zamana, bir nedene muhtaç değildir. Başkasına muhtaç olmak Allah için düşünülemez. Kur’an-ı Kerim’de bu sıfatla ilgili olarak şöyle buyrulur: “De ki: O Allah birdir. O, sameddir (başkasına ihtiyaç duymayandır)…” (el-İhlas 112/1-2), “Ey insanlar, Allah’a muhtaç olan sizlersiniz. Zengin ve övülmeye layık olan ancak O’dur” (el-Fatır 35/15).