Zekat vermek ile ilgili kısa ayetler
Kur’an’da zekata verilen onem
Kur’an’da zekat ibadeti 32 ayette gecmekte ozellikle namaz ibadeti ile birlikte kesin bir uslupla emredilmektedir:
“Namazı dosdoğru kılın, zekatı verin Ruku edenlerle birlikte ruku edin
(Bakara, 243; bk Bakara, 283, 110; Nisa, 477; Tevbe, 95, 11; Hac, 2278; Nur, 2456; Mucadele, 5813; Muzemmil, 7320)
“Halbuki onlara, dini Allah’a has kılarak, hakka yonelen kimseler olarak O’na kulluk etmeleri, namazı kılmaları ve zekatı vermeleri emredilmişti İşte bu dosdoğru dindir (Beyyine, 985)
Zekat ibadeti Kur’an’da; muhtedi (hidayete eren, doğru yolu bulan), muttaki (iman edip Allah’a karşı gelmekten sakınan), muhsin (salih amelleri en guzel bicimde yapan), sadık (ozunde, soz, iş ve işlemlerinde dosdoğru) muminlerin nitelikleri arasında sayılmıştır (Bakara, 2177; Tevbe, 918, 71; Neml, 273)
Kur’an’da namazlarını kılan ve zekatlarını veren muminlerin; Allah’ın, Peygamberin ve muminlerin dostu olduğu (Maide, 555), yuce Allah’ın zekatını verenlere merhamet edeceği (A’raf, 7156; Tevbe, 971), onları cennetlerin en alası olan Firdevs cennetine koyacağı (Muminun, 23111) ve en buyuk ve en değerli mukafatı onlara vereceği (Nisa, 4162; Rum, 3039; Lokman, 3134; Ahzab, 3335; Mucadelme, 5817) bildirilmektedir
“Şuphesiz iman edip salih ameller işleyen, namazı dosdoğru kılan ve zekatı verenlerin mukafatları Rableri katındadır Onlara korku yoktur Onlar mahzun da olmayacaklardır (Bakara, 2277)
“Bunlar, hikmet dolu Kitab’ın; muhsinlere bir hidayet ve rahmet olarak indirilmiş ayetleridir O muhsinler (salih amelleri en guzel bicimde yapan muminler); namazı dosdoğru kılan, zekatı veren kimselerdir Onlar ahirete de kesin olarak inanırlar (Lokman 3124)
“Yuzlerinizi doğu ve batı taraflarına cevirmeniz (gercek) iyilik değildir Gercek iyilik, Allah’a, ahiret gunune, meleklere, kitap ve peygamberlere iman edenlerin, mala olan sevgisine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, (ihtiyacından dolayı) isteyene ve (ozgurlukleri icin) kolelere verenlerin, namazı dosdoğru kılan, zekatı veren, antlaşma yaptıklarında sozlerini yerine getirenlerin ve zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda (direnip) sabredenlerin tutum ve davranışlardır İşte bunlar, doğru olanlardır İşte bunlar, Allah’a karşı gelmekten sakınanların ta kendileridir (Bakara, 2 177)
: Muhsinler, muttakiler ve sadıklar zumresinde yerini almak ve kurtuluşa ermek isteyen Musluman, namazını kılar ve zekatını verir (Muminun, 2314)
Kur’an ve sunette zekat vermenin teşvik edilmesine (Buhari, Zekat, 30) karşılık, namaz kılınmasına ve zekat verilmesine engel olmak kınanmaktadır (Hac, 2241)
Kur’ an’ da muşrikler kotulenirken onların
niteliklerinden birinin zekat vermemek olduğu zikredilir:
“Yazıklar olsun o muşriklere ki, onlar zekat vermezler ve ahireti de inkar ederler (Fussilet, 4167)
Ayette hem onların toplumdaki ihtiyac sahibi kimseler icin harcama yapmadığı ve bencil davrandığı ifade edilmiş hem de zekatın ve ahirete imanın muminlerin iki temel ozelliği olduğuna işaret edilmiştir
Zekat vermeyen bir zengin Allah’ın geniş rahmetini de Allah ve Resulu’nun dostluğunu da hakedemez Cunku yuce Allah rahmetini vaat ettiği kimseler arasında zekatını verenleri de ,zikretmiştir:
“Rahmetim her şeyi kuşatmıştır Ben onu (rahmetimi), sakınan, zekat veren ve ayetlerime iman edenlere has olmak uzere tesbit edeceğim (A’raf, 7156)
“Sizin dostunuz ancak Allah, O’nun elcisi ve boyun bukerek namazı kılan, zekatı veren muminlerdir (Maide, 555)
Kur’an’da zekata verilen onem
Kur’an’da zekat ibadeti 32 ayette gecmekte ozellikle namaz ibadeti ile birlikte kesin bir uslupla emredilmektedir:
“Namazı dosdoğru kılın, zekatı verin Ruku edenlerle birlikte ruku edin
(Bakara, 243; bk Bakara, 283, 110; Nisa, 477; Tevbe, 95, 11; Hac, 2278; Nur, 2456; Mucadele, 5813; Muzemmil, 7320)
“Halbuki onlara, dini Allah’a has kılarak, hakka yonelen kimseler olarak O’na kulluk etmeleri, namazı kılmaları ve zekatı vermeleri emredilmişti İşte bu dosdoğru dindir (Beyyine, 985)
Zekat ibadeti Kur’an’da; muhtedi (hidayete eren, doğru yolu bulan), muttaki (iman edip Allah’a karşı gelmekten sakınan), muhsin (salih amelleri en guzel bicimde yapan), sadık (ozunde, soz, iş ve işlemlerinde dosdoğru) muminlerin nitelikleri arasında sayılmıştır (Bakara, 2177; Tevbe, 918, 71; Neml, 273)
Kur’an’da namazlarını kılan ve zekatlarını veren muminlerin; Allah’ın, Peygamberin ve muminlerin dostu olduğu (Maide, 555), yuce Allah’ın zekatını verenlere merhamet edeceği (A’raf, 7156; Tevbe, 971), onları cennetlerin en alası olan Firdevs cennetine koyacağı (Muminun, 23111) ve en buyuk ve en değerli mukafatı onlara vereceği (Nisa, 4162; Rum, 3039; Lokman, 3134; Ahzab, 3335; Mucadelme, 5817) bildirilmektedir
“Şuphesiz iman edip salih ameller işleyen, namazı dosdoğru kılan ve zekatı verenlerin mukafatları Rableri katındadır Onlara korku yoktur Onlar mahzun da olmayacaklardır (Bakara, 2277)
“Bunlar, hikmet dolu Kitab’ın; muhsinlere bir hidayet ve rahmet olarak indirilmiş ayetleridir O muhsinler (salih amelleri en guzel bicimde yapan muminler); namazı dosdoğru kılan, zekatı veren kimselerdir Onlar ahirete de kesin olarak inanırlar (Lokman 3124)
“Yuzlerinizi doğu ve batı taraflarına cevirmeniz (gercek) iyilik değildir Gercek iyilik, Allah’a, ahiret gunune, meleklere, kitap ve peygamberlere iman edenlerin, mala olan sevgisine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, (ihtiyacından dolayı) isteyene ve (ozgurlukleri icin) kolelere verenlerin, namazı dosdoğru kılan, zekatı veren, antlaşma yaptıklarında sozlerini yerine getirenlerin ve zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda (direnip) sabredenlerin tutum ve davranışlardır İşte bunlar, doğru olanlardır İşte bunlar, Allah’a karşı gelmekten sakınanların ta kendileridir (Bakara, 2 177)
: Muhsinler, muttakiler ve sadıklar zumresinde yerini almak ve kurtuluşa ermek isteyen Musluman, namazını kılar ve zekatını verir (Muminun, 2314)
Kur’an ve sunette zekat vermenin teşvik edilmesine (Buhari, Zekat, 30) karşılık, namaz kılınmasına ve zekat verilmesine engel olmak kınanmaktadır (Hac, 2241)
Kur’ an’ da muşrikler kotulenirken onların
niteliklerinden birinin zekat vermemek olduğu zikredilir:
“Yazıklar olsun o muşriklere ki, onlar zekat vermezler ve ahireti de inkar ederler (Fussilet, 4167)
Ayette hem onların toplumdaki ihtiyac sahibi kimseler icin harcama yapmadığı ve bencil davrandığı ifade edilmiş hem de zekatın ve ahirete imanın muminlerin iki temel ozelliği olduğuna işaret edilmiştir
Zekat vermeyen bir zengin Allah’ın geniş rahmetini de Allah ve Resulu’nun dostluğunu da hakedemez Cunku yuce Allah rahmetini vaat ettiği kimseler arasında zekatını verenleri de ,zikretmiştir:
“Rahmetim her şeyi kuşatmıştır Ben onu (rahmetimi), sakınan, zekat veren ve ayetlerime iman edenlere has olmak uzere tesbit edeceğim (A’raf, 7156)
“Sizin dostunuz ancak Allah, O’nun elcisi ve boyun bukerek namazı kılan, zekatı veren muminlerdir (Maide, 555)