Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Zekatını vermeyen Sa'lebenin korkunç akibeti;

Zekatını vermeyen Sa'lebenin korkunç akibeti;
0
50

ahmet0135

FD Üye
Katılım
Nis 13, 2018
Mesajlar
3,764
Etkileşim
87
Puan
48
F-D Coin
0
Zekatını vermeyen Sa'lebenin dehşet akibeti; Zekatını vermeyen Sa'lebenin dehşet akibeti; Zekatları verinceye kadar, ALLAH CC imanları ve namazları kabul etmiyorHadis'i Şerif (Zekatını yetkisiz veren, hiç vermemiş gibidir) Salabe b Hatibi'lEnsari, Peygamber Mescidi'ne devam ederdi Pek ki, Peygamber Efendimiz SAV ona, Mescidin Güvercinilakabını vermişti İbadet ve taat'a da öylesine hevesli ve meraklı idi oysa, güneşte ısınmış kızgın taşların ve toprağın üstüne bolca secde ettiği için alnı nasır tutmuş, az daha devenin dizine dönmüştüMescidde uzun uzun vakit geçiren Salabe daha sonraları aceleyle mescidden çıkmaya başlamıştı Bir gün Peygamber Efendimiz (TEZ), Salabe'ye , Ey Salabe ! Sana ne oluyor da münafıklar gibi aceleyle mescidi terk ediyorsun ? buyurdu Bunun üstüne Salabe Efendimiz'e (TEZ) dedi ki : Ya Resûlullah ! Öyle bir sefalet içindeyim ama , evimizde şu üzerimde bulunan elbiseden diğer elbise yoktur Onun için bu elbiseyi hanımımla beraber giyiyoruz Ben namazımı eda ettiğim gibi biran önce eve gidiyorum ancak, hanımıma elbiseyi vereyim de namazını vakti geçmeden eda etsin İşte acelem bundandır Ne olur bizim için ALLAH'a(CC) dua etseniz de bize mülk verse, bu nedenle fakirlikten kurtulalımSalabe böyle deyince, Efendimiz (IDDIA) ona : Sana yazık şayet Salabe, şükrünü eda edebileceğin az mal, şükrünü eda edemiyeceğin çok maldan daha hayırlıdırbuyurdu Salabe ısrar etti: Ya Resûlullah ! Bizim için dua buyursanızda Cenabı Hâk bize ihsanda bulunsa …Bunun üstüne Efendimiz baştan, onu bu ısrarından vazgeçirmek için : Ya Salabe ! Sen ALLAH'ın (CC) Resûlü gibi olmak istemez misin ? Nefsim Kudret Elinde olan ALLAH'a (CC) ant ederim ancak , altın ve gümüşle yüklü dağların benimle gelmesini istesem, kuşkusuz benimle koşarlardı Ama ben biliyorum ama , dünya ahirette nasibi olmayanların nasibidirEfendimiz (TEZ) böyle buyurmasına karşın, Salabe nedense bilmek istemedi Halbuki ALLAH'ın (CC) Resûlü bir şey buyurduysa bunda bir hikmet vardır bir defa söyledin , vazgeçmeni istedi Hadi bir kere daha ısrar ettin, her tarafta vazgeçmeni istedi Anlasana ! Efendimiz (IDDIA) Peygamberlik ferasetiyle fark etti ki sana mülk yaramayacak, o malı isteme fakat , o mal seni helak edecek Olur Ya sana fayda getirecek olsaydı Efendimiz (TEZ) anında dua ederdi Ama buna karşın Salabe ısrarında devam edip her yerde üsteledi ve : Ya Resûlullah ! Ne olur benim için dua buyur da, ALLAH bize ihsan da bulunsun Seni Adalet Peygamber olarak gönderen Cenabı Hâk'ka yemin ederim ama, beni mülk ile rızıklandırmasını ALLAH'tan (CC) istersen, malımda hakkı olan adalet sahiplerinin hakkını mutlaka ödeyeceğimdiye ısrar etti Bunun üstüne Efendimiz (IDDIA) ellerini açtı ve Ya Rabbi ! Sen Salabe'ye ihsan eylediye üç defa dua buyurdu Tabii sonraları Mevlâ Teâlâ , Salabe'ye mal ihsan etti Salabe bir tedarik koyun edindi Koyunları ansızın bire çoğaldılar Hatta o kadar ürediler, böylece çoğaldılar oysa, koyun sürüsüne Medine sokakları dar gelmeye başladı Oraları gizli gelince sürüsünü Medine vadisine indirdi Böylece Mescidi Nebevi'den de uzaklaşmak zorunda kalmıştı Daha evvel beş zaman namazını Efendimiz'in (TEZ) ardında eda ederken , hemen oysa öğle ve ikindi namazlarını eda edebiliyordu Efendimiz'in (SAV) duası bereketiyle Salabe'nin malı günbegün artıyordu Öylesine arttı, sürü öylesine çoğaldı ki, gün geldi yalnızca Cuma namazlarına cemaate iştirak etmeye başladı Sürüsü birazcık daha artınca Medine vadisi de almadı Böylece sürülerini diğer vadilere götürmek zorunda kaldı artık bundan böyle Cuma namazlarına da gelmemeye başladı Artık Mescidi Nebevi'den iyice uzakta kalmıştı Ne acı bir şeydi oysa, Resûlullah (IDDIA) Mescidi Nebevi'nin imamıyken, herkes Efendimiz'in (TEZ) ardındaki namaz kılmak için can atıyorken, o mal Salabe'yi nasılda uzaklaştırmıştı Ne Resûlullah'ı (SAV), ne de Sahabei Kiram'ı görebiliyordu artık… Efendimiz (TEZ) bir gün Salebe'yi sordu Ashab'ı Kiram, Ya Resûlullah ! Salabe'nin koyunları pek çoğaldı fakat, Medine'nin vadileri onun sürüsünü almadığı için, o da uzakta vadilere çıktıdediler Bunun üstüne Efendimiz(TEZ), Yazık ! Salabe'ye fazla yazıkbuyurdular Tabii bu arada yeni yeni ayetler nazil oluyordu Ashabı Kiram bu ayeti kerimeleri işittikleri gibi büyük bir aşk ve şevkle amel etmeye koyuluyorlardı Ve nitekim malların zekâtıyla amaca uygun şu ayet geldi Onların mallarından bir zekât al ancak , onunla kendilerini temize çıkarmış , mallarına bolluk kazandırmış olasınTevbe:103 ALLAHu Teâlâ Hazretlerin'den böyle bir dikte gelince, Efendimiz (SAV) zekâtların tahsili için bazılarını görevlendirdi Ve zekât ayetini yazdırıp, müminlerden zekât almaları için onları etrafa yolladı Bu tahsildarlar nereye gittilerse memnuniyetle karşılandılar ve kabile halkı zekâtlarını kendilerine takdim ettiler bu vesileyle dağların taşların bile almadığı kadar çok sürüleri olan Salabe'ye de uğradılar Resûlullah'ın (SAV) yazdırmış olduğu, içinde ALLAH'ın (CC) farz kıldığı zekât ayeti de yer alan mektubu bu durumu ona bildirdilerVe ondan malının zekâtını vermesini istediler Tabii bu haber Salabe'nin hoşuna gitmedi Bu kadar kırkta biri kim bilir ne dek fazla tutacaktı Gecesini gündüzünü birbirine katmış ve bu kadar mülk edinmişti, şimdi bir çırpıda bunu atamak Salabe'ye zor geldi illaki… Resûlullah'ın(TEZ) sohbetlerinden Ashabı Kiram'dan , cemaatten , o atmosferden epeyce uzakta kaldığı için , işin ciddiyetini de kavrayamadı ve çok ağır, söylenmemesi gereken bir laf sarfetti Kendisine gelen Resûlullah'ın (TEZ) tahsildarlarına Sizin bu istediğiniz fakat bir haraçtır veya haracın benzeridir Siz derhal gidin de ben bunu adamakıllı bir düşüneyimdedi Hey gidi Salabe neyi düşüneceksin Elinde avucunda hiçbir şey yokken zenginlik için Resûlullah'a (TEZ) yalvarmadın mı ? Şayet ALLAH (CC) mülk ihsan ederse malımda hakkı olan yargı sahiplerinin hakkını mutlaka ödeyeceğimdiye Resûlullah'a (IDDIA) söz vermedin mi? O zaman bir tek elbisen varken şu anda davarını, sürünü dağlar taşlar almıyor vadilere sığmıyor, pek zengin olmuşsunda şimdi verdiğin sözü unutup düşüneyim diyorsun ALLAH'ın (CC) ayeti nazil olmuş, bu konuda dikte buyurmuş, Resûlullah (IDDIA) elçi göndermiş, malının zekâtını fakirin hakkını versene ! Hâla neyi düşüneceksin ? … Bu hadise üstüne Salabe'nin içine düştüğü bu dehşet durumu açıklama eden ayetler nazil oldu Mevlâ Teâlâ şöyle buyuruyordu : Onlardan (münafıklardan) kimi de, Eğer ALLAH (CC) lütuf ve Kereminden ihsan ederse mutlaka zekâtını vereceğiz ve gerçekten salih kimselerden olacağızdiye ALLAH'a (CC) ant içtiler (Ama) ALLAH Celle Celalühü onlara lütfundan verince onda pintilik edip (ALLAH'ın emrinden) yüz çevirerek sözlerinden döndülerTevbe:7576 Salabe'den eli anlamsız dönen bu iki tahsildar Efendimiz'in (TEZ) yanına dönünce, durumu anlatmak için daha ağızlarını bile açmadan Peygamber Efendimiz (IDDIA) iki kez Yazık! Salabe'ye fazla eyvah!buyurdular Bu olayın vehametini anlayan Hz Ömer (RA) anında bineğine atladığı gibi uçarcasına Salabe'nin bulunduğu yere geldi Onu buldu ve : Sana yazıklar olsun Ya Salabe! Helâk oldun! Senin hakkında korkunç bir ayet nazil oldudeyince Salabe pat diye telaşlandı Ansızın aklı başına geldi İstenen zekâtı belirlemek bir tarafa ne değin ağır laflar söylemişti Salabe ne büyük bir hata yaptığının farkına varıyordu Derhal malının zekatı ne tutuyorsa fazla pozitif sürüsünden ayırdı ve onlarla beraber yola koyuldu Hızla Medine'ye varıp Peygamber Efendimiz'in(SAV) huzuruna çıktı Özürler dileyip affını istek ederek, getirdiği zekâtını kabul buyurmasını istedi Efendimiz Aleyhis Salatü Vesselam, Salabe'nin hiç beklemediği bir yanıt verdi ve buyurdu ancak : Cenabı Hâk senden zekâtı kabul etmememi emrettiSalabe hakikaten helak olmuştu Bu cevap üstüne dövünmeye, başına topraklar saçmaya başladı Resûlullah'ın(SAV) ömrü hayatında onun zekâtını kabul etmedi Efendimiz ahirete irtihal edince, Hz Ebu Bekir halife oldu Bunun üstüne Salabe zekâtını Hz Ebu Bekir'e getirdi, ama o ALLAH'ın (CC) alma diye emir buyurduğu ve Resûlullah'ın(TEZ) da almadığı bir zekâtı, bende almam! diyerek kabul etmedi Sonradan Hz Ömer halife oldu Onun hilafetinde de bir ümit geldi ve az kalsın bir servet derecesindeki zekâtını Hz Ömer'e ibraz etti Bu zekâtı Hz Ömer'de muhakkak kabul etmedi ve Salabe Hz Osman'ın hilafeti zamanında helak olup gitti  
 
858,499Konular
982,579Mesajlar
30,340Kullanıcılar
cim_3444Son üye
Üst Alt