iltasyazilim
FD Üye
Zeyd Bin Harise Kimdir, Hayatı
Zeyd Bin Harise Kimdir,
zeyd bin harise
Zeyd bin Harise
HAKKINDA YAZILANLAR
Düşmanlıkların ayyuka çıktığı ve ortalığın haydut kaynadığı cahillik devri
Evlerin soyulduğu, kervanların basıldığı, insanların tutsak edildiği yıllar
Yemenli bir başlıca oğul, sevdiklerinin hasretini dindirmek için yola çıkarlar Fakat hasım kabilenin cengaverleri Suda Hatun ile oğlu Zeyd ’i yakalar, esir tüccarlarına satarlar İnsan tacirleri bunları hayvan gibi bağlar ve Ukaz Panayırına getirip satılığa çıkarırlar Mekke eşrafından Baskın bin Hizâm mahzun bakışlı Zeyd ’e kıyamaz Onu satın alır ve şefkatle kucaklanacağı bir eve (halası Hazreti Hatice ’ye) bırakır Hatice (radıyallahü anha) bu şirin çocuğu fazla sever, onu kocasına armağan eder Hazreti Muhammed esir kullanmaktan hoşlanmaz, boynu bükük yavrunun başını okşar ve hürriyetini bağışlar
Evet Zeyd ’in yaşı küçüktür ama saf değildir Uğruna Kâinatın yaratıldığı Server ’in farkını ayrım edecek dek akıllıdır Reel hürriyetin “ona köle olmaktan geçtiğini çok iyi anlar Azad edilmesine karşın bu kapıdan ayrılmaz Hoş, ona ne annesi Hazreti Hatice ’den daha iyi bakabilir, ne de babası Muhammed Aleyhisselam değin ilgilenebilir
Zeyd, fıtraten temizdir fakat bu kutlu eşikte alçakgönüllü, merhamet, soylu davranış, ahde vefa gibi güzel huylarla donanır Güleryüzlüdür, tatlı dillidir, efendiliği ile göz kamaştırır İnsana güven verir, görenin içi ısınır Eh adı “kesine meydana çıkan bir Resul ’ün terbiyesinden geçen biri başka nasıl olabilir ancak
Aradan yıllar, uzun yıllar geçer Efendimiz İslâmı duyurmakla vazifelendirildiğinde Zeyd kendi isteğiyle iman eder ama, Hatice, Ebû Bekir ve Ali ’den (radıyallahü anhüm) sonra dördüncü Müslümandır
Karar kendisinin
bu arada evlad hasreti ile yanıp tutuşan Harise çılgın ane olmuş, köşe bucak oğlunu aramaktadır Hani öldüğünü bilse koşup mezarına kapanacaktır fakat habersizlik daha acıdır Nerede bir çocuk görse yüreği yanar, sabahleyin rüzgarlarına, aya, güneşe haber sorar Oğulları Kays, Amr, Yezid ve Cebel ’e “vasiyetim olsun der “Zeyd ’imi bulun ve ona iyi bakın
Olacak bu ya o yıl Kâbe ’ye gelen Yemenlilerden biri Zeyd ’i tanır ve babasına çıtlatır Adamcağız büyük bir heyecan ile Efendimizin kapısını çalar Bir kucak dolusu dirhemi önüne döker ve “siz ikram ve ihsan sahibisiniz Gönül almasını bilir, misafiri seversiniz, n ’olur oğlumu bana satın der Efendimiz adamcağıza yer gösterir ve dirhemlerini yine ona uzatırlar “seçim Zeyd ’indir buyururlar, “eğer sizinle gelmek isterse tek kuruş vermeden onu götürebilirsiniz, şayet yanımda kalmayı istek ederse yanımda kalır Allaha ant ederim ama ben, beni seçim edeni terk edemem!
Harise bu cevaba hoşnut kalır, yanındakilere dönüp “işte hak budur diye mırıldanır
Efendimiz Zeyd ’e misafirlerini gösterip sorar: “Bunları tanıyor musun?
Evet Biri babamdır, öbürü amcam
Seni almaya gelmişler, onlarla gitmek ister misin?
Zeyd iki göz iki çeşme ağlamaya başlar “Siz benim ayrıca babam keza amcamsınız diye hıçkırır, “n ’olur beni götürmelerine izin vermeyin, ölene kadar yanınızda kalayım! Harise ’nin şaşkınlığı, kızgınlığa döner, “yazıklar olsun sana der, “çağırmak köleliği hürriyete, sahibini ebeveynine tercih ediyorsun pek mi?
Bunu anlayamazsınız baba Dünya bir yandan, Allah ’ın Resulü bir yanlamasına
O benim oğlumdur
Efendimiz çok hislenir onu elinden tutup Kabei muazzama ’ya götürürler Hacerül esved ’in yanıbaşında durur ve “şahid olunuz oysa buyururlar, “Zeyd benim oğlumdur O bana varis, ben ona varisim İşte o günden sonra onu Muhammed oğlu Zeyd diye çağırmaya başlarlar Ta oysa “Evladlarınızı babalarının ismiyle çağırın, Allah katında böylesi daha doğrudur ayeti gelene dek
Hazreti Zeyd Efendimizle bir çok beyanat seferine çıkar Taif ’te Serveri Âlem ’la birlikte taşlanırlar Hicret emir buyurulduğunda paldır küldür Medineye koşar, Efendimiz onu Useyd bin Hâfız ’la din kardeşi yaparlar
Zeyd ’in ömrü mücadeleyle geçer bütün harblere iştirak eder ve sayısız seriyyeye katılır Sadece Müreysi gazasında Efendimizin vekili olarak Medine ’de kalır
Mute cengi öncesi Efendimiz 100 bin şahsiyet Bizans ordusunun üstüne üç bin şahsiyet bir şiddet yollar ve “komutanınız Zeyd ’dir buyururlar, “O şehid olursa yerine Ca ’fer geçsin, o da şehid olursa komutayı Abdullah bin Revaha alsın! O da şehit olursa
Üçünün de şehadeti açıktır ve öyle de olur Efendimiz harbin tüm şiddeti ile sürdüğü demlerde mimberdedirler Pat Diye yüzleri değişir gözlerinden yaşlar boşanmaya başlar “İşte Zeyd şehit oldu, bayrağı Ca ’fer aldı O da şehid oldu, bayrağı Abdullah aldı O da şehid oldu bayrağı Halid bin Velid aldı Cenabı Hak zaferi Halid ’e müyesser kıldı buyururlar
Bir defasında da ’nin cennette deve derisinden yapılmış tulumlar gibi kocaman narlar aralarında bulunduğunu haber verir Cennette, gözlerin görmediği, kulakların duymadığı, hatır ve hayalinize gelmeyecek nimetler vardır buyururlar
Efendimiz tekrar tekrar Zeyd ’i meth ederler, fakat Kur ’ânı kerimde adı açıkça zikredilen tek sahabe odur
*
Zeyd Bin Harise Kimdir,
zeyd bin harise
Zeyd bin Harise
HAKKINDA YAZILANLAR
Düşmanlıkların ayyuka çıktığı ve ortalığın haydut kaynadığı cahillik devri
Evlerin soyulduğu, kervanların basıldığı, insanların tutsak edildiği yıllar
Yemenli bir başlıca oğul, sevdiklerinin hasretini dindirmek için yola çıkarlar Fakat hasım kabilenin cengaverleri Suda Hatun ile oğlu Zeyd ’i yakalar, esir tüccarlarına satarlar İnsan tacirleri bunları hayvan gibi bağlar ve Ukaz Panayırına getirip satılığa çıkarırlar Mekke eşrafından Baskın bin Hizâm mahzun bakışlı Zeyd ’e kıyamaz Onu satın alır ve şefkatle kucaklanacağı bir eve (halası Hazreti Hatice ’ye) bırakır Hatice (radıyallahü anha) bu şirin çocuğu fazla sever, onu kocasına armağan eder Hazreti Muhammed esir kullanmaktan hoşlanmaz, boynu bükük yavrunun başını okşar ve hürriyetini bağışlar
Evet Zeyd ’in yaşı küçüktür ama saf değildir Uğruna Kâinatın yaratıldığı Server ’in farkını ayrım edecek dek akıllıdır Reel hürriyetin “ona köle olmaktan geçtiğini çok iyi anlar Azad edilmesine karşın bu kapıdan ayrılmaz Hoş, ona ne annesi Hazreti Hatice ’den daha iyi bakabilir, ne de babası Muhammed Aleyhisselam değin ilgilenebilir
Zeyd, fıtraten temizdir fakat bu kutlu eşikte alçakgönüllü, merhamet, soylu davranış, ahde vefa gibi güzel huylarla donanır Güleryüzlüdür, tatlı dillidir, efendiliği ile göz kamaştırır İnsana güven verir, görenin içi ısınır Eh adı “kesine meydana çıkan bir Resul ’ün terbiyesinden geçen biri başka nasıl olabilir ancak
Aradan yıllar, uzun yıllar geçer Efendimiz İslâmı duyurmakla vazifelendirildiğinde Zeyd kendi isteğiyle iman eder ama, Hatice, Ebû Bekir ve Ali ’den (radıyallahü anhüm) sonra dördüncü Müslümandır
Karar kendisinin
bu arada evlad hasreti ile yanıp tutuşan Harise çılgın ane olmuş, köşe bucak oğlunu aramaktadır Hani öldüğünü bilse koşup mezarına kapanacaktır fakat habersizlik daha acıdır Nerede bir çocuk görse yüreği yanar, sabahleyin rüzgarlarına, aya, güneşe haber sorar Oğulları Kays, Amr, Yezid ve Cebel ’e “vasiyetim olsun der “Zeyd ’imi bulun ve ona iyi bakın
Olacak bu ya o yıl Kâbe ’ye gelen Yemenlilerden biri Zeyd ’i tanır ve babasına çıtlatır Adamcağız büyük bir heyecan ile Efendimizin kapısını çalar Bir kucak dolusu dirhemi önüne döker ve “siz ikram ve ihsan sahibisiniz Gönül almasını bilir, misafiri seversiniz, n ’olur oğlumu bana satın der Efendimiz adamcağıza yer gösterir ve dirhemlerini yine ona uzatırlar “seçim Zeyd ’indir buyururlar, “eğer sizinle gelmek isterse tek kuruş vermeden onu götürebilirsiniz, şayet yanımda kalmayı istek ederse yanımda kalır Allaha ant ederim ama ben, beni seçim edeni terk edemem!
Harise bu cevaba hoşnut kalır, yanındakilere dönüp “işte hak budur diye mırıldanır
Efendimiz Zeyd ’e misafirlerini gösterip sorar: “Bunları tanıyor musun?
Evet Biri babamdır, öbürü amcam
Seni almaya gelmişler, onlarla gitmek ister misin?
Zeyd iki göz iki çeşme ağlamaya başlar “Siz benim ayrıca babam keza amcamsınız diye hıçkırır, “n ’olur beni götürmelerine izin vermeyin, ölene kadar yanınızda kalayım! Harise ’nin şaşkınlığı, kızgınlığa döner, “yazıklar olsun sana der, “çağırmak köleliği hürriyete, sahibini ebeveynine tercih ediyorsun pek mi?
Bunu anlayamazsınız baba Dünya bir yandan, Allah ’ın Resulü bir yanlamasına
O benim oğlumdur
Efendimiz çok hislenir onu elinden tutup Kabei muazzama ’ya götürürler Hacerül esved ’in yanıbaşında durur ve “şahid olunuz oysa buyururlar, “Zeyd benim oğlumdur O bana varis, ben ona varisim İşte o günden sonra onu Muhammed oğlu Zeyd diye çağırmaya başlarlar Ta oysa “Evladlarınızı babalarının ismiyle çağırın, Allah katında böylesi daha doğrudur ayeti gelene dek
Hazreti Zeyd Efendimizle bir çok beyanat seferine çıkar Taif ’te Serveri Âlem ’la birlikte taşlanırlar Hicret emir buyurulduğunda paldır küldür Medineye koşar, Efendimiz onu Useyd bin Hâfız ’la din kardeşi yaparlar
Zeyd ’in ömrü mücadeleyle geçer bütün harblere iştirak eder ve sayısız seriyyeye katılır Sadece Müreysi gazasında Efendimizin vekili olarak Medine ’de kalır
Mute cengi öncesi Efendimiz 100 bin şahsiyet Bizans ordusunun üstüne üç bin şahsiyet bir şiddet yollar ve “komutanınız Zeyd ’dir buyururlar, “O şehid olursa yerine Ca ’fer geçsin, o da şehid olursa komutayı Abdullah bin Revaha alsın! O da şehit olursa
Üçünün de şehadeti açıktır ve öyle de olur Efendimiz harbin tüm şiddeti ile sürdüğü demlerde mimberdedirler Pat Diye yüzleri değişir gözlerinden yaşlar boşanmaya başlar “İşte Zeyd şehit oldu, bayrağı Ca ’fer aldı O da şehid oldu, bayrağı Abdullah aldı O da şehid oldu bayrağı Halid bin Velid aldı Cenabı Hak zaferi Halid ’e müyesser kıldı buyururlar
Bir defasında da ’nin cennette deve derisinden yapılmış tulumlar gibi kocaman narlar aralarında bulunduğunu haber verir Cennette, gözlerin görmediği, kulakların duymadığı, hatır ve hayalinize gelmeyecek nimetler vardır buyururlar
Efendimiz tekrar tekrar Zeyd ’i meth ederler, fakat Kur ’ânı kerimde adı açıkça zikredilen tek sahabe odur
*