Günlük hayatımızda beynimiz, etrafımızdaki dünyayı duyularımız aracılığıyla sürekli olarak algılar. Beynin aldığı kesintisiz bilgi akışı altından kalkılacak gibi değildir, o yüzden de beyin gördüklerimizi ya da hissettiklerimiz basitleştirmek için kestirmelere sapar ve en muhtemel yorumları seçer. Bu da her şeye aynı anda odaklanmak yerine, önemli olan şeylere eğilmeyi mümkün kılar. Peki illüzyon beynimizi nasıl alt eder?
Zihnin kandırılması, illüzyon oluşumu
Beyin aynı zamanda geleceği tahmin etmekte çok iyidir. Bu sayede fiziksel olarak bir şeyi görmek ve dokunmakla, gözlerimizden ya da uzuvlarımızdan gelen bu sinyalleri alıp işlemek arasındaki zaman farkını telafi eder. Ne var ki bu tahminler ve kestirmeler beynimizin kandırılmasını kolaylaştırır (illüzyon gibi).
İnsanlar binlerce yıldır zihni kandırmanın yeni yollarını keşfediyor. Mesela optik illüzyon örneklerine Taş Devri mağara resimlerinde bile rastlanıyor (How it works dergisinden edinilen bilgilere göre). Eski Yunan filozofu Aristo, günümüzde şelale etkisi dediğimiz bir illüzyona göndermede bulunarak “duyularımıza güvenebiliriz ama kolayca aldatılabilirler” diyordu. Bir şelaleyi izlerken farkına varmıştı ki, gözlerini hareketli sudan hareketsiz kayalara kaydırdığında kayalar sanki suyun akış yönünün tersinde hareket ediyordu.
Fikirlerinizi yorumlar kısmında bekliyoruz…
Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.