iltasyazilim
FD Üye
Zitvatorok Antlaşması özetle
Osmanlılar ile Avusturya aralarında imzalanan antlaşma
Osmanlıların Nemçe ile savaşı devam ederken, her iki taraf da barış taraflısı oldukları için birbirlerini yokluyorlardı Fakat her iki taraf da fedakarlıkta bulunmak istemedikleri için anlaşamıyorlardı Veziriazam Lala Mustafa Paşa ise savaşa devam ettiği halde barıştırma işini de takip etmekte idi
Osmanlıların son başarısı özellikle Estergon'un geri alınması, Erdel ve Eflak işlerinin yoluna girmesi imparatoru iyice sarsmıştı Bu sebeplerle imparator, uzlaşma müzakeresine girişti Lala Mehmed Paşa'nın bu sırada ölmesiyle Murad Paşa (Kuyucu) müzakerelere devam etti Anlaşmanın sonuçlanmasına engel olan meselelerden biri de Estergon'un Osmanlı Devleti 'ne geri verilmesi şartı idi Avusturyalılar ise buna yanaşmıyorlardı Halbuki buranın geri alınması, anlaşmazlıkların en önemlisini ortadan kaldıracaktı İmparatora defalarca başvuran başkumandan arşidük Matyas, nihayet onun muvafakatını almıştı
Uzlaştırma delegeleri olarak Osmanlılar kadar Budin valisi Ali Paşa ile Budin Kadısı Habil Efendi ve Murad Paşa'nın kethüdası Kadim Ahmed Efendi ve Budin eşrafından Nasrüddinzade Mustafa Efendi idiler Erdel Bey'i Boçkayi göre görevlendirilen dört delege de vardı İmparatorun delegeleri ise Komorin valisi olup mukavele metninde Amorladı Yanoş denilen Molar ile kont Adolf Altan, Turzo Görk, İştuvan Mikloş, Nikola İstuanfi ve diğerleri idiler
Delegeler Estergon ile Komorin aralarında bulunan Zitva çayının Tuna Nehri'ne döküldüğü yerde buluştular Nemçe delegeleri, özellikle takvim verilen 30 bin dukanın kaldırılmasını ve kendi aleyhlerine ayaklanan Erdel voyvodasının mukavele metnine dahil edilmemesini ve barışın mümkün olduğu dek uzun süreli olmasını, Erdel'in Avusturya'ya ait olduğunu ve Eflak'ın tarafsızlığında diretmek üzere sıkı direktifler almışlardı
Antlaşmanın Şartları:
Müzakereler üç hafta devam etti Sonunda 1606 Kasım ayının başından itibaren yirmi sene vakit ile ve 17 maddeyi kapsayan bir ön antlaşma imzalanmış ve esas antlaşma imza edilmeden önce Boçkayi'nin de muvafakati alınmıştı
Antlaşmanın ikinci maddesi uyarınca Osmanlı hükümdarının bundan daha sonra imparatora, yazılarda kral tabiri yerine Çesar (imparator) lakabı benimsemek suretiyle yaşıt muamelesi yapılacaktır Üç yılda dahası hediyelerle gönderilecek olan Osmanlı elçileri, an çavuşu, müteferrika, çeşnigir rütbelerinde olmayıp sancak beyi derecesinde elçiler olacaktır
Antlaşmanın on ve on üçüncü maddeleri gereğince de delegeler aralarında kararlaştırıldığı üzere Sultan Kanuni Süleyman zamanındaki antlaşma gereği olarak Nemçe'de kalan Macaristan için imparator tarafından verilmekte olan yıllık otuz bin duka kaldırılarak fakat bu antlaşmanın yapılmasında yalnız bir defaya kasıtlı olarak olmak üzere imparator, duka altınının üçte ikisinin karşılığı olan iki yüz bin kara kuruş vermeyi kabul ediyordu
Bu on ve on üçüncü maddelerin kabul edilmesiyle Osmanlı Devleti , kendisinin saydığı Macaristan'ın Avusturya idaresinde kalan yerler dolayısıyla her sene aldıkları vergiden vazgeçmeleri yanında zaten ellerinde olmayan bu toprakları ad olarak imparatora terk etmiş oluyorlardı
Zitvatorok Antlaşması'nın birinci maddesi gereğince Osmanlı hükumeti, imparator ile Erdel Beyi Boçkayi aralarında üretilmiş olan Viyana Antlaşması'nı tanımış olması sebebiyle Boçkayi'nin zehirlettirilerek öldürülmesinden sonra imparator, bu Viyana Antlaşması gereğince Boçkayi'nin Erdel'i kendisine terk etmiş olduğunu söyleyerek Osmanlılar'ın kılıçlarıyla aldıkları bir yer için adalet iddiasına kalkışmıştır Fakat Osmanlı hükumeti bunu tanımayınca arada aralıksız bir uyuşmazlık sürüp gitmiştir
Antlaşmanın 15, 16 ye 17, maddeleri gereğince, önce Osmanlılara ait iken antlaşma esaslarına tarafından Avusturyalıların ellerine geçen Yanık, Estergon, İstoni Belgrad ve Peşte kaleleri geri alındıktan diğer bunlardan ayrı ayrı da Eğri, Kanije, Uyvar mevkileri de her yerde zapt edilmişti
Zitvatorok Antlaşması'nın bir takım hükümleri sonraları Erdel ve öteki sınır işleri yüzünden değişikliğe uğramıştır Bunlardan biri (1616 Haziran) on iki madde üzerine yirmi sene olarak yenilenmiştir Bu yeni antlaşma Türkçe, Almanca, Macarca olarak üç dil üzerine düzenlenmiştir Bu son antlaşmada da Nemçe'nin Erdel'e saldırmaması belirli surette belirtilmiştir
Bu tarihten daha sonra (1628 Ocak)'da on bir madde üstüne ve yirmi yıl zaman ile antlaşmada yeni bir değişiklik yapılmıştır Başlıca uyuşmazlık Boçkayi'nin Viyana antlaşmasıyla öldükten daha sonra Erdel'i imparatora terk etmesi ve Osmanlı delegelerinin de bu antlaşmayı kabul etmesinden doğmuş ve bu ihmal, imparatora Erdel üzerinde hak bahis etmesini sağlamıştır Bu ihtilaf Karlofça Antlaşması'nın yapılmasına kadar devam etmiştir *
Osmanlılar ile Avusturya aralarında imzalanan antlaşma
Osmanlıların Nemçe ile savaşı devam ederken, her iki taraf da barış taraflısı oldukları için birbirlerini yokluyorlardı Fakat her iki taraf da fedakarlıkta bulunmak istemedikleri için anlaşamıyorlardı Veziriazam Lala Mustafa Paşa ise savaşa devam ettiği halde barıştırma işini de takip etmekte idi
Osmanlıların son başarısı özellikle Estergon'un geri alınması, Erdel ve Eflak işlerinin yoluna girmesi imparatoru iyice sarsmıştı Bu sebeplerle imparator, uzlaşma müzakeresine girişti Lala Mehmed Paşa'nın bu sırada ölmesiyle Murad Paşa (Kuyucu) müzakerelere devam etti Anlaşmanın sonuçlanmasına engel olan meselelerden biri de Estergon'un Osmanlı Devleti 'ne geri verilmesi şartı idi Avusturyalılar ise buna yanaşmıyorlardı Halbuki buranın geri alınması, anlaşmazlıkların en önemlisini ortadan kaldıracaktı İmparatora defalarca başvuran başkumandan arşidük Matyas, nihayet onun muvafakatını almıştı
Uzlaştırma delegeleri olarak Osmanlılar kadar Budin valisi Ali Paşa ile Budin Kadısı Habil Efendi ve Murad Paşa'nın kethüdası Kadim Ahmed Efendi ve Budin eşrafından Nasrüddinzade Mustafa Efendi idiler Erdel Bey'i Boçkayi göre görevlendirilen dört delege de vardı İmparatorun delegeleri ise Komorin valisi olup mukavele metninde Amorladı Yanoş denilen Molar ile kont Adolf Altan, Turzo Görk, İştuvan Mikloş, Nikola İstuanfi ve diğerleri idiler
Delegeler Estergon ile Komorin aralarında bulunan Zitva çayının Tuna Nehri'ne döküldüğü yerde buluştular Nemçe delegeleri, özellikle takvim verilen 30 bin dukanın kaldırılmasını ve kendi aleyhlerine ayaklanan Erdel voyvodasının mukavele metnine dahil edilmemesini ve barışın mümkün olduğu dek uzun süreli olmasını, Erdel'in Avusturya'ya ait olduğunu ve Eflak'ın tarafsızlığında diretmek üzere sıkı direktifler almışlardı
Antlaşmanın Şartları:
Müzakereler üç hafta devam etti Sonunda 1606 Kasım ayının başından itibaren yirmi sene vakit ile ve 17 maddeyi kapsayan bir ön antlaşma imzalanmış ve esas antlaşma imza edilmeden önce Boçkayi'nin de muvafakati alınmıştı
Antlaşmanın ikinci maddesi uyarınca Osmanlı hükümdarının bundan daha sonra imparatora, yazılarda kral tabiri yerine Çesar (imparator) lakabı benimsemek suretiyle yaşıt muamelesi yapılacaktır Üç yılda dahası hediyelerle gönderilecek olan Osmanlı elçileri, an çavuşu, müteferrika, çeşnigir rütbelerinde olmayıp sancak beyi derecesinde elçiler olacaktır
Antlaşmanın on ve on üçüncü maddeleri gereğince de delegeler aralarında kararlaştırıldığı üzere Sultan Kanuni Süleyman zamanındaki antlaşma gereği olarak Nemçe'de kalan Macaristan için imparator tarafından verilmekte olan yıllık otuz bin duka kaldırılarak fakat bu antlaşmanın yapılmasında yalnız bir defaya kasıtlı olarak olmak üzere imparator, duka altınının üçte ikisinin karşılığı olan iki yüz bin kara kuruş vermeyi kabul ediyordu
Bu on ve on üçüncü maddelerin kabul edilmesiyle Osmanlı Devleti , kendisinin saydığı Macaristan'ın Avusturya idaresinde kalan yerler dolayısıyla her sene aldıkları vergiden vazgeçmeleri yanında zaten ellerinde olmayan bu toprakları ad olarak imparatora terk etmiş oluyorlardı
Zitvatorok Antlaşması'nın birinci maddesi gereğince Osmanlı hükumeti, imparator ile Erdel Beyi Boçkayi aralarında üretilmiş olan Viyana Antlaşması'nı tanımış olması sebebiyle Boçkayi'nin zehirlettirilerek öldürülmesinden sonra imparator, bu Viyana Antlaşması gereğince Boçkayi'nin Erdel'i kendisine terk etmiş olduğunu söyleyerek Osmanlılar'ın kılıçlarıyla aldıkları bir yer için adalet iddiasına kalkışmıştır Fakat Osmanlı hükumeti bunu tanımayınca arada aralıksız bir uyuşmazlık sürüp gitmiştir
Antlaşmanın 15, 16 ye 17, maddeleri gereğince, önce Osmanlılara ait iken antlaşma esaslarına tarafından Avusturyalıların ellerine geçen Yanık, Estergon, İstoni Belgrad ve Peşte kaleleri geri alındıktan diğer bunlardan ayrı ayrı da Eğri, Kanije, Uyvar mevkileri de her yerde zapt edilmişti
Zitvatorok Antlaşması'nın bir takım hükümleri sonraları Erdel ve öteki sınır işleri yüzünden değişikliğe uğramıştır Bunlardan biri (1616 Haziran) on iki madde üzerine yirmi sene olarak yenilenmiştir Bu yeni antlaşma Türkçe, Almanca, Macarca olarak üç dil üzerine düzenlenmiştir Bu son antlaşmada da Nemçe'nin Erdel'e saldırmaması belirli surette belirtilmiştir
Bu tarihten daha sonra (1628 Ocak)'da on bir madde üstüne ve yirmi yıl zaman ile antlaşmada yeni bir değişiklik yapılmıştır Başlıca uyuşmazlık Boçkayi'nin Viyana antlaşmasıyla öldükten daha sonra Erdel'i imparatora terk etmesi ve Osmanlı delegelerinin de bu antlaşmayı kabul etmesinden doğmuş ve bu ihmal, imparatora Erdel üzerinde hak bahis etmesini sağlamıştır Bu ihtilaf Karlofça Antlaşması'nın yapılmasına kadar devam etmiştir *