nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 90
Ziya Paşa Kim
Ziya Paşa hayatı ve eserleri
Ziya Paşa Kimdir
Osmanlı, şair ve yazar Batılılaşma yolundaki Türk Edebiyatının kurucuları arasındadır
İstanbul'da doğdu, 17 Mayıs 1880'de Adana'da öldü Ana adı Abdülhamid Ziyaeddinâdir Beyazıt Rüştiyesı'ni bitirdi Özel öğretmenlerden Arapça ve Farsça öğrendi Sadaret Mektubî Kalemi'ne devam etti Mustafa Reşid Paşa'nın yardımıyla 1855'te Saray Mabeyn Kâtipliği'ne girdi Âli Paşa'nın sadrazam olmasıyla saraydan uzaklaştırıldı Zaptiye Nezareti müsteşarlığı, 1861'de Kıbrıs, 1863'te Amasya mutasarrıflığı görevlerinde bulundu Bosna bölgesi müfettişliği Meclisi Vâlâ azalığı yaptı 1865'te Meşrutiyet yanlısı Yeni Osmanlılar Cemiyetine girdi İkinci kez Kıbrıs mutasarrıflığına atanınca, Mustafa Fâzıl Paşa'nın çağrısı üzerine, Namık Kemal'le birlikte 1867'de Paris'e kaçtı Daha Sonra Londra'ya geçti M Fâzıl Paşa'nın sağladığı olanaklarla, Namık Kemal'le birlikte 1868'te Hürriyet gazetesini çıkardı M Fazıl Paşa sarayla anlaşıp, gösterdiği ilgiyi kesince, 1870'te Cenevre'ye geçti Namık Kemal, Agâh Efendi, Ali Suavi ve öbür arkadaşlarıyla Yeni Osmanlılar Cemiyeti'nin yönetiminde atama aldı Âli Paşa'nın ölümü üstüne 1871'de İstanbul'a döndü 1876'da Maarif Nezareti müsteşarlığına atanmasına kadar çoğu görevde bulundu Namık Kemal'le birlikte Kanuni Esasî Encümeni'nde çalıştı II Abdülhamid tarafından İstanbul'da bulunması sakıncalı görülerek, vezirlik rütbesiyle 1877'de Suriye valiliğine gönderildi Sonradan Adana valiliğine atandı Burada görevdeyken öldü
Ziya Paşa, Namık Kemal ve Şinasi'yle birlikte, Tanzimat'la başlayan Batılılaşma hareketinin etkisinde çoğalan ve modern Türk edebiyatının birincil aşamasını yaratıcı üç yazardan biridir 1855'te sarayda atama yaptığı yıllarda Fransızca'yı öğrenmiş, bu ona Fransız edebiyatını tanımanın yollarını açmıştır Bir yana da şiirler, padişaha ve Reşid Paşa'ya kasideler yazmıştır 1859'da yazdığı Tercîi Bendşiiriyle tanınmıştır Paris'te bulunduğu yıllarda çeviriler de yapmıştır
Hece ile yazılmış birkaç şarkısı haricen, Divan şiiri geleneğine bağlı kalmıştır Kullandığı mazmunlarla bu şiir anlayışının duyuş ve düşünüş özelliklerinden yoğun biçimde yararlandığı görülür
Batılılaşma yanlısı düşüncelerini, siyasal inançlarını, dil ve edebiyat konusundaki görüşlerini düz yazılarında dile getirmiştir 1868 'de Hürriyet'te yayımladığı ünlü Şiir ve Yapımakalesinde, Türk edebiyatının modern bir düzeye erişmesini, hakiki Türk edebiyatı olan millet edebiyatının bu yenileşmede esas alınması gerektiğini savunmuştur 1874'te çıkardığı Harâbat adlı antolojisinin önsözünde ise ırk edebiyatını küçümseyerek Divan edebiyatını övdüğü görülür Fikir yanında beliren bu ikilem onun alışkanlıklardan ve duygulardan doğma muhafazakâr yönüolarak nitelendirilmiştir
Şiirlerinde, Tanzimat'la birlikte gelen ırk, yargı, özgür, uygarlık gibi kavramları savunmuştur Toplumdaki bozukluklar üzerinde durarak yeni insanı var edebilecek yeni bir düzenin nasıl oluşması gerektiğini işlemiştir Kendi duygu ve akıl evrenini dile getirdiği şiirlerinde de felsefi yanı ağır basar Tercîi Bendde insanın yaşam gerçeği karşısında anlaşmazlıklar içindeki durumunu, düşünce ve inançları arasındaki gizi Terkibi Bendde de yine kişinin küçüklüğünü, insan iradesinin ve gücünün reddini tema olarak işlemiştir Işkence, adaletsizlik ve haksızlıkları, dönemin toplumsal bozukluklarını eleştirmiştir
YAPITLAR (): Zafernâme; Harâbat, 3 deri, 1874; Tercîi Bend ve Terkibi Bend, ty; Eş'ârı Ziya, (ös), 1881, Külliyatı Ziya Paşa, (ös), S Nazif (der) 19241925; Rüya, (ös), 1910; Veraset Mektupları, (ös), 1910; Ziya Paşa'nın Şiirleri, (ös), 1960 *
Ziya Paşa hayatı ve eserleri
Ziya Paşa Kimdir
Osmanlı, şair ve yazar Batılılaşma yolundaki Türk Edebiyatının kurucuları arasındadır
İstanbul'da doğdu, 17 Mayıs 1880'de Adana'da öldü Ana adı Abdülhamid Ziyaeddinâdir Beyazıt Rüştiyesı'ni bitirdi Özel öğretmenlerden Arapça ve Farsça öğrendi Sadaret Mektubî Kalemi'ne devam etti Mustafa Reşid Paşa'nın yardımıyla 1855'te Saray Mabeyn Kâtipliği'ne girdi Âli Paşa'nın sadrazam olmasıyla saraydan uzaklaştırıldı Zaptiye Nezareti müsteşarlığı, 1861'de Kıbrıs, 1863'te Amasya mutasarrıflığı görevlerinde bulundu Bosna bölgesi müfettişliği Meclisi Vâlâ azalığı yaptı 1865'te Meşrutiyet yanlısı Yeni Osmanlılar Cemiyetine girdi İkinci kez Kıbrıs mutasarrıflığına atanınca, Mustafa Fâzıl Paşa'nın çağrısı üzerine, Namık Kemal'le birlikte 1867'de Paris'e kaçtı Daha Sonra Londra'ya geçti M Fâzıl Paşa'nın sağladığı olanaklarla, Namık Kemal'le birlikte 1868'te Hürriyet gazetesini çıkardı M Fazıl Paşa sarayla anlaşıp, gösterdiği ilgiyi kesince, 1870'te Cenevre'ye geçti Namık Kemal, Agâh Efendi, Ali Suavi ve öbür arkadaşlarıyla Yeni Osmanlılar Cemiyeti'nin yönetiminde atama aldı Âli Paşa'nın ölümü üstüne 1871'de İstanbul'a döndü 1876'da Maarif Nezareti müsteşarlığına atanmasına kadar çoğu görevde bulundu Namık Kemal'le birlikte Kanuni Esasî Encümeni'nde çalıştı II Abdülhamid tarafından İstanbul'da bulunması sakıncalı görülerek, vezirlik rütbesiyle 1877'de Suriye valiliğine gönderildi Sonradan Adana valiliğine atandı Burada görevdeyken öldü
Ziya Paşa, Namık Kemal ve Şinasi'yle birlikte, Tanzimat'la başlayan Batılılaşma hareketinin etkisinde çoğalan ve modern Türk edebiyatının birincil aşamasını yaratıcı üç yazardan biridir 1855'te sarayda atama yaptığı yıllarda Fransızca'yı öğrenmiş, bu ona Fransız edebiyatını tanımanın yollarını açmıştır Bir yana da şiirler, padişaha ve Reşid Paşa'ya kasideler yazmıştır 1859'da yazdığı Tercîi Bendşiiriyle tanınmıştır Paris'te bulunduğu yıllarda çeviriler de yapmıştır
Hece ile yazılmış birkaç şarkısı haricen, Divan şiiri geleneğine bağlı kalmıştır Kullandığı mazmunlarla bu şiir anlayışının duyuş ve düşünüş özelliklerinden yoğun biçimde yararlandığı görülür
Batılılaşma yanlısı düşüncelerini, siyasal inançlarını, dil ve edebiyat konusundaki görüşlerini düz yazılarında dile getirmiştir 1868 'de Hürriyet'te yayımladığı ünlü Şiir ve Yapımakalesinde, Türk edebiyatının modern bir düzeye erişmesini, hakiki Türk edebiyatı olan millet edebiyatının bu yenileşmede esas alınması gerektiğini savunmuştur 1874'te çıkardığı Harâbat adlı antolojisinin önsözünde ise ırk edebiyatını küçümseyerek Divan edebiyatını övdüğü görülür Fikir yanında beliren bu ikilem onun alışkanlıklardan ve duygulardan doğma muhafazakâr yönüolarak nitelendirilmiştir
Şiirlerinde, Tanzimat'la birlikte gelen ırk, yargı, özgür, uygarlık gibi kavramları savunmuştur Toplumdaki bozukluklar üzerinde durarak yeni insanı var edebilecek yeni bir düzenin nasıl oluşması gerektiğini işlemiştir Kendi duygu ve akıl evrenini dile getirdiği şiirlerinde de felsefi yanı ağır basar Tercîi Bendde insanın yaşam gerçeği karşısında anlaşmazlıklar içindeki durumunu, düşünce ve inançları arasındaki gizi Terkibi Bendde de yine kişinin küçüklüğünü, insan iradesinin ve gücünün reddini tema olarak işlemiştir Işkence, adaletsizlik ve haksızlıkları, dönemin toplumsal bozukluklarını eleştirmiştir
YAPITLAR (): Zafernâme; Harâbat, 3 deri, 1874; Tercîi Bend ve Terkibi Bend, ty; Eş'ârı Ziya, (ös), 1881, Külliyatı Ziya Paşa, (ös), S Nazif (der) 19241925; Rüya, (ös), 1910; Veraset Mektupları, (ös), 1910; Ziya Paşa'nın Şiirleri, (ös), 1960 *