teknolojiuzmani
FD Üye
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın yurtdışına para çıkaran şirket için devreye girdiği ve şirketin Cumhurbaşkanlığı himayesinde başlatılan “Milli Dayanışma” kampanyasına destekle sorunu çözme yoluna gittiği gündeme geldi.
Sözcü gazetesi yazarı Serpil Yılmaz, “Covid-19 ‘Destek’ TIR’ından 200 milyon dolarlık hesap çıktı” başlıklı yazısında Zülfikarlar Holding'in kamu bankasından kredi alıp dövize çevirip 200 milyon dolar olarak Londra'daki hesaplarına aktardığı olayın ayrıntılarını kaleme aldı.
İşte yazının ilgili bölümü…
Koronavirüs nedeniyle başlatılan yardım kampanyalarına can simidi gibi sarılanlar çıkıyor.
Cumhurbaşkanlığı himayesinde başlatılan “Milli Dayanışma” kampanyasına son “destek” Türkiye Petrolleri'ni 2016 yılında 490 milyon liraya alan Zülfikarlar Holding'den geldi. Bu desteğin arkasından bir nevi “sicil affı” talebi çıktı!
***
İsfendiyar Zülfikari'nin Yönetim Kurulu Başkanı olduğu Zülfikarlar Holding'in kurucusunun adını taşıyan İskender Zülfikari Vakfı'nın Türkiye Petrolleri afişleriyle donattığı TIR'a 15 bin aileye yetecek erzak yüklendi.
Vakıftan yapılan açıklamaya göre Isparta, Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Şırnak, Bitlis, Siirt, Van ve Muş illerinde valilerin ve İçişleri Bakanlığı'nın gözetiminde yardımlar ailelere ulaştı.
***
Türkiye Petrolleri, Tesla Enerji, Zülfikarlar Kimyevi ve Akdeniz Faktoring firmalarını bünyesinde bulunduran Zülfikarlar Holding ile ilgili üç ayrı gelişmeden söz ediliyor.
Grubun, kimyevi mal yüklü gemileri geçtiğimiz hafta Derince Limanı'na ulaştı. Ancak, Gümrük Muhafaza ekipleri ürünlerin gümrüklü sahaya indirilmesine izin vermedi.
Sektör kaynaklarına göre el konulan mallar FETÖ soruşturmasına takılmış.
Akfel Şirketler Grubu ile Zülfikarlar'ın parasal ilişkisi soruşturuluyormuş.
FETÖ soruşturması kapsamında hakkında yakalama kararı bulunan Akfel'in sahibi Mehmet Fatih Baltacı'nın Akdeniz Faktoring ile para trafiği araştırılıyor.
200 MİLYON DOLAR LONDRA'YA
Anılan süreç devam ederken, doğrudan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın konu ile ilgilenmesine neden olan gelişme ise yurtdışına para çıkarılması oluyor.
Bankacılık sektörünün iki üst düzey yöneticisinden edinilen bilgilere göre Zülfikarlar, 2'si özel sektör toplam 5 bankadan 1.2 milyar TL kredi kullanıyor.
Şirket bu krediyi bir süre sonra dolara çeviriyor ve bir kamu bankası üzerinden 200 milyon dolar olarak Londra'daki hesaplarına aktarıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, yurtdışına para çıkaran iş insanlarına yönelik sözlerinin gerisinde yatan işlemlerden birinin de bu gelişme olduğu ileri sürülüyor.
BAKAN ALBAYRAK TALİMAT VERDİ
Kamu bankası yetkilileri, 200 milyon doların, kendi bankaları aracı kılınarak yurtdışına çıkarılması sonrası durumu Albayrak'a iletiyorlar.
Bakan'ın talimatıyla bankalar, verdikleri kredileri geri çağırıyorlar.
Bu aşamada BDDK, düzenleyici ve denetleyici kurul olarak niye devreye girmiyor, o belli değil.
İddiaya göre, Zülfikarlar, bu kez başka bankalardan kredi alarak söz konusu 5 bankadan aldığı krediyi kapatıyor.
ZEMİN YOKLANIYOR
Finans çevrelerini de hareketlendiren bu süreç sonrası Zülfikarlar'a yönelik şirketin faaliyetleri tüm yönleri ile mercek altına alınıyor.
En son Derince Limanı'nda başlatılan, “kaçakçılık incelemesi” işlemi sonrası, grup da Cumhurbaşkanlığı himayesinde başlatılan kampanyaya destek mesajı ile, yaşanan sorunların çözümü için zemin yoklama yoluna gidiyor.
İçişleri Bakanlığı TIR'lardaki malları dağıtmışsa sorun çözülmüş demektir…
ZÜLFİKAR HOLDİNG'TEN AÇIKLAMA
Yazının ardından Zülfikar Holding’ten açıklama yapıldı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“1942 yılında temelleri atılmış olan Zülfikarlar Holding; petrol, kimya, finans ve enerji sektörlerinde yürüttüğü faaliyetlerine 80 yıla yakın bir süredir devam etmektedir.
Bulunduğu sektörlerde öncü konumunu koruyan Zülfikarlar Holding ve grup şirketleri, her daim hizmet ettiği halkımızın yanında yer almaktadır.
Zülfikarlar Holding grup şirketlerinden Türkiye Petrolleri ile; kurucumuz İskender Zülfikari adına eğitim ve yardım faaliyetleri yürüten İskender Zülfikari Vakfı, ortak bir çalışma ile, İç İşleri Bakanlığı Koordinasyonunda Ramazan döneminde ihtiyaç sahibi ailelere dağıtılmak üzere yardım kampanyası düzenlemiştir.
Bu yardımın sicil affı gibi bir konu ilişkilendirilmesi son derece yanlıştır.
Yazınızda yer verdiğiniz; “Grubun, kimyevi mal yüklü gemileri geçtiğimiz hafta Derince Limanı’na ulaştı. Ancak, Gümrük Muhafaza ekipleri ürünlerin gümrüklü sahaya indirilmesine izin vermedi. Sektör kaynaklarına göre el konulan mallar FETÖ soruşturmasına takıldı,” ifadesinde yer alan iddialar gerçeği yansıtmamaktadır.
Zülfikarlar Holding’e bağlı grup şirketlerimizden hiçbirinde bu ve buna benzer, bahsi geçen bir gelişme yaşanmamıştır. “Sektör kaynaklarından edinilen bilgiler”, asılsız iddialardan ibarettir. Zülfikarlar Holding ve grup şirketleri, kurulduğu ilk günden bugüne Türkiye Cumhuriyeti yasalarına, devletin ve milletin bütünlüğüne saygı ve riayetle ticari faaliyetlerini sürdürmektedir.
Yazınızda belirttiğiniz bir diğer iddia ise şudur: “Akfel Şirketler Grubu ile Zülfikarlar'ın parasal ilişkisi soruşturuluyormuş. FETÖ soruşturması kapsamında hakkında yakalama kararı bulunan Akfel'in sahibi Mehmet Fatih Baltacı'nın Akdeniz Faktoring ile para trafiği araştırılıyor,”.
Grubumuzun, Akfel şirketler grubu ile doğrudan bir ilişkisi hiçbir zaman olmamıştır.
Akfel Şirketler Grubu ile herhangi bir ticari ilişki içerisinde bulunulmamıştır.
Grubumuzun müşterisi olan başka bir firmanın ciroladığı Akfel çeki sebebi ile grubumuz da mağdur konumundadır ve söz konusu durumla ilgili yasal süreç devam etmektedir.
Yazınızın ilgili kısmında sonuç bölümünde bir başka iddia ise şöyledir:
“(…) Bankacılık sektörünün iki üst düzey yöneticisinden edinilen bilgilere göre Zülfikarlar, 2'si özel sektör toplam 5 bankadan 1,2 milyar TL kredi kullanıyor.
Şirket bu krediyi bir süre sonra dolara çeviriyor ve bir kamu bankası üzerinden 200 milyon dolar olarak Londra'daki hesaplarına aktarıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, yurtdışına para çıkaran iş insanlarına yönelik sözlerinin gerisinde yatan işlemlerden birinin de bu gelişme olduğu ileri sürülüyor. Kamu bankası yetkilileri, 200 milyon doların, kendi bankaları aracı kılınarak yurtdışına çıkarılması sonrası durumu Albayrak'a iletiyorlar.
Bakan'ın talimatıyla bankalar, verdikleri kredileri geri çağırıyorlar. Bu aşamada BDDK, düzenleyici ve denetleyici kurul olarak niye devreye girmiyor, o belli değil. İddiaya göre, Zülfikarlar, bu kez başka bankalardan kredi alarak söz konusu 5 bankadan aldığı krediyi kapatıyor. Finans çevrelerini de hareketlendiren bu süreç sonrası Zülfikarlar'a yönelik şirketin faaliyetleri tüm yönleri ile mercek altına alınıyor.”
Zülfikarlar Holding ve Grup Şirketlerinin yıllık cirosu yaklaşık 9.5 milyar TL’dir. Bu finansal yapının içerisinde kullanılan çeşitli krediler mevcuttur. Öz kaynakları ile Türkiye’nin öncü gruplarından biri durumunda olan Zülfikarlar Holding’in, kamu bankalarına herhangi bir nakdi kredi borcu bulunmamaktadır.
Ticari faaliyetleri kapsamında, özel veya kamu bankalarından kredi kullanıp, dolara çevirip, özel veya kamu bankaları aracılığı ile yurtdışına para aktarılması da söz konusu değildir.”