iltasyazilim
FD Üye
Akarsu Yıpratma Ve Biriktirme,
Çay Aşındırma Şekilleri,
dere biriktirme şekilleri nelerdir
Dere Aşındırma Ve Biriktirme Şekilleri Hakkında; Akarsu Aşındırma Şekilleri
1) Kimyasal yıpratma: Akarsuyun geçtiği yerlerdeki basit eriyebilen kayaları eriterek beraberinde taşıması olayıdır
2) Mekanik yıpratma: Akarsuların aşındırması daha fazla mekanik yolla gerçekleşir
Mekanik Aşındırmada Etkili Olan Faktörler
1) Çay yatak eğimi,
2) Akarsuyun akımı,
3) Akarsuyun akıntı hızı,
4) Akarsuyun tartı miktarı,
5) Akarsuyu yatağı çevresindeki tümör,
6) Dere yatağındaki kayaların özelliği,
* Akarsular aşındırma faaliyetini daha çok ağızdan kaynağa doğru geri yıpratma şeklinde gerçekleştirir
* Denize dökülen bir dere yatağını en son deniz seviyesine dek aşındırır Buna taban seviyesi (genel kaide seviyesi) denir Göle dökülen çay da yatağını en son göl seviyesine kadar yapar Buna da yerel kural seviyesi denir
Denge Profili: Akarsuların yatağını ağızdan kaynağa doğru geri aşındırarak düzleştirmesiyle oluşan iç bükey eğriye denir Türkiye akarsuları denge profiline ulaşmamışlardır Sebebi : Türkiyenin bugünkü yer şekillerinin yakın bir dönemde oluşmuş olmasıdır
Nehir Aşındırması
Dere yatakları baştan başa akarken iki yoldan yıpratma yapar
1) Kimyasal Yıpratma:Toprak ve kayaların erimesi yoluyla olur Kayaların yapısına suyun sıcaklığına ve içindeki CO2 miktarına bağlıdır Erime sıcaklıkta arttığı için kimyasal yıpratma yaz aylarında ve tropikal bölgelerde daha çok olur
2) Mekanik Aşındırma:Akarsuların toprak ve kayalardan parçalar koparması ile oluşur Akarsuyun mekanik yıpratma gücü şu etkenlere bağlıdır:
a) Su Miktarı (Akıntı):Bir akarsuyun taşıdığı su miktarı arttıkça yıpratma gücüde artar böylece fazla su içeren büyük akarsular daha fazla aşındırırlar Su fazlalığı sebebiyle bir nehir üzerinde en fazla aşındırma başlangıçta ağız kısmında olur Ve yatağın kazılması da buradan geriye doğru ilerler buna geriye eskime denir
b) Akış Hızı:Aşındırma üstünde etkili olan ikinci etken akarsuyun sızıntı hızıdır Bu da eğime bağlıdır Eğimin artı olduğu bölgelerde akarsular daha süratli akar,aşındırma güçleri artar Mesela Türkiye ’deki akarsular saniyede akıttıkları toplam su miktarı bakımından fazla varlıklı olmadıkları halde yataklarında eğimin pozitif olmasından nedeniyle artı aşındırırlar
c) Önem Miktarı:Akarsuyun taşıdığı kum,çakıl,eksen gibi maddeler akarsuyun aşındırma kazma araçlarıdır bu nedenle siklet ne dek çoksa aşındırma da pek artı olur
d) Zeminin Özelliği:Yıpratma akarsuyun geçtiği yerlerdeki kayaların özellikleri ile de ilgilidir Kum çakıl gibi gevşek maddeler daha basit koparılıp aşındırılır Dirençli kayalar,katılaşım kayaları ve sert kum taşları aşınmaya daha uzun vakit karşı koyarlar Akarsuyun geçtiği alanlar bitki örtüsünden mahrum ise yıpratma işlemi daha da artar
AKARSULARIN AŞINDIRMA ŞEKİLLERİ
DENGE PROFİLİ Akarsular yataklarını eğimin pozitif olduğu yerlerde derine içten,eğimin az olduğu yerlerde ise yan olarak aşındırırlar Bir dere yatağını derine doğru aşındırdıkça yatak eğimi azalır,deniz seviyesine yaklaşır Hiç bir akarsu yatağını deniz seviyesinden daha derine aşındıramaz buna taban seviyesi denir Taban seviyesine ulaşmış akarsularda derine yıpratma sona erer Akarsuyun ağız bölümü su miktarının çokluğuna ast olarak taban seviyesine daha kısa sürede ulaşır buralarda derine yıpratma olmaz ama kaynağına (geriye) doğru derine yıpratma artarak devam eder Buna geriye doğru yıpratma yada boyuna aşındırma denir Geriye yıpratma sonucunda akarsu boyunu geriye doğru uzatır Su bölümü alanını yararak komşu akarsuyun yada kollarından birini kendine bağlayabilir Bu olaya kapma denir Bu olay nedeniyle nehir havzaları genişleyebilir Yıpratma sürdükçe akarsuyun yatak eğimi azalır, akış hızı yavaşlar Derine yıpratma azalır ve az daha sona erer Bu duruma erişmiş bir akarsuyun yatağında başlangıçtaki pürüzler,şelaleler ortadan kaldırılmıştır Nehir yatağının ağzından kaynağa dürüst uzanan profili iç bükey uyumlu bir eğri halindedir Buna denge profili denir Denge profiline ulaşmış akarsular yavaş akışlı ve enerji potansiyelleri eksik olur aynı zamanda bu akarsular nakliyecilik için elverişlidirler Türkiye ’deki akarsular genelde denge profilini almamış akarsulardır Bunun nedeni Türkiye ’nin bu günkü yeryüzü şeklini yakın bir jeolojik devirde (IVZaman başları) almış olmasıdır Nitekim Türkiye ’nin IIIZaman sonunda peneplen halinde iken IVZaman başında toptan yükselmiş olduğu saptama edilmiştir Bunun sonucu olarak Türkiye ’de dağlara oranla daha geniş yer kaplayan ova ve platolar yükseklerde kalmış ve akarsuların denge profili de bozulmuştur böylece Türkiye ’deki akarsulardan nakliyecilik sahasında istifade edilememektedir
Vadiler
Akarsuların yataklarını derine ve yana aşındırması ile oluşan ve aralıksız inişi olan uzun çukurlardır Değişik şekilleri vardır
a)Boğaz Vadi:Yüksek yerlerde derine yıpratma ile oluşmuş vadilerdir Yamaçlar tepede olan vadi dardır Dağları enine yaran ırmak vadileri Türkiye ’de kuzey ve güney yönlü ulaşımda rahat sağlar Bunlara yamaç vadileri de denir Örnek Marmara da Gevye Boğazı,Küre dağlarında Kızılırmak vadisi Canik Dağlarında Yeşilırmak Vadisi,Akdeniz de Çubuk ve Gülek boğazları gibi
b)Kanyon Vadierine aşındırmayı tamamlayan akarsuyun geçtiği bölgenin Epirojenik hareketler sonucu yükselmesi yada denizlerin çekilmesi sonucu çay yatağını baştan derinleştirir Bu Nedenle vadi yamaçlarındaki seki(taraça) denilen basamaklar oluşur Kalkerli arazilerde ayrı kayaların erimesi sonucunda da kanyon vadi oluşur Mesela Akdeniz ’de Göksu Kanyonu gibi
c)Çentik Vadi:Bir Takım vadilerin profili V biçimindedir Bu nesil vadilere çentik vadi denir Bu alıcı vadiler genelde akarsuların yukarı çığırlarında oluşurlar aynı zamanda akarsuların birincil oluştukları dönemdeki genç vadilerdir
d)Yatık Yamaçlı Vadi:Yanlamasına aşındırmanın fazla olduğu ve yamaçların yatıklaştırıldığı yerlerde vadilerin profili genişler ve yatık yamaçlı vadiler meydana gelir Bu herif vadilerin genelde alüvyonla dolgun geniş bir tabanları da vardır
e)Geniş (alüvyal) Tabanlı Vadi:Yana aşındırmanın etkisi ile genişleyen vadilerdir Eğimin azalmasına ast olarak birikmelerle alüvyon bir taban oluşmuştur
Menderes (Büklüm – Menderesli Akıntı)
Akarsular yataklarını yanlara dürüst da aşındırırlar sular bazen bir yamaca ara sıra ötekine çarpar Çarpma ile yamaçların altı kazılır,zamanla yıkılır ve daha çok geriler Böylece bir nehir vadisindeki girintiler çıkıntılar büklümler halini alır Bu büklümler büyüdükçe vadi genişler yamaçlar geriler Bir dere vadisinde mendereslerin oluşması yatak eğiminin azalmasına bağlıdır Bir akarsuda mendereslerin artması bu akarsuyun :
Yatak eğiminin azaldığını
Uzunluğunun arttığını
Hızının azaldığını
Yıpratma gücünün azaldığını gösterir
Türkiye ’de bilhassa Ege bölgesinde yer alan akarsular (Gediz,BakırçayKMenderes,BMenderes) son derece keskin menderesler meydana getirirler
Peri Bacaları
Peribacaları volkanik tüf ve millerle dolgun yamaçlarda sellenme sonucunda meydana gelirler Yamaçtaki tüf ve miller arasında yer yer daha dirençli tabakalar veya bloklar varsa bunlar altlarındaki yumuşak kısımları sellenmeye karşı korurlar Bu Nedenle üzerine şapka gibi bir kaya parçası duran sütunları hatırlatan ilginç şekiller meydana gelmiş olur Peribacaları ülkemizde özellikle Ürgüp ve Nevşehir dolaylarında görülür Peribacalarının şekillenmesinde aynı zamanda rüzgarın da dolaylı etkisi vardır
Kırgıbayır (Badlands)
Sel sularının etkisi ile yamaçlar yarılır ve bununla beraber gittikçe yatıklaşır giderken benzeri verimsiz bölgelerde eksen ve tüf gibi maddelerden yapılmış yamaçlar üstünde çok sık su baskını yarıntılarından oluşmuş allak bullak ve üzerinde dolaşılması fazla kuvvet olan bir takım şekillerde meydana gelir bunlara kırgıbayır adı verilir
Dev Kazanı
Akarsuların çağlayan yaparak düştüğü yerlerde oluşan aşınım şekillerdirÇukur şeklindedirler
Platolar
Akarsular göre derince kazılmış yarılmış düzlüklerdir bu düzlükler eski peneplenlerin gençleşmesiyükselmesi sonucunda oluşurlar Bazıları da lav düzlükleridir
Peneplen (Yontukdüz)
Akarsular yerkabuğunun yüksek kısımlarını aşındırarak çukur yerleri doldurarak yeryüzünü düzleştirmeye çalışırlar İrili ufaklı bir fazla akarsu göre yapılan aşındırmaya yan olarak fazla uzun bir süre sonucun da bütün arazi alçalmış engebelik bakımından silikleşmiş olur Bu Nedenle karaların yüzeyi deniz seviyesi yakınlarına değin alçaltılır ve hafif dalgalı bir düzlük haline dönüşür Dere aşındırması sonucunda meydana gelen bu gibi düzlüklere peneplen adı verilir Türkiye IIIZamanın sonlarında peneplen halinde iken IVZamanın başlarında hep yükselmiş ve peneplen yüzeyi yükseklerde kalmıştır Türkiye ’deki ova ve platoların yükseklerde bulunmasının nedeni bu peneplen yüzeylerinin yükselmesidir
Nehir Biriktirme Şekilleri
Akarsular aşındırdıkları maddeleri beraberinde taşır Yatak eğimleri azaldığında akarsuların yıpratma ve nakliye gücü de azalır bu nedenle taşıma güçlerinin azaldığı yerde taşıdıkları maddeleri biriktirirler
UYARI : Akarsuların yatak eğimi azaldığında hızları, aşındırma ve nakliye güçleri azalır Biriktirmedeki, esas faktör yatak eğimin azalmasıdır
Birikinti Konisi: Yamaçlardan inen akarsular, aşındırdıkları maddeleri eğimin azaldığı eteklerde biriktirir Yarım koni şeklindeki bu birikimlere birikinti konisi adı verilir Birikinti konileri zamanla gelişerek verimli tarım alanı durumuna gelebilir
Dağ Eteği Ovası: Bir dağın yamaçlarından inen akarsular taşıdıkları maddeleri eğimin azaldığı yerde birikinti konileri biçiminde biriktirirler Zamanla birikinti konilerinin birleşmesiyle oluşan hafif dalgalı düzlüklere dağ eteği ovası adı verilir
Dağ İçi Ovası: Dağlık alanların iç kısımlarında, çevreden gelen akarsuların taşıdıkları maddeleri eğimin azaldığı yerlerde biriktirmesi ile oluşan ovalardır Türkiye gibi zorlu ülkelerde dağ içi ovaları çok görülür
Taban Seviyesi Ovası: Akarsuların taban seviyesine ulaştığı yerlerde, eğimin azalması nedeniyle taşıdığı maddeleri biriktirmesi ile oluşturduğu ovalardır Bu tür ovalarda akarsular menderesler yaparak akar Gediz ve Menderes akarsularının altında bölümlerindeki ovalar bu türdendir *
Çay Aşındırma Şekilleri,
dere biriktirme şekilleri nelerdir
Dere Aşındırma Ve Biriktirme Şekilleri Hakkında; Akarsu Aşındırma Şekilleri
1) Kimyasal yıpratma: Akarsuyun geçtiği yerlerdeki basit eriyebilen kayaları eriterek beraberinde taşıması olayıdır
2) Mekanik yıpratma: Akarsuların aşındırması daha fazla mekanik yolla gerçekleşir
Mekanik Aşındırmada Etkili Olan Faktörler
1) Çay yatak eğimi,
2) Akarsuyun akımı,
3) Akarsuyun akıntı hızı,
4) Akarsuyun tartı miktarı,
5) Akarsuyu yatağı çevresindeki tümör,
6) Dere yatağındaki kayaların özelliği,
* Akarsular aşındırma faaliyetini daha çok ağızdan kaynağa doğru geri yıpratma şeklinde gerçekleştirir
* Denize dökülen bir dere yatağını en son deniz seviyesine dek aşındırır Buna taban seviyesi (genel kaide seviyesi) denir Göle dökülen çay da yatağını en son göl seviyesine kadar yapar Buna da yerel kural seviyesi denir
Denge Profili: Akarsuların yatağını ağızdan kaynağa doğru geri aşındırarak düzleştirmesiyle oluşan iç bükey eğriye denir Türkiye akarsuları denge profiline ulaşmamışlardır Sebebi : Türkiyenin bugünkü yer şekillerinin yakın bir dönemde oluşmuş olmasıdır
Nehir Aşındırması
Dere yatakları baştan başa akarken iki yoldan yıpratma yapar
1) Kimyasal Yıpratma:Toprak ve kayaların erimesi yoluyla olur Kayaların yapısına suyun sıcaklığına ve içindeki CO2 miktarına bağlıdır Erime sıcaklıkta arttığı için kimyasal yıpratma yaz aylarında ve tropikal bölgelerde daha çok olur
2) Mekanik Aşındırma:Akarsuların toprak ve kayalardan parçalar koparması ile oluşur Akarsuyun mekanik yıpratma gücü şu etkenlere bağlıdır:
a) Su Miktarı (Akıntı):Bir akarsuyun taşıdığı su miktarı arttıkça yıpratma gücüde artar böylece fazla su içeren büyük akarsular daha fazla aşındırırlar Su fazlalığı sebebiyle bir nehir üzerinde en fazla aşındırma başlangıçta ağız kısmında olur Ve yatağın kazılması da buradan geriye doğru ilerler buna geriye eskime denir
b) Akış Hızı:Aşındırma üstünde etkili olan ikinci etken akarsuyun sızıntı hızıdır Bu da eğime bağlıdır Eğimin artı olduğu bölgelerde akarsular daha süratli akar,aşındırma güçleri artar Mesela Türkiye ’deki akarsular saniyede akıttıkları toplam su miktarı bakımından fazla varlıklı olmadıkları halde yataklarında eğimin pozitif olmasından nedeniyle artı aşındırırlar
c) Önem Miktarı:Akarsuyun taşıdığı kum,çakıl,eksen gibi maddeler akarsuyun aşındırma kazma araçlarıdır bu nedenle siklet ne dek çoksa aşındırma da pek artı olur
d) Zeminin Özelliği:Yıpratma akarsuyun geçtiği yerlerdeki kayaların özellikleri ile de ilgilidir Kum çakıl gibi gevşek maddeler daha basit koparılıp aşındırılır Dirençli kayalar,katılaşım kayaları ve sert kum taşları aşınmaya daha uzun vakit karşı koyarlar Akarsuyun geçtiği alanlar bitki örtüsünden mahrum ise yıpratma işlemi daha da artar
AKARSULARIN AŞINDIRMA ŞEKİLLERİ
DENGE PROFİLİ Akarsular yataklarını eğimin pozitif olduğu yerlerde derine içten,eğimin az olduğu yerlerde ise yan olarak aşındırırlar Bir dere yatağını derine doğru aşındırdıkça yatak eğimi azalır,deniz seviyesine yaklaşır Hiç bir akarsu yatağını deniz seviyesinden daha derine aşındıramaz buna taban seviyesi denir Taban seviyesine ulaşmış akarsularda derine yıpratma sona erer Akarsuyun ağız bölümü su miktarının çokluğuna ast olarak taban seviyesine daha kısa sürede ulaşır buralarda derine yıpratma olmaz ama kaynağına (geriye) doğru derine yıpratma artarak devam eder Buna geriye doğru yıpratma yada boyuna aşındırma denir Geriye yıpratma sonucunda akarsu boyunu geriye doğru uzatır Su bölümü alanını yararak komşu akarsuyun yada kollarından birini kendine bağlayabilir Bu olaya kapma denir Bu olay nedeniyle nehir havzaları genişleyebilir Yıpratma sürdükçe akarsuyun yatak eğimi azalır, akış hızı yavaşlar Derine yıpratma azalır ve az daha sona erer Bu duruma erişmiş bir akarsuyun yatağında başlangıçtaki pürüzler,şelaleler ortadan kaldırılmıştır Nehir yatağının ağzından kaynağa dürüst uzanan profili iç bükey uyumlu bir eğri halindedir Buna denge profili denir Denge profiline ulaşmış akarsular yavaş akışlı ve enerji potansiyelleri eksik olur aynı zamanda bu akarsular nakliyecilik için elverişlidirler Türkiye ’deki akarsular genelde denge profilini almamış akarsulardır Bunun nedeni Türkiye ’nin bu günkü yeryüzü şeklini yakın bir jeolojik devirde (IVZaman başları) almış olmasıdır Nitekim Türkiye ’nin IIIZaman sonunda peneplen halinde iken IVZaman başında toptan yükselmiş olduğu saptama edilmiştir Bunun sonucu olarak Türkiye ’de dağlara oranla daha geniş yer kaplayan ova ve platolar yükseklerde kalmış ve akarsuların denge profili de bozulmuştur böylece Türkiye ’deki akarsulardan nakliyecilik sahasında istifade edilememektedir
Vadiler
Akarsuların yataklarını derine ve yana aşındırması ile oluşan ve aralıksız inişi olan uzun çukurlardır Değişik şekilleri vardır
a)Boğaz Vadi:Yüksek yerlerde derine yıpratma ile oluşmuş vadilerdir Yamaçlar tepede olan vadi dardır Dağları enine yaran ırmak vadileri Türkiye ’de kuzey ve güney yönlü ulaşımda rahat sağlar Bunlara yamaç vadileri de denir Örnek Marmara da Gevye Boğazı,Küre dağlarında Kızılırmak vadisi Canik Dağlarında Yeşilırmak Vadisi,Akdeniz de Çubuk ve Gülek boğazları gibi
b)Kanyon Vadierine aşındırmayı tamamlayan akarsuyun geçtiği bölgenin Epirojenik hareketler sonucu yükselmesi yada denizlerin çekilmesi sonucu çay yatağını baştan derinleştirir Bu Nedenle vadi yamaçlarındaki seki(taraça) denilen basamaklar oluşur Kalkerli arazilerde ayrı kayaların erimesi sonucunda da kanyon vadi oluşur Mesela Akdeniz ’de Göksu Kanyonu gibi
c)Çentik Vadi:Bir Takım vadilerin profili V biçimindedir Bu nesil vadilere çentik vadi denir Bu alıcı vadiler genelde akarsuların yukarı çığırlarında oluşurlar aynı zamanda akarsuların birincil oluştukları dönemdeki genç vadilerdir
d)Yatık Yamaçlı Vadi:Yanlamasına aşındırmanın fazla olduğu ve yamaçların yatıklaştırıldığı yerlerde vadilerin profili genişler ve yatık yamaçlı vadiler meydana gelir Bu herif vadilerin genelde alüvyonla dolgun geniş bir tabanları da vardır
e)Geniş (alüvyal) Tabanlı Vadi:Yana aşındırmanın etkisi ile genişleyen vadilerdir Eğimin azalmasına ast olarak birikmelerle alüvyon bir taban oluşmuştur
Menderes (Büklüm – Menderesli Akıntı)
Akarsular yataklarını yanlara dürüst da aşındırırlar sular bazen bir yamaca ara sıra ötekine çarpar Çarpma ile yamaçların altı kazılır,zamanla yıkılır ve daha çok geriler Böylece bir nehir vadisindeki girintiler çıkıntılar büklümler halini alır Bu büklümler büyüdükçe vadi genişler yamaçlar geriler Bir dere vadisinde mendereslerin oluşması yatak eğiminin azalmasına bağlıdır Bir akarsuda mendereslerin artması bu akarsuyun :
Yatak eğiminin azaldığını
Uzunluğunun arttığını
Hızının azaldığını
Yıpratma gücünün azaldığını gösterir
Türkiye ’de bilhassa Ege bölgesinde yer alan akarsular (Gediz,BakırçayKMenderes,BMenderes) son derece keskin menderesler meydana getirirler
Peri Bacaları
Peribacaları volkanik tüf ve millerle dolgun yamaçlarda sellenme sonucunda meydana gelirler Yamaçtaki tüf ve miller arasında yer yer daha dirençli tabakalar veya bloklar varsa bunlar altlarındaki yumuşak kısımları sellenmeye karşı korurlar Bu Nedenle üzerine şapka gibi bir kaya parçası duran sütunları hatırlatan ilginç şekiller meydana gelmiş olur Peribacaları ülkemizde özellikle Ürgüp ve Nevşehir dolaylarında görülür Peribacalarının şekillenmesinde aynı zamanda rüzgarın da dolaylı etkisi vardır
Kırgıbayır (Badlands)
Sel sularının etkisi ile yamaçlar yarılır ve bununla beraber gittikçe yatıklaşır giderken benzeri verimsiz bölgelerde eksen ve tüf gibi maddelerden yapılmış yamaçlar üstünde çok sık su baskını yarıntılarından oluşmuş allak bullak ve üzerinde dolaşılması fazla kuvvet olan bir takım şekillerde meydana gelir bunlara kırgıbayır adı verilir
Dev Kazanı
Akarsuların çağlayan yaparak düştüğü yerlerde oluşan aşınım şekillerdirÇukur şeklindedirler
Platolar
Akarsular göre derince kazılmış yarılmış düzlüklerdir bu düzlükler eski peneplenlerin gençleşmesiyükselmesi sonucunda oluşurlar Bazıları da lav düzlükleridir
Peneplen (Yontukdüz)
Akarsular yerkabuğunun yüksek kısımlarını aşındırarak çukur yerleri doldurarak yeryüzünü düzleştirmeye çalışırlar İrili ufaklı bir fazla akarsu göre yapılan aşındırmaya yan olarak fazla uzun bir süre sonucun da bütün arazi alçalmış engebelik bakımından silikleşmiş olur Bu Nedenle karaların yüzeyi deniz seviyesi yakınlarına değin alçaltılır ve hafif dalgalı bir düzlük haline dönüşür Dere aşındırması sonucunda meydana gelen bu gibi düzlüklere peneplen adı verilir Türkiye IIIZamanın sonlarında peneplen halinde iken IVZamanın başlarında hep yükselmiş ve peneplen yüzeyi yükseklerde kalmıştır Türkiye ’deki ova ve platoların yükseklerde bulunmasının nedeni bu peneplen yüzeylerinin yükselmesidir
Nehir Biriktirme Şekilleri
Akarsular aşındırdıkları maddeleri beraberinde taşır Yatak eğimleri azaldığında akarsuların yıpratma ve nakliye gücü de azalır bu nedenle taşıma güçlerinin azaldığı yerde taşıdıkları maddeleri biriktirirler
UYARI : Akarsuların yatak eğimi azaldığında hızları, aşındırma ve nakliye güçleri azalır Biriktirmedeki, esas faktör yatak eğimin azalmasıdır
Birikinti Konisi: Yamaçlardan inen akarsular, aşındırdıkları maddeleri eğimin azaldığı eteklerde biriktirir Yarım koni şeklindeki bu birikimlere birikinti konisi adı verilir Birikinti konileri zamanla gelişerek verimli tarım alanı durumuna gelebilir
Dağ Eteği Ovası: Bir dağın yamaçlarından inen akarsular taşıdıkları maddeleri eğimin azaldığı yerde birikinti konileri biçiminde biriktirirler Zamanla birikinti konilerinin birleşmesiyle oluşan hafif dalgalı düzlüklere dağ eteği ovası adı verilir
Dağ İçi Ovası: Dağlık alanların iç kısımlarında, çevreden gelen akarsuların taşıdıkları maddeleri eğimin azaldığı yerlerde biriktirmesi ile oluşan ovalardır Türkiye gibi zorlu ülkelerde dağ içi ovaları çok görülür
Taban Seviyesi Ovası: Akarsuların taban seviyesine ulaştığı yerlerde, eğimin azalması nedeniyle taşıdığı maddeleri biriktirmesi ile oluşturduğu ovalardır Bu tür ovalarda akarsular menderesler yaparak akar Gediz ve Menderes akarsularının altında bölümlerindeki ovalar bu türdendir *