Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Anksiyete Bozuklukları

Anksiyete Bozuklukları
0
89

ahmet0135

FD Üye
Katılım
Nis 13, 2018
Mesajlar
3,753
Etkileşim
89
Puan
48
F-D Coin
0
Anksiyete Bozuklukları

Anksiyetenin en iyi tanımı, somatik belirtilerin de eşlik ettiği, normal dışı, nedensiz bir tedirginlik ve korku halidir

Anksiyeteyi, kaygı, sıkıntı, bunaltı, endişe olarak da adlandırabiliriz Anksiyete yaşayan kişi bu durumu kotu bir şey olacakmış hissi, hoş olmayan bir endişe haliya da nedensiz bir korkuşeklinde ifade eder Korku, dışarıdan gelebilecek kaynağı belli gercek bir tehlike karşısında ruhsal ve bedensel olarak verilen bir tepki bicimidir Boyle gercek bir tehlike ile karşılaşan kişi şiddetli bir korku duygusuyla beraber fiziksel tepkiler de gosterir: kalp carpıntısı, titreme, terleme, gozbebeklerde buyume, urperme, vb gibi Anksiyete de kişi sanki kotu bir şey olacakmış gibi nedeni belirsiz bir endişe hisseder Anksiyete, nedeni hakkında net bir bilgimizin olmadığı, icsel bir tehlike ya da tehdit karşısında gosterilen psikolojik bir tepki olmasına rağmen, korkuda olduğu gibi bedensel belirtilerin eşlik ettiği bir durumdur Bu durum cok hafif bir tedirginlik ve gerginlik duygusundan panik derecesine kadar varan değişik yoğunluklarda yaşanabilir

Anksiyetenin en iyi tanımı, somatik belirtilerin de eşlik ettiği, normal dışı, nedensiz bir tedirginlik ve korku halidir

Anksiyete sık yaşanan, herkes tarafından zaman zaman hissedilen bir duygudur ve her zaman bir hastalık belirtisi olarak duşunulmemelidir Okulun ilk gununde, hoşlandığını biri ile ilk randevuda ya da yeni ve değişik bir durumun başlangıcında anksiyete duyulması normaldir

Normal anksiyetenin organizmayı uyarıcı, koruyucu ve motive edici ozellikleri vardır

Anksiyetenin patalojik olduğuna karar verebilmek icin, uyaranın şiddeti ile ortaya cıkan anksiyete uyaran ile uyumlu olmaması, zamanla azalmak yerine değişmemesi ya da şiddetlenmesi, klinik tabloya ağırlıklı olarak anksiyetenin fiziksel belirtileri hakim olması, anksiyeteye katlanılaması ve işlevselliğin bozulması gerekir Bu durumda anksiyete kişinin mesleki ve ailevi yaşantısını etkilemeye başlar, kişilerarası ilişkilerinde bozulmalara neden olur, gun icinde sık sık ortaya cıkar ve gunun buyuk bir kısmını kaplar, kişi bu duygulanımı kontrol edemez ve başa cıkamaz Bu semptomların yanında huzursuzluk, gerginlik, tedirginlik, sıkıntı, daralma, cabuk yorulma, konsantrasyon zorluğu, kolay irkilme ve tetikte olma da gozlemlenir Anksiyete esnasında gorulebilecek psikosomatik reaksiyonlar ise; baş ağrısı, baş donmesi, kulak cınlaması, ağız kuruluğu, carpıntı, nefes darlığı, muhtelif ağrılar ve gastrointestinal şikayetlerdir

Anksiyete Bozukluklarını DSMIVTR ’a gore:
Panik Atağı

Agorfobi

Agorafobi Olmadan Panik Bozukluğu

Agorafobi ile Birlikte Panik Bozukluğu

Panik Bozukluğu Oykusu Olmadan Agorafobi

Ozgul Fobi

Sosyal Fobi (Sosyal Anksiyete Bozukluğu)

ObsesifKompulsif Bozukluk

Travma Sonrası Stres Bozukluğu

Akut Stres Bozukluğu

Yaygın Anksiyete Bozukluğu

Bir Genel Tıbbı Duruma bağlı Anksiyete Bozukluğu

Madde Kullanımının Yol Actığı Anksiyete Bozukluğu

Başka Turlu Adlandırılamayan Anksiyete Bozuklukluğu
olarak sınıflandırabiliriz

Anksiyete Bozukluğu her 100 kişiden 30 ’unda yaşamlarının bir doneminde gorulebilir Toplumda gorulme oranı %3 olup, hayat boyu rastlanabilme oranı % 5 civarında saptanabilmiştir Tum kaygı bozuklukluklarının %12 sini oluşturur Kadınlarda erkeklere oranla iki kat fazla gorulur Vakaların yarısından coğu cocukluk ve erişkinliğe geciş doneminde başlamaktadır Yaşlılıkta en cok gorulen kaygı bozukluğudur ( yaşlılıkta gorulen kaygı bozukluklarının % 60 ’ini oluşturur)

Anksiyete Bozukluğu teşhisi konan kişilerin genelde cekingen ve bağımlı bir yapıları olup, kendilerine guvenleri azdır Coğu vakanın toplusal ilişkilerde arka planda durmayı yeğleyip, aşırı kırılgan, utangac, eleştiriye cok duyarlı, cabuk yıkılan kişiler oldukları gorulmuştur

Anksiyete Bozuklukları ’nda annenin gerilim ve kaygısının onemli olduğu duşunulmektedir Vakaların cocukluklarında yuksek bir oranda anne baba ayrılığı (ya da vefatı) olduğu gozlemlenir Zorlu bir cocukluk donemi gecirmişlerdir Hastalığın birinci derece akrabalarda gorulme oranı, normallere kıyasla 5 kat daha yuksektir Yapılan bir calışmaya gore hastaların % 30 ’unda, hastalığın stresli bir olayla başladığı belirlenmiştir

Anksiyete Bozukluğu ’nun tedavisinde ilac tedavisi yanında , kişinin beklentileri, duşunuş bicimini değiştirme, gevşeme eğitimi, belli durumlardan kacınma gelişmiş ise kaygıya yol acan etkenlerle yuzleştirme gibi yaklaşımların olduğu bilişsel tedavi uygulanmalıdır Kaygıyı artırabilen kafeinli maddelerin (cay, kahve, kola, cikolata) azaltılması onerilmelidir

Drphil R Meltem Kavcar Sırmalı
 
858,506Konular
983,095Mesajlar
33,116Kullanıcılar
TrsweozZSon üye
Üst Alt