iltasyazilim
FD Üye
Atatürk'ün Çocuklara Verdiği Tartma
Atatürk çocukları çok severdi Onun dilinde çocuk sevgi demekti Sevdiklerine hangi yaşta olursa olsunlar çocukdiye seslenirdi Ona kadar çocuklar saflığı temsil ederdi ve etrafında aralıksız çocuk görmek isterdi Çocuklar Ona neşe veriyordu
Atatürk'ün hayatı incelendiğinde savaş yıllarının en kötü koşullarında deha çocuklarla yakından ilgilendiği ve çoğu çocuğu koruması altına aldığı görülür
Atatürk çocukları ülkenin geleceği olarak görüyor, onlara fazla güveniyordu Çocuklara laf hakkı verilmesini ve iyi eğitilmelerini istiyordu
Bugünün küçükleri yarının büyükleridir diyen, Atatürk çocuklara çok bedel verir, gezilerinde okullara uğrar, ders dinler, sorular sorardı
Ataturk cocuklarla cok iyi gecinmesini bilir, onlari sevdigi dek da kendisini sevdirirdi Bir toplantida akilli bir cocuk gorunce dayanamaz, onunla konusurdu Bu konusma cocugun sinifina gore olurdu Bazen aritmetik, bazen Turkce dersinden sorular sorar, iyi cevaplar alinca hoşnut olurdu Cocuk bir ustunluk gosteriyorsa ilgilenerek derslerine yardimci olurdu
Son yillarda Ulku'yu tanimisti Ulku, her zaman Ataturk'un yaninda bulunurdu böylece fakat bazen misafirlerin yaninda kucagina otururdu Artik kimse kucuk kiza kizmiyor, ustelik icten gelen bir sevgi ile kucuk kizi seviyorlardi Ulku, cok sevimli bir kizdi Uzak Ataturk'u gorunce sevincle kosar, Ataturk'un kucagina firlardi Ataturk, her zamanki tatli sesiyle kucuk kiza neseli seyler soyler onun kalbini elde etmege calisirdi
Ulku, onun bir parcasi gibiydi Nereye gitse yaninda gotururdu Kucuk kiz, hasta oldugu zaman doktorlarla beraber tetkik eder, hastaligi hakkinda genis veri alirdi Ulku, bir kere tifo olmustu Doktorlar tifo gecici oldugu icin hastanin yanina sokmak istemiyorlardi Ataturk, hic birini dinlemezdi Hasta, Dolmabahce'de yattigi icin her gun Florya'dan Ulku'yu yoklamaya giderdi Birgun, Ataturk, Yalova civarinda gezintiye cikmisti Yaninda arkadaslari ve subaylar vardi
Yolu bir lahza icin karistirdi Ataturk, subayligin verdigi gorus kuvveti ile hemen yolu kestirdi Arkadaslarina donerek: Bu patikadandedi
O sirada karsilarina bir sigirtmac cikti Cocugun karni sis, yuzu sapsariydi Ataturk'un sordugu suallere gayet akillica cevap veriyordu Zeki gozleri parildiyordu Ismi Mustafa idi Sigirtmac Mustafa Turk cocugunun zekasini begenen Ataturk, ona para belirlemek istedi Almadi Yol gostermek onun vazifesi idi Para karsiliginda is yapilamazdi Ataturk'u bile tanimiyordu Israr karsisinda parayi almaga zorunlu kaldi Yalniz bir sarti vardi Torbasindaki cevizlerden Ataturk'e verecekti Ataturk o anda cocuga sordu:
Okumak ister misin,
Cocuk cevapladi; şüphesiz, Cet yanindakilere emir verdi Cocugu alarak Sisli'deki Cocuk Hastanesine yatirdilar Ataturk, onu ayrıca yokluyor, ayrıca de doktorlarla cocugun sagligi hakkinda gorusuyordu
Bir kac yıl sonradan Sigirtmac Mustafa, Kuleli Lisesi'ne girmisti Derslerine cok calisiyordu Hic sinifta kalmadan subay cikti ve sanli Turk ordusuna katildi
ATATÜRK DİYOR AMA;
Çocukları severiz, çünkü çocuk bizim devamımızdır Her çocukta biz, sonsuzluğa doğru uzayıp giden özlemimizin doyumunu buluruz
Küçük hanımlar, küçük baylar! Sizler hepiniz geleceğin bir şiddet ve ikbal ışığısınız Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizlersiniz
Atatürk çocukları öyle çok seviyordu fakat onlara bayram armağan etti 23 Nisan Ulusal Bağımsızlık ve Çocuk Bayramı, TBMM'nin 23 Nisan 1920 günü kurulmasının onuruna, TBMM kadar yalnızca Türk çocuklarına değil, tüm Dünya çocuklarına ithaf edilen, her yıl 23 Nisan günü kutlanan, Türkiye'nin milli bayramıdır 23 Nisan, TBMM'nin açılışı ve dolayısıyla da halkın yönetime tam anlamıyla dominant olmasının birincil günü olduğu için milli hakimiyet açısından da kayda değer bir anlam taşır
23 Nisan dünyada kutlanan ilk çocuk bayramıdır Atatürk'ün Türk çocuklarına hediye ettiği bu bayram şenliklerine yabancı millet*ların çocukları da katılır 23 Nisan'da idare birimleri seçimle gelen kurullar bir süre çocuklara bırakılır Bu güzel gelenek her yıl yinelenir Her 23 Nisan'da tüm Türkiye bir bayram alanı olur Çocuklar törenlerde konuş*malar yaparlar, şiirler okurlar
ATATÜRK ÇOCUK OLMUŞ
Çocuk Bayramı'nda
Gelmiş katılmış aramıza,
Atatürk çocuk olmuş bakın:
Sallanıyor salıncakta!
Gülüyor gözlerinin içi,
Gülüyor,
Gökler, denizler kadar mavi
Diyor oysa: Çocuklar, ben verdim size
Bayramların en güzelini
Dilerim, yurdumun çocukları,
Bütün çocukları dünyanın
Gülüp oynasınlar bugünkü gibi;
Acıda, sevinçte kardeş olsunlar
Çınlasın yeryüzünde barıştırma türküleri
(Aziz SİVASLIOĞLU ) *
Atatürk çocukları çok severdi Onun dilinde çocuk sevgi demekti Sevdiklerine hangi yaşta olursa olsunlar çocukdiye seslenirdi Ona kadar çocuklar saflığı temsil ederdi ve etrafında aralıksız çocuk görmek isterdi Çocuklar Ona neşe veriyordu
Atatürk'ün hayatı incelendiğinde savaş yıllarının en kötü koşullarında deha çocuklarla yakından ilgilendiği ve çoğu çocuğu koruması altına aldığı görülür
Atatürk çocukları ülkenin geleceği olarak görüyor, onlara fazla güveniyordu Çocuklara laf hakkı verilmesini ve iyi eğitilmelerini istiyordu
Bugünün küçükleri yarının büyükleridir diyen, Atatürk çocuklara çok bedel verir, gezilerinde okullara uğrar, ders dinler, sorular sorardı
Ataturk cocuklarla cok iyi gecinmesini bilir, onlari sevdigi dek da kendisini sevdirirdi Bir toplantida akilli bir cocuk gorunce dayanamaz, onunla konusurdu Bu konusma cocugun sinifina gore olurdu Bazen aritmetik, bazen Turkce dersinden sorular sorar, iyi cevaplar alinca hoşnut olurdu Cocuk bir ustunluk gosteriyorsa ilgilenerek derslerine yardimci olurdu
Son yillarda Ulku'yu tanimisti Ulku, her zaman Ataturk'un yaninda bulunurdu böylece fakat bazen misafirlerin yaninda kucagina otururdu Artik kimse kucuk kiza kizmiyor, ustelik icten gelen bir sevgi ile kucuk kizi seviyorlardi Ulku, cok sevimli bir kizdi Uzak Ataturk'u gorunce sevincle kosar, Ataturk'un kucagina firlardi Ataturk, her zamanki tatli sesiyle kucuk kiza neseli seyler soyler onun kalbini elde etmege calisirdi
Ulku, onun bir parcasi gibiydi Nereye gitse yaninda gotururdu Kucuk kiz, hasta oldugu zaman doktorlarla beraber tetkik eder, hastaligi hakkinda genis veri alirdi Ulku, bir kere tifo olmustu Doktorlar tifo gecici oldugu icin hastanin yanina sokmak istemiyorlardi Ataturk, hic birini dinlemezdi Hasta, Dolmabahce'de yattigi icin her gun Florya'dan Ulku'yu yoklamaya giderdi Birgun, Ataturk, Yalova civarinda gezintiye cikmisti Yaninda arkadaslari ve subaylar vardi
Yolu bir lahza icin karistirdi Ataturk, subayligin verdigi gorus kuvveti ile hemen yolu kestirdi Arkadaslarina donerek: Bu patikadandedi
O sirada karsilarina bir sigirtmac cikti Cocugun karni sis, yuzu sapsariydi Ataturk'un sordugu suallere gayet akillica cevap veriyordu Zeki gozleri parildiyordu Ismi Mustafa idi Sigirtmac Mustafa Turk cocugunun zekasini begenen Ataturk, ona para belirlemek istedi Almadi Yol gostermek onun vazifesi idi Para karsiliginda is yapilamazdi Ataturk'u bile tanimiyordu Israr karsisinda parayi almaga zorunlu kaldi Yalniz bir sarti vardi Torbasindaki cevizlerden Ataturk'e verecekti Ataturk o anda cocuga sordu:
Okumak ister misin,
Cocuk cevapladi; şüphesiz, Cet yanindakilere emir verdi Cocugu alarak Sisli'deki Cocuk Hastanesine yatirdilar Ataturk, onu ayrıca yokluyor, ayrıca de doktorlarla cocugun sagligi hakkinda gorusuyordu
Bir kac yıl sonradan Sigirtmac Mustafa, Kuleli Lisesi'ne girmisti Derslerine cok calisiyordu Hic sinifta kalmadan subay cikti ve sanli Turk ordusuna katildi
ATATÜRK DİYOR AMA;
Çocukları severiz, çünkü çocuk bizim devamımızdır Her çocukta biz, sonsuzluğa doğru uzayıp giden özlemimizin doyumunu buluruz
Küçük hanımlar, küçük baylar! Sizler hepiniz geleceğin bir şiddet ve ikbal ışığısınız Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizlersiniz
Atatürk çocukları öyle çok seviyordu fakat onlara bayram armağan etti 23 Nisan Ulusal Bağımsızlık ve Çocuk Bayramı, TBMM'nin 23 Nisan 1920 günü kurulmasının onuruna, TBMM kadar yalnızca Türk çocuklarına değil, tüm Dünya çocuklarına ithaf edilen, her yıl 23 Nisan günü kutlanan, Türkiye'nin milli bayramıdır 23 Nisan, TBMM'nin açılışı ve dolayısıyla da halkın yönetime tam anlamıyla dominant olmasının birincil günü olduğu için milli hakimiyet açısından da kayda değer bir anlam taşır
23 Nisan dünyada kutlanan ilk çocuk bayramıdır Atatürk'ün Türk çocuklarına hediye ettiği bu bayram şenliklerine yabancı millet*ların çocukları da katılır 23 Nisan'da idare birimleri seçimle gelen kurullar bir süre çocuklara bırakılır Bu güzel gelenek her yıl yinelenir Her 23 Nisan'da tüm Türkiye bir bayram alanı olur Çocuklar törenlerde konuş*malar yaparlar, şiirler okurlar
ATATÜRK ÇOCUK OLMUŞ
Çocuk Bayramı'nda
Gelmiş katılmış aramıza,
Atatürk çocuk olmuş bakın:
Sallanıyor salıncakta!
Gülüyor gözlerinin içi,
Gülüyor,
Gökler, denizler kadar mavi
Diyor oysa: Çocuklar, ben verdim size
Bayramların en güzelini
Dilerim, yurdumun çocukları,
Bütün çocukları dünyanın
Gülüp oynasınlar bugünkü gibi;
Acıda, sevinçte kardeş olsunlar
Çınlasın yeryüzünde barıştırma türküleri
(Aziz SİVASLIOĞLU ) *
Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.