iltasyazilim
FD Üye
TRABLUSGARP SAVAŞI
İtalya, 19 yüzyılın sonlarına doğru, bugün Libya adıyla anılan Kuzey Afrika'daki Trablusgarp ve Bingazi'yi ile geçirmeyi planlamıştı O dönem İngiltere Darı'a, Fransa da Tunus'a hakim olmuş, İtalya da gözünü Trablusgarp'a dikmişti İtalya, İngiltere ve Fransa'yla yaptığı kuytu ve açık anlaşmalarla Trablusgarp'ı işgal onayını aldıktan daha sonra, 29 Eylül 1911'de Osmanlı Devleti'ne savaş ilan etti 5 Ekim 1911'de Trablus'a asker çıkardı 20 Ekime değin peş peşe Tobruk, Derne ve Bingazi İtalyanların eline geçti
Osmanlı ordusunun genç subaylarından bir bölümü Trablusgarp'ı müdafaa etmek için gönüllü olarak Mısır, Tunus yoluyla cepheye gittiler Binbaşı Enver Bey, Kolağası Mustafa Kemal, Fuat Bey (Bulca), Nuri Bey (Conker), Fethi Bey (Okyar), Albay Neşet Bey bu subaylar arasındaydı Enver Bey, Trablus'ta yerli Arapları teşkilatlandırarak savunmaya katılmalarını sağladı ve Askeri birlikleri üç komutanlığı ayırdı Trablus Komutanlığı : Kurmay Albay Neşet Bey Bingazi Komutanlığı : Kurmay Binbaşı Enver Bey Derne Komutanlığı : Kurmay Binbaşı Mustafa Kemal Seyahati esnasında binbaşılığa yükselen Mustafa Kemal, 8 Aralık 1911'de Trablusgarp'a geldi 22 Aralıkta Tobruk Savaşı'nı kazandı Derne'de 1617 Ocak 1912 taarruzunda gözünden yaralandı Bir ay hastanede çare gören Mustafa Kemal, 6 Mart 1912'de Derne komutanı oldu Derne'de başarılı savunma muharebeleri yaptı
Trablusgarp Savaşı, Balkan Savaşı'nın çıkması üzerine 1518 Ekim 1921 tarihleri aralarında, Osmanlıİtalyan delegeleri aralarında imzalanan Ouchy (Uşi) Barıştırma Antlaşması ile sona erdi Antlaşmaya kadar Trablusgarp ve Bingazi bütün bir İtalyan sömürgesi oldu İtalya bununla da yetinmeyerek, 5 Kasım 1911'de Trablusgarp ve Bingazi'yi topraklarına kattığını dünyaya duyurdu Gönüllü subaylar Balkan Savaşında görev almak üzere İstanbul'a döndüler
BALKAN SAVAŞLARI
Balkanlarda dört devlete (Bulgaristan,Yunanistan,Sırbistan,Karadağ)aleyhinde savaşan Osmanlı devleti savaş sonucunda köşeye kıstırılmış ve savaş sonrası yapılan Londra antlaşmasıyla tüm balkan topraklarını ve Trakya ’daki topraklarını kaybetmiştir
Fakat kısa bir vakit sonra Balkan Devletlerinin Osmanlı devletinden aldıkları topraklar paylaşamamaları ve kendi aralarındaki anlaşmazlıklar nedeniyle IIBalkan Savaşı çıkmıştırOsmanlı Devleti ’de bu durumdan yararlanarak kaybettiği toprakları geri olmak için harekete geçmiştirBu dönemde Balkan Savaşlarına bulunma nedeniyle Trablusgarptan İstanbul ’a dönen MKemal paşa Geliboluda görevlendirilmiştir
IIBalkan Savaşı sırasında Trakyada Bulgarlara karşı bahşedilen mücadeleye MKemal Bolayır kolordusu kurmay başkanı olarak katılmıştırBolayır kolordusu bulgarlara aleyhinde büyük başarılar kazanmış ve Edirne ’yi Bulgarlardan geri almıştırAynı sene içerisinde Mkemel Sofya askeri ateşeliğine atandıIIBalkan Savaşları sonucunda yapılan İstanbul antlaşmasıyla Meriç nehri sınır kabul edilmiş Böylece Osmanlı Devleti I Balkan Savaşında kaybettiği topraklardan bir kısmını geri almayı başarmıştır
ÇANAKKALE SAVAŞLARI
I Dünya Savaşı'nda Osmanlı Devleti'nin en başarılı olduğu cephe Çanakkale Cephesidir Dünya tarihinin en kanlı savaşı bu cephede eğilim etmiştir İngiltere ve Fransa, müttefikleri Rusya'yla birleşerek savaşın seyrini lehlerine döndürmek istiyordu Rus ekonomisi savaşın yükünü kaldıramaz ülkü gelmişti İtilaf Devletleri Osmanlı Devletini saf dışı bırakmak, Rus Ordusuna gerekli askeri yardımı ve malzemeyi en çabuk bir şekilde ulaştırmak, Kafkasya Cephesinde bunalan Rusya'yı hafifletmek ve Türk Ordusunun geri çekilmesini sağlamak için Çanakkale Boğazına harekat düzenlediler
İngiliz ve Fransız savaş gemilerinin Çanakkale Boğazı'ndan geçişlerine 18 Mart 1915'te başarıyla karşı konuldu İtilaf Devletleri donanması ağır kayıplar verince, Gelibolu Yarımadası'na asker çıkarıp kara muhaberelerini başlattılar 25 Nisan 1915'te Arıburnu'na meydana çıkan düşman kuvvetlerini, Mustafa Kemal'in komuta ettiği birlik Conkbayırı'nda durdurdu Bu başarı üzerine, Mustafa Kemal albaylığa yükseltildi General Harrington komutasındaki İngiliz birlikleri 67 Ağustos 1915'te her yerde taarruz etti Anafartalar Grubu Komutanı Mustafa Kemal, 910 Ağustos 1915'te 1 Anafartalar Zaferi'ni kazandı Bu zaferi, 17 Ağustosta Kireçtepe, 21 Ağustos'ta 2 Anafartalar zaferleri peşine düşüp takip etti Çanakkale Savaşı'na katılan Türk Ordusu'ndan, birçok öğrenim çağında 253000 subay, er ve erbaş şehit oldu Çanakkale'nin geçilemeyeceğini anlayan İngiliz ve Fransızlar da, arkalarında Türkler dek kayıp bıraktılar 1920 Aralık 1915'te Anafartalar ve Arıburnu'ndan, 89 Ocak 1916'da Seddülbahir'den kesinkes çekildiler
ARIBURNU MUHAREBELERİ
Arıburnu ’ndaki Anzak Kolordusunun Nisan ’da yaptığı çıkarmanın temel amacı önce, Kabatepe ile KüçükArıburnu arasındaki kumsallık bölgeye çıkmaktı Birincil aşamada Conkbayırı Kocaçimentepe çizgisi yoklama altına alınıp, oradan Maltepe bölgesi ele geçirilecek, bu nedenle, Kuzeyde ’ki Türk kuvvetlerinin Güneyde, Seddülbahir bölgesindeki Türk birliklerine yardımı engellenmiş olacaktı
25 Nisan sabahı savaş gemilerinin, Türk mevzilerini sürekli vuran koruyucu ateş aşağı, Anzak Kolordusu ’nun 1 Tugayından 1500 karakter ilk atak dalgası, tümdengelim botlarının bir şekilde kuzeye kayması sonucu, saat 0500 ’te, Kabatepe bölgesi yerine Arıburnu Kesimine
çıkmak zorunda kalırBu noktada kıyı gözetlemesi yapan bir Türk takımının direnişine karşın, karaya çıkan Anzak birlikleri belirtilmiş bir noktaya kadar ilerler diğer taraftan, Bigalı ’da bulunan ordu yedeği 19 Tümen, 2425 Nisan gecesi Conkbayırı yönünde tatbikat yapmakta idi Gün ağarırken, Arıburnu yönünden top seslerinin gelmesi üzerine, 19 Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal, bir çıkarma yapıldığını anlayıp durumu Ordu Komutanına bildirir, fakat bir yanıt alamaz
Koşul fazla kritiktir Mustafa Kemal, kıyıda fazla çelimsiz gözcülük yapma ve koruma birlikleri olduğunu düşünerek ve geniş bir sahile yayılmış olan 27 Alayın da, ağır kayıplar verdiği haberini alınca, düşmanın ConkbayırıKocaçimentepe çizgisi ve uzantısını ele geçirmesi durumunda, onarılamayacak durumlarla karşılaşacağını kavrar Ordudan emir gelmemiş olmasına karşın girişimi ele alıp bütün sorumluluğu yüklenerek, 57Alayı bir batarya ile Kocaçimentepe yönünde harekete geçirir Kendisi de durumu izlemek üzere Conkbayırı ’na çıktığında,, Arıburnu kesiminden bir takım askerlerin çekilmekte olduklarını ve düşman birliklerinin de bunları izlediklerini görür
O hatıra Mustafa Kemal, Ruşen Eşref Ünaydın ile yaptığı röportaj esnasında şöyle anlatmaktadır
“Bu esnada Conkbayırının güneyindeki 261 rakımlı tepeden sahilin gözcülük yapma ve korunmasıyla görevli olarak orada bulunan bir müfreze askerin Conkbayırına doğru koşmakta, kaçmakta olduğunu gördüm Bu askerlerin önüne kendim çıkarak:
Niçin kaçıyorsunuz ? dedim
Efendim düşman dediler!
Nerede?
İşte! diye 261 rakımlı tepeyi gösterdiler
Gerçekten de düşmanın bir avcı kuvveti 261 rakımlı tepeye yaklaşmış ve tam bir serbestlik içinde ileriye dürüst yürüyordu Acilen vaziyeti düşünün Ben kuvvetleri (geride) bırakmışım, askerler on dakika istirahat etsin diyeDüşman da bu tepeye gelmişDemek ancak düşman bana benim askerlerimden daha yakın! Ve düşman benim yere gelse kuvvetlerim fazla fena bir duruma düşecekti O süre bundan böyle bilemiyorum, bilinçli bir düşünme ile midir, yahut sezgi ile midir, bilmiyorum Kaçan askerlere:
Düşmandan kaçılmaz, dedim
Cephanemiz kalmadı, dediler
Cephaneniz yahut süngünüz var,dedim
Ve bağırarak bunlara süngü taktırdım Yere yatırdım bununla beraber Conkbayırına dürüst ilerlemekte olan piyade alayı ile dağ bataryasının yetişebilen askerlerinin ‘ marş marşla ’ benim bulunduğum yere gelmeleri için, yanımdaki emir subayını geriye yolladım Bu askerler süngü takıp yere yatınca, düşman askerleri de yere yattı Kazandığımız lahza, bu andır
Sahiden de, çekilen Türk askerleri mevzi alınca, rakip ta mevzi alıp duraklar Bu Nedenle, 57 Alay Öncü Bölüğü'nün Conkbayırı ’na yerleşmesi için gereken zaman kazanılmış olur İşte bu lahza, Çanakkale Savaşları Kara Harekatı ’nın kaderini belirleyen manâlı anlardan birisidir Böylesine manâlı anda kilit rolü oynayan birey ise, tartışmasız Mustafa Kemal ’dir Bu husus, Çanakkale Savaşları tarihiyle uğralan Türk ve yabancı tüm uzmanlar kadar doğrulanıp vurgulanmaktadır
sonradan, Kolordu Komutanı Esat Paşa'nın izniyle, 27 Alay ’dan geri kalan birlikleri de emrine bölge Tümen Komutanı Mustafa Kemal, aleyhinde saldırıya geçmek üzere 57Alay'a şu emri verir :
“ Ben size taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında, yerimize başka kuvvetler ve komutanlar kaim olabilir
25 Nisan 1915 günü, süre ikindiye yaklaşırken, birincil tümdengelim kademesi olan tümenin sahile çıkışı da tamamlanmıştır Ne var oysa, 27 Alayın birlikleri ve 57 Alayın yaptığı karşısında saldırı ile süngü hücumları sonucu Anzaklar fazla sayıda kayıp vermiş ve sahile çekilmişler, kritik ve evhamlı anlar yaşamaktadırlar Gene de gün batarken, Anzak Kolordusu ’nun sahile çıkan Tümeni, Arıburnu ’nun sarp yamaç ve tepelerinde yerleşme olanağı bulur Bu tarihten başlayarak harekat, 1915 ’in Ağustos ayına kadar dört ay baştan başa, Conkbayırı Kocaçimentepekabatepe bölgelerinde, tarafların ortak hücum ve bilhassa gece yapılan süngü hücumlarıyla, yakın boğuşmalar şeklinde ve fazla kanlı çarpışmalarla geçecektir Bu çarpışmalar esnasında Türkler de, Anzaklar da ağır kayıplar vermişlerdir Ağustos ile birlikte ise savaş şiddetli çarpışmalara dönüşür Tıpatıp Seddülbahir ’de olduğu gibi, Anzak ordusu da taarruz hedeflerine varamamış, çıktıkları yerlerde 34 kmlik bir uzaklık ilerleyip, boşaltmaya dek da o noktada kalmışlardır
*
İtalya, 19 yüzyılın sonlarına doğru, bugün Libya adıyla anılan Kuzey Afrika'daki Trablusgarp ve Bingazi'yi ile geçirmeyi planlamıştı O dönem İngiltere Darı'a, Fransa da Tunus'a hakim olmuş, İtalya da gözünü Trablusgarp'a dikmişti İtalya, İngiltere ve Fransa'yla yaptığı kuytu ve açık anlaşmalarla Trablusgarp'ı işgal onayını aldıktan daha sonra, 29 Eylül 1911'de Osmanlı Devleti'ne savaş ilan etti 5 Ekim 1911'de Trablus'a asker çıkardı 20 Ekime değin peş peşe Tobruk, Derne ve Bingazi İtalyanların eline geçti
Osmanlı ordusunun genç subaylarından bir bölümü Trablusgarp'ı müdafaa etmek için gönüllü olarak Mısır, Tunus yoluyla cepheye gittiler Binbaşı Enver Bey, Kolağası Mustafa Kemal, Fuat Bey (Bulca), Nuri Bey (Conker), Fethi Bey (Okyar), Albay Neşet Bey bu subaylar arasındaydı Enver Bey, Trablus'ta yerli Arapları teşkilatlandırarak savunmaya katılmalarını sağladı ve Askeri birlikleri üç komutanlığı ayırdı Trablus Komutanlığı : Kurmay Albay Neşet Bey Bingazi Komutanlığı : Kurmay Binbaşı Enver Bey Derne Komutanlığı : Kurmay Binbaşı Mustafa Kemal Seyahati esnasında binbaşılığa yükselen Mustafa Kemal, 8 Aralık 1911'de Trablusgarp'a geldi 22 Aralıkta Tobruk Savaşı'nı kazandı Derne'de 1617 Ocak 1912 taarruzunda gözünden yaralandı Bir ay hastanede çare gören Mustafa Kemal, 6 Mart 1912'de Derne komutanı oldu Derne'de başarılı savunma muharebeleri yaptı
Trablusgarp Savaşı, Balkan Savaşı'nın çıkması üzerine 1518 Ekim 1921 tarihleri aralarında, Osmanlıİtalyan delegeleri aralarında imzalanan Ouchy (Uşi) Barıştırma Antlaşması ile sona erdi Antlaşmaya kadar Trablusgarp ve Bingazi bütün bir İtalyan sömürgesi oldu İtalya bununla da yetinmeyerek, 5 Kasım 1911'de Trablusgarp ve Bingazi'yi topraklarına kattığını dünyaya duyurdu Gönüllü subaylar Balkan Savaşında görev almak üzere İstanbul'a döndüler
BALKAN SAVAŞLARI
Balkanlarda dört devlete (Bulgaristan,Yunanistan,Sırbistan,Karadağ)aleyhinde savaşan Osmanlı devleti savaş sonucunda köşeye kıstırılmış ve savaş sonrası yapılan Londra antlaşmasıyla tüm balkan topraklarını ve Trakya ’daki topraklarını kaybetmiştir
Fakat kısa bir vakit sonra Balkan Devletlerinin Osmanlı devletinden aldıkları topraklar paylaşamamaları ve kendi aralarındaki anlaşmazlıklar nedeniyle IIBalkan Savaşı çıkmıştırOsmanlı Devleti ’de bu durumdan yararlanarak kaybettiği toprakları geri olmak için harekete geçmiştirBu dönemde Balkan Savaşlarına bulunma nedeniyle Trablusgarptan İstanbul ’a dönen MKemal paşa Geliboluda görevlendirilmiştir
IIBalkan Savaşı sırasında Trakyada Bulgarlara karşı bahşedilen mücadeleye MKemal Bolayır kolordusu kurmay başkanı olarak katılmıştırBolayır kolordusu bulgarlara aleyhinde büyük başarılar kazanmış ve Edirne ’yi Bulgarlardan geri almıştırAynı sene içerisinde Mkemel Sofya askeri ateşeliğine atandıIIBalkan Savaşları sonucunda yapılan İstanbul antlaşmasıyla Meriç nehri sınır kabul edilmiş Böylece Osmanlı Devleti I Balkan Savaşında kaybettiği topraklardan bir kısmını geri almayı başarmıştır
ÇANAKKALE SAVAŞLARI
I Dünya Savaşı'nda Osmanlı Devleti'nin en başarılı olduğu cephe Çanakkale Cephesidir Dünya tarihinin en kanlı savaşı bu cephede eğilim etmiştir İngiltere ve Fransa, müttefikleri Rusya'yla birleşerek savaşın seyrini lehlerine döndürmek istiyordu Rus ekonomisi savaşın yükünü kaldıramaz ülkü gelmişti İtilaf Devletleri Osmanlı Devletini saf dışı bırakmak, Rus Ordusuna gerekli askeri yardımı ve malzemeyi en çabuk bir şekilde ulaştırmak, Kafkasya Cephesinde bunalan Rusya'yı hafifletmek ve Türk Ordusunun geri çekilmesini sağlamak için Çanakkale Boğazına harekat düzenlediler
İngiliz ve Fransız savaş gemilerinin Çanakkale Boğazı'ndan geçişlerine 18 Mart 1915'te başarıyla karşı konuldu İtilaf Devletleri donanması ağır kayıplar verince, Gelibolu Yarımadası'na asker çıkarıp kara muhaberelerini başlattılar 25 Nisan 1915'te Arıburnu'na meydana çıkan düşman kuvvetlerini, Mustafa Kemal'in komuta ettiği birlik Conkbayırı'nda durdurdu Bu başarı üzerine, Mustafa Kemal albaylığa yükseltildi General Harrington komutasındaki İngiliz birlikleri 67 Ağustos 1915'te her yerde taarruz etti Anafartalar Grubu Komutanı Mustafa Kemal, 910 Ağustos 1915'te 1 Anafartalar Zaferi'ni kazandı Bu zaferi, 17 Ağustosta Kireçtepe, 21 Ağustos'ta 2 Anafartalar zaferleri peşine düşüp takip etti Çanakkale Savaşı'na katılan Türk Ordusu'ndan, birçok öğrenim çağında 253000 subay, er ve erbaş şehit oldu Çanakkale'nin geçilemeyeceğini anlayan İngiliz ve Fransızlar da, arkalarında Türkler dek kayıp bıraktılar 1920 Aralık 1915'te Anafartalar ve Arıburnu'ndan, 89 Ocak 1916'da Seddülbahir'den kesinkes çekildiler
ARIBURNU MUHAREBELERİ
Arıburnu ’ndaki Anzak Kolordusunun Nisan ’da yaptığı çıkarmanın temel amacı önce, Kabatepe ile KüçükArıburnu arasındaki kumsallık bölgeye çıkmaktı Birincil aşamada Conkbayırı Kocaçimentepe çizgisi yoklama altına alınıp, oradan Maltepe bölgesi ele geçirilecek, bu nedenle, Kuzeyde ’ki Türk kuvvetlerinin Güneyde, Seddülbahir bölgesindeki Türk birliklerine yardımı engellenmiş olacaktı
25 Nisan sabahı savaş gemilerinin, Türk mevzilerini sürekli vuran koruyucu ateş aşağı, Anzak Kolordusu ’nun 1 Tugayından 1500 karakter ilk atak dalgası, tümdengelim botlarının bir şekilde kuzeye kayması sonucu, saat 0500 ’te, Kabatepe bölgesi yerine Arıburnu Kesimine
çıkmak zorunda kalırBu noktada kıyı gözetlemesi yapan bir Türk takımının direnişine karşın, karaya çıkan Anzak birlikleri belirtilmiş bir noktaya kadar ilerler diğer taraftan, Bigalı ’da bulunan ordu yedeği 19 Tümen, 2425 Nisan gecesi Conkbayırı yönünde tatbikat yapmakta idi Gün ağarırken, Arıburnu yönünden top seslerinin gelmesi üzerine, 19 Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal, bir çıkarma yapıldığını anlayıp durumu Ordu Komutanına bildirir, fakat bir yanıt alamaz
Koşul fazla kritiktir Mustafa Kemal, kıyıda fazla çelimsiz gözcülük yapma ve koruma birlikleri olduğunu düşünerek ve geniş bir sahile yayılmış olan 27 Alayın da, ağır kayıplar verdiği haberini alınca, düşmanın ConkbayırıKocaçimentepe çizgisi ve uzantısını ele geçirmesi durumunda, onarılamayacak durumlarla karşılaşacağını kavrar Ordudan emir gelmemiş olmasına karşın girişimi ele alıp bütün sorumluluğu yüklenerek, 57Alayı bir batarya ile Kocaçimentepe yönünde harekete geçirir Kendisi de durumu izlemek üzere Conkbayırı ’na çıktığında,, Arıburnu kesiminden bir takım askerlerin çekilmekte olduklarını ve düşman birliklerinin de bunları izlediklerini görür
O hatıra Mustafa Kemal, Ruşen Eşref Ünaydın ile yaptığı röportaj esnasında şöyle anlatmaktadır
“Bu esnada Conkbayırının güneyindeki 261 rakımlı tepeden sahilin gözcülük yapma ve korunmasıyla görevli olarak orada bulunan bir müfreze askerin Conkbayırına doğru koşmakta, kaçmakta olduğunu gördüm Bu askerlerin önüne kendim çıkarak:
Niçin kaçıyorsunuz ? dedim
Efendim düşman dediler!
Nerede?
İşte! diye 261 rakımlı tepeyi gösterdiler
Gerçekten de düşmanın bir avcı kuvveti 261 rakımlı tepeye yaklaşmış ve tam bir serbestlik içinde ileriye dürüst yürüyordu Acilen vaziyeti düşünün Ben kuvvetleri (geride) bırakmışım, askerler on dakika istirahat etsin diyeDüşman da bu tepeye gelmişDemek ancak düşman bana benim askerlerimden daha yakın! Ve düşman benim yere gelse kuvvetlerim fazla fena bir duruma düşecekti O süre bundan böyle bilemiyorum, bilinçli bir düşünme ile midir, yahut sezgi ile midir, bilmiyorum Kaçan askerlere:
Düşmandan kaçılmaz, dedim
Cephanemiz kalmadı, dediler
Cephaneniz yahut süngünüz var,dedim
Ve bağırarak bunlara süngü taktırdım Yere yatırdım bununla beraber Conkbayırına dürüst ilerlemekte olan piyade alayı ile dağ bataryasının yetişebilen askerlerinin ‘ marş marşla ’ benim bulunduğum yere gelmeleri için, yanımdaki emir subayını geriye yolladım Bu askerler süngü takıp yere yatınca, düşman askerleri de yere yattı Kazandığımız lahza, bu andır
Sahiden de, çekilen Türk askerleri mevzi alınca, rakip ta mevzi alıp duraklar Bu Nedenle, 57 Alay Öncü Bölüğü'nün Conkbayırı ’na yerleşmesi için gereken zaman kazanılmış olur İşte bu lahza, Çanakkale Savaşları Kara Harekatı ’nın kaderini belirleyen manâlı anlardan birisidir Böylesine manâlı anda kilit rolü oynayan birey ise, tartışmasız Mustafa Kemal ’dir Bu husus, Çanakkale Savaşları tarihiyle uğralan Türk ve yabancı tüm uzmanlar kadar doğrulanıp vurgulanmaktadır
sonradan, Kolordu Komutanı Esat Paşa'nın izniyle, 27 Alay ’dan geri kalan birlikleri de emrine bölge Tümen Komutanı Mustafa Kemal, aleyhinde saldırıya geçmek üzere 57Alay'a şu emri verir :
“ Ben size taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında, yerimize başka kuvvetler ve komutanlar kaim olabilir
25 Nisan 1915 günü, süre ikindiye yaklaşırken, birincil tümdengelim kademesi olan tümenin sahile çıkışı da tamamlanmıştır Ne var oysa, 27 Alayın birlikleri ve 57 Alayın yaptığı karşısında saldırı ile süngü hücumları sonucu Anzaklar fazla sayıda kayıp vermiş ve sahile çekilmişler, kritik ve evhamlı anlar yaşamaktadırlar Gene de gün batarken, Anzak Kolordusu ’nun sahile çıkan Tümeni, Arıburnu ’nun sarp yamaç ve tepelerinde yerleşme olanağı bulur Bu tarihten başlayarak harekat, 1915 ’in Ağustos ayına kadar dört ay baştan başa, Conkbayırı Kocaçimentepekabatepe bölgelerinde, tarafların ortak hücum ve bilhassa gece yapılan süngü hücumlarıyla, yakın boğuşmalar şeklinde ve fazla kanlı çarpışmalarla geçecektir Bu çarpışmalar esnasında Türkler de, Anzaklar da ağır kayıplar vermişlerdir Ağustos ile birlikte ise savaş şiddetli çarpışmalara dönüşür Tıpatıp Seddülbahir ’de olduğu gibi, Anzak ordusu da taarruz hedeflerine varamamış, çıktıkları yerlerde 34 kmlik bir uzaklık ilerleyip, boşaltmaya dek da o noktada kalmışlardır
*