iltasyazilim
FD Üye
Babalar Günü İle İlgili Şiirler
Baba!
her yılbaşında
sana söyleyecek
bir tek
sözüm var :
Seni ne kadar fazla seversem
öyle
çok olsun ömründen geçen yıllar
Baba!
Babam, ağabeyim, kardeşim, arkadaşım!
Ne cefa, ne vefat, ne nefret
başımı eğemez!
Yalnız senin elini öpmek için
eğilir başım
Babam, ağabeyim, kardeşim, arkadaşım
Nazım Hikmet
Hayatta ben en fazla babamı sevdim
Hayatta ben en fazla babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardanbitme bir çocuk
Çarpı bacaklarıyla Ha düştü, ha düşecek
Nasıl koşarsa ardından bir devin,
O çapkın babamı ben pek sevdim
Bilmezdi ancak oturduğumuz semti,
Geldimi de gidici her zaman, hepp acele işi!
Çağın en hoş gözlü maarif müfettişi,
Atlastan bakardım nereye gitti,
Öyle pek ezber etti
Sevinçten uçardım hasta oldum mu,
40'ı geçerse alev, çağ'rırlar İstanbul'a
Bir helallaşmak ister elbet, diğ'mi oğluyla!
Tifoyken başardım bu aşk oy'nunu
Ohh dedim, göğsüne gömdüm burnumu
En son teftişine çıkana kadar
Koştururken arkasından o uçmaktaki devin
Daha diğer cins aşklar; geniş sevdalar için
Açıldı nefesim, fikrim, canevim
Hayatta ben en fazla babamı sevdim
Can Yücel
Sizin Hiç Babanız Öldü Mü?
Sizin hiç babanız öldü mü?
Benim bir defa öldü âmâ oldum
Yıkadılar aldılar götürdüler
Babamdan ummazdım bunu kör oldum
Siz hiç hamama gittiniz mi?
Ben gittim lambanın biri söndü
Gözümün biri söndü âmâ oldum
Tepede bir gökyüzü vardı dairesel
Şöylemesine maviydi kör oldum
Taşlara gelince hamam taşlarına
Taşlar pırıl pırıldı ayna gibiydi
Taşlarda yüzümün yarısını gördüm
Bir şey gibiydi bir şey gibi fena
Yüzümden ummazdım bunu kör oldum
Siz hiç sabunluyken ağladınız mı?
Cemal Süreya
Babadan Oğula
Eve dönmez bir akşam;
Ve gün yüzlü çocuğu,
Sorar: Nerede babam?
Bakarlar, oldu, bitti;
Gelir, derler çocuğa,
Baban attaya gitti
Uzar gider bu atta;
Ve neler neler olmaz
Ve kimbilir ve hatta;
Bir mahşer arkasından;
Babası döner bir gün,
Oğlunun derisinde
Necip Fazıl Kısakürek
Babama
Olurda birgün dönersin diye defalarca o günü bekledim
O günün hayaliyle yaşadım
Atmadım elbiselerini, kızarsın diye
en sevdiğin traş losyonunu hiç kullanmadım
Biliyorum bir gün geleceksin
O günü özlemle, o günü hasretle bekleyeceğim
Çünkü, sen gelecek ve bana sımsıkı sarılacaksın
O geçen yılların acısını doyasıya çıkaracağız
Sen gelince güleceğim tıpatıp eskisi gibi
Seninle yaşam bulup yaşama bitmiş sarılacağım
Seni bekliyorum
Seninle öldüm,
yaşama baştan seninle dönmek istiyorum
Seni seviyorum
Hadi dön bundan böyle!
Mustafa Özdaş
Baba
yalnızlığımdır her zaman bıçakların kestiği
akşam çayında galetalarla yenen
koyu atlar götürür terkisinde
ne kadar kaçkın varsa evden
uykumdur sokaklarda sürünür
veya düşer bir kadının elinden
yorgunluğumdur daha cok aşk
gelip gider o şehrin gemilerinden
esmerdir akşamlarda babam
fazla esmer güler resimlerden
pek yakın bilmediğim
ölüme çok uzak günlerinden
ellerimdir dalgınlığında defalarca
her zaman bardaklarda, sular dururken
sürahilerde akşam vakitleri
akşam çayına gelmeyen
bir baba, aydınlıksız odalarda
fazla esmer güler resimlerinden
ALİ PÜSKÜLLÜOĞLU
Babam
çok eskiden sizler gibi benim de bir babam vardı
Sevilesi elleri öpülesi bir baba,
Bilseniz ne çok özledim O elleri
Sevinç saçan sözlerini,
Sevgiyle bakan gözlerini,
Bilseniz ne fazla özledim O gözleri
Yumuşacık sesini,
Sımsıcak nefesini,
Kahretsin özlüyorum onunla olan günleri
Gülüşünü yüzünü,
Sımsıcak öpüşünü
Kahretsin özlüyorum, babaların en güzelini
Geriye dönüş olsa,
Kollarım seni sarsa,
Bu dünya fani yok de,
Ebediyete uzansa
Ferah Tomruk *
Baba!
her yılbaşında
sana söyleyecek
bir tek
sözüm var :
Seni ne kadar fazla seversem
öyle
çok olsun ömründen geçen yıllar
Baba!
Babam, ağabeyim, kardeşim, arkadaşım!
Ne cefa, ne vefat, ne nefret
başımı eğemez!
Yalnız senin elini öpmek için
eğilir başım
Babam, ağabeyim, kardeşim, arkadaşım
Nazım Hikmet
Hayatta ben en fazla babamı sevdim
Hayatta ben en fazla babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardanbitme bir çocuk
Çarpı bacaklarıyla Ha düştü, ha düşecek
Nasıl koşarsa ardından bir devin,
O çapkın babamı ben pek sevdim
Bilmezdi ancak oturduğumuz semti,
Geldimi de gidici her zaman, hepp acele işi!
Çağın en hoş gözlü maarif müfettişi,
Atlastan bakardım nereye gitti,
Öyle pek ezber etti
Sevinçten uçardım hasta oldum mu,
40'ı geçerse alev, çağ'rırlar İstanbul'a
Bir helallaşmak ister elbet, diğ'mi oğluyla!
Tifoyken başardım bu aşk oy'nunu
Ohh dedim, göğsüne gömdüm burnumu
En son teftişine çıkana kadar
Koştururken arkasından o uçmaktaki devin
Daha diğer cins aşklar; geniş sevdalar için
Açıldı nefesim, fikrim, canevim
Hayatta ben en fazla babamı sevdim
Can Yücel
Sizin Hiç Babanız Öldü Mü?
Sizin hiç babanız öldü mü?
Benim bir defa öldü âmâ oldum
Yıkadılar aldılar götürdüler
Babamdan ummazdım bunu kör oldum
Siz hiç hamama gittiniz mi?
Ben gittim lambanın biri söndü
Gözümün biri söndü âmâ oldum
Tepede bir gökyüzü vardı dairesel
Şöylemesine maviydi kör oldum
Taşlara gelince hamam taşlarına
Taşlar pırıl pırıldı ayna gibiydi
Taşlarda yüzümün yarısını gördüm
Bir şey gibiydi bir şey gibi fena
Yüzümden ummazdım bunu kör oldum
Siz hiç sabunluyken ağladınız mı?
Cemal Süreya
Babadan Oğula
Eve dönmez bir akşam;
Ve gün yüzlü çocuğu,
Sorar: Nerede babam?
Bakarlar, oldu, bitti;
Gelir, derler çocuğa,
Baban attaya gitti
Uzar gider bu atta;
Ve neler neler olmaz
Ve kimbilir ve hatta;
Bir mahşer arkasından;
Babası döner bir gün,
Oğlunun derisinde
Necip Fazıl Kısakürek
Babama
Olurda birgün dönersin diye defalarca o günü bekledim
O günün hayaliyle yaşadım
Atmadım elbiselerini, kızarsın diye
en sevdiğin traş losyonunu hiç kullanmadım
Biliyorum bir gün geleceksin
O günü özlemle, o günü hasretle bekleyeceğim
Çünkü, sen gelecek ve bana sımsıkı sarılacaksın
O geçen yılların acısını doyasıya çıkaracağız
Sen gelince güleceğim tıpatıp eskisi gibi
Seninle yaşam bulup yaşama bitmiş sarılacağım
Seni bekliyorum
Seninle öldüm,
yaşama baştan seninle dönmek istiyorum
Seni seviyorum
Hadi dön bundan böyle!
Mustafa Özdaş
Baba
yalnızlığımdır her zaman bıçakların kestiği
akşam çayında galetalarla yenen
koyu atlar götürür terkisinde
ne kadar kaçkın varsa evden
uykumdur sokaklarda sürünür
veya düşer bir kadının elinden
yorgunluğumdur daha cok aşk
gelip gider o şehrin gemilerinden
esmerdir akşamlarda babam
fazla esmer güler resimlerden
pek yakın bilmediğim
ölüme çok uzak günlerinden
ellerimdir dalgınlığında defalarca
her zaman bardaklarda, sular dururken
sürahilerde akşam vakitleri
akşam çayına gelmeyen
bir baba, aydınlıksız odalarda
fazla esmer güler resimlerinden
ALİ PÜSKÜLLÜOĞLU
Babam
çok eskiden sizler gibi benim de bir babam vardı
Sevilesi elleri öpülesi bir baba,
Bilseniz ne çok özledim O elleri
Sevinç saçan sözlerini,
Sevgiyle bakan gözlerini,
Bilseniz ne fazla özledim O gözleri
Yumuşacık sesini,
Sımsıcak nefesini,
Kahretsin özlüyorum onunla olan günleri
Gülüşünü yüzünü,
Sımsıcak öpüşünü
Kahretsin özlüyorum, babaların en güzelini
Geriye dönüş olsa,
Kollarım seni sarsa,
Bu dünya fani yok de,
Ebediyete uzansa
Ferah Tomruk *