iltasyazilim
FD Üye
Bir Takım bilim insanlarının araştırmalarına tarafından cihan bir tek noktanın patlamasıyla oluşmuştur ve bu patlamaya Big Bang denmektedir Hatta bu olayın Kuran ’da deha geçtiği bilinir O da şu ayet ile kanıtlanıyor “Bizim göğü kitabın sayfaları gibi katladığımız gün, birincil yaratmaya başladığımız gibi, yeniden onu (eski durumuna) iade edeceğiz… (Enbiya suresi, 104) Burada geçen geri iade ediş işe Big Church olarak adlandırılmıştır
Büyük patlama veya Big Bang*gerçekten evrenin 13,8 milyar sene önce fazla derecede sıcak yoğun bir noktadan meydana geldiğini varsayan evrenin evrimi kuramı ve cümbür cemaat kadar kabul edilen kozmolojik modeldir
Big Bang kanıtı, galaksi kümeleri arasındaki uzaklığın kademeli olarak artmakta olduğu biliniyor buda fiilen en başta çok yakın olduklarının yani tek bir nokta olduklarının kanıtıdır
Big Bang teorisince kabul edilen birincil nükleosentez sonuçlarına uygun şekilde, daha evrenin birincil oluşmaya başladığı saniyelerde ancak nükleer süreçlerde hafif elementlerin oluşmuş olduğu örtüşmektedir Yani evrende var olan hidrojen ve helyum oranı yapılan sayısızca teorik hesaplamalara kadar Big Bang dan arta kalması gereken hidrojen ve helyum oranı ile orantılıdır Bu da bizlere eğer ancak evrenin bir başlangıcı olmaması halinde var olan hidrojenin tümüyle yanarak helyuma dönüşmesi gerektiği gerçeğini sunmaktadır Bu netice ile yani Big Bang kâinat oluşması teorisiyle bazı çekirdekler oluştuğuna bizlere gerekli olan hidrojen, helyum ve lityum gibi maddelerin açığa çıktığına ulaşıyoruz
Peki, ya bunun görsel kanıtları ne olabilir diyorsanız; iki kesin gözlemsel kanıt ile Big Bang modellerine hak veriyor Evrenin geçmişte yaşadığı sıcak devrin bir kanıtı olan enerji ışıması, kozmik mikrodalga arkadaki plan ışımasının bulunması ve ilk sıcak aşama esnasında açığa çıkan hidrojen, helyum, lityumun farklı izotoplarının ölçülmesi bize bir gözlem olmuştur Bunun yanı sıra birkaç milyar sene ile günümüz ısı farkının ölçülebilmesi birer gözlem niteliğini taşıyor
O halde Big Bang modeline tarafından, şimdilerde gözlemlediğimiz galaksiler sonradan oluşan galaksilerdir ve geçmişteki gezegenler bizlerin şu aralar gözlemlediği gezegenlerden çok daha öbür yapıdadırlar Işık hızı düş gücünün bile yetmediği dek süratli olduğu için geçmişte var olan evrenin neye benzediğini anlamak için çok uzaktaki gezegenleri çözümlemek tatmin edici olacaktır
Büyük patlama veya Big Bang*gerçekten evrenin 13,8 milyar sene önce fazla derecede sıcak yoğun bir noktadan meydana geldiğini varsayan evrenin evrimi kuramı ve cümbür cemaat kadar kabul edilen kozmolojik modeldir
Big Bang kanıtı, galaksi kümeleri arasındaki uzaklığın kademeli olarak artmakta olduğu biliniyor buda fiilen en başta çok yakın olduklarının yani tek bir nokta olduklarının kanıtıdır
Big Bang teorisince kabul edilen birincil nükleosentez sonuçlarına uygun şekilde, daha evrenin birincil oluşmaya başladığı saniyelerde ancak nükleer süreçlerde hafif elementlerin oluşmuş olduğu örtüşmektedir Yani evrende var olan hidrojen ve helyum oranı yapılan sayısızca teorik hesaplamalara kadar Big Bang dan arta kalması gereken hidrojen ve helyum oranı ile orantılıdır Bu da bizlere eğer ancak evrenin bir başlangıcı olmaması halinde var olan hidrojenin tümüyle yanarak helyuma dönüşmesi gerektiği gerçeğini sunmaktadır Bu netice ile yani Big Bang kâinat oluşması teorisiyle bazı çekirdekler oluştuğuna bizlere gerekli olan hidrojen, helyum ve lityum gibi maddelerin açığa çıktığına ulaşıyoruz
Peki, ya bunun görsel kanıtları ne olabilir diyorsanız; iki kesin gözlemsel kanıt ile Big Bang modellerine hak veriyor Evrenin geçmişte yaşadığı sıcak devrin bir kanıtı olan enerji ışıması, kozmik mikrodalga arkadaki plan ışımasının bulunması ve ilk sıcak aşama esnasında açığa çıkan hidrojen, helyum, lityumun farklı izotoplarının ölçülmesi bize bir gözlem olmuştur Bunun yanı sıra birkaç milyar sene ile günümüz ısı farkının ölçülebilmesi birer gözlem niteliğini taşıyor
O halde Big Bang modeline tarafından, şimdilerde gözlemlediğimiz galaksiler sonradan oluşan galaksilerdir ve geçmişteki gezegenler bizlerin şu aralar gözlemlediği gezegenlerden çok daha öbür yapıdadırlar Işık hızı düş gücünün bile yetmediği dek süratli olduğu için geçmişte var olan evrenin neye benzediğini anlamak için çok uzaktaki gezegenleri çözümlemek tatmin edici olacaktır