iltasyazilim
FD Üye
Boyun Lenf Bezlerinde Şişme
Servikal Adenit
Boyundaki derin ve yüzeyel fasyalar arasında bulunan tonsiler, submandibuler, submental, oksipital, yüzeyel ve derin juguler, nukkal, spinal aksesuar ve transvers servikal lenf bezlerinin enfeksiyonudur Etkenler genel olarak viruslar, S aureus, grup A streptokok, öteki streptokoklar, anaerob bakteriler, Bartonella henseleae, atipik mikobakteriler ve Gram negatif basillerdir Akut bilateral adenitler daha çok viruslara ve grup A streptokoka, akut tek yanlı adenitler S aureus, grup A streptokok, anaerob bakteriler ve viruslara, subakut ve kronik adenitler ise atipik mikobakteriler, verem, toksoplazmozis ve kedi tırmığı hastalığı (Bartonella henseleae) ’na bağlıdır Arada Bir M tuberculosis, mantarlar, T gondii, F tularencis, Y pestis, HIV ve C diphtheriae da etken olarak karşımıza çıkabilir Mikroorganizmalar genelde üst solunum yolu, tonsiller ve dişlerden ya da travma yolu ile, ara sıra kan yolu ile lenf bezlerine gelir
Klinik: Lenf bezi büyümesinin süresine ve tek veya müşterek olmasına emrindeki olarak değişir Sistemik semptomlar genelde değil veya hafiftir Birlikte etraf dokuda sellülit veya bakteriyemi varsa, yüksek ateş görülebilir Özellikle streptokok adenitlerinde başlangıçta üstteki solunum yolu enfeksiyonu semptomları olabilir Lenf bezi büyüklüğü 26 cm kadar olabilir, en sık submandibular (% 5060) ve üst servikal bezler (% 2530) etkilenir Kumaş üzerindeki cilt genelde hiperemiktir ve yerel ısı artımı vardır Vakaların yaklaşık ¼ ’ünde fluktuasyon alınır Daha çok S aureus ve mikobakteri enfeksiyonlarında süpürasyon olabilir Lenf bezlerinin yoğun olarak bulunduğu diğer bölgeler (klavikula üstü, aksilla ve inguinal bölge) yoklama edilmeli, dalak ve karaciğer büyüklüğü araştırılmalıdır Vücutta yaygın lenfadenopati ve hepatosplenomegali varsa, servikal lenfadenopati genellikle sistemik bir hastalığa (EBV, CMV gibi viral enfeksiyonlar, toksoplazmozis, tüberküloz, kollajen doku hastalıkları, lösemi…) yanıt olarak gelişmiştir Ağız boşluğu, farinks, burun, kulak, saçlı cilt gibi lenf drenajı boyundan geçen bölgelerin muayenesi ile mümkün primer kaynak ile ilgili data elde edilir
Komplikasyonlar: Abse formasyonu, sellülit, bakteriyemi, internal juguler ven trombozu, etkene emrindeki komplikasyonlar (akut romatizmal alev, glomerulonefrit, haşlanmış cilt sendromu…)
Teşhis: Hafif vakalarda klinik tanı yeterlidir Oysa antibiyotik tedavisine cevap alınamazsa, iğne aspirasyonu veya insizyon ile misal alınıp Gram, Wright ve ZiehlNielsen boyaları ile boyanıp incelenmeli, gerekirse sitolojik ve patolojik yönden değerlendirilmelidir Ağır vakalarda tedaviye başlamadan misal alınması uygun olur Persistan, 812 haftada tanı konamamış adenitlerde ve neoplazi ile uyumlu bulgular varsa (daha alçak servikal ve supraklavikular lenfadenopatiler, kilo kaybı, düşmeyen ateş, deriye ve derin dokulara yapışıklık)
Ayırıcı Teşhis: Kabakulak, bakteriyel parotitis, diş abseleri, konjenital boyun kitleleri (tiroglossal kanal kisti, brankial yarık kisti, kistik higroma, epidermoid kist), boyun tümörleri (lenfoma, nörojenik tümörler, tiroid tümörleri, parotis tümörleri, Kawasaki hastalığı, hap reaksiyonları, kollajen doku hastalıkları, sarkoidoz, retiküloendotelyozlar, depo hastalıkları
Tedavi: Lenf bezinin pozitif büyümediği, hassasiyetinin eksik olduğu ve primer enfeksiyon odağının bulunmadığı hafif vakalarda antibiyotik tedavisine gerek yoktur, lenf bezi küçülmeye başlayıncaya değin haftalık kontrollerle izlenmesi yeterlidir
Çoğaltma devam ederse ya da hasta başvurduğunda lenf bezi büyük (oysa 3 cm ’den minik), alıngan, deri kızarık ve primer enfeksiyon odağı yoksa oral empirik antibiyotik tedavisi başlanıp, küçülme oluncaya dek izlenir Bu hastalarda antibiyotik olarak flucloxacillin, cephalexin, clindamycin veya amoxicillinclavulanate kullanılabilir
Lenf bezi 3 cm veya daha büyükse, inflame ise, birlikte sellülit varsa veya da sistemik semptom ve bulgular varsa, başlangıç antibiyotik tedavisine yanıt vermemişse, hastanın hospitalize edilmesi ve insizyon ya da dreya drenaj ile örnek alınıp incelenmesi uygun olur Faktör saptanamamışsa, veya sonuçları beklerken parenteral clindamycin, cefazolin + metronidazole, sulbactamampicillin ya da vankomycin (ya da teikoplanin) + metronidazole tedavilerinden biri başlanabilir *
Servikal Adenit
Boyundaki derin ve yüzeyel fasyalar arasında bulunan tonsiler, submandibuler, submental, oksipital, yüzeyel ve derin juguler, nukkal, spinal aksesuar ve transvers servikal lenf bezlerinin enfeksiyonudur Etkenler genel olarak viruslar, S aureus, grup A streptokok, öteki streptokoklar, anaerob bakteriler, Bartonella henseleae, atipik mikobakteriler ve Gram negatif basillerdir Akut bilateral adenitler daha çok viruslara ve grup A streptokoka, akut tek yanlı adenitler S aureus, grup A streptokok, anaerob bakteriler ve viruslara, subakut ve kronik adenitler ise atipik mikobakteriler, verem, toksoplazmozis ve kedi tırmığı hastalığı (Bartonella henseleae) ’na bağlıdır Arada Bir M tuberculosis, mantarlar, T gondii, F tularencis, Y pestis, HIV ve C diphtheriae da etken olarak karşımıza çıkabilir Mikroorganizmalar genelde üst solunum yolu, tonsiller ve dişlerden ya da travma yolu ile, ara sıra kan yolu ile lenf bezlerine gelir
Klinik: Lenf bezi büyümesinin süresine ve tek veya müşterek olmasına emrindeki olarak değişir Sistemik semptomlar genelde değil veya hafiftir Birlikte etraf dokuda sellülit veya bakteriyemi varsa, yüksek ateş görülebilir Özellikle streptokok adenitlerinde başlangıçta üstteki solunum yolu enfeksiyonu semptomları olabilir Lenf bezi büyüklüğü 26 cm kadar olabilir, en sık submandibular (% 5060) ve üst servikal bezler (% 2530) etkilenir Kumaş üzerindeki cilt genelde hiperemiktir ve yerel ısı artımı vardır Vakaların yaklaşık ¼ ’ünde fluktuasyon alınır Daha çok S aureus ve mikobakteri enfeksiyonlarında süpürasyon olabilir Lenf bezlerinin yoğun olarak bulunduğu diğer bölgeler (klavikula üstü, aksilla ve inguinal bölge) yoklama edilmeli, dalak ve karaciğer büyüklüğü araştırılmalıdır Vücutta yaygın lenfadenopati ve hepatosplenomegali varsa, servikal lenfadenopati genellikle sistemik bir hastalığa (EBV, CMV gibi viral enfeksiyonlar, toksoplazmozis, tüberküloz, kollajen doku hastalıkları, lösemi…) yanıt olarak gelişmiştir Ağız boşluğu, farinks, burun, kulak, saçlı cilt gibi lenf drenajı boyundan geçen bölgelerin muayenesi ile mümkün primer kaynak ile ilgili data elde edilir
Komplikasyonlar: Abse formasyonu, sellülit, bakteriyemi, internal juguler ven trombozu, etkene emrindeki komplikasyonlar (akut romatizmal alev, glomerulonefrit, haşlanmış cilt sendromu…)
Teşhis: Hafif vakalarda klinik tanı yeterlidir Oysa antibiyotik tedavisine cevap alınamazsa, iğne aspirasyonu veya insizyon ile misal alınıp Gram, Wright ve ZiehlNielsen boyaları ile boyanıp incelenmeli, gerekirse sitolojik ve patolojik yönden değerlendirilmelidir Ağır vakalarda tedaviye başlamadan misal alınması uygun olur Persistan, 812 haftada tanı konamamış adenitlerde ve neoplazi ile uyumlu bulgular varsa (daha alçak servikal ve supraklavikular lenfadenopatiler, kilo kaybı, düşmeyen ateş, deriye ve derin dokulara yapışıklık)
Ayırıcı Teşhis: Kabakulak, bakteriyel parotitis, diş abseleri, konjenital boyun kitleleri (tiroglossal kanal kisti, brankial yarık kisti, kistik higroma, epidermoid kist), boyun tümörleri (lenfoma, nörojenik tümörler, tiroid tümörleri, parotis tümörleri, Kawasaki hastalığı, hap reaksiyonları, kollajen doku hastalıkları, sarkoidoz, retiküloendotelyozlar, depo hastalıkları
Tedavi: Lenf bezinin pozitif büyümediği, hassasiyetinin eksik olduğu ve primer enfeksiyon odağının bulunmadığı hafif vakalarda antibiyotik tedavisine gerek yoktur, lenf bezi küçülmeye başlayıncaya değin haftalık kontrollerle izlenmesi yeterlidir
Çoğaltma devam ederse ya da hasta başvurduğunda lenf bezi büyük (oysa 3 cm ’den minik), alıngan, deri kızarık ve primer enfeksiyon odağı yoksa oral empirik antibiyotik tedavisi başlanıp, küçülme oluncaya dek izlenir Bu hastalarda antibiyotik olarak flucloxacillin, cephalexin, clindamycin veya amoxicillinclavulanate kullanılabilir
Lenf bezi 3 cm veya daha büyükse, inflame ise, birlikte sellülit varsa veya da sistemik semptom ve bulgular varsa, başlangıç antibiyotik tedavisine yanıt vermemişse, hastanın hospitalize edilmesi ve insizyon ya da dreya drenaj ile örnek alınıp incelenmesi uygun olur Faktör saptanamamışsa, veya sonuçları beklerken parenteral clindamycin, cefazolin + metronidazole, sulbactamampicillin ya da vankomycin (ya da teikoplanin) + metronidazole tedavilerinden biri başlanabilir *