Çocuğunuzun iştahsızlık sorununa 15 çözüm önerisi

Pek çok ana, evladının gerektiği üzere beslenemediğini düşünür. Bunların bir kısmı, yalnızca kuruntudan ibaret olmakla birlikte; bir kısmının da gerçeklik hakkı vardır. Öncelikle emin olmanız gerekiyor, yani evladınız, sahiden iştahsız ve yeteri kadar beslenemiyor mu? Emin olduktan sonra ise; tahlil arayışına gitmek konusunda size çok iş düşüyor. İşte size iştahsız evlatların sıkıntısına 15 tahlil teklifim:

Evladım yemek yemiyor diye üzülen anneler!

1- Beslenmenin nitekim kıymetli olduğuna onu inandırın

Evladınıza, beslenmenin değerini kavratan hikayeler, masallar anlatın; ona örnekler verin. Beslenmenin insan sıhhati için ne kadar kıymetli olduğuna inanmasını sağlayın.

2- Evladınıza beslenmeyi sevdirin

Beslenmenin sefalı olduğunu evladınıza hissettirin. Gülerek, oynayarak yemek yemesini sağlayın. Yemek tarafken ona müdahale etmeyin, yiyecekleri istediği üzere döke saça yemesine müsaade verin.

3- Yemekleri evladınız için alımlı hale getirin

Ayıcık formunda kesip evladınızın tabağına koyduğunuz bir dilim ekmek, gülen suratlı bir makarna tabağı, tabakta fotoğraf formuna getirilmiş çeşitli sebzeler, misket görünümünde köfteler, çiçek halindeki yumurta halkaları… Besinleri evladınızın güzeline gidecek hale getirin. Bu, sizin hayal gücünüze kalmış lakin bir ipucu vermek gerekirse; evladınızın sevdiği oyuncaklar ve çizgi sinema karakterleri üzere cisimler üzerinden giderseniz, daha başarılı olursunuz.

4- Evladınıza çetinle yemek yedirmeyin, ısrar etmeyin

Evladınıza çetinle yemek yedirmeyin! Şayet zorlarsanız, evladınız yemek yemekten daha çokça uzaklaşabilir. Bu davranış, çocuğunuzda alışkanlık haline de gelebilir.

5- Beslenmesinde sevdiği besinleri kullanarak sevmediği besinlere alıştırın

Evvel; evladınızın severek tükettiği sağlıklı besinleri belirleyin. Bu besinlerle, evladınızın fark etmeyeceği kadar az ölçüde, severek tüketmediği, gelgelelim tüketmesi gereken değerli besinleri karıştırıp, evladınızın yemesini sağlayın (Bu karışımı her seferinde yapmayın. Bazen sevdiği besini tek başına verin.). Hengam içinde, karıştırdığınız besinin ölçüsünü artırarak tükettirmeye devam edin. Sınırlı bir mühlet sonra, sevdiği besine karıştırdığınız bu besini az ölçüde tek başına vermeye başlayabilirsiniz. Bu besin, evladınızın damak tadına artık karşıt gelmeyeceği için, rahatlıkla tüketebileceği bir hal alır. (Karışım haline getirdiğiniz yemeğin, tadının şık olmasına ve karıştırdığınız başka besinle entegrasyonlu olmasına ehemmiyetle dikkat edin.)

6- İçecekleri yemekten evvel tüketmemesini sağlayın

Pek çok evlat, yemek saatinden evvel acıkır ve bir şeyler içmek velev. Bunun sonucunda, midesi dolu olduğundan yemek yemek istemez, kendini tok hisseder. Bu nedenle; evladınızın yemekten 1 saat öncesine kadar ve doğal yemek sırasında, likit alımını sonlandırın. Masaya içecek koymamaya çalışın.

7- Evladınıza verdiğiniz yemeklerin karışık tatlarda olmamasına ihtimam gösterin

Evladınız, birçok besinin bulunduğu, bulamaç haline getirilmiş bir besini tüketmek istemeyecektir. Siz velev miydiniz? Bu besinlerin hepsi, besin kıymeti yüksek besinler olsa da tüketim açısından cazip gelmez ve evladınız, yediği besinin karmaşık tadından rahatsız olabilir. Bu nedenle; evladınıza besinleri umumiyetle tek başına, yani başka tatlarda tükettirmeye çalışın. Evladınızın damak tadı bu istikamette gelişeceğinden, ileride de zorluk yaşamaz.

8- Evladınızın tükettiği besinlerde çeşitlilik yaratın

Tıpkı yemekleri, evladınızın önüne sık sık koymayın. Hem besin bedeli çok yüksek hem de evladınızın sevdiği bir besini ona tükettirmek istiyorsanız, farklı hazırlama ve pişirme yolları kullanarak değişik yemekler yaratın. Örneğin; bir gün salçalı köfte, gayrı bir gün sulu köfte, patatesli köfte, sebzeli köfte, yoğurtlu köfte üzere alternatifler oluşturun.

9- Yemek saatlerini düzgün seçin

Yemek saatlerini, evladınızın uykusuz ve huzursuz olduğu saatlere değil; daha neşeli, keyifli olduğu saatlere denk getirin. Evladınızın, yemeğini hakikat saatlerde yemesi, ona daha keyifli ve sağlıklı yemek yiyebileceği bir tertip oluşturur.

10- Porsiyonlarını güzel ayarlayın

Onun bir evlat olduğunu, gereksinimlerinin size orantıyla çok daha az olduğunu unutmayın ve tabağına, tüketebileceği ölçüde yemek koyun. Bir diyetisyen yardımı alın ve evladınızın gereksinimlerini birlikte belirleyin. Ziyade ölçüde koyduğunuz yemek, evladınızı korkutabilir ve hepsini yiyemeyeceğinden, sizde; “Yine tabağındakini bitirmedi” psikolojisi oluşturabilir. Çokça porsiyonlardan onu mümkün olduğunca uzaklaştırın.

11- Evladınızı sıhhatsiz atıştırmalardan koruyun

Evlatların pek birden fazla; gofret, çikolata, kek, şeker, cips üzere besinleri tüketmeyi çok sever. Bu besinler, hem çok sıhhatsizdir hem de bunları tükettikten sonra evladınız yemek yemek istemeyecektir.

12- Sevmediği bir besini sık sık ona hatırlatmayın

Örneğin; evladınız taze fasulyeyi sevmiyor olsun. O gün taze fasulye yaptıysanız; sofrada evladınız dahil herkesin tabağına fasulye koyun. Sofrada taze fasulyeyi sevip sevmeme konusunu açmayın; çok alışılagelmiş bir halde tüketmeye başlayın. Evladınız, rastgele bir pres yahut reaksiyon görmediği için, kendi isteğiyle bu besini denemek isteyecektir.

13- Mutfakta size yardım etmesine müsaade verin

Yemek yaparken yahut hazırlarken, evladınızın size yardım etmesine müsaade verin. Sofrada ise, onu, yardımından ötürü takdir edin. Kendi yardımıyla hazırlanan yemeği iştahla yemek isteyecektir.

14- Yemeklere farklı isimler takın

Yemeklere, komik ve farklı isimler takabilirsiniz. Bu durum, çocuğunuzda merak uyandıracak, yemeğe olan ilgisi artacaktır.

15- Yemek tarafken dikkatini dağıtacak faaliyetlerden uzak tutun

Evladınıza, çok sevdiği bir çizgi sinemanın önünde yemek yedirmeyin. Evladınız yediğinin farkında olmayıp, tüm dikkatini çizgi sinemaya vermek isteyebileceğinden yemek yemeği reddedebilir.

Evladınızla birlikte geçireceğiniz sağlıklı ve şık günler dilerim.