Cola İçmeyin

Yazının tümünü okumaya gayret edin, bu yazıyı okuyarak harcadığınız 10 dakika sizin sağlığınızdan manâlı yok !!!!

Cola'nın Zararları

Coca cola ilk kez 1886'da eczacı John S Pemberton tarafından formülünde
kokain adlı uyuşturucu maddeninde olduğu bir şurup şeklinde üretilen cola
John SPembertonun ölümü ile Asa Candler coca colanın haklarını 2 bin 300
dolara satın aldı ve 1892 yılında the coca cola company adlı işyeri
kurulduReklam adı altındaki görsel kitlesel telkinlerle insanların
zihinlerine ''buz gibi,lezzetli serinletici,hayatın tadı'' gibi adamakıllı hakiki
dışı sunumlarla sunuldu iç yapısı ise anlatılmayıp saklandı üstünde
araştırmak isteyen doktor yada başka kimlikli araştırmacılara bu izin
verilmedi ve coca colanın gerçek yüzü saklanarak yaldızlı sunumlarla
zihinlere işlenmeye devam edildi


Doğrusu coca cola bilinenin tersine içeriğindeki zararlı bileşimler
sebebiyle her açıdan Mutlak Manada zararlı bir içecektirGerçek şu ama coca
cola içeriği itibari ile ilk üretim tarihinde içerisinde kokain adlı
uyuşturucu maddeninde konulması ile başlamıştır Bir litre kolalı içecek
yaklaşık 400 kalori eşdeğeri şeker, 0,15 gram kafein, öbür miktarlarda
renk veren maddeler, orijinal tadı sağlayan kola özü ve fosforik asit
içerirBurada kola özü diye sunulan uydurma isim içeriğindeki uyuşturucu
maddeler için gizleyici bir çatıdır kola başlı başına bir kimyevi madde
değildir fakat onun ona ait birde özü olsunDikkat edilirse yüksek oranda
şeker,kafein,boya maddeleri,fosforik asit ve sanki tüm içeriği sağlık
için en ince ayrıntısına kadar zararlı bileşimlerdirKısaca sıralanacak olursa coca cola ve
sözde gazlı içeceklerin içerisindeki bir takım katkılar ve sebep oldukları
zararlar şöyledir ;



1Fosforik asit: E338

Fakat sağlık durumu üzerindeki etkileri tartışılmaktadır Keskin bir tad sağlar ve
diğer doğal benzer tad vericilere nazaran büyük miktarlarda ve ucuzca elde
edilebildiği için üreticiler göre tercih edilmektedir

Genç kadınlarda, kemik gelişiminde yiyecek eksikliği ile ortaya meydana çıkan
osteoporoz hastalığı riskini artırmaktadır Fosfor fazlalığı, cılız kemik
yoğunluğuna yol açabilmektedir Gıda uzmanları, vücudun kandaki
fosforkalsiyum iyonları arasındaki dengeyi sürdürmeye çalıştığını
belirtmektedirler Fosfor fazlalığı oluşunca vücudun kimyasal balans
mekanizması bu dengeyi sürdürebilmek için kemikteki kalsiyumun dışarı
çıkarılmasına yol açar Sonuç Olarak fosforkalsiyum fazlası vücuttan dışarıda
atılır ve geride gözenekli ve gitgide zayıflayan bir kemik yapısı meydana
gelirBöylece kemik kırılmaları olarak bilinen olaylar yaşanmaktadır


Kafein:

Kafeinli maddelerin kullanımının sonucunda karakteristik etkiler,
tedirginlik, çabuk sinirlenme, coşku, uykusuzluk, yüz kızarıklılığı, artı idrar
ve sindirim şikâyetleri gibi rahatsızlıklardır Bu semptomlar bir takım
insanlarda, jurnal 250 mgr 'dan daha ufak dozajlarda tezahür edebilir
Öteki bazılarında ise daha yüksek dozlarda oluşur Günlük 1gr 'lık dozlara
çıkılması halinde ise, adale seyirmesi, hafıza ve konuşmanın baştan savma akması,
bitkinlik duymama ve fizikomotor acitasyonu oluşabilir Daha büyük dozlarda
hafif duyumsal rahatsızlıklar, kulak çınlaması, ışığın parlaması gibi
rahatsızlıklar rapor edilmiştir Kafeinin 10 gr'ı geçen dozu ile, ani
krizler, nefes alma güçlüğü ve ölümle sonuçlanmalar oluşabilir Alınan
maddelerle girebilecek kafein miktarının kabaca hesabını şöyle yapabiliriz
Bir kadeh kahve takriben 100150 mgr kafein ihtiva eder, bir kadeh nehir
yarısı dek, bir kadeh kola ise 13 'ü kadar kafein ihtiva eder Bir
kadeh enerji içeceğinde ise yaklaşık 100 mgr kafein alınmış olur Reçete
ile satılan kafeinli ilaçlar bir kadeh kahvenin ihtiva ettiği kafeinin bir
bütün üçte biri ile bir buçuk aralarında değişmektedir İstisna olarak migren
hastalığı için kullanılan tabletlerin herkes 100 mgr kafein ihtiva
ederler

Kafein, sindirim sistemi ve yürek rahatsızlıklarının gelişmesine ve
ağırlaşmasına niçin olabilir Üst karın ağrıları, bazen peptik ülser ve
kanamalar oluşabilir Ekstrem yüksek dozlarda ise ritim bozukluğu
eklenebilir, tansiyon düşer ve kan dolaşımı durabilir

Diğer ayrı Teşhisler: Manik olaylar, panik rahatsızlıklar, genel anksiety
rahatsızlıkları klinik raporlarda açıklanmıştır



Boya Maddesi Karamel (E150):

Şekerin yavaş şartlarda 170 C dereceye dek ısıtılması sonucunda elde
edilir Ilk Olarak kola olmak üzere dağıtılmış meşrubat, bonbon, kek ve bir takım
hamur işlerinde boya maddesi olarak kullanılır

Avustralya Hiperaktiv Çocukları Koruma Teşkilatı(HACSG)'na kadar alerjik
bünyeli insanların kaçınmaları gerektiği açıklama edilmektedir



CO2 Gazı: E290 (Karbondioksit)

Sağlıksız bir gazdır Meşrubatlarla fazla miktarlarda alınması halinde
farklı alanlara yönlendirilmiş rahatsızlıklara neden olurkola ile beraber yüksek miktarlarda
alınan co2 gazı ani ölümlere sebep olur



Karmin: E120

Renklendirici; böceklerden elde edilir; kozmetiklerde, şampoanlarda, kırmızı
elma sularında, şekerlemelerde ve öteki gıdalarda kullanılır; hassas ve
asmatik bünyelerde alerjik reaksiyonlara sebeb olabilir Ayrıca bir Müslüman
için elbette haramdır


Sünî Tatlandırıcılar: Aspartam E951, Asesülfan E950, Sakarin E954

Toz ve istikrarsız öteki bazı içeceklerdede kullanılırBu ürünler'de; Aspartam,
asesülfam ve sakarinin kombinasyonu kullanılmaktadır Şeker hastalarının
kullanımı oldukça düşük olması ve kullanan insanların yaş seviyelerinin
yüksek olmasına karşın alzaymer riski oluşturduğu bildirilmektedir Lakin
içeceklerde kullanımı, bilhassa aspartamın içinde bulunan fenil alalin
isimli amino asitin çocukların akıl gelişimlerini olumsuz etkilediği klinik
deneylerle kanıtlanmıştır

Türkiyede gazozlar 'Gazlı alkolsüz içecek' (gazoz) adlı, Türk Standartları
Enstitüsü'nün Ekim 1992'de yürürlüğe giren TS4080 No'lu standardına tarafından
üretilir Bu standart 20 sayfa olup isteyen her yurttaş, bedeli mukabilinde
Türk Standartları Enstitüsü Merkezi'nden ya da bürolarından tedarik edebilir
Bu standardın 2 sayfasında 'Gazoz Sınıfları ve Spesifik Maddeleri', 3
sayfasında da 'Gazozun Genel Özellikleri' tablo halinde verilmiştir İkinci
tablo 'Kimyasal Özellikler'in 3 satırında, gazoz cinslerinin litrede 5 gr
kadar etil içki (bütün alkollü içeceklerde sarhoşluk verici)
bulunabileceğinin belirtilmesi dikkati çekiyor



Sade gazozlar da dahil, bütün gazozlarda lezzet ya da koku verici esanslar
kullanılar Bu esanslar, yağ cinsinden maddeler olup suda çözünmezler
Bunları suda çözünür hale getirmek için hem su ile ayrıca de yağlarla tam
karışabilen (çözünebilen) ara çözücülere gereksinim olur Bu hususta en bol, en
ucuz ve en yaygın olarak kullanılan ara çözücü de etil alkoldür Etil içki
bunun için gazozların terkibine girer Kimya bilimi açısından bunun birazcık
daha açıklaması şöyledir: Kimyada, 'aynı olanlar, birbiri içinde çözünür'
kuralı vardır En önemli ve en çok kullanılan çözücü de su olduğundan suyun
dışındaki tüm çözücülerde hidrofil (suyu seven, su ile tam karışan) ve
hidrofob (suyu sevmeyen su ile bütünüyle karışmayan) olarak ikiye ayrılır
Moleküllerinde hidrofil bulunduran maddeler su ile hidrofil assosiasyon
yaparak berrak bir çözelti verebilir Yağ cinsi maddeler, bu sebeple benzin,
eter, toluen gibi çözücülerde çözünür Etil içki ise molekülünde ayrıca
hidrofil hem de hidrofob grub bulundurduğundan hidrofil grubu ile hidrofil
assosiasyon, hidrofob grubu ile de hidrofob assosiasyon yaparak ara çözücü
vazifesi görür

Karmaşık gibi görünen bu olayı, gerçekte herkes fazla kolay bir deneme yaparak
zahmetsizce anlayabilir Bir iki damla yağ cinsi madde (zeytinyağı, çiçek yağı
ya da diğer istikrarsız yağ ve esanslar) bir şişe suya ilave edilse, ne dek
güçlü olarak ve uzun müddet çalkalansa berrak bir çözelti vermez Bu bir iki
damla yağbulunursa, azıcık etil alkolde kolayca çözülebilir Etil alkol
bulunamazsa, tuvalet ispirtosu veya kolonya da %7580 etil alkol ihtiva
ettiğinden, bunların az bir miktarları da yağ cinsinden bir iki damla
maddeyi kolayca çözerek berrak bir çözelti verir Bu berrak çözelti hemen
bir şişe suya ek edilirse, suyun berraklığı bozulmaz

İşte gazozlarda lezzet ve koku verici yağ cinsi maddelerin berrak bir
çözeltiAslında içinde ufacık miktarda içki olan bir meşrubat hiç
tereddütsüz olarak Müslüman göre terk edilmeli kullanılmamalıdır *