Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
EÜ’de “100. Yılında Büyük Taarruz ve İzmir’in Kurtuluş’unu Sağlayan Süreç” konferans düzenlendi
Ege Üniversitesi (EÜ) Rektörlüğü tarafından İzmir’in kurtuluşunun 100’üncü yılı hasebiyle “100. Yılında Büyük Taarruz ve İzmir’in Kurtuluş’unu Sağlayan Süreç” başlıklı konferans gerçekleştirildi. EÜ Edebiyat Fakültesi Nuri Alım Konferans Salonu’nda düzenlenen aktifliğe EÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Ersan, Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Ayönü, EÜ Senato Üyeleri, Edebiyat Fakültesi Dekan Yardımcıları Doç. Dr. Arife Karadağ ve Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Yasin Kaya, akademisyen ve öğrenciler katıldı. Konferansı EÜ Atatürk Prensipleri ve İnkılap Tarihi Kısmı Lideri Doç. Dr. Nuri Karakaş verdi.
Büyük Taarruz bağlamında, Kuvayı Ulusala ruhunun ve Ulusal Uğraş sürecinin ana gayesinin İzmir olduğunu söyleyen Doç. Dr. Nuri Karakaş, “İzmir, bu gayretin kızıl elmasıdır. İşgalin akabinde Türk halkının daha şuurlu hareket etmesi, Kuvayı Ulusala ruhunun ortaya çıkması ve Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919’dan sonra süreci şahsen yönetmesi ile birlikte Mili Mücadele’nin askeri basamakları olan; 1’inci ve 2’nci İnönü ile Kütahya-Eskişehir Muharebeleri ve Sakarya Meydan Muharebesi gerçekleştirildi. Bilhassa Sakarya Meydan Muharebesi’nde büyük bedeller ödenerek Yunan ordusu, Sakarya önlerinde durduruldu. 11 ay süren hazırlık ve yapılanma sürecinin akabinde Batı Anadolu’nun büsbütün Yunanlılardan kurtarılması için Büyük Taarruz süreci başlatıldı” dedi.
“Türk Ordusu yıldırım harbi süratiyle ilerledi”
Taarruz için Türk tarihindeki büyük fetihlerin yapıldığı ve ‘Zafer Ayı’ olarak bilinen Ağustos ayının seçildiğini belirten Doç. Dr. Karakaş, “Türk ordusunun askeri mevcudu ortalama 200 bin civarındaydı. Lakin cephede savaşacak olan muharip asker sayı yaklaşık 150 bin kadardı. Yunan ordusunun asker sayısı ise 218 bin civarındaydı. Ayrıyeten uçak, kamyon, ağır makine, tüfek, top açısından üstünlükleri vardı. Türk ordusunun, Yunan ordusu karşısındaki yegâne üstünlüğü ise süvarileriydi. Bu nedenle Fahrettin Altay komutasında yaklaşık 10 bin askerden oluşan 5’inci Süvari Kolordusu oluşturuldu ve süvarilere eğitimler verildi. Taarruz planı gereği Yunan cephe sınırının Afyon’un güneyinden yarılacağı I. Ordu bölgesindeki piyade tümeni sayımız 12’ye çıkarılarak muharip asker sayımız yaklaşık 100 bine yükseldi. Akabinde bir sıklet merkezi oluşturuldu ve Mustafa Kemal Paşa’nın Birinci Dünya Savaşı sırasında, 1918’de Nablus Muharebesi’nde edindiği deneyimlerinden faydalanıldı. Muharebe sonucunun alınacağı yerde ve vakitte kuvvet ağırlaştırılması prensibiyle düşman çizgisinde bir karışıklık oluşturularak, çevirme ve imha süreci başlatıldı” diye konuştu.
“Ordular, birinci maksadınız Akdeniz’dir. İleri!”
Taarruz esnasında Türk askerlerinin İzmir'e ulaşmak ismine büyük motivasyon taşıdığı vurgulayan Doç. Dr. Karakaş, “Bu güçlü motivasyonla birinci Yunan savunma çizgileri çabucak alınıyor. Türk ordusu süratli bir halde Afyon Ovasına girerek Afyon’u da düşman işgalinden kurtarıyor. Nihayetinde 30 Ağustos 1922’de Mustafa Kemal’in liderliğinde Nikolaos Trikupis’e bağlı Yunan ordusunun bir kısmı imha ediliyor. Bu zaferin akabinde Mustafa Kemal Paşa çabucak o ünlü ‘Ordular, birinci gayeniz Akdeniz’dir. İleri!’ buyruğunu veriyor. Zira Yunanlıların İzmir’i savunmaya yönelik yeni bir savunma sınırı oluşturmasını istemiyor. Hem Uşak, hem Kütahya hem de Salihli kurtarılarak adeta bir yıldırım harbi süratiyle 8 Eylül’de Manisa kurtarılıyor. Nihayetinde 8 Eylül akşamı Türk askerleri İzmir Körfezi’ni görüyor. Birinci olarak Bornova’ya iniyorlar, akabinde Mersinli bölgesinde çatışmalar yaşanıyor ve Konak Meydanı’na ulaşılıyor. İzmir halkı büyük bir heyecan yaşıyor. Bayanlar, bulabildikleri bezlerden Türk Bayrakları dikerek, büyük bir coşkuyla Türk süvarisini karşılıyorlar. Nihayetinde Yüzbaşı Şerafettin Beyefendi, 9 Eylül 1922, saat 10.30’da Konak’taki Hükümet Konağı’na Türk Bayrağını dikerek artık İzmir’in kurtulduğunu ilan ediyor. Ulusal Mücadele’nin askeri manada Kızıl Elma’sı olan İzmir, Yunan işgalinden kurtarılmış oluyor. Akabinde Mustafa Kemal Paşa da Belkahve’den gelerek İzmir’e ulaşıyor” dedi.
“Türk bayanları tarafından dikilen Türk Bayrağı da sergilendi”
Konferans sonunda Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Ersan, Doç. Dr. Karakaş’a katkılarından ötürü teşekkür çiçeği verdi. EÜ Devlet Türk Musikisi Konservatuarı (DTMK) Müdür Yardımcısı Tarkan Erkan ve öğrencileri tarafından Zeybek-Rock dans gösterisi sunuldu. Şov, iştirakçilerden büyük beğeni aldı. Daha sonra Prof. Dr. Ersan ve iştirakçiler “Büyük Taarruz ve İzmir’in Kurtuluşu Sergisini” gezdi. Stantta 8-9 Eylül 1922 gecesi Türk bayanları tarafından dikilen Türk Bayrağı, Türk askerinin kullandığı süngü ve Yunan askerlerinin attıktan sonra üzerinde işlemeler yaptıkları boş top mermisi kovanı üzere yapıtların yanı sıra çok sayıda görsel yer aldı.
Kaynak: (BYZHA) - Beyaz Haber Ajansı
