iltasyazilim
FD Üye
Tüm dünyada yankı uyandıran ve neyazık ama ölümlere niçin olan domuz gribinin sanıldığı gibi yalnızca domuz eti yiyerek değil temasla da bulaşabiliyor Uzmanlar tez yayılan domuz gribinin belirtilerini, nasıl bulaştığını açıkladı
Domuz gribinin en kayda değer belirtilerinin üşüme ve titremeyle başlayan 38 derecenin üzerine çıkan yüksek ateş, göz çukurlarında da hissedilen şiddetli baş ağrısı, ileri derecede adale ve eklem ağrıları, yorgunluk biçiminde sıralanırken, soğuk algınlığından farklı olarak belirtilerin yavaş yavaş yok, aniden ortaya çıktığı ve daha fazla ateşlenmeye yol açtığı bildirildi
Ege Üniversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Belli Başlı Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof Dr Münir Büke, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hastalığın nasıl bulaştığını, belirtilerini ve korunma yollarını anlattı
Prof Dr Büke, virüsün 2 ile 4 gün arasında kuluçka döneminin olduğunu, bu sürede herhangi bir belirtisinin gözlenmeyeceğini ifade ederek, ''mesela hava alanlarında hastalığa karşın kontroller yapılıyor Hoş bir uygulama, fakat birincil 4 gün hiçbir semptom göstermediği unutulmamalı Şüpheli kişileri en azından 34 gün gözlem aşağı tutmakta fayda var'' diye konuştu
Hastalığın 4 temel belirtisinin olduğunu dile getiren Prof Dr Büke, bu belirtileri şöyle sıraladı:
''En kayda değer özelliği, üşüme ve titremeyle nükseden 38 derecenin üstüne meydana çıkan yüksek alev Öteki belirtileri göz çukurlarında da hissedilen şiddetli baş ağrısı, ileri derecede kas ve eklem ağrıları, son olarak da takâtsizlik sırası gelmişken öksürük ve burun tıkanıklığı da görülebilir Bu belirtiler kuluçka döneminden hemen sonra yavaş yavaş değil, birdenbire başlar
Soğuk algınlığıyla karıştırmamak gerekiyor Soğuk algınlığı yavaşça gelişir, ateş çok yüksek değildir, burun akıntısı ön plandadır Kas ve eklem ağrıları olsa bile ileri derecede dermansızlık görülmez''
Prof Dr Münir Büke, hastalığın en yaygın olarak solunum yollarıyla bulaştığına dikkati çekti
Hasta insanların öksürük ve aksırığıyla havaya çoğu damlacık saçıldığını, konuşurken 200300, öksürürken 4 bin damlacığın havaya karıştığını kaydeden Prof Dr Büke, ''virüsü içeren kişi öksürüp hapşırırsa, 4 metreye kadar hiç temas etmeseniz bile size bulaşabiliyor Havaya saçılan partiküller havada uzunca bir zaman kalabiliyor ve bunların solunmasıyla solunum yoluyla kişiye geçiyor'' şeklinde konuştu
başkaca öksürük ve hapşırık sırasında mikrobun göz mukozasına yerleşerek de hastalığın bulaştığını gösteren Prof Dr Büke, ''yine eller, yakın bağlantı fazla önemli böylece hasta kişilerin mutlaka izole edilmesi, toplu bulunulan yerlerden uzakta durması, maske takması gerekli Mutlaka çoğu kez ellerin yıkanması gerekiyor'' dedi
Okullar, sinemalar, ulaşım araçları gibi topluca bulunulan yerlerde riskin daha artı olduğuna göze çarpan eden Prof Dr Büke, ''bütün vatandaşlarımız sıkça el ve yüz yıkamayı bu dönemde daha fazla önemsemeli Öpüşmeye, tokalaşmaya biraz ara vermeliyiz Rahatsızlık bulaştırma bilinciyle, hastaların, öksüren şahısların maske takması, öksürüp aksırırken çaput kullanmanın alışkanlık haline getirilmesi lüzumlu'' diye konuştu *
Domuz gribinin en kayda değer belirtilerinin üşüme ve titremeyle başlayan 38 derecenin üzerine çıkan yüksek ateş, göz çukurlarında da hissedilen şiddetli baş ağrısı, ileri derecede adale ve eklem ağrıları, yorgunluk biçiminde sıralanırken, soğuk algınlığından farklı olarak belirtilerin yavaş yavaş yok, aniden ortaya çıktığı ve daha fazla ateşlenmeye yol açtığı bildirildi
Ege Üniversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Belli Başlı Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof Dr Münir Büke, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hastalığın nasıl bulaştığını, belirtilerini ve korunma yollarını anlattı
Prof Dr Büke, virüsün 2 ile 4 gün arasında kuluçka döneminin olduğunu, bu sürede herhangi bir belirtisinin gözlenmeyeceğini ifade ederek, ''mesela hava alanlarında hastalığa karşın kontroller yapılıyor Hoş bir uygulama, fakat birincil 4 gün hiçbir semptom göstermediği unutulmamalı Şüpheli kişileri en azından 34 gün gözlem aşağı tutmakta fayda var'' diye konuştu
Hastalığın 4 temel belirtisinin olduğunu dile getiren Prof Dr Büke, bu belirtileri şöyle sıraladı:
''En kayda değer özelliği, üşüme ve titremeyle nükseden 38 derecenin üstüne meydana çıkan yüksek alev Öteki belirtileri göz çukurlarında da hissedilen şiddetli baş ağrısı, ileri derecede kas ve eklem ağrıları, son olarak da takâtsizlik sırası gelmişken öksürük ve burun tıkanıklığı da görülebilir Bu belirtiler kuluçka döneminden hemen sonra yavaş yavaş değil, birdenbire başlar
Soğuk algınlığıyla karıştırmamak gerekiyor Soğuk algınlığı yavaşça gelişir, ateş çok yüksek değildir, burun akıntısı ön plandadır Kas ve eklem ağrıları olsa bile ileri derecede dermansızlık görülmez''
Prof Dr Münir Büke, hastalığın en yaygın olarak solunum yollarıyla bulaştığına dikkati çekti
Hasta insanların öksürük ve aksırığıyla havaya çoğu damlacık saçıldığını, konuşurken 200300, öksürürken 4 bin damlacığın havaya karıştığını kaydeden Prof Dr Büke, ''virüsü içeren kişi öksürüp hapşırırsa, 4 metreye kadar hiç temas etmeseniz bile size bulaşabiliyor Havaya saçılan partiküller havada uzunca bir zaman kalabiliyor ve bunların solunmasıyla solunum yoluyla kişiye geçiyor'' şeklinde konuştu
başkaca öksürük ve hapşırık sırasında mikrobun göz mukozasına yerleşerek de hastalığın bulaştığını gösteren Prof Dr Büke, ''yine eller, yakın bağlantı fazla önemli böylece hasta kişilerin mutlaka izole edilmesi, toplu bulunulan yerlerden uzakta durması, maske takması gerekli Mutlaka çoğu kez ellerin yıkanması gerekiyor'' dedi
Okullar, sinemalar, ulaşım araçları gibi topluca bulunulan yerlerde riskin daha artı olduğuna göze çarpan eden Prof Dr Büke, ''bütün vatandaşlarımız sıkça el ve yüz yıkamayı bu dönemde daha fazla önemsemeli Öpüşmeye, tokalaşmaya biraz ara vermeliyiz Rahatsızlık bulaştırma bilinciyle, hastaların, öksüren şahısların maske takması, öksürüp aksırırken çaput kullanmanın alışkanlık haline getirilmesi lüzumlu'' diye konuştu *
Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.