iltasyazilim
FD Üye
Ebü'lAbbas Seyyari Kimdir Kısaca
Ebü'lAbbas Seyyari
EBÜ'LABBÂS SEYYÂRÎ
Evliyânın büyüklerinden İsmi, Kâsım bin Kâsım elMehdî, künyesi Ebü'lAbbâs Seyyârî'dir Fıkıh ve hadîs ilimlerinde büyük âlim idi Fazîletler ve kerâmetler sâhibi olup, zamânın seçkin âlimlerindendi Ebû Bekri Vâsıtî'nin en büyük talebesidir Zamânındaki büyük âlim ve velîlerle görüşüp onlardan ilim ve edeb öğrendi Tasavvufta yetişip kemâl derecelerine ulaştı 953 (H342) senesinde Merv şehrinde vefât etti Kabri orada olup, cümbür cemaat kadar ziyâret edilmektedir Kabrini ziyâret edip, bu zât hürmetine Allahü teâlâya duâ ve istekte bulunanların, murâdlarına kavuştukları deneyim ile sâbittir Tasavvuf yoluna girmeden önce zengindi Babasından kendisine çok mîrâs kalmıştı Servetinin hepsini vererek, Resûlullah efendimizin iki tel mübârek Sakalı şerîfini satın aldı Allahü teâlâ, Sakalı şerîflerin bereketiyle ona tövbeyi ve velîliği nasîb eyledi Ebû Bekri Vâsıtî'nin sohbetiyle şereflendi Yüksek derecelere kavuştu Vefât ettiği vakit, vasiyeti üstüne, mübârek Sakalı şerîfleri ağzına koydular Tasavvufta Seyyârî adıyla tanıdık yolun temsilcisi ve yayıcısı oldu
Seyyariler, EbulAbbas Seyyarinin takipçileridir Onun adı, Kasım bin Ebulkasım bin Abdullah bin elMehdidir Anesinin dedesi olan Ahmed bin Seyyarın adından nedeniyle Seyyari lakabıyla çağrılmıştır Fakih ve muhaddis olan Seyyari, Merv şehrinde bütün ilimlerin imamı olarak bilinirdi Onun tarikatının esası, cem ve tefarruka üstüne mebnidir; cemden murad zahiren müşahede, tefarrukadan muradsa mücahededir
Bir defasında ona müride ne riyazat gerekir diye sorulduğunda, cevaben; şeri emirlere sabr, menahiden uzaktan durmak ve salihlerle sohbet, demiştir
Onun bir takım sözlerinde cebr fikrinin galebe ettiği görülür Ondan nakledilen bir sözünde demiştir fakat; o günah levhde yazılmışken insan nasıl olurdu günahı terk edebilir
EbulAbbas Seyyari hicri 342 yılında vefat etmiştir
Ebü'lAbbâs Seyyârî hazretleri, haram ve güvenilmez şeylerden çok sakınır, dünyâya değer vermezdi Allahü teâlâya isyân olabilecek hiç bir şeye ömrü her tarafında yanaşmadı
Kendisine; Gönlünün Cennet bahçesi misâli çok güzel olması için Allah yolunda yürüyen bir kimse hangi ameli işlemelidirdediler Cevâbında; Allahü teâlânın emirlerini yapmaya ve yasaklarından sakınmaya sabırla devâm etmek, sâlihlerle berâber olup, sohbetlerinde bulunmak ve dostlarına hizmet etmeklebuyurdu Yeniden; Bu yolda ilerlemek nasıl mümkün ve basit olur?diye sorulunca; Allahü teâlânın dikte ve yasaklarına riâyet etmek ve sâlihlerin sohbetine devâm etmeklebuyurdu
Bir defâsında ceviz satın edinmek için bir dükkâna girdi O ceviz isteyince dükkan sâhibi çırağına; Cevizlerin iyilerini seçdedi Bunun üstüne Ebû Abbâs Seyyârî hazretleri; Her ceviz sattığınız kimseye aynı muâmeleyi yapıyor musunuz Herkes için iyilerini seçiyor musunuz?dedi Dükkan sâhibi; Hayır bunu sizin ilminizin hâtırı için yapıyorumdedi İlmin fazîletini, iki değişiklik ceviz arasındaki farkla değiştirmembuyurup, ceviz almaktan vazgeçti
Tekrar; Bir kimse, mutlakâ haklı olduğu halde, kendisini suçlu kabul edip, karşısındakine; Sen haklısın, ben kabahatliyimderse, âhirette tüm can sıkıntısı ve meşakkatlerden emin olurbuyurdu
Buyurdu ancak: Hikmet ehli bir zâta sordular: Rızkın nereden gelmektedir, nereden temin ediyorsun?Dedi oysa: Dilediğinin rızkını genişleten ve dilediğini daraltan Allahü teâlâdandiye yanıt verdi
Her kim kalbini Allahü teâlâya karşı sadâkat üzere muhâfaza ederse, sıdk üzere olursa, Allahü teâlâ onun dilinden hikmet akıtır
Allahü teâlâ bir kuluna iyilik murâd edince, onu fena hallerden korur Gadâb ettiği kuluna da pek bir hal verir ve o kimsenin sıkıntısından, zararından herkes kaçar
HASSAS DAVRANIRSA
Ebü'lAbbâs Seyyârî hazretleri bir defâsında;
Bir kimse, hayâtında İslâmiyete uymakta ne kadar hassas özenli ve ince davranır, İslâmiyete uygun olmayan bir iş yapmamak için ne değin gayret ederse, âhirette, Sırat köprüsünden geçerken, Sırat köprüsü ona, dünyâda İslâmiyete uyarlamak için olan gayreti nisbetinde geniş, ferah ve kuytu olur Tekrar bir kimse, dünyâda emirlere uymakta gâyet gevşek ve geniş davranır, İslâmiyete tam alıntı yapmak için çalışanlara; o kadar da çok çözümlemederse, âhirette Sırat köprüsünden geçerken, Sırat köprüsü o kimse için, dünyâda İslâmiyete uymaktaki gevşekliği nisbetinde daralırbuyurdu
1) TabakâtüsSûfiyye; s366
2) HilyetülEvliyâ; c10, s380
3) Risâlei Kuşeyrî; s168
4) TabakâtülKübrâ; c1, s119
5) NefehâtülÜns; s194
6) TezkiretülEvliyâ; c2, s255
7) İslâm ÂlimleriAnsiklopedisi; c4, s51 *
Ebü'lAbbas Seyyari
EBÜ'LABBÂS SEYYÂRÎ
Evliyânın büyüklerinden İsmi, Kâsım bin Kâsım elMehdî, künyesi Ebü'lAbbâs Seyyârî'dir Fıkıh ve hadîs ilimlerinde büyük âlim idi Fazîletler ve kerâmetler sâhibi olup, zamânın seçkin âlimlerindendi Ebû Bekri Vâsıtî'nin en büyük talebesidir Zamânındaki büyük âlim ve velîlerle görüşüp onlardan ilim ve edeb öğrendi Tasavvufta yetişip kemâl derecelerine ulaştı 953 (H342) senesinde Merv şehrinde vefât etti Kabri orada olup, cümbür cemaat kadar ziyâret edilmektedir Kabrini ziyâret edip, bu zât hürmetine Allahü teâlâya duâ ve istekte bulunanların, murâdlarına kavuştukları deneyim ile sâbittir Tasavvuf yoluna girmeden önce zengindi Babasından kendisine çok mîrâs kalmıştı Servetinin hepsini vererek, Resûlullah efendimizin iki tel mübârek Sakalı şerîfini satın aldı Allahü teâlâ, Sakalı şerîflerin bereketiyle ona tövbeyi ve velîliği nasîb eyledi Ebû Bekri Vâsıtî'nin sohbetiyle şereflendi Yüksek derecelere kavuştu Vefât ettiği vakit, vasiyeti üstüne, mübârek Sakalı şerîfleri ağzına koydular Tasavvufta Seyyârî adıyla tanıdık yolun temsilcisi ve yayıcısı oldu
Seyyariler, EbulAbbas Seyyarinin takipçileridir Onun adı, Kasım bin Ebulkasım bin Abdullah bin elMehdidir Anesinin dedesi olan Ahmed bin Seyyarın adından nedeniyle Seyyari lakabıyla çağrılmıştır Fakih ve muhaddis olan Seyyari, Merv şehrinde bütün ilimlerin imamı olarak bilinirdi Onun tarikatının esası, cem ve tefarruka üstüne mebnidir; cemden murad zahiren müşahede, tefarrukadan muradsa mücahededir
Bir defasında ona müride ne riyazat gerekir diye sorulduğunda, cevaben; şeri emirlere sabr, menahiden uzaktan durmak ve salihlerle sohbet, demiştir
Onun bir takım sözlerinde cebr fikrinin galebe ettiği görülür Ondan nakledilen bir sözünde demiştir fakat; o günah levhde yazılmışken insan nasıl olurdu günahı terk edebilir
EbulAbbas Seyyari hicri 342 yılında vefat etmiştir
Ebü'lAbbâs Seyyârî hazretleri, haram ve güvenilmez şeylerden çok sakınır, dünyâya değer vermezdi Allahü teâlâya isyân olabilecek hiç bir şeye ömrü her tarafında yanaşmadı
Kendisine; Gönlünün Cennet bahçesi misâli çok güzel olması için Allah yolunda yürüyen bir kimse hangi ameli işlemelidirdediler Cevâbında; Allahü teâlânın emirlerini yapmaya ve yasaklarından sakınmaya sabırla devâm etmek, sâlihlerle berâber olup, sohbetlerinde bulunmak ve dostlarına hizmet etmeklebuyurdu Yeniden; Bu yolda ilerlemek nasıl mümkün ve basit olur?diye sorulunca; Allahü teâlânın dikte ve yasaklarına riâyet etmek ve sâlihlerin sohbetine devâm etmeklebuyurdu
Bir defâsında ceviz satın edinmek için bir dükkâna girdi O ceviz isteyince dükkan sâhibi çırağına; Cevizlerin iyilerini seçdedi Bunun üstüne Ebû Abbâs Seyyârî hazretleri; Her ceviz sattığınız kimseye aynı muâmeleyi yapıyor musunuz Herkes için iyilerini seçiyor musunuz?dedi Dükkan sâhibi; Hayır bunu sizin ilminizin hâtırı için yapıyorumdedi İlmin fazîletini, iki değişiklik ceviz arasındaki farkla değiştirmembuyurup, ceviz almaktan vazgeçti
Tekrar; Bir kimse, mutlakâ haklı olduğu halde, kendisini suçlu kabul edip, karşısındakine; Sen haklısın, ben kabahatliyimderse, âhirette tüm can sıkıntısı ve meşakkatlerden emin olurbuyurdu
Buyurdu ancak: Hikmet ehli bir zâta sordular: Rızkın nereden gelmektedir, nereden temin ediyorsun?Dedi oysa: Dilediğinin rızkını genişleten ve dilediğini daraltan Allahü teâlâdandiye yanıt verdi
Her kim kalbini Allahü teâlâya karşı sadâkat üzere muhâfaza ederse, sıdk üzere olursa, Allahü teâlâ onun dilinden hikmet akıtır
Allahü teâlâ bir kuluna iyilik murâd edince, onu fena hallerden korur Gadâb ettiği kuluna da pek bir hal verir ve o kimsenin sıkıntısından, zararından herkes kaçar
HASSAS DAVRANIRSA
Ebü'lAbbâs Seyyârî hazretleri bir defâsında;
Bir kimse, hayâtında İslâmiyete uymakta ne kadar hassas özenli ve ince davranır, İslâmiyete uygun olmayan bir iş yapmamak için ne değin gayret ederse, âhirette, Sırat köprüsünden geçerken, Sırat köprüsü ona, dünyâda İslâmiyete uyarlamak için olan gayreti nisbetinde geniş, ferah ve kuytu olur Tekrar bir kimse, dünyâda emirlere uymakta gâyet gevşek ve geniş davranır, İslâmiyete tam alıntı yapmak için çalışanlara; o kadar da çok çözümlemederse, âhirette Sırat köprüsünden geçerken, Sırat köprüsü o kimse için, dünyâda İslâmiyete uymaktaki gevşekliği nisbetinde daralırbuyurdu
1) TabakâtüsSûfiyye; s366
2) HilyetülEvliyâ; c10, s380
3) Risâlei Kuşeyrî; s168
4) TabakâtülKübrâ; c1, s119
5) NefehâtülÜns; s194
6) TezkiretülEvliyâ; c2, s255
7) İslâm ÂlimleriAnsiklopedisi; c4, s51 *