Felix Gouattari kimdir, hayatı

Felix Gouattari hakkında data
Felix Gouattari biyografisi

Düşüncelerinde ruhsağaltımı ve siyaset konuları üzerinde etkili bir biçimde duran, özellikle Gilles Deleuze ile birlikte yaptığı müşterek çalışmalarıyla bilinen Fransız ruhsağaltımcı ve felsefecisidir

Guattari'nin Deleuze'den egemen yaptığı felsefe çalışmaları hem sayıca yok denecek değin azdır keza de Deleuze ile birlikte verdikleri eşsiz düşüncelerin yanına felsefeye fazla kayda değer bir katkıları olduğu söylenemez böylece Guattari'nin anında bütün kayda değer düşünceleri Deleuze ile girdikleri üretken işbirliği sonucunda ortaya konmuş görüşler olarak ölçmek olanaklıdır

Burada Guattari'nin kendi düşünceleri olarak anılan her düşüncenin minimum onun değin Deleuze'ün de olduğunu anımsatmakta fayda vardır Deleuze ile Guattari yeni düşünme, yazma, öznellik ve siyaset biçimleri yaratmak amacıyla birlikte postmodern zihin serüvenleri yaşamışlardır Her ne dek postçağdaş söylemi, bir tür bilinemezcilik ve muhafazakârlık konumu olarak gördüklerinden benimsememişlerse de kendi düşünme yordamları başlıca postçağdaş söylemin ilk örneklerinden biri olarak gösterilmektedir

Felsefe açısından bakıldığında, Deleuze ile Guattari geleneksel felsefenin aleyhinde gündelik yaşam felsefesidiye adlandırılan felsefe konumunun önünü açmaları bakımından da son derece kıymetli görüşler vermişlerdir 1972 yılında yayımladıkları en fazla ses getiren kitapları AntiOedipe (Karşı Oedipus), modernliğin etken söylemlerinin, arzuyu bastırmak yoluyla ortaya faşist öznellik biçimleri çıkararak devrimci hareketlerin önünü kesen kapitalist kuramların ve tasarımların kışkırtıcı bir eleştirisidir Bu yerleşik kapitalist duruma karşısında Deleuze ile Guattari, bireylerin baskıcı çağdaş kimliklerin üstesinden gelebilecek arzulayan göçebelerolarak konumlanacakları postçağdaş bir var oluş biçimini savunmaktadırlar

Deleuze ile Guattari kapitalizmin salt birey ile ilgilendiği için, buna emrindeki olarak da kilise, aile, mektep ve düşünülebilecek her türden toprağa alt grubun toplumsal düzenleme yoluyla dağıtılması veya yurtsuzlaştırılmasıamacı güttüğünden, özü gereği şizofrenik bir dizge olduğunu ileri sürmüşlerdir Fakat bununla beraber kapitalizm işleyebilmek, kendi varlığını sürdürebilmek için birtakım toplumsal gruplaşmalara ihtiyaç duymaktadır bu nedenle yeni aile, devlet gibi gruplaşma biçimlerine, yani birtakım yeni toplumsallaşmaların bitmiş gövdelenmesine, yer yurt edinmesine emin ölçülerde izin vermektedir *