iltasyazilim
FD Üye
Eşref Armağan, çok özel bir Türk ressamdır Eserleri hem Türkiye çapında, hem de yurt dısında dağıtılmış sergilerde yer almıştır
Geçmişte İtalya'dan bir süre önce de Şangay Büyükşehir Belediye Başkan'dan davetler almıştır Çoğu kereler hem Türk televizyon kannallarında keza de CNN ve BBC gibi kanallarda adından laf edilmiş olmasına rağmen değerli sanatçı ve ressamlarının bulunduğu kitapta Eşref Hediye'ın adı geçmemektedir
Eşref doğuştan görmez olan bir ressamdır Hiç bir zaman gün batımını, baharda yeşeren, çiçek açan doğayı, renklerini göremedi Tuttuğunu koparan, mücadeleci kişiliği ona, duygularını dile getirbilmek için ses, bir anlamda da bakmak için göz kazandırmıştır
Görmeden bu değin eserler ortaya çıkaran bır dehanın eserleri karşı büyülenmemek elde değil Eşref Armağan'ın biyografisi fazla yürek parçalayıcı;
Bundan 52 sene önce İstanbul'da, Fatih'nin çok mütevazı mahallelerinden birinde, dünyaya gelir Eşref, ne çocukken ne de yetişkin çağda hiçbir öğrenim görmedi Kendi kendine yazmayı öğrendi Eşref, tüm gün babasının dükkanında baca boruları keserek babasına takviye ederdi, boş zamanını da fotoğraf çizerek geçirirdi 6 yaşındayken kalem ile kağıt üstüne çizmeyi, 18 yaşında ise önce parmakları ile kağıt üzerine, daha sonra da kartona yağlı boya ile fotoğraf yapmaya başladı Yağlı boyadan akrilik boyaya ve tuale geçti Elleri artık onun gözleri olmuştu Görmemesine karşın çizdiklerinin bu denli gerçeği yansıtması, resim yapmanın onda bir tutkuya dönüşmesini sağladı
Bütün dahilerde olduğu gibi Eşref'teki bu zeka da doğaüstü birşey Eğitim görmemiş olması ona, kendisi gibi ihtiyacı olan, bir şeyler yapma arzusunda olan birçok kişiye bu işin sırrını veya kendi kendine öğrenme metodlarını aktarabilme imkanı vermiyor
1994 yılında Joan Eröncel isimli 30 yıl evvel Türkiye'de evlenmiş Amerikalı bir bayan ile tanışır Joan, onun eserlerinin mükemmelliği aleyhinde hayran olur ve ona destek etmeye karar verir
*
Geçmişte İtalya'dan bir süre önce de Şangay Büyükşehir Belediye Başkan'dan davetler almıştır Çoğu kereler hem Türk televizyon kannallarında keza de CNN ve BBC gibi kanallarda adından laf edilmiş olmasına rağmen değerli sanatçı ve ressamlarının bulunduğu kitapta Eşref Hediye'ın adı geçmemektedir
Eşref doğuştan görmez olan bir ressamdır Hiç bir zaman gün batımını, baharda yeşeren, çiçek açan doğayı, renklerini göremedi Tuttuğunu koparan, mücadeleci kişiliği ona, duygularını dile getirbilmek için ses, bir anlamda da bakmak için göz kazandırmıştır
Görmeden bu değin eserler ortaya çıkaran bır dehanın eserleri karşı büyülenmemek elde değil Eşref Armağan'ın biyografisi fazla yürek parçalayıcı;
Bundan 52 sene önce İstanbul'da, Fatih'nin çok mütevazı mahallelerinden birinde, dünyaya gelir Eşref, ne çocukken ne de yetişkin çağda hiçbir öğrenim görmedi Kendi kendine yazmayı öğrendi Eşref, tüm gün babasının dükkanında baca boruları keserek babasına takviye ederdi, boş zamanını da fotoğraf çizerek geçirirdi 6 yaşındayken kalem ile kağıt üstüne çizmeyi, 18 yaşında ise önce parmakları ile kağıt üzerine, daha sonra da kartona yağlı boya ile fotoğraf yapmaya başladı Yağlı boyadan akrilik boyaya ve tuale geçti Elleri artık onun gözleri olmuştu Görmemesine karşın çizdiklerinin bu denli gerçeği yansıtması, resim yapmanın onda bir tutkuya dönüşmesini sağladı
Bütün dahilerde olduğu gibi Eşref'teki bu zeka da doğaüstü birşey Eğitim görmemiş olması ona, kendisi gibi ihtiyacı olan, bir şeyler yapma arzusunda olan birçok kişiye bu işin sırrını veya kendi kendine öğrenme metodlarını aktarabilme imkanı vermiyor
1994 yılında Joan Eröncel isimli 30 yıl evvel Türkiye'de evlenmiş Amerikalı bir bayan ile tanışır Joan, onun eserlerinin mükemmelliği aleyhinde hayran olur ve ona destek etmeye karar verir
*