iltasyazilim
FD Üye
Otizm
Kendi dünyalarında yalıtılmış (izole) otizmli bireyler, ayrı ve uzakta gözükürler ve başkaları ile hissi bağlar oluşturmazlar Bu hayret verici beyin bozukluğu olan bireyler dağıtılmış belirtiler ve engeller göstermesine karşın, birçok öteki insanların düşüncelerini, duygularını ve gereksinimlerini kavrama yetisine sahip değildir Çoğunlukla, dil ve akıl en ince ayrıntısına kadar gelişmemiştir, irtibat ve sosyal ilişkilerde zorluk yaşamalarına niçin olur Otizmli çoğu kişi sallanma ya da başını dövme gibi tekrarlayıcı aktivitelerle uğraşır veya her gün fakat alışmış oldukları rutinleri alışkın tarzda tekrar ederler Bazıları ses, dokunma, görüş ve kokuya acı verecek derecede duyarlıdır
Otizmli bireyler çocuk gelişiminin tipik aşamalarını takip etmezler Bazılarında gelecekteki soruna ait ip uçları doğumdan itibaren gözlenebilir Çoğu olguda, problemler yaşıtı çocuklarla karşılaştırıldığında daha fark edilir ışık halkası gelir Diğer çocuklar gelişimlerini devam ettirirken, bu çocuklar 1836 ncı aylar arasında bir anda insanları reddetmeye başlarlar, yabancı gibi davranmaya başlarlar, kazanmış oldukları dil ve sosyal becerileri kaybederler
Annebaba gibi hoca ve bakım verici de otizmli çocuk veya yetişkinle iletişim ve temas kurma çabalarında hüsran yaşayabilir Aralıksız tekrarlayıcı davranışları ile uğraşırken, size aldırmıyormuş gibi hissedebilirsiniz İç gereksinimlerini tuhaf yollarla açıklama etmesi sizde hayal kırıklığı yaratabilir Çocuğunuz hakkında hayalleriniz ve ümitlerinizin gerçekleşmemesi sizi üzebilir
Günümüzde bu çocukların sosyal, dil ve akademik becerilerini iyileştirmek için yardımcı metotlar vardır Erişkin otizmli bireylerin %60 dan fazlası yaşamları baştan başa bakıma gereksinin duymalarına karşın, günümüzde bu kişiler için uygun takviye yanına, bu bireylerde muhakkak alanlarda iş edindirme ve topluma katma yönünde girişimler vardır
Otizme dünyanın her uygun her bölgesinde gözlenir Bütün halk, din ve idareli düzeylerde gözlenir Çocuklukta başlar, her 1000 kişiden 12 sini etkiler, erkeklerde kızlara oranla 34 defa daha sık gözlenir Bozukluk gözlenen kızlar daha ağır belirtiler göstermeye ve daha düşük akıl düzeyine sahip olmaya eğilimlidir Otizm aileyi ve toplumu öbür alanlarda bir yönüyle etkilemektedir
Problemi Anlama
Otizm Nedir?
Otizm, bireyin irtibat, başka insanlarla iletişim ve çevreye yerinde tepkisini engelleyen bir beyin bozukluğudur Bir Takım otizmli bireyler nispeten yüksek işlevlidir, hitabe ve zekaları sağlamdır Diğerleri mental retarde, gürültüsüz ve ciddi dil gelişim gecikmeleri gösterirler Bir kısmının tekrarlayıcı ve bayağı us tarzları vardır
Otizmli bireylerin hepsi adamakıllı benzer semptom ve eksiklikler göstermemesine karşın, yordanabilecek tarzda davranışı etkileyen sosyal, iletişim, motor ve duyusal problemler sergilerler
Otizmli Olan ve Olmayan Bebeklerin Davranışlarındaki Farklılıklar
Otizmli Bebekler
Bayağı Bebekler
Irtibat
Göz temasından kaçınırlar
İşitmiyormuş gibi gözükürler
Dil gelişimi başlar, aniden hitabe duraklar
Annenin yüzünü araştırılar
Seslerle kolayca uyarılabilirler
Kelime sayısı gittikçe artar ve gramere uygun yararlanma başlar
Sosyal İlişkiler
Başkalarının farkında olan değillermiş gibi davranırlar
Kışkırtılmaksızın başkalarına karşısında fiziki saldırır
Kabuğunda yaşıyordur, girmek zordur
Annesi odadan ayrıldığında ağlar, yabancıların yanında vesvese duyarlar
Acıktığında veya hayal kırıklığı durumlarında keyifsiz olur
Tanıdık yüzleri tanır ve gülümser
Çevrenin Araştırılması
· Tek bir şey ya da etkinlik üstünde takılıp kalırlar
· Sallanma ya da el çırpma gibi olağandışı eylemler yaparlar
· Oyuncakları koklar veya yalarlar
· Yanık ve sıyrıklarda duyarsız olabilir, elini gözüne sokma gibi kendini yaralayıcı davranışları olabilir
Bir alımlı nesne veya etkinlikten diğerine geçiş yaparlar
Nesnelere ulaşmak için vücudunu amaçlı kullanırlar
Oyuncakları inceler ve oyun oynarlar
Doyum ararlar, acıdan kaçınırlar
Not: Yukarıdakiler gözlenebilecek belirtileri göstermektedir Uzman değerlendirmesi olmadan, teşhis hazırlamak için tatmin edici değildir
Sosyal Belirtiler
Başlangıçtan beri çoğu bebek sosyal varlıklardır Yaşamın birincil dönemlerinde, bebek insanlara gözlerini diker bakar, sese yönelir, kendini sevdirmek için bir parmağı yakalar ve hatta gülümser
Bunların aksine birçok otizmli çocuk hergün oysa insan iletişimindeki alış verişi öğrenmede büyük güçlük yaşarlar Bebekliğin ilk birkaç ayında bile, çoğu otizmli iletişime girmez ve göz temasından kaçınırlar Yalnız olmayı seçim ediyorlarmış gibi gözükürler Kişilerin sevgi ve sıcaklık gösterisine direnç gösterebilir ya da kucaklama ve sarılmaya pasif katılım gösterirler Daha sonraları sevgi ve kızgınlığa arada bir tepki gösterirler Öteki çocuklardan farklı olarak anne babalarından ayrıldığında bıkkınlık duymaz ya da anne baba geri döndüğünde rahatlamazlar Çocuklarının kendilerine sarılması, oyun oynama ve öğrenme gibi etkinliklerini bekleyen anne baba cevap alamayınca düş kırıklığına uğrarlar
Otizmli bireyler başkalarının hislerini ve düşüncelerini anlayış ve yorumlamada da güçlük çekerler Gülüş, göz kırpma ve yüz buruşturma gibi örtülü sosyal ipuçlarını çok eksik anlarlar Oturup kucağınızı açar ve “buraya gel jestleri yapıldığında anlamakta güçlük çeker Jestler ve yüz ifadelerini yorumlayamaz ve sosyal kelimelerde şaşırma gösterebilirler
Bu problemlere ilaveten, otizmli bireyler başkalarının görüş açısından birşeye bakmada güçlük çekerler bu nedenle başka kişilerin eylemlerini anlayamaz ve yorumlayamazlar
Bir Takım otizmli bireyler zaman zaman bedenen kavgacı olmaya eğilimlidir, sosyal ilişkileri kurmaları bunların daha zordur Bazıları özellikle alışık olmadığı, uyarıldığı ortamlarda ya da sinirlenip hayal kırıklığına uğradığında kontrolü kaybederler Eşyaları kırar, başkalarına saldırır ve kendilerine zarar verebilirler Mesela Bölge, kızdığında ya da reddedildiğinde ısırıyor ve tekme atıyordu Paul pencereleri kırıyor, eşyaları fırlatıyordu Bu çocuklar keza kendine zarar verici davranışlar, başlarını vurma, saçlarını çekme ve kollarını ısırma davranışları gösterebilirler
*
Kendi dünyalarında yalıtılmış (izole) otizmli bireyler, ayrı ve uzakta gözükürler ve başkaları ile hissi bağlar oluşturmazlar Bu hayret verici beyin bozukluğu olan bireyler dağıtılmış belirtiler ve engeller göstermesine karşın, birçok öteki insanların düşüncelerini, duygularını ve gereksinimlerini kavrama yetisine sahip değildir Çoğunlukla, dil ve akıl en ince ayrıntısına kadar gelişmemiştir, irtibat ve sosyal ilişkilerde zorluk yaşamalarına niçin olur Otizmli çoğu kişi sallanma ya da başını dövme gibi tekrarlayıcı aktivitelerle uğraşır veya her gün fakat alışmış oldukları rutinleri alışkın tarzda tekrar ederler Bazıları ses, dokunma, görüş ve kokuya acı verecek derecede duyarlıdır
Otizmli bireyler çocuk gelişiminin tipik aşamalarını takip etmezler Bazılarında gelecekteki soruna ait ip uçları doğumdan itibaren gözlenebilir Çoğu olguda, problemler yaşıtı çocuklarla karşılaştırıldığında daha fark edilir ışık halkası gelir Diğer çocuklar gelişimlerini devam ettirirken, bu çocuklar 1836 ncı aylar arasında bir anda insanları reddetmeye başlarlar, yabancı gibi davranmaya başlarlar, kazanmış oldukları dil ve sosyal becerileri kaybederler
Annebaba gibi hoca ve bakım verici de otizmli çocuk veya yetişkinle iletişim ve temas kurma çabalarında hüsran yaşayabilir Aralıksız tekrarlayıcı davranışları ile uğraşırken, size aldırmıyormuş gibi hissedebilirsiniz İç gereksinimlerini tuhaf yollarla açıklama etmesi sizde hayal kırıklığı yaratabilir Çocuğunuz hakkında hayalleriniz ve ümitlerinizin gerçekleşmemesi sizi üzebilir
Günümüzde bu çocukların sosyal, dil ve akademik becerilerini iyileştirmek için yardımcı metotlar vardır Erişkin otizmli bireylerin %60 dan fazlası yaşamları baştan başa bakıma gereksinin duymalarına karşın, günümüzde bu kişiler için uygun takviye yanına, bu bireylerde muhakkak alanlarda iş edindirme ve topluma katma yönünde girişimler vardır
Otizme dünyanın her uygun her bölgesinde gözlenir Bütün halk, din ve idareli düzeylerde gözlenir Çocuklukta başlar, her 1000 kişiden 12 sini etkiler, erkeklerde kızlara oranla 34 defa daha sık gözlenir Bozukluk gözlenen kızlar daha ağır belirtiler göstermeye ve daha düşük akıl düzeyine sahip olmaya eğilimlidir Otizm aileyi ve toplumu öbür alanlarda bir yönüyle etkilemektedir
Problemi Anlama
Otizm Nedir?
Otizm, bireyin irtibat, başka insanlarla iletişim ve çevreye yerinde tepkisini engelleyen bir beyin bozukluğudur Bir Takım otizmli bireyler nispeten yüksek işlevlidir, hitabe ve zekaları sağlamdır Diğerleri mental retarde, gürültüsüz ve ciddi dil gelişim gecikmeleri gösterirler Bir kısmının tekrarlayıcı ve bayağı us tarzları vardır
Otizmli bireylerin hepsi adamakıllı benzer semptom ve eksiklikler göstermemesine karşın, yordanabilecek tarzda davranışı etkileyen sosyal, iletişim, motor ve duyusal problemler sergilerler
Otizmli Olan ve Olmayan Bebeklerin Davranışlarındaki Farklılıklar
Otizmli Bebekler
Bayağı Bebekler
Irtibat
Göz temasından kaçınırlar
İşitmiyormuş gibi gözükürler
Dil gelişimi başlar, aniden hitabe duraklar
Annenin yüzünü araştırılar
Seslerle kolayca uyarılabilirler
Kelime sayısı gittikçe artar ve gramere uygun yararlanma başlar
Sosyal İlişkiler
Başkalarının farkında olan değillermiş gibi davranırlar
Kışkırtılmaksızın başkalarına karşısında fiziki saldırır
Kabuğunda yaşıyordur, girmek zordur
Annesi odadan ayrıldığında ağlar, yabancıların yanında vesvese duyarlar
Acıktığında veya hayal kırıklığı durumlarında keyifsiz olur
Tanıdık yüzleri tanır ve gülümser
Çevrenin Araştırılması
· Tek bir şey ya da etkinlik üstünde takılıp kalırlar
· Sallanma ya da el çırpma gibi olağandışı eylemler yaparlar
· Oyuncakları koklar veya yalarlar
· Yanık ve sıyrıklarda duyarsız olabilir, elini gözüne sokma gibi kendini yaralayıcı davranışları olabilir
Bir alımlı nesne veya etkinlikten diğerine geçiş yaparlar
Nesnelere ulaşmak için vücudunu amaçlı kullanırlar
Oyuncakları inceler ve oyun oynarlar
Doyum ararlar, acıdan kaçınırlar
Not: Yukarıdakiler gözlenebilecek belirtileri göstermektedir Uzman değerlendirmesi olmadan, teşhis hazırlamak için tatmin edici değildir
Sosyal Belirtiler
Başlangıçtan beri çoğu bebek sosyal varlıklardır Yaşamın birincil dönemlerinde, bebek insanlara gözlerini diker bakar, sese yönelir, kendini sevdirmek için bir parmağı yakalar ve hatta gülümser
Bunların aksine birçok otizmli çocuk hergün oysa insan iletişimindeki alış verişi öğrenmede büyük güçlük yaşarlar Bebekliğin ilk birkaç ayında bile, çoğu otizmli iletişime girmez ve göz temasından kaçınırlar Yalnız olmayı seçim ediyorlarmış gibi gözükürler Kişilerin sevgi ve sıcaklık gösterisine direnç gösterebilir ya da kucaklama ve sarılmaya pasif katılım gösterirler Daha sonraları sevgi ve kızgınlığa arada bir tepki gösterirler Öteki çocuklardan farklı olarak anne babalarından ayrıldığında bıkkınlık duymaz ya da anne baba geri döndüğünde rahatlamazlar Çocuklarının kendilerine sarılması, oyun oynama ve öğrenme gibi etkinliklerini bekleyen anne baba cevap alamayınca düş kırıklığına uğrarlar
Otizmli bireyler başkalarının hislerini ve düşüncelerini anlayış ve yorumlamada da güçlük çekerler Gülüş, göz kırpma ve yüz buruşturma gibi örtülü sosyal ipuçlarını çok eksik anlarlar Oturup kucağınızı açar ve “buraya gel jestleri yapıldığında anlamakta güçlük çeker Jestler ve yüz ifadelerini yorumlayamaz ve sosyal kelimelerde şaşırma gösterebilirler
Bu problemlere ilaveten, otizmli bireyler başkalarının görüş açısından birşeye bakmada güçlük çekerler bu nedenle başka kişilerin eylemlerini anlayamaz ve yorumlayamazlar
Bir Takım otizmli bireyler zaman zaman bedenen kavgacı olmaya eğilimlidir, sosyal ilişkileri kurmaları bunların daha zordur Bazıları özellikle alışık olmadığı, uyarıldığı ortamlarda ya da sinirlenip hayal kırıklığına uğradığında kontrolü kaybederler Eşyaları kırar, başkalarına saldırır ve kendilerine zarar verebilirler Mesela Bölge, kızdığında ya da reddedildiğinde ısırıyor ve tekme atıyordu Paul pencereleri kırıyor, eşyaları fırlatıyordu Bu çocuklar keza kendine zarar verici davranışlar, başlarını vurma, saçlarını çekme ve kollarını ısırma davranışları gösterebilirler
*