Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
iltasyazilim
FD Üye
Ilk Kez bu hipotez birçok deney ile doğrulanmış ve kanıtlanmıştır
Einstein 1915 yılında newtonun zaman yeniden aynıdır teorisine karşılık özel görelilik kuramını geliştirmiştir
Bu hipotez ilk bakışta anlaşılmaz olsada birkaç misal ile rahatça anlaşılır Aslında mantık basittir Hareket eden her nesne hızına kadar zamanı yavaş yada çabuk geçirir
Örenek verecek olursak;
Aracınızla 80 km hız ile değişmez olarak bir yolda ilerlediğinizi düşünün Yanınızdan 150 km sürat ile geçen arabulucu sabit duran bir birey normal hızında görürken siz aracın içinde 15080 70 km hız ile gittğini görürsünüz Peki siz aracın içinde hareket ettiğinizin farkında olmazssanız ne olur? Kendinizi sabit bir konumda sandığınızdan dolayı aracın 70 km hız ile gittiğinden belirli olursunuz Bu kısıma değin herşey mantık dahilinde
İşte bu noktada ZAMANIN GÖRELİLİĞİ kuramı ortaya çıkıyor Bu kurama göre ışık hızı HERKESE kadar sabittir Ayrıntılı anlatmak gerekirse ışığın hızının 300000 km olduğunu biliyoruz Bundan yola çıkarak kendimizi bir uzay aracının içinde 290000 km sürat ile ışığın ilerlediği yönde hareket ettiğimizi düşünürsek; yanımızdan geçen ışığın bize tarafından 300000290000 10000 km sürat ile gitmesi gerekir diye düşünebiliriz Azıcık yukarıda ışığın hızının HERKESE göre aynı olduğunu söylemiştik Yani biz 290000 km hız ile gitmiş olsak bile ışık yanımızda 300000 km sürat ile geçer Peki bu nasıl muhtemel olabiliyor? İşte bu noktada işin içine SÜRE giriyor* Bu varsayım der fakat; Cisimler hızlandıkça süre karoser için daha yavaş akmaya başlayacaktır, ışık hızına ulaşıldığında süre durmalıdır Yani ışık hızı zamanın durduğu hızdır bununla beraber bu kurama göre ışık hızına ulaşmak muhtemel değildir Sebebi ise cisimler hızlandıkça kinetik enerjilerinin bir kısmı kütleye dönuşür ve ışık hızına gelmek baki bir kütle gerektirir Özel görelilik, mantığımıza ve sağ duyumuza tutarsız bir cihan tanımladığından birçok bilimadamı üzerinde deneyler yapıp doğrulamıştır
İçlerinde fazla alıngan atom saatleri içeren uçaklar öbür yönlere doğru değişik hızlarla hareket ettirilmiş ve saatlerin kuramın hesaplarına yeterince uygun bir şekilde yavaşladığıhızlandığı gözlenmiştir
Zamandaki yavaşlamanın yalnızca saatte meydana gelmediğini, sahiden yaşandığının kanıtı ilk olarak nötrino ve mümezon deneylerinde ortaya çıkmıştır Güneşten dünyamıza gelen nötrino ve müonların ışık hızına çok yaklaştıkları (%995) için ömürlerinin (hayat sürelerinin) Dünya ’da üretilen atıl olanlara tarafından fazla daha uzun olduğu görülmektedir
Parçacık hızlandırıcılarındaki hızlandırma deneylerinde bugüne değin kütlesi olan hiçbir beden, atom veya elektron ışık hızına çıkarılamamıştır Hız arttıkça kütlesi de arttığı için ivmelendirilmesi zorlaşmaktadır
Burada bu kuramı formuller ve kafa karıştıran öteki terimler ile yok; basit örnekler ile anlatmaya çalıştık
Einstein 1915 yılında newtonun zaman yeniden aynıdır teorisine karşılık özel görelilik kuramını geliştirmiştir
Bu hipotez ilk bakışta anlaşılmaz olsada birkaç misal ile rahatça anlaşılır Aslında mantık basittir Hareket eden her nesne hızına kadar zamanı yavaş yada çabuk geçirir
Örenek verecek olursak;
Aracınızla 80 km hız ile değişmez olarak bir yolda ilerlediğinizi düşünün Yanınızdan 150 km sürat ile geçen arabulucu sabit duran bir birey normal hızında görürken siz aracın içinde 15080 70 km hız ile gittğini görürsünüz Peki siz aracın içinde hareket ettiğinizin farkında olmazssanız ne olur? Kendinizi sabit bir konumda sandığınızdan dolayı aracın 70 km hız ile gittiğinden belirli olursunuz Bu kısıma değin herşey mantık dahilinde
İşte bu noktada ZAMANIN GÖRELİLİĞİ kuramı ortaya çıkıyor Bu kurama göre ışık hızı HERKESE kadar sabittir Ayrıntılı anlatmak gerekirse ışığın hızının 300000 km olduğunu biliyoruz Bundan yola çıkarak kendimizi bir uzay aracının içinde 290000 km sürat ile ışığın ilerlediği yönde hareket ettiğimizi düşünürsek; yanımızdan geçen ışığın bize tarafından 300000290000 10000 km sürat ile gitmesi gerekir diye düşünebiliriz Azıcık yukarıda ışığın hızının HERKESE göre aynı olduğunu söylemiştik Yani biz 290000 km hız ile gitmiş olsak bile ışık yanımızda 300000 km sürat ile geçer Peki bu nasıl muhtemel olabiliyor? İşte bu noktada işin içine SÜRE giriyor* Bu varsayım der fakat; Cisimler hızlandıkça süre karoser için daha yavaş akmaya başlayacaktır, ışık hızına ulaşıldığında süre durmalıdır Yani ışık hızı zamanın durduğu hızdır bununla beraber bu kurama göre ışık hızına ulaşmak muhtemel değildir Sebebi ise cisimler hızlandıkça kinetik enerjilerinin bir kısmı kütleye dönuşür ve ışık hızına gelmek baki bir kütle gerektirir Özel görelilik, mantığımıza ve sağ duyumuza tutarsız bir cihan tanımladığından birçok bilimadamı üzerinde deneyler yapıp doğrulamıştır
İçlerinde fazla alıngan atom saatleri içeren uçaklar öbür yönlere doğru değişik hızlarla hareket ettirilmiş ve saatlerin kuramın hesaplarına yeterince uygun bir şekilde yavaşladığıhızlandığı gözlenmiştir
Zamandaki yavaşlamanın yalnızca saatte meydana gelmediğini, sahiden yaşandığının kanıtı ilk olarak nötrino ve mümezon deneylerinde ortaya çıkmıştır Güneşten dünyamıza gelen nötrino ve müonların ışık hızına çok yaklaştıkları (%995) için ömürlerinin (hayat sürelerinin) Dünya ’da üretilen atıl olanlara tarafından fazla daha uzun olduğu görülmektedir
Parçacık hızlandırıcılarındaki hızlandırma deneylerinde bugüne değin kütlesi olan hiçbir beden, atom veya elektron ışık hızına çıkarılamamıştır Hız arttıkça kütlesi de arttığı için ivmelendirilmesi zorlaşmaktadır
Burada bu kuramı formuller ve kafa karıştıran öteki terimler ile yok; basit örnekler ile anlatmaya çalıştık
