Kırmızı et ve sağlığımız

Her besin unsuru üzere al etin de çokça tüketilmesi sağlımızı olumsuz etkiliyor.

Et protein bakımından epey güçlü bir besin kaynağıdır. Protein ise vücuttaki dokuların gelişmesi, yeni dokuların oluşması ve hasar gören dokuların tamiri için gereklidir. Başkaca protein vücuda kuvvet verir. Ette başkaca yüksek ölçüde:

· Gelişme ve büyüme, sağlıklı gözler, deri ve kemikler için gerekli olan vitamin A

· Sağlıklı kemikler için vitamin D

· Al kan hücreleri için çok gerekli olan vitamin B12

· Deri sıhhati ve yeni hücrelerin yapılanması için çinko bulunur.

Birtakım al et çeşitleri epey ziyade yağ barındırırlar. Ette bulunan yüksek ölçüdeki doymuş yağ, kandaki kolestrol seviyesini yükseltir ve koroner kalp rahatsızlıklarına yol açar. Al et tüketimi zahir sonlarda yapılmalıdır. Ziyade ölçüde et tükettiğinizi düşünüyorsanız, bunun mekanına balık yahut zerzevat yemeyi deneyin. Et bazlı soslar mahalline zerzevat bazlı sosları deneyin. Balıkla birlikte de çokça tercih edin.

Etleri yağda kızartmak mekanına ızgara, haşlama yahut mikrodalga kullanarak pişirin. Yağ kullanmanız gerekiyorsa az ve ölçülü ölçülerde kullanın.

Amerika Kanser Derneği yaptığı bir açıklamada ölçüsüz ölçüde et tüketimi ve bunun yanında ehliyetsiz meyve ve zerzevat tüketiminin, mide kanseri ve gibisi rahatsızlıkların oluşmasında kıymetli rol oynadığını belirtmiştir.

Öte yandan çok pişirilmiş etlerin tüketimi de bağırsak kanserine neden olmaktadır. Yemek borusu ve mide kanseri vakaları geçmiş yıllarda epeyce artmaya başlamıştır. Araştırmacılar bunun sebebinin az ölçüde lif tüketimi ve çok ölçüde yağ tüketimi olduğunu bulmuşlardır. Yapılan araştırmalara nazaran kanser riskleri:

· Az ölçüde lifli besin tüketimi

· Az ölçüde meyve ve zerzevat tüketimi

· Yüksek ölçüde hayvansal protein tüketimi

· Yüksek ölçüde yağ tüketimi

· Etlerin çok ziyade pişirilmesi

· Kızartma, barbekü ve yanlış pişirme yolları

· Sigara tüketimi

Vejeteryan diyetleri kimi koşullarda mantıklı olmalarının yanısıra bazen de riskli konumlar taşımaktadırlar. Vejeteryan diyetleri umumide kolestrol bakımından nispeten düşük değerlerdedirler. Lifli besinler, vitaminler ve çeşitli madeni özütler birçok illeti önler ve sağlıklı bir hayat sağlarlar.

Fakat bu her hengam için beğenilen olmayabilir. Az ölçüde alınan yahut hiç alınmayan protein vücut istikrarını bozabilir. Bundan ötürü vejeteryan diyetlerinde protein için kuru meyve ve kuru yemişler, soya içeren besinler, düşük yağlı mandıra eserleri ve yumurta seçilebilir. Öğünlerde kullanılan et ve yan eserlerinin yanına zerzevat seçilmesi sıhhatinizi arttıracaktır. Dikkat edilmesi gereken ayan başlı şeyler ise:

· Yüksek ölçüde sodyum! Tuz içeren tüm besinler ve hazır besinler dikkatli tüketilmelidir.

· Düşük ölçüde protein!! Etin büsbütün kesilmesi yahut aza indirgenmesinde oluşabilecek protein eksikliği kesinlikle giderilmelidir.

· Yüksek ölçüde yağ. Yağ tüketimi %30-%20 arasında olmalı ve mandıra eserlerinde yağsız ve düşük yağ oranlı olanlar seçilmelidir.

· B12 alımına dikkate edilmeli, yumurta ve mandıra eserleri seçilmelidir.

· Demir orantısı. Ette bulunan demir, zerzevat ve meyvedekilerden daha kolay çözülür.Sebzelerdeki demirin vücuttaki emilimi için C vitaminini bol almak gerekir.

· Kalsiyum için süt ve yan eserleri seçilmelidir.

· Çinko için tekrar süt ve mandıra eserleri seçilmelidir.