Mevlana ve Sems.

Mevlana ve Sems şems aslan kimdir şems aslan çekicilik merkezi yaşam öyküsü Mevlana üzerine incelemeler yapan, Türkiye'de ve Amerika'da konuyla ilgili sayısız konferans veren Cemalnur Sargut'la Mevlana ve Şems ilişkisinin gerçeğini konuştuk Mevlana, Şems'le karşılaşıncaya kadar nasıl biriydi? Mevlana bedensel ve manevi açıdan son derece bilgili; fizik, kimya, biyoloji, psikoloji konusunda heybetli derinlikte bilgilere sahip biri sırası gelmişken İslam'ın beklediği fıkıh, gökbilim, kelam, Kuran gibi konularda da o dönemin en bilgili kişisi Şems'le karşılaşmasaydı da tüm eserleriyle dünyaya tesir edecekti lakin Mevlana olmayacaktı Allah'ı ilimle çakmak seviyesinde olacaktı ki; bu Hz Musa'nın seviyesidir Mevlana, Şems'le karşılaşmasa; Musa olarak kalacaktı, İsalığa geçip, Muhammediliğe tekamül edemeyecekti Peki ya Şems? Şems bir derviş, maddesel bilimlerden çok, ledün dediğimiz, keşifle elde edilen, yani Allah'ın yarattığı manaların iç yüzünü görerek elde edilen, keşfi bilgiye sahip biriydi Dolayısıyla Şems, Mevlana'yı ihtiyacı olan tüm bilgileri görme seviyesine ulaştırmak üzere yollanmış gibi Zira kendi Şeyhi de Şems'i yollarken, Seni bir Allah sevgilisine göndersem, aradığın her şeyi O'nda bulsan, o süre O'na başını verir misin?' diyor, yani Şems mahsus geliyor oraya Şemsi Tebrizi gönderildiği kişinin Mevlana olduğunu nereden biliyor ya da Mevlana beklediği kişinin Şems olduğunu? Karşılaştıkları anda Şems'in sorusu fazla kayda değer; Bende Yargı tecellisi var diyen biri mi üstün, yahut peygamber gibi seni Allah'ım layıkıyla bilemedim, diye kendi aczini, hiçliğini belirten biri mi üstün?Bu soru şu çağırmak; Ya Mevlana her şeyi biliyorsun da, ben doydum artık istemiyorum mu dedin? Yahut doyamıyorum, bana öğret mi diyorsun?İşte bu soruyla karşılaşınca Mevlana, anlıyor işin hikmetini Diyor ancak; Peygamber daha üstün, peygamber daha doyamadı Allah'a, ben de doyamıyorum, gel öğret,diyor Şems, Mevlana'ya ne yapıyor da bu dek etkiliyor? Hz Şems, Mevlana'ya bütün öğrendiği şeylerin iç yüzünü göstermeye başlıyor Düşünün oysa; senelerce Kafka okumuşsunuz, Kafka'yı mükemmel bildiğinizi sanırsınız, lakin bir edebiyat öğretmeni kazanç ve Kafka'ya görmek için size ipuçları verir, bu ipuçlarından daha sonra tüm Kafka'nın manası size derin bir şekilde açılır İşte Şems'in Mevlana'ya yaptığı buydu Mevlana aç ve doymayan bir öğrenciydi Daha çoğunu isteyen biriydi Şems ona gösteriyor, açıyor, anahtar sözcük veriyor, o ipuçlarından Allah'a varmanın, yaklaşık olarak problem çözmenin, az daha görmeden görür ayla geçmenin zevkiyle, Mevlana Şems'e bağlanıyor O Kadar fazla bağlanıyor oysa, hayatının merkezi haline getiriyor Üç yıl dek, gidip gelen bir beraberlikleri var, arada çok söylenti olduğu için Şems, Şam'a gidiyor, Mevlana fazla yalvardığı için dönüyor Çünkü daha istiyor Mevlana, bitmemiş, doymamış Daha öğrenmek ihtiyacı içinde Nasıl dedikodu bunlar? Ahali Mevlana'ya alışılmış, kalabalıklar halinde O'na ihtiyaçları var O'ndan sürekli bir feyiz almaya çalışıyorlar Hiç tanımadıkları bir adam geliyor hocalarını alıyor Şems katiyen kendini açmamış, sadece Mevlana ve oğlu Sultan Veled için açmış Mevlana Terbiyeli insan edepsizin sıkıntısına katlanma eden insandır,diyor Şems o üç senede edepsizlere dayanma ederek Mevlana'yı eğitmiş, geceleri de Sultan Veled'i eğitmiş Sonradan Mevlevilik tarikatının nasıl kurulması gerektiğini yazdırarak anlatmış ve öğretmiş Tarikatın bir anlamda us babası ve kurucusu Şems oluyor Mevlana sırası gelmişken ne yapıyor? Mevlana çok diğer bir dünya içinde, Mevlana Allah aşkına kendini kaptırmış, sema ediyor, şiir söylüyor, konuşuyor, anlatıyor Onun sistem kuracak hali yok, en ince ayrıntısına kadar dağılmış vaziyette Mevlana'nın çevresindeki insanlar Şems'in varlığından rahatsızlar mıydı? Fazla rahatsızlar, kıskanmaya başlıyorlar; Biz hocamızı göremiyoruz, birisi geldi, hocamız O'na tutsak oldu, hocamızı göremiyoruz ve hocamızla beraber olamıyoruz, Mevlana devamlı O'nunla elde etmek istiyor ve öğrencileriyle olmak istemiyor, her şeyi terk ediyor,diyorlar Şems, Mevlana'nın kitaplarını dağıtıyor, Bu fiziksel ilimde bulduklarının hepsini unutacaksın, ben sana işin hakikatini göstereceğim, bu bir birikimdi bana gerekti fakat şu anda bunlar bitti,diyor Mevlana'nın bu hazırlık dönemi: Kendisinin en akıllı dönemini 'hamdım' diye değerlendirmesi, hocamla 'piştim' diye anlatması ve O'nun gidişiyle 'yandım' diye değerlendirmesi varŞems her zaman geri planda, peki Mevlana'dan daha mı üstün? Nasıl diyebiliriz ancak? İkisi de aynadaki görüntüler, benzer mana, benzer tecelli, birbirlerini uyandırmışlar, mesele burada Böyle bir üç seneleri olmuş, Mevlana, Şems'in gitmeye meyilli olduğunu hissettiği için, Şems'e çok âşık olan, fazla değerli kızı Kimya Hatun'la evlendirmiş Fakat Şems vazifesini biliyor, Kimya Hatun, Şems'e çok âşık oluyor, bir vakit sonradan bu aşkla veremden ölüyor, Şems'in gidişi bu ölümden hemencecik sonraya rastlar Şemsi Tebrizi'nin öldürüldüğü doğru mu? Bu bir ceza mi? Tarihi gerçeğinde bu katiyen bilinmiyor Bir kan bulunduğu, kuyuya attıkları söyleniyor Şems'in kanın bulunduğu söylenen yerde, Büyük Mutasavvıf Eva Meyerovitch, ilk kere titreşim hissettiğini, Şems'in orada bulunduğunu söyledi Tarihi hakikat bir sır, kim öldürmüş, öldürtmüş mü, bu kışkırtışta Mevlana'nın oğlu Alaaddin Çelebi'nin parmağı var mı? Çünkü Alaaddin Çelebi'nin babasıyla yakınlığından dolayı Şems'i kıskandığı söyleniyor Hatta Alaadddin Çelebi'nin Kimya Hatun'a âşık olduğu söyleniyor Mevlana ve Şems'in ilişkisini eşcinsellik olarak yorumlayanlar var Aklınız cinsellikteyse böyle bir yakınlığı cinsellikle değerlendirirsiniz Böyle hocaöğrenci ilişkisini yaşamış biri olsaydı böyle bir düşünceye tenezzül bile edilmezdi Ben kimseyi suçlayamam, Mevlana yasaklamıştır suçlamayı Demek fakat böyle düşünenlerin kafası oysa bu kadarına erebiliyor Allah böyle düşünenlerin izanını açsın, anlasın Cümbür Cemaat bu yakınlığı kendi gösterme açısıyla değerlendiriyor Onun için bu kişilere Mesnevi'yi okumalarını tavsiye ediyorum, o zaman akıllarında böyle bir zihin veya kararsızlık kalmazBizdeki Mevlana eğitimi ne durumda? Bizim okullarımızda disiplinli bir Mevlana eğitimi değil Fazla zorlanarak beş altı senedir bir Mevlana enstitüsü açabildik Batıda kürsüleri var üniversitelerde İnşallah biz de o seviyeye geleceğiz Üniversitelerimizde Mevlana bölümü açılır ve okutulur, dünyaya bakışımız değişir ve olur ya Papa'yı bile değiştiririz Papa da biliyorsunuz dinler arası diyaloğa hayır diyor, fakat Mevlana herkese 'Gel,' diyor Şems'in gidişi ya da öldürülüşü Mevlana için çok manâlı bir aşama yani Şems biliyordu, hemen benle görüyor, zannediyor oysa ben olmazsam göremez, halbuki bütün güzellikler kendi içinde O'nun, kendi hoş, ben aradan vücudumu çekeyim fakat; o aynı hakikati kendinde bulsun diye,kendi vücudunu aradan çekişidir bu kayboluş Bir mürşit bunu mutlaka yapmalıdır O zaman mürit, mürşide tapar, insana tapmış oluruz Mevlana bu noktaya geldi Bu işin başıdır, lakin tapma derecesine gelmesin diye mürşit kendini aradan çeker Şems'in yaptığı budur Şems, Mevlana'yı yıktı, değil etti, var etti ve bıraktı, gitti Manevi açıdan Şems'in ortadan kayboluşu ise, Mevlana'nın Şems'in aynasında seyrettiği Allah'ını, artık kendi aynasında görmeye başlaması için şarttı Şems'ten sonrası nasıl geçti Mevlana için? Mevlana, Şems kaybolduğu için çok eziyet çekti Burada çekilen eziyet bir arkadaşın, bir dostun kaybı değildir, bir öğrencinin öğretmeninin manasını bundan böyle seyredemeyeceğinin ızdırabıdır Uzun süre yemek yemek yemediğini biliyoruz, zaten fazla cılız biriydi Çok acı bir devre geçirmiş, birkaç sene böyle geçmiş sonradan kendini halka adamış O birkaç sene içinde Zerkubi çıkıyor karşısına, Zerkubi'yi baş köşeye oturtmaya başlıyor, uzun zaman O'nun varlığı Mevlana'yı anlatmaya, öğretmeye itiyor Sonra Hüsamettin Çelebi, Bir kitap yazsanız,diyorMadden batmış halk tasavvufa yöneliyor, yurt haricen ve ülkemizde bir fazla örnek var Mesela Mazhar Alanson, Richard Gere Bu nasıl bir arayış? Ben Mazhar Alanson'un sufi olduğuna inanıyorum, bir yolda olduğunu zannediyorum İnşallah öyledir Güzel buluyorum kendisini, şarkılarının manasının tam sufiliğe uygun olduğunu düşünüyorum Yaşam fazla güç ve memnun etme etmiyor, maddesel zevkler insana mutluluk vermez, insanın ezelinde itimat etmek ihtiyacı ve gökyüzünden beslenmek ihtiyacı var Lakin maalesef dünya zevklerine takılıp kalınca ayrıca mutsuz oluyorlar, keza de devam ettiriyorlar, başka zevki tanımıyor insanlar, başka zevkle ilgili bir şey duyduklarında ise harika bir şekilde üstüne düşüyorlar Tasavvuf her dinde tasavvuftur, her dinin tasavvufuna çekiliş o insan için bir rahatlama ve huzurdur Mesnevi'nin ilk 18 beyitini yazıyor ALINTI