Obsesif Kompulsif Bozukluğu Çocuklukta Başlıyor

Çocuklukta Obsesif Kompulsif Bozukluğu
Çocuklarda Takıntılar (ObsesifKompulsif Bozukluk)
Çocuklarda ObsesifKompulsif Takıntılar

ObsesifKompulsif Bozukluğun (OKB) çocuk ve ergenlerde sıklığı %03 –09 olarak bildirilmekle birlikta daha sık olabileceği düşünülmektedir En sık ortaya çıktığı yaş 7, ortalama başlangıç yaşı 10 ’dur Ama literatürde ve klinik pratik olarak fazla daha minik yaşlarda başlayan (2 yaşa değin) olgulara rastlanmaktadır Ortaya çıkışıyla ilgili çoğu psikolojik hipotez ortaya atılmışsa da bundan böyle OKB ’nin biyolojik temelleri olan nöropsikiyatrik bir hastalık olduğu kabul edilmektedir

Hastalık tipik olarak obsesyon ve kompulsiyolarla kendini gösterir
Millet arasında ‘takıntı ’ ya da ‘vesvese ’ olarak adlandırılan durumun tıbbi terim olarak karşılığı ‘obsesyon ’ dur Obsesyon, istenmeden gelen, uygunuz olarak yaşanan ve bariz sıkıntıya neden olan, yineleyici akıl, dürtü ya da düşlemlerdir Kişi bu fikir, dürtü ya da düşlemlere ağırlık vermemeye, bunları baskılamaya ya da başka bir düşünce veya eylemle bunları etkisizleştirmeye çalışır Birey bu fikir, dürtü ve düşlemlerin kendi beyninin bir ürünü olduğunun farkındadır Oysa çocuklar bunu bütün olarak ifade edemeyebilirler

Kişinin obsesyonlara tepki olarak yaptığı tekrarlayıcı tutum ya da zihinsel eylemlere de tıp dilinde ‘kompulsiyon ’ adı verilmektedir

Örnek olarak bir kişinin ellerinin temiz olduğu bilmesine karşın pis olduğunu düşünmesi ‘obsesyon ’, bu düşünceden kurtulmak için boşuna ellerini yıkaması ise ‘kompulsiyon ’ dur

Obsesyonlar ve kompulsiyonlar az oranda herkeste görülebilir, fakat bunlar kişinin hayat kalitesini ve işlevselliğini bozuyor ve önemli süre kayıplarına niçin oluyorsa rahatsızlık kabul edilir ve tedavisi gerekir

Yapılan çalışmalarda çocuklarda en çok görülen obsesyonların;
Kirlilik ,
Rahatsızlık bulaşacağı düşüncesi,
Fena bir şey olacak düşüncesi,
Birinin öleceği ya da hastalanacağı korkusu,
Simetri,
Cinsel içerikli görüşler,
Yasaklanmış ya da şiddet taşıyan görüşler,
Anlatma, sorma onaylatma ihtiyacı ’ olduğu göze çarpmaktadır

Sık rastlanılan kompulsiyonlar ise;
Yıkama,
Denetim etme,
Düzenleme,
Atama,
Sayma,
Dokunma,
Yineleme,
Biriktirme,
Tekrar Tekrar düşünme olarak sıralanmaktadır

Yapılan nörokimyasal incelemeler, beyin görüntüleme çalışmaları ve nöropsikolojik değerlendirmeler hastalığa beynin bazal ganglionlar ve frontal bölgelerindeki birtakım işlev bozukluklarının sebep olduğu, serotonin ve dopamin gibi nörotransmitterlerin düzeylerinin de hastalığın ortaya çıkışıyla ilgili olduğunu göstermektedir Hastalığın genetik olarak geçişiyle ilgili de dinç kanıtlar vardır Yeniden incelemeler göstermiştir ama bazı OKB vakaları Tik bozukluğu ve Tourette sendromu ile beraberlik gösterebilmektedir ve bu da bu vakaların aynı kalıtımsal orjinden kaynaklanabileceklerini düşündürmektedir

OKB'nin çocuklarda sanılandan fazla daha artı görüldüğü, oysa çocukların sıklıkla ayıplanacakları ve hatalı anlaşılacakları gibi düşünceler sebebiyle sıkıntılarının saklama eğiliminde oldukları bilinmektedir Annebaba veya öğretmenler çocuklara yaklaşımlarında güven verici davranır, çocukların yanlarında bakımlı ve açık davranmalarını sağlayabilirlerse, çocuklar da sıkıntılarını söyleme konusunda rahat davranacaklardır

Peki çocuklar takıntılarını nasıl dile getirirler? Sıklıkla konudan bahsederken huzursuz oldukları göze çarpar Kendileri gerçekte bu şekilde dikkate almak veya faydalanmak istemedikleri halde içlerinden bir sesin (bazen kendi düşüncesi olduğunu söylerler, bazılarıysa diğer birisinin sesi olarak tanımlayabilir) belirlenmiş tavır ve düşüncelere yol açtığını dile getirirler Örn:içinden herhangi bir şeye küfür etmek gelmesi, rahatsız edici cinsel içerikli görüntülerin göz önüne gelmesi, bir şeyi iki kez yapmazsa kötü bir şey olacağı ya da kapıyı kilitlemiş olmasına karşın yarı kilitlemediğini düşünmesi ve defalarca gözden geçirmek zorunda kalması gibi
Ara Sıra fikirler eşlik etmeden sadece baştan eden davranışlar (kompulsiyonlar) ortaya çıkabilir ve bunlar dışardan rahatlıkla gözlemlenebilir

Çare: OKB ’de en başarılı tedavi hap + davranışçı kognitif terapidir Genelde tedaviye iyi cevap veren bir hastalıktır Tedavisiz kalan olgularda buhran sıklıkla tabloya eklenebilir Çocuğun işlevselliğini artan bir şekilde daha artı bozar, okul ve ev hayatını çekilmez ayla getirebilir Çevresi için de önemli zorluklar yaratmaya başlar
Ara Sıra çocukluk çağı psikozları OKB şeklinde başlayabilir bu nedenle çocuğun bir doktor kadar tedavi edilmesi büyük siklet taşır *