Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Öğrenci Merkezli Eğitim-Makale

Öğrenci Merkezli Eğitim-Makale

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
14
Okullarda öğrenci merkezli eğitim esastır Okuldaki bütün eğitim, öğretim ve yönetim hizmetleri bu esasa kadar düzenlenirTürk eğitim sisteminin yenileşme arayışlarına yanıt vermek ve öğrenci başarısının nitelik olarak artırılması hedefini yerine getirmek üzere Milli Eğitimi Geliştirme Projesi çerçevesinde geliştirilen bu Modelde öğrenci merkezli eğitim öngörülmektedir

Mektep ve eğitim sisteminin merkezine öğrenciyi yerleştiren bu teşebbüs, eğitimin hedeflerini öğrencilerin bireysel gelişimleri ve gereksinimleri doğrultusunda yapılandırmaktadır Prensip İkide öğrenci merkezli eğitim kavramı tanımlanmakta ve bu kavramın okullarda Okullarında nasıl algılanması gerektiği belirlenmektedir

On sekizinci yüzyıl sonlarında kitlesel okul eğitiminin ortaya çıkmasından bu yandan tüm toplumlarda eğitim ve okul olgusu, eğitimde kullanılan yöntemler ve okulun rolü açısından çok eksik gelişme göstermiştir Herzamanki eğitim tanımlarına bakıldığında bu durağanlık keskin olarak fark edilecektir

Eğitim, bireylerin davranışında kendi yaşantısı yoluyla ve kasten istendik değişiklik meydana getirme süreci (Demirel, 1993, 5: 36 ), veya;Eğitim, bireyin davranışlarında kendi yaşantısı yolu ile, istenilen değişiklikleri meydana getirme veya yeni davranışlar kazandırma sürecidir Ertürk, 1972, s: 12 )

Bu eğitim tanımlarının mektep kavramına yansıması da, mektep, önceden ayarlanmış eğitim amaçlarına uygun olarak, eğitmek istediği öğrencilere, yeni davranışlar kazandıracak veya beğenilmeyen davranışlarını kaldıracak yaşantılar hazırlayıp sunan bir sistemdir (Başaran, 1995, 5: 3 ) şeklinde olmuştur

Eğitim ve okul kavramlarının ortaya çıkışı, radikal eleştirileri de birlikte getirmiştir Devletin desteklediği ve düzenlediği okullarda genel gerekli eğitim verilmesi yönünde bir akıntı vardı ve bu eleştirilerde de ulusal bir hükümetin denetimi altındaki devlet okulu eğitiminin,uyguladığı eğitim sistemi aracılığı ile olarak hükümetin buyruklarına körü körüne boyun eğecek vatandaşlar üretmeye karşın girişimlere yol açtığı vurgulanmaktaydı üç büyük eğitim eleştirmeni William Godwin, Francisco Ferrer ve Ivan Illich bu türden eleştirilerin öncüleridir Bu karşısında tezleri tartışan Joel Spring temelde iki eğitim modelinin varlığından laf etmektedir

Spring ’e kadar eğitim kuramları, toplumun nasıl değişmesi gerektiği konusundaki bütünsel bir perspektifin fazla manâlı bir yönüdür ve öbür eğitim yöntemlerindeki toplumsal değişime dair kuramsal perspektiflerde esas farklılıkları tanımlayabiliriz Spring burada iki bambaşka modelden laf etmektedir Spring ’in söz ettiği modellerden birincisi, daha ahenkli toplumsal bir planlama ve daha yüksek verimlilik yoluyla toplumsal ilerleme arayan teknolojik ve rasyonalist bir yönelime sahiptir Bu model, ilk olarak idareli üretkenliğin artması ve toplumsal istikrarla ilgilenir Toplum, bereketli işleyiş hedefine sahip bir alet olarak görülür Halk Müziği, değerleri toplumsal makinenin pürüzsüz işleyişine katkılarıyla belirlenen “insani kaynaklar haline gelirler

İkinci ve Spring ’in önerdiği modelde ise, ilgilenilen şey armoni ve verimlilik değil, kişisel özerkliğin artmasıdır Toplumsal değişimin hedefi gelişen kişisel katılım ve toplumsal sistemin denetlenmesidir Bu model, modern toplumsal kurumların gücünün büyük ölçüde halkın, bu kurumların otoritesini ve meşruiyetini onaylama gönüllülüğüne dayandığı inancına bağlıdır Bu bağlamda, model bireyin toplumsal makineye nasıl uydurulacağı değil; insanların bireysel memnuniyet olmadan çalışmayı ve özgürlüğü sınırlayan toplumsal otoriteyi neden kabul etmeye istekli olduğu sorusuyla ilgilenir Bu kabul koşulu, ilk kez çocuğun zihnindeki ideallerin, inançların ve ideolojilerin sonucudur Yani, birey, kendisinin ihtiyaçları ve arzuları ile hiçbir ilgisi olmasa da bir takım faydalar için çalışmanın görevi olduğuna inanır Dolayısıyla bu özgürlükçü modelin hedefi, otoriteye boyun eğmeyi istemeyen ve kendilerine maksimum düzeyde kişisel yoklama ve bağımsızlık sağlayan toplumsal bir örgütlenme talep eden otoriter olmayan, bireyleri teşvik eden ve destekleyen bir eğitim yöntemidir (Spring, 1975,s: 109110)

Herzamanki eğitim tanımlarına yönelik eleştirilerden birisi de “kazandırmasözcüğü ile ilgilidir Özenli ’e kadar bu kelime, “Eğitimin bir yaptırım olduğuna istendik bilgi, maharet, tutum ve davranışların kazandırılması konumunda olan şahısların, bu konuda herhangi bir itiraz veveya tercih haklarının bulunmadığına sinyâl etmektedir

Dikkatli, insan oğlunun binlerce yıldır kendisine uygun (istendik) gelen veri, maharet, tavır ve davranışları, çocuk, ve gençlere yaptırımlı biçimde öğretmekte olduğunu, son 30 yılda, bu yaptırımcı tutuma aleyhinde seslerin yükselmeye başlamış ve günümüzde buldukça netlik kazanmış olduğunu belirterek, gelecekte insanın en esas haklarından “yaşamini sürdürmek hakkinin yanına, “koşullanmama hakkinın geleceğini vurgulamaktadır “İstediğini öğrenme hakkı, “istediğini istediği vakit öğrenme hakkı, “öğrenmeme hakkı ve güya nitelemelerle de dile getirilen bu yeni adalet, insana saygının çok yalın, ama o derecede enerjik bir ifadesidir (Tedbirli, 1997, s: 56) demektedir

Günümüz dünya koşullarında radikal olarak nitelendirilebilecek bugörüşler, olur ya de yakın bir gelecekte benimsenerek yaşama geçirilebilecektir Ama toplumsal yaşamın bugünkü yapısı ve ihtiyaçları gereği ne geçmişteki kadar katı, dayatmacı ve ezberci, ne de henüz kabul göremeyecek kadar radikal olmayan eğitim tanımlarına ve mektep yapılanmalarına lüzum vardır

Eğitim, çocuğun kendi olanaklarının, yeteneklerinin sınırları içinde gelişmesini sağlayacak amaçlı, bilinçli, planlı bir yaşantıdır (Ercan, 1995, s:3) ya da, Eğitim, şahısların kendi karar verecekleri fiziksel ve manevi ihtiyaçlarını oluşturan bilgi, maharet, tutum ve tutum modüllerine erişme, onları öğrenme ve onları öğrenebilme yeteneklerini keşfedebilme becerilerini kazanma sürecidir şeklindeki tanımlar, günümüz eğitim beklentilerine fazla daha uygun bir yanıt vermektedir (Dikkatli, 1996, s: 22)

İnsanlığın veri çağına geçiş sürecinin yaşandığı günümüzde, toplumlar kendilerini bu süreçte taşıyacak bireylerin niteliklerini belirlemek ve eğitim politikalarını bu görüş açısıyla baştan gözden geçirerek zorunlu düzenlemeleri yerine getirmek zorundadırYedinci beş takvim kalkınma planının Eğitim ve Kültür Politikası bölümünde, Türk toplumunun 21 asır insan profili düşünme, seziş ve problem çözme yeteneği gelişmiş, bilgiyi becerikli bir şekilde kullanabilen, bilgi çağı kimliğine uygun, bilim ve teknoloji üretimineyatkın, kendini tanımaktan ve açıklamaktan korkmayan bireyler biçiminde belirtilmiştir

Milli Eğitim Temel Kanunu Genel Amaçlar bölümünde ise yetiştirilmesi hedeflenen insan profilinin çerçevesi, Türk Milleti ’nin bütün bireylerini;

* Beden, zihin, etik, ruh ve duygu bakımlarından dengelenmiş ve dinç şekilde gelişmiş bir kişiliğe ve karaktere, özgürlük ve bilimsel düşünme gücüne, geniş bir dünya görüşüne sahip, insan haklarına saygılı, kişilik ve teşebbüse değer veren, verimli kişiler olarak yetiştirmek;

* Ilgi, istidat ve kabiliyetlerini geliştirerek gerekli bilgi, hüner, davranışlar ve birlikte meslek görme alışkanlığı kazandırmak suretiyle hayata planlamak ve onların kendilerini mutlu kılacak ve toplumun mutluluğuna katkıda bulunacak bir iş sahibi olmalarını temin etmek;

* Bu Nedenle bir yanlamasına Türk vatandaşlarının ve Türk toplumunun kolaylık ve mutluluğunu artmak; öte taraftan milli birlik ve bütünlük içinde iktisadi sosyal ve kültürel kalkınmayı desteklemek ve hızlandırmak ye nihayet Türk Milleti ’ni modern uygarlığın yapıcı, marifetli ve seçkin bir ortağı yapmaktır olarak çizilmiştir

Çagimiz koşullarinin belirledigi bu insan profiline varmak çabalarindan birisi de Milli Egitimi Geliştirme Projesi (MEGP) dir Projenin üç esas hedefinden olur ya de en önemlisi olan “öğrenci başarısını çoğaltmak, bu çabaların pilot uygulamalarına zemin edinmek üzere yapılandırılmıştır Öğrenci başarısının artırılması gibi bir gaye, ilk önce “Başarilı ögrenci kimdir? sorusunun yanıtlanmasını gerektirir Okullarda Okulları Modelinde öğrencilere kazandırılması hedeflenen nitelikler, Temel Akademik Beceriler ve Yaşam Becerileri almak üzere iki temel alana oturtulmuştur

Okullarda Okulları Modelinde benimsenen öğrenci profili, bilimsel ve akılcı düşünme becerisine sahip, analist ve sorgulayıcı, bilgiyi ezberleyen yok bilgiye ulaşabilen, bu bilgiyi kullanıp paylaşabilen, irtibat kurma becerilerine sahip, teknolojiyi etkili bir şekilde kullanabilen, kendini gerçekleştirmiş ve bunun yanı sıra insanlığın iki taraflı değerlerini de sahiplenmiş, yaratıcı, üretken, ekip çalışmasına meyilli, öğrenmeyi öğrenmiş ve yaşam boyu öğrenmeyi benimsemiş bireyler olarak belirlenmiştir

Birbirinin yarı kalıplanmış beyinlerin ve bu türden beyinler üreten eğitim sistemlerinin artık gereksinimleri karşılamadığını ayrım eden ve bu sistemleri sorgulamaya başlayan toplumlar, okul kavramını tüm öğeleri ile birlikte her yerde gözden geçirmekte, eğitime ve okula yeni anlamlar yüklemektedirler

Bu bakış açısı, eğitimin odaklandığı alanlarda da zorunlu bir metamorfoz sürecini başlatmaktadır Sistemin çıktısı olan öğrencinin niteliklerinde hedeflenen metamorfoz öğrenciyi ilk elden sistemin merkezine atama gerekliliğini ve bunun sonucunda öğrenci Merkezli Mektep ile öğrenci Merkezli Eğitim ve Mektep Merkezli Sistem kavramlarını gündeme getirmektedir *
 
858,505Konular
982,659Mesajlar
33,046Kullanıcılar
King3838Son üye
Üst Alt